Azak Kalesi
Bu madde hiçbir kaynak içermemektedir. (Nisan 2018) (Bu şablonun nasıl ve ne zaman kaldırılması gerektiğini öğrenin) |
Azak Kalesi, Azak Denizi'nde Don Nehri'nin Karadeniz'e döküldüğü noktada kurulan, 17. ve 18. yüzyıllarda Osmanlı Devleti ve Rusya Çarlığı (1721'den sonra Rus İmparatorluğu) arasında birçok mücadeleye sahne olmuş kale. Günümüzde kalenin kalıntısı Rusya'nın Rostov Oblastı'na bağlı Azak şehrinin limanın güneyinde ve şehir merkezi olan Petrovskaya Meydanı'nın kuzeybatısında bulunmaktadır. Azak şehri de yanı başındaki Rostov-na-Donu şehrinin ve limanının gelişmesiyle geçmişteki önemini yitirmiştir.
Tarihi
değiştirDaha önceleri "Tana" adıyla bilinen Azak, XIII. yüzyıldan itibaren Karadeniz ticaretinin en önemli kenti haline geldi. Aynı yüzyılda Altınordu egemenliğne giren kale 1395'te Timur tarafından yıkıldı. Cenevizliler tarafından yeniden inşa edilen kale 1475'e kadar bu deniz gücün elinde kaldı.
Azak Kalesi II. Mehmet döneminde, 1475 yılında Gedik Ahmet Paşa'nın komutasındaki Kırım seferi sırasında ele alındı ve buradaki Ceneviz kolonilerine son verildi.
1637'de Kırım'da başgösteren karışıklıklardan faydalanan Don Kazakları, Rusya Çarlığı'nın da yardımıyla kaleyi ele geçirdilerse de Osmanlı Padişahı İbrahim'in (1640-48) Rusya Çarlığı'na verdiği ültimatoma savaşla karşı veremeyecek durumda olan Rusya Çarlığı, 1642'de kaleyi teslim etti.
İkinci Viyana Kuşatması'nı (1683) takip eden savaşlar sırasında Osmanlı Devleti'nin birçok cephede harp halinde olmasından faydalanmak isteyen Rus Çarı I. Petro 1695 yılında ani bir baskınla kaleyi almak istediyse de onbeşbin deniz, altmışbin kara askeri ve üç yüz toptan mürettep Rusya Çarlık ordusu Azak Sancakbeyi Mustafa Bey'in ve takviyeye gelen Trabzon Beylerbeyi Ali Paşa'nın emri altındaki Osmanlı ordusu karşısında ağır kayıplar vererek doksan altı günlük bir kuşatmadan sonra geri çekildi.
1695-96 kışını Don Nehri üzerindeki Voronej kentinde kurulan tersanede nehir donanması oluşturmakla geçiren ve kalenin bulunduğu bölgeye daha büyük yığınak yapan Çar I. Petro komutasındaki ordu 3 Haziran 1696'da taarruza geçti. İki aydan fazla bir süre dayanan Osmanlı kuvvetleri 6 Ağustos 1696'da teslim oldu.
Büyük Kuzey Savaşı sırasında Osmanlı Ordusu tarafından kuşatılan I. Pedro, müzakerede kalenin Osmanlı Devleti'ne geri verilmesini kabul etti.
1686-1700 Osmanlı-Rus Savaşı'nı kazanan Rusya Çarlığı, 13 Haziran 1700 tarihinde imzalanan İstanbul Antlaşması ile kaleyi aldı ve 1768-1774 Osmanlı-Rus Savaşı sonrasında Osmanlı ile Rus İmparatorluğu arasında imzalanan 21 Temmuz 1774 tarihli Küçük Kaynarca Antlaşması'nın 20. maddesinde sonsuza kadar Rusya'da kalacağı belirtildi.[1]
Not
değiştir