Peloponez Savaşı
Peloponez Savaşı (MÖ 431-404),[1] Antik Yunanistan coğrafyasında yapılan, büyük şehir devletlerinden Atina ve onun imparatorluğunun, Sparta ve Peloponez Birliği karşısında yer aldığı savaştır. Korint ve kolonilerinden biri olan Korkyra arasındaki savaş Atina ve Sparta'nın karşı saflara geçmesiyle büyüdü ve MÖ 431'de Sparta ordusu Attika'ya yürüdü.[2] Atina kuşatıldı. MÖ 460 yılında Atina şehrinin çevresine Pire'deki limanlarını kuşatan geniş bir sur inşa edilmiştir. Amaç donanma bağlantısının düşman tarafından kesilmesinin durdurulmasıdır.[2] Kuşatmaya bu geniş surlarla direnmeye çalışmış ancak MÖ 430 yılındaki veba salgını, surların arkasına çekilmiş olan Atina nüfusunun üçte birini yok etmiştir. MÖ 405 Aegospotami Savaşı'nın kaybedilmesi ile yiyecek ikmali duran Atina açlıkla boğuşmaya başladı ve MÖ 404 yılında teslim olmak zorunda kaldı.[3]
Peloponez Savaşı | |||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|
Turuncu: Atina İmparatorluğu ve Müttefikler; Yeşil: Spartan Konfederasyonu | |||||||
| |||||||
Taraflar | |||||||
Atina İmparatorluğu | Peloponez Birliği |
Savaş, zenginleşen ve güçlenen Atina'nın başta Sparta olmak üzere başka şehir devletleri tarafından bir tehdit olarak görülmesiyle artan gerilim sonucunda çıkmıştır.[2] Demokrasiyle yönetilen Atina ile daha oligarşik bir yönetime sahip olan Sparta arasındaki bu savaşta Mora Yarımadası ve Makedonya'daki devletler Sparta'yı, Tesalya ve tüm Batı Anadolu'daki devletler de Atina'yı destekledi. Ayrıca Persler de, Sparta'ya destek oldu. Sparta donanması için parasal destek vermişler karşılığında Ionia üzerinde hak iddia etmişlerdir.[3]
Savaşı Sparta kazanmasına rağmen, bu iktidar mücadelesinden zamanla Atina galip çıkmıştır. MÖ 480-479 Kserkes'in yenilgisinden Peloponez Savaşı'nın başlangıcına kadar olan süre başta Atina, tüm Yunan dünyası için bir altın çağ olarak görülebilir.[4] Barış ve birlik getirmeyen bu savaşlar Antik Yunanistan'ın altın çağının da sonu olmuştur. Atina savaş sonucunda Sparta yanlısı aristokratik ve otuz tiranlar olarak adlandırılan bir despot yönetimin eline geçti.[5] MÖ 404[6] Atina'ya oligarşinin geldiği tarih olmakla beraber, Sparta tarafından denetlenen bu oligarşik düzen Thrasybulos'un çalışmalarıyla sonlanmıştır.[7] Kısa bir süre sonra Atina'da demokrasi tekrar yapılandırılmıştır. Ancak tüm Akdeniz coğrafyasında nihai galip Pers İmparatorluğu olarak gösterilebilir.[6]
Yunanistan ve Dünya Tarihinde önemli bir yeri olan bu savaşa mitolojik ve siyasi pek çok anlam da yüklendi. Savaşçı bir toplum olan Spartalılar ve Sparta Ares ile, Atina ise Athena ile özdeştirildi. Mitolojide de Athena her seferinde, kaba güç kullanan Ares'i yener.
