Uday Hüseyin el-Tikriti (d. 18 Haziran 1964, Bağdat – ö. 22 Temmuz 2003, Musul), devrik Irak lideri Saddam Hüseyin'in büyük oğludur. Uday yıllarca babasının vârisi olarak görüldü, ancak kimilerine göre 1996'daki bir suikast girişiminin sebep olduğu yaralanmalar yüzünden küçük kardeşi Kusay'in vâris olarak yerine geçtiği iddia edildi.

Uday Hüseyin
DoğumUday Hüseyin el-Tikriti
18 Haziran 1964(1964-06-18)
Tikrit, Bağdat
Ölüm22 Temmuz 2003 (39 yaşında)
Musul
Ölüm sebebiAmerikan askerleri tarafından yapılan operasyonda öldürülmüştür.
VatandaşlıkIrak
EğitimBabil Üniversitesi
Tanınma nedeniSaddam Hüseyin'in oğlu.
Boy1.98
Dinİslam
AileSaddam Hüseyin

Tanık iddialarına dayanılarak Uday'ın Irak Olimpiyat sporcularının ve milli futbol takımı üyelerinin maç kaybettiklerinde tutuklanması ve işkence edilmesi[1][2] de dahil olmak üzere birçok tecavüz, cinayet ve işkencenin[3] suçlusu olduğu ileri sürüldü.

Fedayiin Saddam adlı paramiliter bir ordu ile birçok medya kuruluşunun başında bulundu. Gençlik Televizyonu ve Babil gazetesinin sahibi olan Uday ayrıca haftalık 7 gazete, televizyon kanalları, bir gece kulübü ve aralarında İngilizce parçalar çalan bir kanalın da bulunduğu çok sayıda radyonun sahibiydi.

Uday'ın da kardeşi Kusay gibi en büyük kazancının petrol kaçakçılığı olduğu söyleniyordu. 1998 yılında Babil Üniversitesi'nden "Soğuk Savaş'ın Ardından Dünya" isimli 400 sayfalık teziyle doktora alan Uday 2000'de de Irak Ulusal Meclisi'nin bir üyesiydi. Olimpiyat Komitesi ve Gazeteciler Birliği'nin başkanlıklarını yaptı. 22 Temmuz 2003 tarihinde Amerikan askerleri ile girdiği çatışmada kardeşi Kusay ile birlikte Musul'da öldü.[4]

Küçüklük ve Eğitim hayatı

değiştir

Uday Hüseyin, 1964'te babası hapishanedeyken Tikrit'te Saddam Hüseyin ve Sacide Talfah'ın oğlu olarak doğdu. Çocuk yaşlardayken Uday ve Kusay, babasının yönlendirmesiyle suçlu infazlarını izlemek zorunda kaldı.

Üniversite hayatına sadece üç gün kaldığı Bağdat Tıp Fakültesi'nde başladı. Sonra Bağdat Üniversitesi'nden Mühendislik Lisans derecesi aldı.[5] Yine Bağdat Üniversitesi'nden siyaset biliminde doktora derecesi aldı ve tezinin adı “Soğuk Savaş Sonrası Dünya” idi.[6] Yüksek lisans tezini "Sekiz yıllık İran-Irak savaşı sırasında Irak askeri stratejisi" üzerine yazdı. Ama kimileri Uday'ın akademik yeteneğe sahip olmadığını ve tezlerini para ve hediye karşılığı başkalarına yazdırdığını, kimsenin Uday'e korkudan düşük not veremediğini iddia etti.[7] Sınıf arkadaşlarından biri Uday hakkında "gerçekten akıllıydı, muhtemelen babasından daha akıllıydı - ama çılgındı," dedi.[8]

Irak Olimpiyat Komitesi

değiştir

1984'ten itibaren Irak Olimpiyat Komitesi ve Irak Futbol Federasyonu'nun başkanı olarak babası tarafından atandı. Görevi sürecinde, kazanamayan sporculara işkence yaptı.[9] Ayrıca Al-Rasheed adlı kendi spor kulübünü kurdu ve 1990'da dağılıncaya kadar ülkenin en iyi oyuncularını satın aldı. Ayrıca Babel gazetesinin editörü oldu. Daha sonra Irak Öğrenci Birliği genel sekreteri ve Fedayeen Saddam'ın başkanı oldu.[10] Aynı zamanda Irak Gazeteciler Birliği Başkanı idi.[11] Gazetesi Babel, Irak'ın ABD ile ilişkisi hakkında Batıdaki makaleleri yayınlayan tek gazeteydi ve ülkenin en etkili gazetelerinden biriydi. Uday Hüseyin ayrıca, Irak'ın devlet kontrolü altındaki tek sesli medyasında duyulmayan, diğer Arap kanallarının görüşlerini yayınlayan televizyon kanalı Youth TV (Al-Shabab)'nin sahibiydi.[12] Yine Uday'e ait, Irak'ın en popüler radyosu olan Voice of Youth ülkede Batı müziği çalan tek radyo kanalıydı.[13][14]

İşkenceden kaçan Iraklı sporculardan Raed Ahmed, "Eğitim kampı sırasında tüm sporcuları yakından izlerdi, antrenörlere sporcuları daha fazla zorlamaları için baskı yapardı...Sonuçlardan memnun değilse, antrenörleri ve sporcuları Olimpiyat Komitesi binasındaki özel hapishanesine attırırdı. Belli bir derece vadederseniz ve bunu başaramazsanız, ceza insanlara işkence yaptıkları Uday'ın özel hapishanesi idi. Bazı sporcular, en iyileri de dahil olmak üzere, Uday Komiteyi devraldığında sporu bırakmaya başladı.. Ben her zaman cezalandırılmamayı başardım. Asla bir şey için söz vermemeye dikkat ettim. Daima dayak yemenin güçlü bir olasılığı vardı. Ama kazandığımda Uday çok mutlu olurdu," dedi.[15] Irak'ın efsanevi antrenörü, Amo Baba, Uday'ın oyunculara verdiği cezaların onların atletik yeteneklerini yok ettiğini söyledi. Amo Baba, Iraklı sporcuların yarısının ülkeyi terk ettiğini ve birçoğunun güçlü rakiplere karşı oynanan maçlardan önce olası cezadan kaçmak için hasta numarası yapmak zorunda kaldıklarını söyledi. Birkaç kez Uday'in emriyle tutuklanan ünlü koç, Uday'ın millî takımı yok ettiğini söyledi. Ancak, kimileri bu hikâyelerin abartılı olduğunu iddia etti. Milli futbol takımının teknik direktör yardımcısı Maad İbrahim Hamid, Uday'ın oyunculara zafer için mali ödüller verdiğini ve yenilgi durumunda hapis cezasıyla tehdit ettiğini söyledi. Hamid, sporcuların işkenceye maruz kalmadıklarını, ancak bazılarının zina ve alkol bağımlılığı da dahil olmak üzere ahlaksız davranışlardan veya kötü oynamak yüzünden tutuklandığını söyledi.[16] Irak'ta dönemin en ünlü futbolculardan biri olan Ahmed Radi, Uday tarafından yeni kurulan Al-Rasheed kulübüne katılmak istemedikten sonra, gece yarısında Uday'ın adamları tarafından kaçırıldığını, dövüldüğünü ve ölüm tehdidi nedeniyle teklifi kabul etmek zorunda kaldığını söyledi.[17] Yine dönemin bir diğer futbol yıldızı olan, Saad Qais, "Uday, Rashid takımını kurdu ve en iyi Iraklı futbolcuları kendi kulübünde oynamaya zorladı ve beni kendi takımımı terk etmeye zorladı. Bizi her galibiyetten sonra hediyelerle onurlandırdı ve karşılığında her yenilgiden sonra cezalandırdı," dedi.[18]

Kamel Hana Cinayeti

değiştir

Saddam'ın en büyük oğlu olarak statüsü onu Saddam'ın muhtemel halefi haline getirmesine rağmen, Uday babasının gözünden düştü.[19] Ekim 1988'de Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'in eşi Suzanne Mübarek'in onuruna verilen bir partide, Uday babasının kişisel asistanı Kamel Hana Gegeo'yu, muhtemelen annesinin manipülasyonları üzerine, öldürdü. Konukların gözü önünde sarhoş olan Uday Gegeo'yu copladı ve tekrar tekrar elektrikli bir oyma bıçağıyla bıçakladı. Gegeo kısa bir süre önce Saddam'ı daha sonra Saddam'ın ikinci eşi olacak olan genç bir kadın, Samira Shahbandar ile tanıştırmıştı. Uday, babasının Şahbandar ile olan ilişkisini annesine hakaret olarak görüyordu.[20] Dr. Ala Bashir'in anılarına göre Uday Samira'nın ilk eşinden olan çocuklarını bu öfke yüzünden taciz edip, rahatsız ediyordu.[21]

Kimileri cinayetin nedeni olarak Suzanne Mubarek ve Uday'ın annesinin kaldığı sarayın yanında, Kamel Hana bir yakınının düğününü kutluyordu ve havaya ateş ediyorlardı, bunun üzerine Uday adamlarını gönderip Suzanne Mübarek ve annesinin rahatsız olacağını söyleyip, ateş etmemelerini istedi. Çıkan tartışmada Uday yanındaki bastonuyla Kamel'in kafasına vurdu ve ölümüne sebep oldu. Bunun üzerine babasının tepkisinden korkan Uday intihar etmeye kalktı ve hastaneye yetiştirildi. Hastaneden kaçıp, evinin etrafına barikat kurdu ve evine girmeye çalışan herkese ateş etti. Kardeşi Kusay'ın ikna etmesiyle teslim oldu.[22]

