Alâeddin Tekiş
Alâeddin Tekiş (tam ismiyle: Alaeddin Tekiş Alaü'd-dünya ve Din Ebu'l-Muzaffer d. ? - o. 1200) 1172 ile 1200 döneminde Harezmşahlar devletinin hükümdarlığını yapmıştır.[1]
Alâeddin Tekiş | |||||
---|---|---|---|---|---|
Harezmşah Sultanı | |||||
Hüküm süresi | 1172-1200 | ||||
Önce gelen | İl Arslan Harezmşah | ||||
Sonra gelen | Alaaddin Muhammed Harezmşah | ||||
Doğum | ? | ||||
Ölüm | 1200 | ||||
Defin | Köhne Ürgenç | ||||
Eş(ler)i | Terken Hatun | ||||
| |||||
Hanedan | Anuştegin Hanedanı | ||||
Babası | İl Arslan Harezmşah | ||||
Annesi | Terken Hatun (İlarslan'ın eşi) | ||||
Dini | Sünni İslam |
Hükümdarlık dönemi
değiştir1172'de babası Harezmşah Hükümdarı İl Arslan öldüğünde hem Tekiş ve hem de küçük kardeşi Sultan Şah tahta geçme haklarını ilan ettiler. O zaman Cend şehri valisi olan Tekiş küçük kardeşinden daha önce ülkenin başkenti olan Gürgenç'e erişti ve hemen hükümdar ilan edildi. Ama bu hedefe erişmek için Harezmşah devletinin tabi olduğu Karahitay devletinin iznini ve desteğini almış bulunuyordu. Kardeşi Sultan Şah ise şahlık iddiasından vazgeçmeyip Horasan'ın kuzeyine kaçıp Merv şehrinde kendi hükümdarlığını ilan etti. 1187'de Tekiş Nişapur'u eline geçirip oraya kendi oğlu Malik Şah'ı vali tayin etmesine rağmen Sultan Şah 1193'te ölünceye kadar Horasan diğer taraflarında (Merv, Tus, Serahs) bağımsız olarak hükümdarlık yaptı ve devamlı olarak Tekiş'i tehdit altında bulundurdu.[2]
Aleddin Tekiş Harezmşah tahtını ele geçirmekte ve tahtın kendine ait olduğunu iddia eden kardeşi Sultan Şah'ın hücumlarına karşı koymakta kendisine yardım eden Karahitaylılara büyük bir minnet borcu olması gerekmekteydi. Buna rağmen Tekiş Karahitay kontrollerine; özellikle Harezmşah topraklarında vergi toplamalarına ve Karahitay vergi memurlarına karşı gelmişti. 1172'de Harezmşah'ın Karahitaylara ödemesi gereken yıllık tazminat geciktiği zaman Karahitaylar Harezmşah arazilerine hücum edip işgale etmeye başladılar. Bu Karahitay hücumunun bir nedeni de tahta göz dikmiş olan kardeşi Sultan Şah'ın Karahitayları kışkırtması ve kendisi tahta geçerse Karahitaylara daha uygun ve daha rahatça toplanan tazminatı vereceğini onları inandırması idi. Tekiş bu Karahitaylar hücumunu durdurmayı başardı. Bununla kalmayan Tekiş karşı hücuma geçerek geçici olarak Buhara şehrini eline geçirdi.
Diğer Harezmşah sultanları gibi Tekiş de ordusuna gereken askeri bulmak için bozkırdaki göçebe Türklerin bitmez bir kaynak olduğunu bilmekteydi. Fakat bu türlü toplanan askerî birliklerin de eğitimi, özellikle disiplini arzu edilen standartlara yetişmemekteydi. Sultan Tekiş'in karısı Terken Hatun ya bir Kıpçak veya Kangli prensesi idi ve Harezm'in kuzeyinde Dest-i Kıpçak'taki göçebe Türkler ona inandıkları için bu yörelerden asker toplamak bir bakıma kolaylaşmıştı. 1195 kışında Sultan Tekiş Seyhun nehri kuzeyinde bulunan Kayır Büku Han üzerine bir sefer yaptı. Kuzey sınırlarını savunmanın yanında Tekiş'in en önemli askerî harekâtları, kardeşi Sultan Şah'a karşı hücumu, Karahitaylara karşı verdiği savunma ile kuzey Horasan'a ve Ceyhun nehri kıyılarına yerleşmiş olan Gurlular üzerine hücumu olmuştur.
