Dünya Bankası
Bu maddede yeterince bilgilendirici olmayan ve bağlantı ölümüne karşı savunmasız olan yalın URL'ler kullanılmıştır. (Ağustos 2024) (Bu şablonun nasıl ve ne zaman kaldırılması gerektiğini öğrenin) |
Dünya Bankası, II. Dünya Savaşı'nın ardından 1945 yılında Uluslararası Yeniden Yapılanma ve Kalkınma Bankası (IBRD=International Bank for Reconstruction and Development) adıyla kurulmuş,[3] 1947 yılında Birleşmiş Milletler'in özerk uzman kuruluşlarından biri olma özelliği kazanmıştır.
Dünya Bankası | |
---|---|
Kuruluş | Temmuz 1945 | )
Merkez | Washington, DC, ABD |
Üyeler | 189 ülke (IBRD)[1] 173 ülke (IDA)[1] |
Önemli kişiler |
|
Ana kurum | Dünya Bankası Grubu |
Resmî site | Dünya Bankası |
Günümüzde dünya devletlerinin 188'i Banka üyesidir. Bunlardan 11'i, Banka sermayesinin %55'ine sahiptir. Dünya Bankası Guvernörler Kurulu, İcra Direktörleri Kurulu, Başkanlık organları tarafından yönetilmektedir. Guvernörler Kurulu, üye devletlerin atadıkları birer guvernör ve vekilinden oluşmakta ve yılda bir kez toplanmaktadır. İcra Direktörleri Kurulu iki yıl için görevlendirilen 24 üyeli ve sürekli karar organıdır.
Zaman içinde bir grup hâline gelerek Dünya Bankası Grubu (World Bank Group) adını alan kuruluşun bünyesinde beş ana kurum yer almaktadır.
Uluslararası Yeniden Yapılanma ve Kalkınma Bankası - IBRD 1945 yılında kurulmuş olan ve gelişmekte olan ülkelerin kamu sektörüne kredi açan bölümdür. Türkiye kuruma 1947 yılında üye olmuştur. Kişi başına GSMH'ye göre yapılan dört gruplu sınıflandırmada Türkiye 3. grupta yer almakta, böylece 5 yıl geri ödemesiz 17 yıla kadar vadeli kredi kullanabilmektedir. Türkiye'nin sermaye ve oy gücü %0,5 düzeyindedir.
Uluslararası Kalkınma Birliği
değiştirUluslararası Kalkınma Birliği (IDA - International Development Association), 1960 yılında kurulmuştur. Kişi başına gelir bakımından yoksulluk çizgisinin altında kalan ülkelere kredi açmaktadır. Bu ülkelere genel olarak sıfır faizli ve 35-40 yıl vadeli kredi kullandırmaktadır. Türkiye IDA'ya 1960 yılında katılmıştır; toplam sermaye içindeki payı %0,9'dur ve bu fondan kredi kullanmamaktadır.
Uluslararası Finans Kurumu
değiştirUluslararası Finans Kurumu (IFC - International Finance Corporation), 1956 yılında kurulmuştur. Bu parça, gelişmekte olan ülkelerde özel sektöre kredi açmak ve özel sektörün gelişmesini sağlamak ile görevlidir. Türkiye, bu kuruma kurulduğu yıl katılmıştır ve toplam sermaye içinde %0,6 paya sahiptir.
Çok taraflı Yatırımlar Garanti Ajansı
değiştirÇok taraflı Yatırımlar Garanti Ajansı (MIGA - Multilateral Investment Guarantee Agency), 1985 yılında kurulmuştur. Gelişmekte olan ülkelerde yapılacak yabancı yatırımlara, ticari olmayan (döviz transfer zorluğu, kamulaştırma, millîleştirme vb.) riskleri karşılamaya dönük güvenceler sağlamak ile görevli parça olarak tasarlanmıştır. Türkiye MİGA'ya 1988 yılında katılmıştır. Bu kurum içinde sermaye payı ve oy gücü %0,4 düzeyindedir.