Realist okulun ilk mensubu ve bir Atina generali olarak görev yapmış, Tukididis Peloponez savaşının yirmi bir yılını güç mücadelesi çerçevesinde anlattığı bir çalışmaya sahiptir.[8] Ona göre, Sparta ve müttefiklerinin güçlenen ve güç dengesini bozan Atina'dan duydukları kuşku savaşın asıl sebebidir ve Atina'nın daha da ilerlemesini önlemek adına başlatılan savaş bu açıdan meşrudur. Yani Thucydides Sparta'nın savaşa zorlandığını belirtir.[9]
Yakın geçmiş ve savaş nedeni
değiştirYunanistan anakarasına yönelen Pers istila girişimleri, Grek kent devletlerinden bir kısmı arasında kurulan ve Atina ile Sparta'nın ana gücünü oluşturduğu ittifak tarafından MÖ 479 yılına geldiğinde artık başarısızlığa uğratılmıştı. Hemen ardından Ege Denizi kıyılarındaki ve Adalar'daki Grek kent devletleri, Atina önderliğinde Pers İmparatorluğu'na karşı günümüzde Attik Delos Birliği olarak tanımlanan ittifakı kurmuşlardı. Bu ittifak Ege Denizi'nde olduğu kadar kısmen ama büyük ölçüde Doğu Akdeniz'deki Pers hakimiyetini kırmıştı. Ancak Attik Delos Birliği'nin askeri liderliği gibi, katılan devletlerin katkı payları olan vergilerden oluşan mali kaynaklarının yönetimi de Atina'nın elindeydi. Atina, bu kaynakları ve askerî gücü kullanarak Attik Delos Birliği'ni bir süre sonra kendi imparatorluğu haline dönüştürdü ve tüm Ege ile kısmen Doğu Akdeniz deniz ticaretini kendi kontrolüne aldı.
Ancak bu durum, deniz ticaretinde önemli bir payı olan Megara, Aegina ve Korint açısından kabul edilmesi güç bir durumdu. Kısa süre sonra Atina, bu kent devletleriyle sıcak çatışma içine girmiştir. Günümüz araştırmacıları tarafından bazen I. Peloponez Savaşı olarak adlandırılan bir dizi çatışma Sparta'nın da fiilen katılmasıyla MÖ 460 yılında başladı ve MÖ 446 yılında Sparta ile kararlaştırılan Otuz Yıl Barışı ile sona erdi. Ancak bu barış, deniz ticareti konusunda Atina ile Korint ve Megara arasındaki temel çelişkiye bir sonuç getirmiş değildi. Tersine Atina, deniz ticaret etkinliğini genişletme stratejisini rahatlıkla sürdürme olanaklarına sahipti.
I. Peloponez Savaşı yıllarında Atina, Aegina'yla girdiği çatışmanın sonucunda bu kent devletini istila etmişti. Megara ise Atina'nın ittifakı altına girdi. Gerçekte fiilen istila edildi. Sonuç olarak Yunanistan anakarasında Atina ile deniz ticaretinde rekabet edebilecek tek güç olarak Korint kalmıştır. Diğer istila edilen iki kent devleti de Otuz Yıl Barışı ile her ne kadar istiladan kurtulmuş olsalar da fazlasıyla güçten düşmüşlerdi.
Atina ile Korint ilişkileri bekleneceği gibi çok geçmeden gerginleşti. Orta Akdeniz'e uzanan ticaret hattı üzerinde önemli bir konuma sahip olan Korkira (günümüzde Korfu) ile Korint arasındaki savaşa Atina, Korkira'nın müttefiki olarak katıldı. Dahası Korint, Sybota Deniz Muharebesi ardından, sırf Atina ile savaşa girerek Otuz Yıl Barışını ihlal etmemek için amacına ulaşamamış oldu. Bunun ardından Korint'in Atina'ya karşı bir misilleme arayışı, iki kent devletini Potidea'da doğrudan sıcak çatışma içine çekmiştir. Korint, Potidea Ayaklanması'nı desteklemek üzere bir askerî birlik göndermişti. Kent, iki yıldan uzun bir süre kuşatma altında direnmeyi başarmış, sonunda açlık yüzünden teslim olmuştu. Ama bu olmadan MÖ 432 yılının Temmuz ayında Sparta'da toplanan Peloponez Birliği konferansında, Atina'nın genişleyen ve baskıya dayanan tutumuna bir tepki olarak Otuz Yıl Barışı'nın ihlal edildiğine karar verilmiş ve Atina'ya savaş ilan edilmiştir.[10] Bu konferansla ilgili olarak Tukididis, özellikle Megara'nın şikayetlerinden söz etmektedir. Atina ayını yıl kabul ettiği Megara Kararnamesi ile Megarid'de ağır bir ekonomik çöküntüye neden olmuştur. Bu kararname, Megaridlileri Atina İmparatorluğu'nun tüm liman ve pazarlarından dışlamaktadır. Esas olarak liman ve pazarlara alınmayan Megaridli tüccardır.[11] Böylece Atinalı tüccar Megaridli tüccarın rekabetinden kurtulmuş ve bu ticarete rahatlıkla el koymuştur. Dış ticaretinin bu şekilde engellenmesi kuşkusuz Megarid'le ticari ilişkileri olan ya da müttefiki kent devletlerinin de büyük ölçüde etkilemişti.[12]