Uday'ın üvey amcası Barzan'ın anılarına göre hastaneden kaçtıktan sonra babasının sarayına gidip, "gerçek karısıyla kalması gerektiğini" söyledi; daha sonra babası kardeşine "Şanslıydı. Çünkü yanımda silahım yoktu!" dedi. Ama Uday daha sonra yine sarayın girişine geldi ve yanındaki silahıyla babasını vurmaya niyetli olduğunu söyledi. Onu engellemeye çalışan kardeşine ve üvey amcalarına ateş etti. Daha sonra Barzan'ın yönlendirmesiyle Uday babasından özür diledi. Babası polise teslim olmasını emretti. Enişteleri Hussein Kamel ve Saddam Kamel tarafından Amerika'ya kaçmaya çalıştığı öğrenildiğinde babasının emriyle zorla tutuklandı ve 3 hafta sonra serbest bırakıldı. Uday olaydan sonra ihbarcı olduğunu düşündüğü 2 kişiye saldırdı. Saddam'ın isteğiyle oğlunun sebep olduğu rezilliklerden kurtulmak için Barzan'ın kontrolünde onu Irak dışına İsviçre'ye gönderdi.[23]

Uday özel ofisi başkanı Muhammed Asim Shanshal olay günü ile ilgili şöyle dedi, "Annesinden bir telefon aldıktan sonra, Kamel Hanna'nın Saddam'ın ikinci eşi Samira için neşeli bir parti düzenlediğini öğrendi. Havaya ateş ediyorlardı. Uday bağırarak "Kamel Hanna"ya ''Bu saçmalık da ne!'' dedi. Kamel, Hanımefendi ve Başkan adına kutlama yapıyoruz dedi. Uday onu tehdit etti ve havaya ateş etmemesi için uyardı. Ama Kamel silahını havada kaldırdı ve mermileri ateşledi, bu yüzden Uday'ın yanıtı, yanında bulunan ağır bir bastonla kafasına ölümcül bir darbe oldu ve Kamel öldü. Saddam tüm muhafızlarını ve onun yanında olan tüm arkadaşlarını, toplam 15 kişiyi, hapse attırdı. Eğer gecikmiş olmasaydım, ben de onlarla birlikte olacaktım. Uday Irak'tan İsviçre'ye altı ay sürüldü."[24]

Cinayetin cezası olarak Saddam oğlunu hapsetti ve onu ölüm cezasına çarptırdı; ancak Uday muhtemelen özel bir alanda sadece üç ay ya da üç hafta hapis yattı.[19] Ürdün Kralı Hüseyin'in araya girmesiyle Saddam, Uday'ı Irak büyükelçisine asistan olarak İsviçre'ye gönderdi.[25] 1990 yılında defalarca kavgaya karışıp, tutuklandıktan sonra İsviçre hükûmeti tarafından sınır dışı edildi. Uday'ın lüks araba koleksiyonu, babası Saddam tarafından cinayetin cezası olarak yakıldı.[26][27]

Uday, eski Donanma Komutanı Jeff Zaun da dahil olmak üzere 1991 Körfez Savaşı sırasında yakalanan yaklaşık 20 Amerikan savaş esirinin işkence ile sorgulandıktan sonra Irak devlet televizyonunda silah zoruyla görünmeye zorlanmasından ve ülkelerini kınamak zorunda bırakılmasından sorumlu idi.[28]

Fedaisi Latif Yahya'nın İddiaları

değiştir

Uday'ın fedaisi olduğunu iddia eden Latif Yahya, "Onu tanımlayan kelime sadist. Bence Saddam Hüseyin, Uday'dan daha insandı. Olimpiyat Komitesi spor merkezî değildi. Orası Uday'ın dünyasıydı." dedi.[2][29][30] Yahya, Kasım 1987'de, işkence ve hücre hapsi döneminden sonra Uday'ın fedaisi ve dublörü olmak zorunda kaldı ve tam 11 kez Uday'ın dublörü olarak suikasta uğradığını iddia etti.[31] Latif, "Birçok tecavüz gördüm. Kadınlara tecavüz edip öldürür, sonra şikayet etmeleri halinde ebeveynlerini de öldürürdü. Birçok cinayetine ve yaralamasına şahit oldum.. Uday, Bağdat Güzelllik Kraliçesine tecavüz etmişti ve kızın babası Saddam'a şikayet etmişti. Uday adama kızgındı ve onu ofisine getirtti ve onu öldürmemi emretti. Reddettim ve bunun yerine bileklerimi kestim." dedi. Anıları üzerine uyarlanan "The Devil's Double" filminin gerçeğin sadece %20'si olduğunu söyledi.[32]

Üvey Amcası Watban'ı Vurması

değiştir

1995'te dayısı Louay ile üvey amcası Watban arasında bir kadın yüzünden çıkan tartışmada Uday üvey amcasını Jack Hammer silahıyla partinin diğer konuklarıyla beraber bilerek ya da bilmeyerek vurdu. Daha sonra onu hastaneye götürdü. Uday daha sonra ortadan kayboldu ama ertesi gün enişteleri Hüssein Kamel ve Saddam Kamel'in aynı gece yurtdışına kaçtığı anlaşılınca Uday'ın amcasına saldırısı ikinci planda kaldı. Saddam, Uday'e gidip silahıyla amcasına onu vurulduğu yerden aynı şekilde vurmasını istemesini emretti ama amcası Uday'ı vurmayı reddetti. Partide yaralananlardan biri, saldırının nedeninin Uday'ın üvey amcasının Uday'ın konuşma bozukluğu ile partide dalga geçtiğini ve dayısının bunu da Uday'a söylemesi olduğunu iddia etti. Doğumdan itibaren, Uday'ın üst çenesi olması gerekenden daha öndeydi. Bunun için anlaşılır bir şekilde konuşması zordu. Törende amcası onu ince bir şekilde taklit etti ve konuşma kusurunu partide alay ve mizah malzemesi yaptı. Saddam olaydan kısa bir süre sonra hastanede üvey kardeşinin yürümesindeki zorluğu görünce sinirlenip Uday'ın lüks araçlarının olduğu garajı yaktırdı. Uday kardeşi Kusay'a Saddam'ı engellemediği için kızdı ve sinir krizi geçirdi. Kusay diğer araçlarını da yakmasına engel olduğunu söyledi. Uday yakındaki diğer garajda bulunan lüks arabalarının önüne barikat kurdu ve ağır ateşli silahlarla babasının ya da adamlarını gelmesini bekledi. Orada olan yakın arkadaşı Jaber'e göre eğer babası ikinci garaja gelseydi Uday kesinlikle onu öldürürdü.[33]

Eniştelerinin Ölümündeki Payı

değiştir

Saddam Hüseyin'i sorgulayan John Nixon'un kitabına göre Uday, 1995 yılında kız kardeşlerinin kocaları Hüseyin Kamel ve Saddam Kamel'in ülkeden kaçışını provoke etti. Sarhoş olan Uday, bir partinin düzenlendiği Kamel'in evine gitti ve Saddam Kamel'le yumruklaştı. Kamel tarafından yenildiğinde, silahını çıkardı ve ateş etti. Ama kurşun, arada kalan Saddam'ın üvey kardeşi Watban'ı yaraladı. Damatların Ürdün'e kaçmasından kısa bir süre sonra Saddam, "Iraklılar ambargodan muzdaripken, bu durum yanlış bir mesaj gönderebilir" diyerek Uday'ın lüks arabalarının olduğu garajı öfkeyle yaktırdı.[34] Bir Iraklıya göre Huseyin Kamel'in kaçmasının nedeni Uday'ın artık onunla gerçekten ilgilenecek kadar güçlendiğinden korkmasıydı. Çünkü Uday, Hüssein Kamel'e ait her şeyi ele geçirmeye başlamıştı. Hüseyin petrol işinden Savunma ve Sanayideki pozisyonu nedeniyle kazanç sağlarken Uday bu işi devraldı daha sonra Uday, ordu ekipman temini, yeniden yapılanma ve gıda ithalatı da dahil olmak üzere Kamel'in kontrolündeki işleri ele geçirdi. Hüseyin Kamel ve Saddam Kamel yavaş yavaş gözden düştüklerini düşünmeye başlamış olabilirlerdi.[35] 1996 yılında Uday, Kusay ile birlikte, kendileri de rejimin güçlü üyeleri olan Hüseyin Kamel ve Saddam Kamel'in öldürülmesine karıştığı iddia edildi. Eşleri olan Saddam'ın kızları ve çocukları ile birlikte Ürdün'e kaçıp rejim karşıtı konuşmalar yapan Hüseyin Kamel ve Saddam Kamel, haklarında kayınpederleri Saddam tarafından af çıkıp Irak'a döndükten sonra Saddam ve oğullarının yönlendirmesiyle kendi amcaları tarafından babası, annesi, kardeşleri ile birlikte karılarını boşamayı reddettikten sonra öldürüldüler.[36]

