Anti-anarşizm veya Anarşizm karşıtlığı anarşizme karşıt düşünceyi ifade eder; bir düzen ve otorite savunuculuğunu içeren bir tutumdur. Anarşizm, genellikle devletin veya otoritenin yokluğunu, bireysel özgürlükleri ve toplumsal eşitliği vurgular. Anti-anarşistler ise genellikle devletin veya otoritenin toplum düzenini sağlamada önemli bir rol oynaması gerektiğini savunur.

Anti-Anarşizm sembolü

6 Eylül 1901'de, kendini anarşist ilan eden Leon Czolgosz'un, New York'taki Pan-Amerikan Sergisinde Başkan William McKinley'i ölümcül bir şekilde vurmasıyla birlikte anti-anarşizm faaliyetler başlamış; "dünyayı şok eden saldırı" olarak anılan bu olayın ardından anarşistlerin bastırılması ve yabancıların dışlanıp sınır dışı edilmesi gibi uluslararası anti-anarşist olaylar yaşanmıştır.[1]

Türkiye Cumhuriyeti'nde ise 1980 yılında 12 Eylül Darbesi ile halk, ordunun baskısı ile anti-anarşizmi benimsemeye başladı.

Anti-Anarşizmin özellikleri

değiştir
  1. Devletin güvenlik rolü: Anti-anarşistler, devletin toplumda düzeni ve güvenliği sağlamak için kritik bir rol oynaması gerektiğini düşünürler. Anarşizmin savunduğu devletsiz toplum modelinin, suç, şiddet ve kaosu artırabileceğini savunurlar. Örneğin, polis teşkilatlarının varlığını savunarak, suçla mücadelede devletin rolünü vurgularlar.
  2. Hukuk ve adalet sistemi: Anti-anarşistler, bir hukuk ve adalet sisteminin varlığının, toplumda adil bir düzenin sürdürülmesi için önemli olduğunu savunurlar. Anarşist sistemlerin, hukukun olmaması veya zayıf olması durumunda, bireylerin haklarının çiğnenmesine ve toplumsal düzensizliğe yol açabileceğini düşünerek, güçlü bir yasal çerçevenin gerekliliğini vurgularlar.
  3. Toplumsal altyapı ve hizmetler: Anti-anarşistler, devletin toplumsal altyapıyı kurma ve bakımını üstlenmesi gerektiğini savunurlar. Anarşizmin savunduğu devletsiz toplum modelinde, kamu hizmetlerinin sağlanmasının zorluğu ve etkinliğinin azalabileceği endişesiyle, devletin bu alandaki rolünü vurgularlar.
  4. Ekonomik düzen ve regülasyon: Anti-anarşistler, ekonomik faaliyetlerin düzenlenmesi ve denetlenmesi gerektiğini savunurlar. Anarşizmin önerdiği serbest piyasa modelinin, istikrarlı bir ekonomik ortamı sağlama konusunda yetersiz olabileceğini düşünerek, devletin ekonomiyi regüle etme rolünü desteklerler.
  5. Anti-Anarşizm; Anarko-komünizm, anarşizm, komünizm ve sosyalizmi reddeder.

Kaynakça

değiştir
  1. ^ Kraut, Julia Rose (2012). "Global Anti-Anarchism: The Origins of Ideological Deportation and the Suppression of Expression". Indiana Journal of Global Legal Studies. Indiana University Press. ss. 169-193. 21 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mart 2024.