Uluslararası Yatırım Anlaşmazlıkları Çözüm Merkezi
değiştirUluslararası Yatırım Anlaşmazlıkları Çözüm Merkezi (ICSID - International Centre for Settlement of Investment Disputes), 1965 yılında kurulmuştur. Merkez, arabuluculuk ve hakemlik davalarına bakan bir organdır. Tahkim ve Uzlaşma Panellerine ilişkin kurallar geliştirmekte, uzlaştırma komisyonu olarak iş görmektedir. Türkiye bu kuruma 1987 yılında katılmıştır.
Kriterlerin gelişimi
değiştirÇeşitli gelişmeler, bazı durumlarda 2015 yılı için Binyıl Kalkınma Hedefleri‘ne ulaşılmasını sağladı. Hedeflerin gerçekleştirilebilmesi için şu altı kriterin karşılanması gerekmektedir: Afrika'da ve kırılgan ülkelerde daha güçlü ve daha kapsayıcı büyüme, sağlık ve eğitimde daha fazla çaba, kalkınma ve çevre gündemlerinin entegrasyonu, daha iyi yardımın yanı sıra ticaret müzakerelerinde hareket ve Dünya Bankası gibi çok taraflı kurumlardan daha güçlü ve daha odaklı destek.[4]
- Aşırı Yoksulluk ve Açlığın Ortadan Kaldırılması: 1990'dan 2004'e kadar, aşırı yoksulluk içinde yaşayan insanların oranı neredeyse üçte birden beşte birin altına düştü. Sonuçlar bölgeler ve ülkeler arasında büyük farklılıklar gösterse de, eğilim, bir bütün olarak dünyanın yoksulluk içinde yaşayan insanların yüzdesini yarıya indirme hedefine ulaşabileceğini göstermektedir.
Ancak Afrika'nın yoksulluğunun artması beklenmektedir ve dünyadaki yetersiz beslenen çocukların %90'ının yaşadığı 36 ülkenin çoğu Afrika'dadır.
- Evrensel İlköğretimin Gerçekleştirilmesi: Gelişmekte olan ülkelerde okula giden çocukların oranı 1991'de %80'den 2005'te %88'e yükseldi. Yine de, 2005 itibarıyla %57'si kız olmak üzere ilkokul çağındaki yaklaşık 72 milyon çocuk eğitim görmüyordu.
- Cinsiyet Eşitliğinin Teşvik Edilmesi: İş gücü piyasasında kadınlar için gidişat yavaş ilerlemektedir ancak erkeklerden çok daha fazla kadın - dünya çapında %60'tan fazla - ücretsiz aile işçisi olarak katkıda bulunmaktadır. Dünya Bankası Grubu Toplumsal Cinsiyet Eylem Planı, kadınların ekonomik olarak güçlenmesini ilerletmek ve ortak büyümeyi teşvik etmek için oluşturulmuştur.
- Çocuk Ölümlerinin Azaltılması: Küresel olarak hayatta kalma oranlarında bir miktar iyileşme vardır; hızlandırılmış iyileştirmelere en acil olarak Güney Asya ve Sahra Altı Afrika'da ihtiyaç duyulmaktadır. 2005 yılında tahminen 10 milyondan fazla beş yaş altı çocuk öldü; ölümlerinin çoğu önlenebilir nedenlerdendi.
- Anne Sağlığının İyileştirilmesi: Her yıl hamilelik veya doğumda ölen yarım milyon kadının neredeyse tamamı Sahra Altı Afrika ve Asya'da yaşamaktadır. Çeşitli sağlık müdahalelerinin büyük çapta erişilebilir olmasını gerektiren çok sayıda anne ölüm nedeni vardır.
- HIV/AIDS, Sıtma ve Diğer Hastalıklarla Mücadele: Yıllık yeni HIV enfeksiyonları ve AIDS ölümleri azaldı ancak HIV ile yaşayan insanların sayısı artmaya devam etmektedir. En kötü etkilenen sekiz Güney Afrika ülkesinde yaygınlık yüzde 15'in üzerindedir. Tedavi küresel olarak arttı, ancak yine de ihtiyaçların yalnızca yüzde 30'unu karşılamaktadır. (ülkeler arasında büyük farklılıklar vardır). AIDS, Sahra Altı Afrika'da önde gelen ölüm nedeni olmaya devam etmektedir (2007'de 1,6 milyon ölüm). Her yıl 300 ila 500 milyon sıtma vakası olmakta ve bu da 1 milyondan fazla ölüme yol açmaktadır. Neredeyse tüm vakalar ve ölümlerin yüzde 95'inden fazlası Sahra Altı Afrika'da görülmektedir.