Suikast Girişimi ve Yaralanması

değiştir

Uday Aralık 1996'da bir suikast girişimi sonrasında kalıcı olarak yaralandı. Mansur'da araba kullanırken, 17 merminin isabet ettiği Uday'ın başlangıçta felç olduğuna inanılıyordu. İbn Sina Hastanesi'ne tahliye edildi, sonunda iyileşti ancak fark edilir bir topallama problemi ile. Tekrarlanan operasyonlara rağmen, iki mermi omurgasında kalmış ve omuriliğe yakın yerlerinden çıkarılamamıştır.[37]

Şii Şaban Hareketi suikastı üstlendi. Suikastçı 3 kişiden biri olan Salman Sharif, Uday'ın her perşembe Mansour'un lüks caddelerinden birine akşam 7'de kız tavlamak için geldiğini öğrendiler. 3 ay boyunca caddeyi gözlediler ve hazırlık yaptılar. Uday'ın kimi zaman korumasız geldiğini fark ettiler ve sokakta kimin gerçek esnaf kimin gizli polis olduğunu öğrenmeye çalıştılar. Suikast günü sadece Uday'a ait olabilecek kadar lüks bir aracı, korumasız olarak gördüler. Uday'a tam 50 kere ateş ettiler ama 17'si isabet etti. Bu suikastı bilen bazı Shaaban üyeleri Ürdün'de bir başka olayla ilgili olarak tutuklandı ve Irak polisine teslim edildi. Ağustos 1998'de Saddam'ın adamları Abu Sajad'ı tutukladı ve ekibin diğer üyelerinin ayrıntılarını öğrendiler. Sharif'in yedi erkek kardeşi ve babası hapishaneye alındı, annesine daha sonra Bağdat morgundan bedenlerini toplaması söylendi. Suikastçı Ebu Sadeq'in babası ve üç erkek kardeşi idam edildi. Diğer suikastçı Ebu Sajad ve babası aynı kaderi paylaştı. Güvenlik görevlileri tüm ailelerin evlerini buldozerler ile yıktı ve bütün mallarına el koydular. Aralık 2002'de Iraklı istihbaratçılar, İran'da olan Abu Sadeq'in izini buldu ve onu öldürdü. Uday hayatının geri kalanı boyunca sakatlandı ve - yaygın inanca göre - iktidarsız hale geldi. Sharif bu durumu Uday'ın kadınlar konusundaki acımasız ününe gönderme yaparak ilahi adalet olarak yorumladı.[38]

Uday ile 15 yıl sekreteri olarak çalışmış olan Abbas al-Janabi her Iraklının Uday'ın perşembe günleri o sokağa geldiğini bildiğini iddia etti ve Uday'ın suikast sonrası çok daha vahşileştiğini iddia etti. Ayrıca suikast sonrası iktidarsız hale getirildiğine dair söylentiler yüzünden Uday'ın öfkelendiğini ve gizli polise cinsel gücü hakkında hikâyeler uydurmalarını emrettiğini iddia etti. Janabi Uday hakkında: "Uday bir sadist, bir canavar. Birisi kırbaçlandığında nasıl güldüğünü gördüm."[39] Ayrıca yine onlarca tecavüze şahit olduğunu iddia etti. Uday'ı cinsel olarak heyecanlandıran şeyin şiddet olduğunu söyledi ve "Bu onun doğası, tecavüz onun için hobi gibi ve inanın bana ne konuştuğumu biliyorum ve abartmıyorum," dedi.[40] "İnsanlara işkence ettiğini, nasıl güldüğünü, bunun tadını nasıl çıkardığını gördüm. Onu kontrol edemezsiniz, o bir tür manyak, psikolojik olarak dengesiz biri," dedi. Janabi Uday'ın asla uzun süre etrafında arkadaş tutamadığını, çünkü onları korkutmaktan zevk aldığını söyledi. Uday, ava çıktığında vurduğu kuşları köpeklerinin ağızlarıyla alıp ona geri getirmesinin temiz olacağına inanmazdı. Bu yüzden ava çıktığı arkadaşlarından birine vurulmuş kuşları aldırtırdı. Çoğu zaman buz gibi suya girmeleri bile gerekse Uday silahıyla zorla onları Retriever olarak kullanırdı.[41] Uday'in onu reddeden kadınları alkol ve uyuşturucu ile etkisiz hale getirip, tecavüz ettiğini, tecavüzü videoya alıp, kurbanın ailesi eğer önemli bir kişiyse aileyi şantajla terörize ettiğini, istediklerini yaptırdığını ve Uday'in 30 yaşına geldikten sonra 12 yaşındaki kızlara bile bakmaya başladığını söyledi. Uday için çalışan kadın öğretmenler olduğunu, görevlerinin sınıftaki güzel kızları Uday'e bildirmek ya da partilere gelmelerini sağlamak olduğunu iddia etti. Bunun çok gizli bir görev olduğunu ve yaptığı şey hakkında konuşan öğretmenlerden birinin Uday'in emriyle korumaları tarafından tecavüze uğradığını ve ailesinin öldürüldüğünü söyledi. Babalarının aksine, Uday ve Kusay'in teslim olacak türde insanlar olmadığını söyledi.[42]

Dr Ala Bashir Uday'ın kaza sonrası düşük tansiyon nedeniyle beyin zararı aldığını ama doktorların bu hasarı Saddam'a söyleyemediğini iddia etti.[43] Yine Bashir'e göre olay günü Uday'ın yanında şarkıcı Kadim El Sahar'ın kardeşi Ali Al Sahar vardı ve Uday'ın beğendiği kızlara numaralarını iletmek için arabadan indiğinde suikast gerçekleşti. Ali hemen Uday'ı hastaneye yetiştirdi. Kusay babasına olayın Uday'ın orucunu açmak için yemek almaya gittiği sırada olduğunu söyledi. Fakat Saddam Ali'ye ''Oraya kız tavlamak için gittiğinizi biliyorum.'' dedi ve Uday ölürse Ali'nin de öleceğini Ali'ye söyledi.[43] Daha önce şarkıcı Kadim Al Sahar'in Irak'taki ününden kaynaklı Uday'ın kıskançlığına maruz kaldığı ve tehditleri yüzünden Irak'ı terk etmek zorunda kaldığı iddia edilmişti.[44]

Daha sonra Saddam Kusay'a artan sorumluluk ve yetki verdi ve onu 2000 yılında varisi olarak belirledi.[45] Ancak Abbas al-Janabi gibi Uday'ın yakın çevresindeki kişiler tam tersine Uday'ın bu suikasttan sonra üvey amcası Watban'ı vurması sonrası aile içinde yaşadığı dışlanmadan kurtulduğunu da iddia ediyorlar.[46]

Medya ve Kadınlarla İlişkisi

değiştir

Uday'ın gazetelerinde ve devlet televizyonunda genel yayın yönetmenliği yapmış olan Saad al-Bazzaz, "Bir editoryal toplantıda, Uday gazetemdeki bir makaleye kızdı ve tabancasını çıkardı, bize bağırırken altın kaplama Kaleşnikofu ile oynamaya başladığında tepkimizi hayal edebilirsiniz. Bundan sonra onunla her türlü diyalog imkansızdı. Uday medyanın çoğunu ele geçirdiğinde Irak'taki durum daha da kötüleşti. Bu adamın gazetecilikle ilgisi yoktu, ancak Irak halkının zihinlerini kontrol etmeye çalışmanın güçlü bir yolunun medya olduğunu gördü. Pek çok gazetecinin babasını desteklemediğini çok iyi biliyordu. Gündüzleri sessizce işlerini yaptılar ... Geceleri birçok kişi rejime karşı çalıştı. Bazıları dövülerek infaz edildi. Diğerleri öldürüldü veya ülkeden kaçarak ailelerini Uday'ın kanlı intikam misillemesine karşı savunmasız bıraktı." dedi.[47]

Uday'ın sınıf arkadaşı Aziz al-Taee Uday'in kadınlarla ilişkisi hakkında: "Okuldaki kız öğrencilerde inanılmaz bir korku vardı. Çünkü Uday en güzel kızı seçer, kendisiyle randevuya çıkması için kızı zorlar, çoğu zaman kıza tecavüz ettikten sonra kızı dışlar veya korumalarından birine kızı öldürtürdü," dedi.[48] Saddam Hüseyin'in özel pilotunun kızı Zainab Salbi, "Uday'ın üniversiteye geldiği günler tüm kızların onun aç gözlerinden kaçmak için korkudan tuvalete saklandığını ama kimsenin Uday'ın şehvetinden kaçamayacağının bilinen bir gerçek olduğunu; Uday'ın ürkütücü sessizliği ile bilindiğini," söyledi.[49] 2000 yılında bir grup Fransız üniversite öğrencisi Bağdat'ta onurlarına verilen partiye Uday tarafından davet edildiklerini ama odaya girer girmez silah zoruyla birbirleriyle seks yapmaya zorlandıklarını ve bunun kameraya alındığını iddia ettiler. Durumu Fransız yetkililere bildiren öğrenciler yapılabilecek pek bir şey olmadığı cevabını aldılar.[28] 1999'da ambargo karşıtı bir grup Fransız gönüllü Irak'a gitti ve onurlarına verilen partide içlerinden bir kız Uday'le kalması için zorlandı ama kızlardan birinin "buraya fahişe olmaya gelmedik" demesi üzerine partiden ayrılabildiler.[50] Almanya Güzellik Kraliçesi, Alexandra Vodjanikova, savaşa hayır demek için Bağdat'a geldi ve Uday ile bir araya geldi ve ona göre Uday "sevimli, sıcak, çok samimi ve her zaman ona 'çok güzelsin'" dedi.[51] Uzun süredir çalışanı olan Khaled Jassem,