Alaeddin Tekiş hayatının son on yılında devletini kuzey ve batı İran'ı ele geçirerek genişletmekle geçirdi. Bu uğraşta başarılı olmasının baş nedeni Büyük Selçuklu Devletinin çökmesiydi. Irak'ta büyük Selçuklulara karşı olan Bağdad'daki Abbasi halifesi El-Nasır'ın da onayıyla 1192'de Harzemşah orduları (şimdiki Tahran yakınlarındaki) Rey şehrine kadar ilerlediler. Bu ilerlemeyi önlemeye çalışan ve Büyük Selçuk Devleti sultanlığına aday olan Irak Selçuklu Devleti sultanı Sultan III. Tuğrul Şah (saltanatı 1176-1194) (Tuğrul bin Aslan, Büyük Selçuklu Sultanı Tuğrul 1. sayıldığı halde III. Tuğrul olmaktadır fakat Irak Selçukluları yönünden II. Tuğrul´dur) Harezmşah ordusu ile Rey şehri yakında giriştiği çarpışma sonucu öldürüldü. Bundan sonra Harezmşah ordusu yönünü batı İran'a çevirerek Hemedan'a kadar ilerledi. Bu ilerleme ile Harezmşah orduları eski Abbasi İmparatorluğu'na ait olan ve hâlâ Bağdat'taki Abbasi halifeleri tarafından sahip çıkılan arazileri de ellerine geçirmiş oldular. Bağdat'taki Abbâsî halifesi Harezmşahların Orta Asya'daki arazileri yanında Horasan ve batı İran yönetici hükümdarlığını da teyit etmek zorunda kaldı.
Fakat işgal edilen topraklar ile Harezmşah orduları arasında devamlı bir zıtlık ve çekişme bulunuyordu ve bu bölgelerin halkı Harezmşahlıları hiç sevmiyorlardı. Sultan Alaeddin Tekiş öldüğü zaman batı İran'da bulunan Harezmşah ordularına karşı bir halk hücumu oldu ve Harezmşah orduları büyük kayıplar verdi. Bu rekabet ve ordulara hücumlar tahta yeni çıkan Alaeddin Muhammed saltanatı döneminde de devam etti.
Dipnotlar
değiştirDış kaynaklar
değiştir- Taneri, Aydın (1989) Harezmşahlar, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, ISBN 975-389-110-5.
- Kafesoğlu, İbrahim (1965), Harezmşahlar Devleti Tarihi (485-617/1092-1229), Ankara:
- İngilizce Wikipedia "Ala_ad-Din_Tekish" maddesi 5 Şubat 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. (İngilizce) (Erişim:27.6.2010)
- Alaaddin Ata Melik Cüveynî, Tarih-i Cihan Güşa (Dünya Fatihi Tarihi) Çeviren: Mürsel Öztürk, (1999) Ankara:Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları; ISBN 975-17-2206-3. (İngilizce çeviride Cilt II say.289-91, 357)
- Encyclopedia Iranica'da "Tekiš b. Il Arslan" maddesi 8 Aralık 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Burada bulunan bibliyografya listesi (İngilizce) (Erişim:27.6.2010)
Resmî unvanlar | ||
---|---|---|
Önce gelen: İl Arslan Harezmşah |
Harezmşah Sultanı 1172 - 1200 |
Sonra gelen: Alâeddin Muhammed |