Klavikord
Bu maddenin veya maddenin bir bölümünün gelişebilmesi için alakalı konuda uzman kişilere gereksinim duyulmaktadır.Haziran 2020) ( |
Bu madde hiçbir kaynak içermemektedir. (Ekim 2016) (Bu şablonun nasıl ve ne zaman kaldırılması gerektiğini öğrenin) |
Klavikord genellikle dikdörtgen biçiminde, metal telleri ve ses sayısı kadar tuşu olan klavyeli bir çalgıdır. Piyanonun atası sayılan klavikord, en güzel sesli çalgılardan biridir.
Kasanın sağındaki akort çivilerinden başlayan teller, bir köprü üzerinden geçerek soldaki kavrama pimlerine bağlanır. Sağda tiz sesler, solda ise bas sesler bulunur. Her tuşun kendi telinin tam altında pirinç bir çubuk, teli titreştirerek ses çıkmasını sağlar. Telin pirinç çubukla, köprü arasında kalan sağdaki bölümü titreşirken; soldaki bölümünün sesi, tele bastırılan keçeler yardımıyla susturulur. Bu bakımdan klavikordun sesi piyano kadar güçlü değildir. Piyanoda ise tuşlar pirinç çubuk yerine küçük çekiçlere bağlıdır. Tuşa basıldığında tele vuran çekiç, telin tümünü titreştirerek daha güçlü bir ses çıkmasını sağlar. Klavikordun tuşları tellere doğrudan bağlı olduğundan son derece duyarlı ve çalınması ustalık gerektiren bir çalgıdır. Ses genişliği 3,5- 5 oktav arasındadır. Bu özelliğinden dolayı 17. ve 18. yüzyılın ünlü müzikçileri arasında tutulan çalgılardan biri olmuştur.
Diğer enstrümanlara göre maliyetinin daha düşük olması nedeniyle klavikord erişilebilir olması, klavyeyi öğrenmek isteyenlerin ilk tercihi haline getiriyordu. Besteciler pratik yapmak için seyahatlerinde klavikordunu yanlarında getirirlerdi. Bu bestecilere örnek olarak Mozart ailesini verebiliriz.
Klavikord daha 14. yüzyılda bilinmekte birlikte, 18. yüzyılda özellikle Almanya'da yaygınlaştı. Klavikordu öteki çalgılara yeğleyen Johann Sebastian Bach ve Mozart gibi büyük besteciler, yazdıkları müzik parçalarıyla klavikordu solo müzik çalgısı olarak önem kazanmasını sağladılar. Bach'ın olgu Carl Philipp Emanuel Bach klavyeli çalgıları çalma sanatı üzerine yazdığı kitapta klavikorda da yer verdi. Kitabin orijinal adi 'Versuch über die wahre, Art das Clavier zu spielen, Carl Philipp Emanuel Bach, Berlin, 1759'. Kitapta belirtilen kisim (Bernard Brauchli'nin 'The Clavichord' kitabında bulununan İngilizce çevirisinden Türkçeye çevrilmiştir): "Birçoğu kusurları nedeniyle ya da henüz her yerde kullanılmadığı için çok az bilinen birçok klavyeli enstrümandan en çok beğenilen ikisi vardır: klavsen ve klavikord. İlki esas olarak daha yüksek sesli müzikte kullanılır, ikincisi ise tek başına. Daha yeni piyanolar, dayanıklı ve iyi inşa edilmiş olduklarında birçok avantaja sahiptirler, ancak dokunuşlarının dikkatle üzerinde çalışılması gerekir ki bu da zorluklardan ibaret bir görevdir. Kendi başlarına ve küçük topluluklarda iyi ses çıkarıyorlar. Yine de, iyi bir klavikordun, daha zayıf tonu dışında, piyanonun çekiciliğini eşit derecede paylaştığını ve ayrıca her vuruştan sonra ek basınç yoluyla ürettiğim vibrato (Bebung) ve portatoyu (Tragen der Töne) içerdiğini düşünüyorum. . Bir klavyecinin en doğru şekilde değerlendirilebileceği yer klavikorddur.”[1] Beethoven, klavikordu temiz sesi, duygulu ses tonları ve anlatım güvü açısından klavyeli çalgıların en güçlüsü sayardı.
Dönemin diğer bestecileri gibi Wolfgang Amadeus Mozart (1756-1791) da ilk klavye eğitimlerinin bir kısmını klavikord üzerine almıştır. Mozart ailesinin seyahatleri sırasında yazdığı mektuplarda W. A. Mozart ve ailesinin klavikora sempati duyduğuna dair kanıtlar bulunmaktadır. Bernard Brauchli'nin "The Clavichord" adlı kitabı bu mektupları kapsamlı bir şekilde tartışıyor. Mozart ailesi Augsburg'u ziyareti sırasında Alman klavyeli çalgıların seçkin yapımcısı Johann Andreas Stein'ı (1728-1792) ziyaret etme şansı buldu ve ondan bir klavikord satın aldı. Leopold Mozart (1719-1787) arkadaşına yazdığı bir mektupta klavikord hakkında şu düşünceleri dile getirmiştir: "Seyahatlerimiz sırasında pratik yapmamıza yardımcı olan küçük, klavyeli bir enstrüman."[2] Mozart'ın eşi Constanze Mozart (1761-1842) tarafından yazılan ve Mozart'ın klavikordunun içinde bulunan bir notta, Mozart'ın Sihirli Flüt, La Clemenza di Tito, Requiem ve Requiem gibi eserlerii klavikord uzerinde bestelendiği belirtilmektedir.[3]
Joseph Haydn (1731-1809) başyapıtlarından biri olan "The Creation"ın büyük bir kısmını klavikord üzerine besteledi. Esterhazy Prens Hanedanlığı Maliye Şansölyesi Bay Lichtenthal bunu babasına yazdığı bir mektupta belirtti. Haydn sese eşlik etmek için klavikord kullandı.[3]