"Uday ile iki konuda yarışmamalısınız: iş ve kızlar. Genellikle, içkinin etkisi altında kararlarını verirdi. Daha önce hiç bu kadar acımasız birini görmedim. Hayatım kabus gibiydi. Her zaman korkuyordum. Dört kez falaka cezası aldım. İşkenceye katılamadığı zaman, adamlarını işkenceyi yapması için gönderirdi. Kendini kurbanın acısını duyma zevkinden mahrum etmemek için telefon üzerinden çığlıklarımı dinlerdi," dedi.[52]

Eski bir çalışanın iddiasına göre Uday haftada 5 gece parti verip kalan 2 gün oruç tutardı. Bağdat Avcılık Kulübü'nün bir şefi 1990'ların sonunda geldiği bir düğün partisinden sonra gelinin aniden ortadan kaybolduğunu, Uday'ın korumalarının tüm kapıları kilitlediğini ve damadın bunun üzerine intihar ettiğini iddia etti. Yine Uday'ın hizmetçisinin iddiasına göre Ekim 2002'de evde ağlayan bir gelinin zorla tutulduğuna şahit oldu ve daha sonra kıza tecavüz edildikten sonra öldürülüp, cesedinden kurtulduğunu söyledi.[53] Şehir ABD önderliğindeki güçlere düşmek üzereyken, Uday Fedayeen Saddam'a başkalarının arabalarını almasına izin vermek yerine çalışanlarına arabalarını yakmasını emrettiği iddia edildi. Eski işletme müdürü Adib Shabaan, Uday'ın seks yaptığı birçok kadının kalçalarını at nalı ile yaktığını ve U şeklinde bir yara izi yarattığını söyledi. Saddam ailesinin doktoru Ala Bashir de aynı durumda ve Uday tarafından üzerinde sigara söndürülmüş kadınları tedavi ettiğini iddia etti.[43][54]

Uday'ın 12 yıl sekreterliğini yapmış olan Adeeb al-Ani, "Uday her gece farklı bir kadın isterdi ve korumalarına gözüne takılan, genellikle çok genç kızları, aynı zamanda zengin Bağdat ailelerinden gelen kadınları kaçırtırdı. Hepsine sanki fahişelermiş gibi ödeme yapardı." dedi.[55] Uday'ın yardımcısı Adib Shabaan, 1998'de Uday'ın eski bir valinin 14 yaşındaki kızını bir partide görüp, onu kaçırttığını, üç gün sonra onu evine gönderdiğini, kızın babasının tecavüz raporu alması ve olanlar hakkında konuşması üzerine Uday'ın adamı susması için tehdit edip valiye kızını ve 12 yaşındaki diğer kızını bir sonraki partisine getirmesi emredip, adama "Kızların benim kız arkadaşım olacak, yoksa seni yeryüzünden silerim," dediğini söyledi. Eski bir çalışana göre, haftada beş gece, hepsi arkadaşları tarafından kendisine getirilen iki düzine kız, Uday ile tanışmak için Dicle kıyısındaki lüks Bağdat Tekne Kulübüne götürülür; İçecekler, müzik ve danstan sonra seçilenler geceyi Uday ile geçirirdi. Eski bir uşak, "Hiçbir kızla üç defadan fazla uyumazdı." dedi. Eğer bir arkadaşı Uday ile aynı marka elbise, parfüm ya da ayakkabıyı kullanırsa, Uday bir daha aynı şeyi kullanmaması için arkadaşını tehdit ederdi. Uday evlerinde çalışan personelini periyodik olarak tarttırırdı. Birisi kilo almış olursa, Uday yiyecek çaldıklarını varsayar, kiloları gidene kadar onları bir "disiplin" kampına gönderirdi. Bir aile dostu, Uday'ın interneti keşfettiği günün "Iraklılar için kara bir gün" olduğunu söyledi, görevi internette yeni işkence yöntemleri ve yeni araba modellerini araştırmak olan çalışanları vardı. Tekne Kulübünde, mutfakta bir kafeste Louisa adında Uday'ın beslediği bir maymun vardı ve Uday onu içkiye alıştırmıştı, Uday'ın arkadaşlarından biri partilerde içki yüzünden bayılırsa veya uyuyakalırlarsa onları ceza olarak sarhoş maymunla aynı kafese koyardı.[54]

Saddam Hüseyin'in metreslerinden biri Uday'in 15 yaşındaki kızına tecavüz ettiğini, daha sonra yine Uday'ın kızını görmeye devam ettiğini, hiçbir şey yapamadığını söyledi.[56] Saddam tecavüzü öğrendiğinde Uday babasının emriyle hapse atıldı ama kısa bir süre sonra hapisten çıktı ve Uday olayı Saddam'a anlattığı için babasının metresini dövdürttü.[57] Uday'ın yakın çevresindekilerden birinin iddiasına göre, eğer seçtiği kız Uday'i istemezse, başka bir erkek arkadaş bulursa ya da geç kalır veya isteksiz olursa falaka cezası aldıktan sonra dans etmek zorunda kalırlardı. Yine bir yakınının iddiasına göre Uday, bekaretini aldığı kızlara daha sonra kimsenin dokunmayacağını bildiği için "bundan sonra fahişe olmak zorunda kalacak" diye onlarla dalga geçerdi.[58] Yine çalışanlarından biri, "Kızları avlayan bir sekreteri vardı - üniversitelerde, bakanlıklarda. Ona getirilen kadınlar için Olimpiyat ofislerinde bir yatak odası bile vardı. Genellikle onunla yatmayı kabul ettiler. Başka şansları yoktu," dedi.[59]

Uday'ın yakın yardımcılarından biri olan, Dhafer Muhammed Jaber Siddiq, Uday hakkında şunları söyledi: "Özellikle eniştesi Hüseyin Kamel ile görüşürken, babasının politikalarını doğrudan veya dolaylı olarak birçok kez eleştiriyordu. Uday, birçok genç erkek gibi kızlarla yakınlaşmak isterdi. Telefon numarasını beğendiği her genç kadına gönderirdi. Uday'ı tanımaya çalışan bir sürü kadın vardı, bazıları fikirlerini değiştirdi, bazıları ise onunla ilişkilerini güçlendirdi. Pek çok çelişkisi olan bir insandı. Örneğin, amcası Savunma Bakanı Adnan Khairallah'ın 1989'da öldürülmesinden sonra düzenli olarak dua etmeye başladı ve asla durmadı, her Pazartesi ve Perşembe oruç tuttu, ama sürekli alkol almaya devam etti. Bazen aşırı cömertti, ama bazen düşünülemez derecede cimri hale gelirdi. Bağımsız bir imparatorluğa sahipti, bunu kendisi söylerdi, bir devletin temellerine sahip olduğunu söylerdi. Basın, televizyon, spor, ordu ve ticaret."[60] Uday, Olimpiyat Komitesinde olduğu söylenen 17 yaşındaki kaçırılmış genç bir kızın dosyasına bakan bir avukatı vurduttu. Avukatın ifadesine göre, "Uday onun için taşıdığım kağıtları inceliyordu ve sonra şöyle dedi: Tekrar geri dönememen için her iki bacağını da kıracağım, ama İran ile savaş sırasında sol bacağından gazi olduğunu görüyorum, bu yüzden Sağ bacağını kıracağım," dedi. Daha sonra Uday'ın adamlarından biri avukatı sağ bacağından vurdu ve daha sonra avukat bir hastanenin yanına atıldı. Kıza gelince, tekrar tekrar tecavüz edildikten sonra evine gönderildi ve ailesine seyahat etmemeleri emredildi. Ancak kız Polonya'ya kaçmayı başardı. Birkaç yıl sonra, Uday için çalışan tetikçiler kızı buldu ve kız babasıyla birlikte öldürüldü. Üst düzey kulüplerde çalışan garsonların bazıları, Uday'ın her geldiğinde, sarhoş ve silahlı olduğunu, kaçırmak için kızlar aradığını ve garsonların terörle korkudan titrediklerini söyledi. Yine bir avukata göre, Uday onu reddeden güzel bir sunucunun daha sonra saçlarını hatıra olarak saklayabilmek için saçının tıraş edilmesini emretti ve sunucuyu bir ay Olimpiyat Komitesi'nde çıplak olarak hapsetti.[61]