Arkhidamos Savaşı
değiştirBütün bu gelişmelerden sonra Atina ile peloponez Birliği arasında fiilen savaşın başlaması bir kıvılcım bekliyordu. Bu kıvılcım Thebai'nin, Atina'nın müttefiki olan Platea'yi ele geçirmek üzere bir operasyon hazırlığı içinde olduğunun ortaya çıkması olmuştur.[13] Sparta kralı II. Arkhidamos komutasında bir Peloponez Birliği ordusu MÖ 431 yılının Mart ayında Attika'yı istila etti.[10] Sparta, bunu her yıl aynı mevsimde yinelenen bir düzene oturtmuştur. Sparta ordusu hasat zamanı Attik'yı istila ediyor, kırsalı bir ay boyunca yağmalıyordu.[13][14] Çiftlik binaları yakılıyor, meyve ve zeytin ağaçları ile üzüm bağları kesiliyordu.[10] Atina ise Perikles'in stratejisini benimsemiştir. Perikles'in stratejisi Yunanistan'da Atina hakimiyeti uğruna, riskli girişimlere yönemlemeyi esas alıyordu.[15] Bu strateji gereği Sparta kuvvetleriyle bir kara muharebesine girmekten elden geldiğince kaçındılar. Bunun için Attika kırsalı boşaltılarak halk Atina surları gerisine çekilmiştir.[13] Fakat kara muharebesinden kaçınırken Atina donanması oldukça faaldir. Peloponez kıyılarına sıklıkla baskınlar yapılmakta, deniz ticaretini Orta Akdeniz'e genişletmek için ana güzergahlardaki noktalar ele geçirilmektedir.[13]
Fakat savaşın ikinci yılında, MÖ 430'da Atina'da veba salgını ortaya çıkmış ve fazlasıyla kalabalık kentte hızla yayılmıştır.[14]
Arkhidamos Savaşı, MÖ 423 yılında bir yıllık ateşkes anlaşmasıyla bir kesinti yaşamıştır. Savaş, MÖ 421 yılında 50 yıllık bir barış antlaşmasıyla sona erdirilmiştir. Atinalı politikacı ve komutan Nikias'ın çabalarıyla sağlanmıştı ve günümüzde Nikias Barışı olarak tanımlanmaktadır.[14] Fakat taraflar arasında Sparta dışında bir Peloponnes devleti bulunmuyordu. Bu sebeple antlaşma sadece kağıt üzerinde kaldı.[kaynak belirtilmeli]
Kaynakça
değiştir- ^ Davies,2006.s.123.
- ^ a b c Antik Dünya Ansiklopedisi, 2010.s.194. Kaynak hatası: Geçersiz
<ref>
etiketi: "şehir devleti" adı farklı içerikte birden fazla tanımlanmış (Bkz: Kaynak gösterme) - ^ a b Antik Dünya Ansiklopedisi,2010.s.195.
- ^ McNeill,2005.s.213.
- ^ Antik Dünya Ansiklopedisi,2010.s.196.
- ^ a b Kinder, Hilgemann,2002.s.61.
- ^ Kinder, Hilgemann,2002.s.63.
- ^ Arı,2008.s.172.
- ^ Arı,2008.s.173.
- ^ a b c D. Kagan, Sh.: 8
- ^ Donald Kagan, Savaşla Sonuçlanma 13 Ağustos 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Sh.: 3 - 4
- ^ The Megarian Degree
- ^ a b c d Güliz Mutlu, Euripides'in Oyunlarında Peloponnesos Savaşı'nın Yankılanışı 20 Ocak 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Sh.: xxiii
- ^ a b c Oğuz Tekin, Hellen ve Roma Tarihi 19 Ekim 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Sh.: 45
- ^ Athenian Strategy in the Archidamian War
Kullanılan diğer kaynaklar
değiştir- Kinder, Herman-Hilgemann, Werner (2007). Dünya Tarihi Atlası Cilt 1, ODTÜ Yayıncılık, Ankara. ISBN 9944-344-00-1
- Arı, Tayyar (2008). Uluslararası İlişkiler Teorileri, MKM Yayıncılık, Bursa. ISBN 978-605-5911-07-2
- McNeill, William (2005). Dünya Tarihi, İmge Kitabevi, Ankara. ISBN 975-533-044-5
- Antik Dünya Ansiklopedisi (2010). Tübitak Popüler Bilim Kitapları, Ankara. ISBN 978-975-403-544-5
- Davies, Norman (2006). Avrupa Tarihi, İmge Kitabevi, Ankara. ISBN 975-533-391-6