- Çevresel Sürdürülebilirliğin Sağlanması: Ormansızlaşma, özellikle biyolojik çeşitliliğin azalmaya devam ettiği bölgelerde kritik bir sorun olmaya devam etmektedir. Sera gazı emisyonları, enerji teknolojisindeki ilerlemeden daha hızlı artmaktadır.
- Kalkınma için Küresel Bir Ortaklık Geliştirilmesi: Bağışçı ülkeler taahhütlerini yenilediler. Bağışçılar, mevcut çekirdek program geliştirme hızına uymak için taahhütlerini yerine getirmelidir. Binyıl Kalkınma Hedefleri'nin gerçekleştirilmesine yönelik ilerlemeyi hızlandırmak için Banka Grubu'nun çok taraflı ve yerel ortaklarla iş birliğine vurgu yapılmaktadır.
Dünya Bankası - Türkiye ilişkileri
değiştirDünya Bankası ile Türkiye arasındaki ilişkiler, 1950'de Türkiye'nin Dünya Bankası'na üye olmasıyla başlamıştır. İlk işbirlikleri, Türkiye'deki liman inşaatları ve gelişim projeleriyle başlamış, bu projeler Türkiye'nin ticari ekonomisini canlandırmak ve bölgesel istikrarı sağlamak amacıyla gerçekleştirilmiştir.[5]
Zamanla, Dünya Bankası'nın Türkiye'deki projeleri genişlemiş ve çeşitlenmiştir. Banka, enerji, sağlık, kentsel istikrar ve özel yatırımlar gibi alanlarda önemli katkılar sağlamıştır. 2012-2015 dönemi için hazırlanan Ülke Ortaklık Stratejisi (CPS), Türkiye'nin ekonomik başarısını sürdürmek ve ulusal durgunluktan kaçınmak için gerekli eylemleri belirlemiştir.[6][7]
Özellikle enerji sektörü, Dünya Bankası'nın Türkiye'deki projelerinde önemli bir rol oynamıştır. 2016 yılında onaylanan Jeotermal Enerji Geliştirme Projesi, 2022 yılına kadar tamamlanması planlanan ve sürdürülebilir enerji üretimine yönelik bir projedir.[8]
2023 yılında meydana gelen depremler, Dünya Bankası'nın Türkiye'ye olan desteğinin önemli bir kısmını oluşturmuştur. Depremlerin ardından, Türkiye'nin yeniden inşa ve toparlanma ihtiyaçlarının 81,5 milyar dolar olduğu tahmin edilmiştir. Dünya Bankası, bu süreçte Türkiye'ye önemli finansal ve teknik destek sağlamaktadır.[9]
Dünya Bankası'nın Türkiye ile olan ilişkisi, ekonomik büyüme, yoksulluğun azaltılması ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine odaklanmaktadır. Banka, Türkiye'nin 2024-2028 dönemi için hazırlanan 12. Ulusal Kalkınma Planı ile uyumlu bir şekilde, ülkenin ekonomik direncini artırmayı ve kapsayıcı hizmetler ile iş olanaklarını geliştirmeyi hedeflemektedir.[10]
Kaynakça
değiştir- ^ a b /en/about/leadership/members "Boards of Executive Directors – Member Countries"]. Retrieved on 5 June 2016.
- ^ a b "World Bank Group Leadership". World Bank (İngilizce). 25 Haziran 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Temmuz 2023.
- ^ "Dünya Bankası". Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Terimler Sözlüğü. 3 Ağustos 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Nisan 2011.
- ^ World Bank. "Millennium Development Goals". World Bank Group. 9 Haziran 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Mayıs 2012.
- ^ "The World Bank in Türkiye". 7 Nisan 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- ^ "Dünya Bankası Türkiye İlişkileri ve Projeler". 13 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Temmuz 2024.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 29 Mayıs 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Temmuz 2024.
- ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 26 Temmuz 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 26 Temmuz 2024.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 17 Mayıs 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Temmuz 2024.
- ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 26 Temmuz 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 26 Temmuz 2024.