Gece Hayatı ve Alkol Kullanımı

değiştir

Uday partilerinde insanları yüksek dozda alkol almaya zorlamasıyla biliniyordu.[62] Bir arkadaşına göre, kim Uday'ın dostluğunu kazanırsa viski, brendi, votka, konyak ve bira karışımlarından oluşan Uday'in "dostluk kupası"nı içmek zorundaydı. Bu karışım büyük ve özel bir bardakla servis edilir ve yeni arkadaş hepsini içmek zorunda olurdu. Ve elbette, yarım saat sonra sarhoş olur ve Uday'e dökülmeye başlardı.[63] Partilerinde görevi insanlara ve özellikle şarkıcılara bazen içinde uyuşturucu da olan %90 alkol içeren kokteyller içirmek olan çalışanları vardı. Koruma tüm görevlileri duvara dizip, elinde sopayla içkiyi içmeleri için 10 dakika verirdi. Tehditlere rağmen içmeyenler üç şekilde cezalandırılırlardı; birincisi kafa ve kaş tıraşı, ikincisi yüzlerine dokunulmadan ayakta durmakta zorlanacak kadar dövülmek ya da falaka cezasından sonra yürümek zorunda bırakılırlardı. Çoğu zaman işkenceler Uday'ın gözü önünde yapılırdı. Korumalar eğer bunları yapmazsa ya da kimin içip kimin içmediği sorulduğunda doğru cevap vermezlerse kendileri aynı cezayı alırlardı. Korumalar haftada 2, yılda en az 100 kişiye bu işkenceyi yaptıklarını iddia ettiler. Yine arabalarının bakımlarına bakan çalışanlarından biri, "Uday bir araba istediğinde kimse onu durduramazdı" dedi ve çoğu zaman zorla istediği arabaları sahiplerinden aldığını iddia etti. Çalışanları da çoğu kez Uday tarafından ya da emriyle işkence gördüklerini iddia ettiler.[64]

Uday'ın partilerinde şarkıcılık yapmış olan İsmail Hussain, "Uday'ın parti yapmak için bir nedene ihtiyacı yoktu. Irak'taki birçok insan açlıktan ölürken o yiyecek ve içecek masaları donatırdı.. Şafak vakti veya daha geç saatlere kadar şarkı söylerdim. Uday bitmek için hazır olduğunda parti sona ererdi.. Partilerde yaklaşık beş veya altı erkek ve 40 veya 50 kadın olurdu.. Uday kaprislerine göre hareket ederdi. Değişken ruhluydu." dedi.[65] Yine, "Şarkımı söylerken Uday sahneye bir makineli tüfekle çıkıp tavana ateş etmeye başlardı. Uday, herkesin onunla beraber sarhoş olmasını isterdi. Performansımı yarıda keser, sahneye kendi ve benim için büyük iki bardak konyak getirirdi. Hepsini onunla beraber içmem için ısrar ederdi. Gerçekten sarhoş olduğunda, silahlar ortaya çıkardı. Arkadaşları ondan korkardı, çünkü onları hapsedebilir veya öldürtebilirdi. Bir keresinde arkadaşlarından birine kızdığını gördüm. Kıçından adamı o kadar sert tekmeledi ki, botu uçtu. Adam koştu ve Uday'ın ayağını botu geri soktu ve Uday ona sürekli küfretmeye devam ediyordu." dedi.[15]

Şarkısı Qasım Sultan, 1997'de Amerika'da özel partilerde şarkı söyledikten ve Bağdat'a döndükten sonra Av Kulübü'ne çağrıldı. Uday güneş doğana kadar şarkı söylemesini emretti. Sabah 8'de Hüseyin [66] Sultan'a bağırmaya başladı ve Qasım'ı ona haber vermeden Bağdat'a döndüğü için azarladı ve gardiyanlarına onu dövmesini emrettiğini söyledi. Yine Sultan, Uday'a ait başka bir gece yarısı konserine gittiğinde Uday'ın korumaları, daha erken gelmediği için onu dövdü. Sultan sahneye çıkmadan önce, Uday tarafından "gizemli kokteyl" olarak adlandırılan; bira, cin ve diğer sert likörlerin karışımlarından oluşan bir şişe içmeye zorlandı. Sultan 2 kez bu partilerde içmeye zorlandığı alkol miktarı yüzünden hastaneye kaldırıldı. Suikasttan sonra 1997'de Uday'in sarayındaki bahçede etrafında Uday'ın beslediği aslanlar varken şarkı söylemeye zorlandığını da iddia etti. Partileri, "silahlı kovboyların sizi her an öldürebileceği bir yer" olarak tarif etti.[67] Al-Shabab tv 1993'te kurulduktan sonra, 70'lerin Fadel Awad, Saadoun Jaber, Riyadh Ahmed gibi popüler Iraklı şarkıcıları Uday tarafından önceki jenerasyonun şarkıcıları oldukları gerekçesiyle yasaklandılar. Uday onlara, "Şarkı söylemekten yasaklısınız ve hiçbirinizin bir partide şarkı söylediğini duymak istemiyorum," dedi. Yasak çıkarıldı, şarkıları TV'de gösterilmedi ve konser veremediler.[68] Ancak, şarkıcı Ali Al-Issawi, "Uday müzik konusunda çok bilgiliydi, tüm şarkıcıları dinlerdi ve şarkılarımızı beğenirdi. Uday kimseyi cezalandırmadı, ama sadece haddini aşan sanatçıları sorumlu tutardı. Aynı gün benimle iki ya da üç kez buluştuğu olurdu ve bana ya da grubuma hiç zarar vermedi," dedi.[69]

Diğer İddialar

değiştir

Uday'ın özel bürosunun başkanı Muhammed Asim Shanshal şöyle dedi: "Uday, Olimpiyat Komitesi'nin gelirlerinin yaklaşık% 40'ını Olimpiyat Komitesi başkanı olarak ihtiyacı olanlara ayırmıştı. Diğer bakanlıkların gelirlerinin %20'sinin ihtiyaç sahipleri için ayrılmasını organize ederdi. Bu tecavüz söylentilerini onu itibarsızlaştırmak için yayıyorlar. Herhangi bir ülkedeki herhangi genç adamın belirli ilişkileri ve hevesleri vardır. Bağlantıları olan genç bir adamdı, herkes tarafından sevilirdi ve herkes ona eşlik etmek isterdi. Arkadaşlarını nasıl tanıyacağını çok iyi bilen akıllı bir insandı. Uday futbolculara evler, arabalar, her türlü dinlenme ve iyi yaşam koşulları için gerekli her şeyi sağlardı. Ancak herhangi bir oyuncu hata yaptığında ve hatasını tekrar etmekte ısrar ettiğinde cezalandırılırdı. Ceza, oyuncu bilincini kazanıp özür dileyene kadar oynamasını ve takıma katılmasını engellemekti ve oyuncu hata konusunda ısrar ederse, cezasını yasal olarak alırdı. Uday sadece anlık olarak şiddetlenirdi sonra gülüp eğlenirdi."[70]

Rejimin son yıllarında Uday'ın yönettiği Fedayen Saddam birlikleri, fahişelik yapan 30 kadının kafalarını kesip, evlerinin önüne attı.[71] Saddam Fedayeen’inin içinde özel operasyonlar gerçekleştiren grubun bir üyesi rejime karşı çıkan kişilere Uday'ın emriyle suikast düzenlediklerini,[72] gerçeği hükûmetten saklamakla suçlananları yok ettiklerini söyledi. Yine, "Eğer Uday birinin dilini, ellerini, parmaklarını, başını ya da herhangi bir şeyini kes derse, biz de bunu yapardık. Ölüm dışı cezalara gelince, hırsızların eli ya da parmağı kesilirdi, yalan söyleyenlerin sırtlarına büyük taşlar atılırdı, yanlış bilgi verenlerin dilleri kızgın demirle yakılırdı, ordudan kaçanların kulağı kesilirdi," dedi. Uday birini öldürmek istediğinde bu özel grubu gönderirdi. Emirin gerçekleştirildiğini göstermek için operasyon video veya ses ile kaydedilirdi ve Uday bu video kasetlerden bir set oluşturmuştu.[73]

Serveti ve Mülkleri

değiştir

1990'dan bu yana Birleşmiş Milletlerin Irak'taki yaptırımlarından yararlnarak muazzam bir zenginlik ve nüfuz imparatorluğu kurduğu iddia edildi. Petrol, sigara ve diğer yasaklanmış malzemeleri kaçakçılık yoluyla temin etti ve Irak'da karaborsada sattı. Ayrıca zengin Körfez ülkelerine alkol ve yarış atı sattı.[7]

Uday, 2003 yılında kendi sarayında bulunan ve büyük çoğunluğu hem kamu hem de özel durumlarda kendini gösteren büyük bir video koleksiyonuna sahipti.[74] Uday'ın sarayında vahşi hayvanlardan oluşan bir hayvanat bahçesi, yüzlerce lüks arabası, birçok marka altından yapılmış silahlar, yüzlerce lüks içki, yüzlerce üzerinde adının yazılı olduğu puro bulundu.[75][76][77][78] Başkanlık Sarayı'nda Uday'e ait konutlardaki hastane tipi yatak odasında anti-depresanlar ve ruh hali değişimleri için lityum; çalışma masasında "bakire bir kızın ona gelmeyi kabul ettiği" ile ilgili bir e-mail çıktısı, yine kızların hastalıklarla ilgili incelenmesini isteyen bir emir bulundu.[79] Uday'e ait özel hapishanelerden biri daha sonra ifşa edildi ve içeride Uday'in canını sıkan herkesin olduğu, içeridekilerin Uday'le çatışan iş adamları, kazanamayan sporcular, ona yol vermeyen sürücüler olduğu, kimilerinin Alman çoban köpekleriyle aynı hücreye atılıp, ölüme terkedildiği belirtildi.[80] Uday'e ait spor salonundaki duvarlarda internetten indirilmiş erotik kadın resimleri ve Amerikan başkanı Bush'un ikiz kızları Jenna ve Barbara'nın resimleri bulundu.[81][82] Yine aynı yerde Brooke Shields ve diğer Hollywood yıldızlarının resimleri ve Şii İslam'la ilgili kitaplar bulundu.[83] Uday'e ait başka bir evde internetten indirilen pornografik görüntüler, eroin torbaları, pahalı likörler, vintage arabalar ve HIV testi için kullanma kılavuzu bulundu.[77] Uday sarayında 9 aslan ve çita besliyordu ve çoğu zaman onları kendi elleriyle yediriyordu.[84][85]

Kişisel hayatı

değiştir
 
Saddam Hüseyin'in ailesinin toplu bir resmi. Uday ortada dururken görülür. Arka soldan başlayarak; Hüssein Kamel, Saddam Kamel, Rana Hüseyin, Uday Hüseyin, Ragdad Hüseyin, Kusay'ın karısı, Kusay Hüseyin, Ragdad'ın oğlu(?), Sajida Tulfah, Saddam Hüseyin, Hala Hüseyin

Hüseyin'in çocukları arasında en dik başlı ve hiddetli olanı olarak biliniyordu. Değişken ruhlu, düşmanlarına ve gücüne tehdit olarak algıladıklarına karşı tamamen acımasızlık gösterirdi. Babası Saddam Hüseyin'i idolleştirerek büyüdü, ancak daha sonra ilişkileri babasının birçok metresi nedeniyle gerildi.

Çocuklukta babası ile olan bağ eksikliği, rejimin vahşetlerine aşırı maruz kalması ve annesi Sajida'nın aşırı anaçlığı karakterini şekillendirdi. 1996 yılındaki suikast girişiminden sonra, kademelerde yükselen ve Saddam'ın bir sonraki meşru halefi olduğu düşünülen kardeşi Kusay'den uzaklaştı.

Devrim Komutanlığı Konseyi Komutanı, İzzat İbrahim el-Douri, Saddam'a sadakat göstergesi nedeniyle kızını Uday ile evlendirmeye razı oldu. Kısa bir süre sonra Uday'ın şiddet içeren ve dengesiz davranışları nedeniyle, El-Douri, kızının Uday'dan boşanmasına izin verilmesi için hızlı bir şekilde dilekçe verdi. Uday'ın evliliğinden hiç çocuğu olmadığı bildirildi.[86] İkinci evliliği Saddam'ın üvey kardeşi Barzan İbrahim al-Tikriti'nin kızı Saja al-Tikriti ile oldu. Fakat evlilik kısa bir süre sonra Saja'nın İşviçre'ye babasının yanına gidip dönmeyi reddetmesiyle ayrılıkla sonuçlandı.[87] Saja'nın erkek kardeşi boşanma sebebi ile ilgili "Uday kız kardeşimi dövmedi, ona bir prenses gibi muamele etti. Kız kardeşim sadece 16 yaşındaydı ve evlilik hakkında farklı fikirleri vardı. Bu yüzden düğünden kısa bir süre sonra ayrıldılar." dedi.[88] Üçüncü kez Saddam'ın kuzeni Ali Hasan el-Mecid'in kızı ile de evlendiği iddia edildi.[89] Sevim Torun adlı Türk bir kadın Uday ile evlendiğini ve Mesut Uday adlı bir oğlu olduğunu iddia etti ve anılarını Saddam'ın Gelini adlı kitapta yayınladı.[90]

Hakkındaki Suç İddiaları

değiştir

ABD'nin Irak'ı işgal etmesinden bir gün sonra 20 Mart 2003'te yayınlanan bir raporda ABC News, Uday'a karşı çeşitli iddiaları detaylandırdı:

  • Irak Olimpiyat Komitesi başkanı olarak Uday, beklentileri karşılamadığı düşünülen Iraklı sporcuların hapis ve işkencelerini organize etti. Beklentilerinin altında performans gösteren sporculara yüzlerine köpek ve maymun diyerek hakaret ederdi.[91] Bir sığınmacı, hapsedilen futbolcuların 1994 FIFA Dünya Kupası finallerini kazanamadıktan sonra ceza olarak betona tekme atmak zorunda kaldıklarını bildirdi. Irak milli futbol takımı, 1980'lerde bir turnuvada iyi bir sonuç elde edemedikten sonra Irak'ta bir hakaret olarak görülen kafa traşı cezası aldı. Bir başka sığınmacı, sporcuların çakıl dolu bir çukurda sürüklendiğini ve daha sonra yaralarında enfeksiyona neden olmak için kanalizasyon dolu bir çukura atlamaya zorlandığını iddia etti. Irak, Lübnan'daki 2000 AFC Asya Kupası çeyrek finalinde Japonya'ya 4-1 kaybettikten sonra, kaleci Hashim Khamis Hassan, defans oyuncusu Abdul-Jabar Hashim Hanoon ve forvet Qahtan Chathir Drain, başarısızlığın suçlusu olarak etiketlendiler ve üç gün boyunca Uday'ın güvenliği tarafından işkence gördüler.
  • Uday partilere izinsiz ve rastgele girmesi ve daha sonra tecavüz edeceği kadınları "keşfetmesi" ile biliniyordu.[19][92]
  • Cezalandırmak istediği kişileri çivili tabuta koyması.[93]
  • Uday'ın karısıyla dans etmesine izin vermeyi reddeden bir ordu subayını dövmek; adam daha sonra yaralarından öldü. Uday ayrıca onu selamlamayan bir ordu subayını da vurdu ve öldürdü.[94]
  • 200.000 doların üzerinde değere sahip bir Rolls-Royce Corniche de dahil olmak üzere yaklaşık 1.200 lüks aracı Irak'ın Kuveyt'i işgali sırasında çalmak.
  • 2000 yılında, Irak Ulusal Kongresi lideri Ahmed Çelebi'ye suikast planlaması. Bu, Saddam'ın diktatörlüğün varisi olan küçük oğlu Kusay'ı öne sürmesinden kısa bir süre sonra yapıldı. Uday'ın suikast yoluyla babasının gözüne girmeyi amaçladığı iddia ediliyor.
 
Irak'ın Musul kentindeki Uday ve Kusay'ın saklandıkları ev, ABD kuvvetleri tarafından yok edildi, 31 Temmuz 2003

Saddam Hüseyin’in en yakın yardımcısı Abid Hamid Mahmud sorgusunda kendisinin ve Saddam’ın iki oğlunun Suriye’ye sığındığını ancak Suriye tarafından geri çevrildiklerini söyledi.[95] Onları sınırdan geçiren kaçakçıya göre, sınırı geçtikten 48 saatten az bir süre sonra tekrar geri geldiler. Uday ve Kusay ilk başta kaçakçıya, bir Suriye vatandaşın onları Suriye'de bekliyor olacağını ve kendisinin görevinin onları Suriye içine değil, sınır ötesine geçirmekle sınırlı olduğunu bunun karşılığında yüklü bir para alacağını söylediler. Kaçakçı, "Rabia sınır merkezinin yakınına sığındılar, sonra Halep şehrinin eteklerine ulaştılar ve orada, arabalarının lastiklerini değiştirirken Irak'a dönmelerini isteyen Suriyeli yetkililer tarafından durduruldular. Abd Hammoud onlarla birlikte kalmıyordu, ancak dört gün boyunca onları ziyaret etti. Daha sonra Uday ve Kusay yanlarına Kusay'ın oğlu Mustafa'yı da alarak Nawaf Al-Zaidan'ın evine sığındılar," dedi. 16 Temmuz 2003'te tekrar Kusay ile bir araya gelen kaçakçı Irak'tan çıkma niyeti olup olmadığını sordu, Kusay, 'Bu artık mümkün değil. Irak'ta babamın talimatlarını bekleyerek kalacağım,' dedi. Yedi gün sonra Uday, Kusay, Mustafa ve arkadaşları öldürüldü.[96] Suriye Cumhurbaşkanı eski başkan yardımcısı Abdel Halim Khaddam, ülkesinin Saddam Hüseyin'in üvey kardeşini Amerikan kuvvetlerine teslim ettiğini, ayrıca devrilen başkanın oğullarını Irak'a geri gönderdiklerini ve eski dışişleri bakanı Tarık Aziz'i kabul etmeyi reddettiklerini açıkladı.[97]

22 Temmuz 2003'te, Birleşik Devletler Ordusu 101. Hava Tümeni birliklerinin desteğiyle JSOC Görev Gücü 20, Irak'ın kuzeyindeki Musul kentindeki bir eve baskını sırasında Uday, Uday'ın koruması, Kusay ve Kusay'ın 14 yaşındaki oğlu Mustafa'nın olduğu evi kuşattı. Saddam'ın oğullarının yerini söyleyene 30 Milyon Dolar ödül verilecekti. Evin sahibi Nawaf al-Zaidan'ın ihbarı ve işbirliğiyle [98] Görev Gücü 20, evin sakinlerini yakalamaya çalışırken, 101'inci Hava İndirme Tümeninden askerler görev gücünün güvenliğini sağladı. Daha sonra OH-58 Kiowa helikopterleri ve bir A-10 "Warthog" tarafından desteklenen 200 kadar Amerikan askeri, evin etrafını çevreledi ve ateş etti, böylece Uday, Uday'ın koruması, Kusay ve Kusay'ın oğlunu öldürdü. Yaklaşık dört saatlik bir savaştan sonra askerler eve girdi ve Hüseyin kardeşlerin koruması dahil dört ceset buldu.[99]

Eve üç kez girmeye çalışan Amerikan askerleri ilk iki girişimde AK-47 ve el bombalarıyla direnişle karşılaştılar. Uday, Kusay ve koruma evin ön tarafındaki banyodan sokağı ve evin birinci katını korudu; Kusay'ın oğlu ise arka taraftaki yatak odasından siper aldı ve kendilerini savundular. Bunun üzerine Amerikanlar evi defalarca bombaladılar ve füze attılar. Üç yetişkinin evin ön tarafına atılan TOW füzesi nedeniyle öldüğü düşünüldü. Üçüncü giriş denemesinde askerler, Kusay'ın tek kalan 14 yaşındaki oğlunun ateş etmesi üzerine onu da öldürdüler. Amerikan askerlerine göre, Saddam Hüseyin'in 14 yaşındaki torunu Mustafa, dört saatlik kuşatmada son ölen kişiydi ve amcası ile babasının öldürülmesinden sonra bile ateş etmeye devam etti.[100]

Tugay komutanı Col. Joe Anderson, olay günü sabah 10'da Arapça bir duyuru yapıldığını ve içerideki insanları barışçıl bir şekilde dışarı çıkmaya çağırdığını söyledi. Aldığı cevap ise mermi bombardımanı idi. Tecrübeli bir komando ekibi binaya saldırmaya çalıştı, ancak ateş altında geri çekilmek zorunda kaldılar. Dört Amerikan askeri yaralandı. Anderson daha sonra adamlarına 50 kalibrelik ağır makineli tüfeklerle ateş açmasını emretti. Uday ve Kusay, bir helikopter eve roket attıktan ve Strike Tugayı onlara 40 mm el bombası attıktan sonra bile vazgeçip, teslim olmayı reddettiler. Albay, kardeşleri indirmek için en büyük ve en ölümcül silaha ihtiyacı olduğuna karar verdi. Daha sonra binaya 12 TOW füzesi atıldı.[42]

 
Hava İndirme Tümeni ve ABD Özel Harekatının (Görev Gücü 20) askerleri, 22 Temmuz 2003 tarihinde Musul'da Uday ve Kusay Hüseyin'in olduğu evi TOW füzelerinin vurma anını izliyorlar.

Saddam Hüseyin'in hatıralarına göre, oğullarının ve torununun ölüm haberini aldığında, söylediği ilk şey "Savaştılar mı?" oldu. Evet cevabını aldıktan sonra, "İyi! Şehitlikleri ve anavatanlarını savunmaları ile beni onurlandıran Allah'a şükürler olsun," dedi.[101] Oğulları öldükten sonra, Saddam Hüseyin bir ses kaydı yayınladı ve şöyle dedi:

"Sevgili Iraklılar, kardeşleriniz Uday, Kusay ve Kusay'ın oğlu Mustafa, Allah'ı sevindiren, bir arkadaşını mutlu eden ve bir düşmanı üzen inançlı bir tavır aldı. Düşmanla altı saat süren cesur bir savaştan sonra Musul'daki cihat arenasında direndiler. Hücum orduları, kara kuvvetlerinin her tür silahını onlara karşı harekete geçirdi ve sadece bulundukları eve karşı uçaklar kullanabildiklerinde onlara zarar vermeyi başardı. Allah aşkına şehitlikleri ile onurlandırılmayı bize nasip ettiği için Allah'a şükrediyoruz. Saddam Hüseyin'in Uday ve Kusay dışında 100 çocuğu daha olsaydı, Saddam Hüseyin onları da aynı yolda feda ederdi. Uday, Kusay, Mustafa ve onlarla birlikte başka bir Mücahid adamı öldürseniz de, ulusumuzun her bir genci cihat adına Uday, Kusay ve Mustafa'nın ta kendisidir."[102]

Saddam'ın sorgulayan ajanlardan George Piro, Saddam'a Uday hakkında sorular sormaya başlamasıyla ilgili şunları söyledi: "Şaşırdım. Saddam hiç pişmanlık göstermedi (oğullarının ölümü hakkında). Tabii ki oğullarıyla gurur duyduğunu söyledi. İnandıkları şey için savaşıp öldüler... Saddam artık duymak istemeyene kadar onu Uday hakkındaki kötü dedikodularla ilgili sıkıştırdım. Bana durmamı söyledi. Bu soruları sormayı bırak dedi. Çocuklarını seçemezsin, bahtına düşene sıkışıp kalırsın dedi."[103] CIA analisti John Nixon'un sorgusu sırasında Saddam'a ikinci eşinden Ali adında bir oğlu olup olmadığı sorulduğunda, Saddam acıyla, "Sana evet dersem, onu Uday ve Kusay'ı öldürdüğünüz gibi öldürür müsünüz?" dedi.[104]

Newsweek dergisi, Uday Hüseyin'e ait çantada Viagra, çok sayıda kolonya şişesi, açılmamış erkek iç çamaşırı paketleri, gömlekler, ipek kravat ve tek bir prezervatif bulunduğunu iddia etti. Kardeşlerin yanında bulunan para, ABD Hükûmeti tarafından başlarına konan 30 milyon dolarlık ödülün üç katından fazlaydı. Yanlarındaki paranın miktarının Irak dinarı ve ABD doları ile beraber yaklaşık 100 milyon dolar olduğu iddia edildi. Bazıları, onları ihbar edenin saklandıkları villanın sahibi Nawaf al-Zaidan olduğunu iddia etti ve 23 gün boyunca evde saklanmalarının ardından Amerikalılara yerlerini söyledi. Kimisi ise, Uday ve Kusay'ın ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı tarafından takip edilen bir kişiyle telefon görüşmesi yaptıktan sonra yakalandığını iddia etti.[105] Ardından Nawaf'ın kardeşi Salah al-Zidani, Nawaf'ın Irak'tan kaçtığı düşünülürken silahlı kişiler tarafından vurularak öldürüldü.[106] Uday Hüseyin'in yakın bir korumasına göre, Bağdat'ın işgal edilmesinden sonra aile gerilla direnişi planladı. Saddam ve oğulları Amerikan işgalinden sonra Bağdat'ta ayrı ayrı yaşadılar ve iki ya da üç günde bir evlerini değiştirdiler. Ancak Uday, sıradan araçlarla şehirde dolaşmaya devam etti ve her zaman yanında makineli tüfek taşıdı.[107] Koruma Saddam ve oğullarının Bağdat çevresinde özgürce hareket ettiğini, savaş sırasında kendilerini gizlemek için şaşırtıcı derecede az çaba harcadığını söyledi. Hatta bir keresinde Uday, ABD askerlerinin olduğu bir konvoyun yanından bile geçmeyi başardı. Korumaya göre savaş sırasında Uday alkol ile kadınları bıraktı ve enerjisini Fedayeen Saddam'ı yönetmeye odakladı.[108]

ABD yönetimi, Hüseyin kardeşlerin cesetlerinin grafik resimlerini yayınladı. Daha sonra bedenleri, halkın ölmüş olduklarını inanmalarını sağlamak için ifşa edildi. İfşanın eleştirilmesinin ardından ABD ordusunun tepkisi, bu adamların sıradan bir savaşçı olmadığına işaret etmek ve ölümlerinin onaylanmasının Irak halkı tarafından önemli olduğunu belirtti.[109] Uday, Kusay ve Mustafa Hüseyin Tikrit yakınlarındaki bir mezarlığa gömüldü. O gece, Uday ve Kusay Hüseyin'in ölümlerini takiben birkaç gece Bağdat'ta kutlama silah sesleri duyuldu.[110]

Hakkında çekilen filmler

değiştir
  • Uday'ın dublörü ve fedaisi olmaya zorlanan Latif Yahya'nın anıları üzerine uyarlanan; Şeytan'ın Dublörü (The Devil's Double) - 2011 [111]
  • Türk-İsviçreli oyuncu Philip Arditti, House of Saddam adlı mini dizide Uday'ı canlandırdı.
  • Saddam's Tribe: Bound by Blood adlı televizyon filminde Daniel Mays tarafından canlandırıldı.

Kaynakça

değiştir
  1. ^ "Footballers who paid the penalty for failure". The Guardian. 19 Nisan 2003. 17 Haziran 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Ekim 2019. 
  2. ^ a b "Arşivlenmiş kopya". 21 Ekim 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Nisan 2020. 
  3. ^ "Iraq's dirty dozen". 17 Haziran 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Mart 2020. 
  4. ^ "Arşivlenmiş kopya". 21 Eylül 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Mart 2016. 
  5. ^ "Arşivlenmiş kopya". 13 Haziran 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Haziran 2019. 
  6. ^ "Arşivlenmiş kopya". 13 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2020. 
  7. ^ a b "Arşivlenmiş kopya". 25 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Nisan 2020. 
  8. ^ "Arşivlenmiş kopya". 12 Aralık 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Nisan 2020. 
  9. ^ Yaeger, Don (24 Mart 2003). "Son of Saddam". Sports Illustrated. 29 Aralık 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Mayıs 2010. 
  10. ^ "Saddam pounces on son's newspaper". BBC News. 20 Kasım 2002. 13 Ağustos 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Şubat 2014. 
  11. ^ https://books.google.com.tr/books?id=_eGEDwAAQBAJ&pg=PT167&lpg=PT167&dq=uday+hussein+head+of+journalist&source=bl&ots=XJKQVWTWqa&sig=ACfU3U2Q-oAl6RLnIGz6VIJMOVX-gOXUtA&hl=tr&sa=X&ved=2ahUKEwid_pbdpIzpAhUnxosKHaPlAHsQ6AEwGnoECA0QAQ#v=onepage&q=uday%20hussein%20head%20of%20journalist&f=false
  12. ^ "Saddam pounces on son's newspaper". bbc. 21 Kasım 2002 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2020. 
  13. ^ "Western music a hit in Iraq". bbc. 23 Nisan 2003 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2020. 
  14. ^ "Talking politics with Saddam's son". 16 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2020. 
  15. ^ a b "Arşivlenmiş kopya". 15 Haziran 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2020. 
  16. ^ "الظروف المريرة للاعبي كرة القدم العراقيين أثناء حكم صدام". 16 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2020. 
  17. ^ "أحمد راضي: عدي أرسل أشخاصاً ضربوني لأنني رفضت اللعب لناديه". 18 Ağustos 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2020. 
  18. ^ "سعد قيس الهداف السابق لمنتخب العراق وشباب باتنة للنصر". 29 Aralık 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2020. 
  19. ^ a b c Bashir, Ala; Sunnanå, Lars Sigurd (20 Haziran 2004). Schreuder, Liesbeth (Ed.). Getuigenissen van Saddams lijfarts: berichten uit een duistere, krankzinnige wereld [Testimonials from Saddam's personal physician: messages from a dark, insane world.] (Felemenkçe). Translated by Annemarie Smit. Het Spectrum. ISBN 978-90-71206-10-8. 
  20. ^ Miller, Judith (1990). Saddam Hussein and the Crisis in the Gulf. Random House Publishing Group. ISBN 978-0-09-989860-3. 
  21. ^ https://alqabas.com/article/164918-%D8%AF-%D8%B9%D9%84%D8%A7%D8%A1-%D8%A8%D8%B4%D9%8A%D8%B1-%D8%B7%D8%A8%D9%8A%D8%A8-%D8%B5%D8%AF%D8%A7%D9%85-%D8%AD%D8%B3%D9%8A%D9%86-%D8%A7%D9%84%D8%AE%D8%A7%D8%B5-13
  22. ^ "Arşivlenmiş kopya". 24 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Nisan 2020. 
  23. ^ https://mufakerhur.org/%D8%A8%D8%B1%D8%B2%D8%A7%D9%86-%D8%A7%D9%84%D8%AA%D9%83%D8%B1%D9%8A%D8%AA%D9%8A-%D9%8A%D9%86%D8%B4%D8%B1-%D9%81%D8%B6%D8%A7%D8%A6%D8%AD-%D8%A7%D9%84%D8%A7%D8%AE%D9%88%D8%A9-%D8%A7%D9%84%D8%A7%D8%B9-3/[ölü/kırık bağlantı]
  24. ^ "العراق _ الكوثر: كشف اللواء محمد عاصم شنشل مدير المكتب الخاص لرئيس النظام العراقي البائد "صدام حسين" مجموعة من الأمور تكشف للمرة الأولى حول عملية اعتقاله". 15 Kasım 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Mayıs 2020. 
  25. ^ "The Vendetta That Is Jolting the House of Hussein". The New York Times. 12 Mart 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Şubat 2014. 
  26. ^ Westbrook, Justin T. (1 Haziran 2017). "Saddam Hussein Once Burned His Son's Luxury Cars As Punishment For Killing People". Jalopnik. 6 Ekim 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Ekim 2019. 
  27. ^ Rogers, Patrick (28 Ağustos 1995). "Blood Feud in Baghdad". People. 31 Mart 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Mart 2012. 
  28. ^ a b "Arşivlenmiş kopya". 25 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Nisan 2020. 
  29. ^ "Arşivlenmiş kopya". 27 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Nisan 2020. 
  30. ^ "Arşivlenmiş kopya". 1 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Nisan 2020. 
  31. ^ "Arşivlenmiş kopya". 23 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Nisan 2020. 
  32. ^ "Arşivlenmiş kopya". 27 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Nisan 2020. 
  33. ^ https://alqabas.com/164863/
  34. ^ "Debriefing the President: The Interrogation of Saddam Hussein". 16 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Mayıs 2020. 
  35. ^ "The Vendetta That Is Jolting the House of Hussein". nytimes.com. 15 Ağustos 1995. 12 Mart 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Mart 2020. 
  36. ^ "Uday Hussein". The Daily Telegraph. 23 Temmuz 2003. 1 Haziran 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Ekim 2019. 
  37. ^ Gellman, Barton (10 Şubat 1997). "Iraq's Family Feud Leaves Bloody Trail". The Washington Post. 27 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Şubat 2014. 
  38. ^ "Arşivlenmiş kopya". 6 Nisan 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Nisan 2020. 
  39. ^ "Arşivlenmiş kopya". 6 Nisan 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Nisan 2020. 
  40. ^ "Arşivlenmiş kopya". 6 Ekim 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Nisan 2020. 
  41. ^ "Arşivlenmiş kopya". 9 Haziran 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Nisan 2020. 
  42. ^ a b "Arşivlenmiş kopya". 2 Eylül 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Nisan 2020. 
  43. ^ a b c "Arşivlenmiş kopya". 6 Nisan 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Nisan 2020. 
  44. ^ "Arşivlenmiş kopya". 8 Mart 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Nisan 2020. 
  45. ^ Blair, David (23 Temmuz 2003). "Brothers grim: life and times of two tyrants". The Sydney Morning Herald. 24 Temmuz 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Şubat 2014The Daily Telegraph vasıtasıyla. 
  46. ^ "Arşivlenmiş kopya". 12 Aralık 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Mart 2020. 
  47. ^ https://www.independent.co.uk/news/world/middle-east/my-life-as-saddams-editor-95162.html
  48. ^ https://www.youtube.com/watch?v=aUvvpNHKE3c 4 Ocak 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. (12.32'den başlıyor)
  49. ^ https://www.thedailybeast.com/the-devils-double-movie-zainab-salbi-remembers-udays-lust?ref=home
  50. ^ "Arşivlenmiş kopya". 11 Kasım 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Nisan 2020. 
  51. ^ "Arşivlenmiş kopya". 8 Mart 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Nisan 2020. 
  52. ^ "Arşivlenmiş kopya". 8 Mart 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Nisan 2020. 
  53. ^ https://bengaltigerc1.wordpress.com/2012/08/30/the-real-uday/
  54. ^ a b "Arşivlenmiş kopya". 1 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Mart 2020. 
  55. ^ "Arşivlenmiş kopya". 11 Kasım 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Nisan 2020. 
  56. ^ "Arşivlenmiş kopya". 8 Mart 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Nisan 2020. 
  57. ^ "Arşivlenmiş kopya". 8 Mart 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Nisan 2020. 
  58. ^ "Arşivlenmiş kopya". 10 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Nisan 2020. 
  59. ^ "Arşivlenmiş kopya". 8 Mart 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Nisan 2020. 
  60. ^ "Arşivlenmiş kopya". 8 Mart 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Nisan 2020. 
  61. ^ "عراقيون يتحدثون عن تجربتهم مع عدي: محام يكشف ما حدث له بعدما أثار مع نجل صدام الأكبر قضية فتاة اختطفت ولاعبو كرة قدم يتذكرون كيف ضربوا". 16 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2020. 
  62. ^ "Arşivlenmiş kopya". 8 Haziran 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2020. 
  63. ^ {{Web kaynağı | url = https://elaph.com/Web/Archive/1060786320480602200.html | başlık = أستاذ 16 Mayıs 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. جامعي يكشف جزء من أسرار عدي صدام حسين!
  64. ^ "Arşivlenmiş kopya". 8 Mart 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2020. 
  65. ^ https://www.nytimes.com/2003/04/06/magazine/the-way-we-live-now-4-6-03-questions-for-ismail-hussain-uday-s-music-man.html?auth=login-email&login=email
  66. ^ https://web.archive.org/web/20200516174735/https://elaph.com/Web/Archive/1060786320480602200.html
  67. ^ "Arşivlenmiş kopya". 25 Mart 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2020. 
  68. ^ {{Web kaynağı | url = https://akhbarak.net/news/2015/02/27/5981872/articles/17862911/%D8%A7%D9%84%D8%B3%D9%83%D8%B1%D8%AA%D9%8A%D8%B1-%D8%A7%D9%84%D8%AE%D8%A7%D8%B5-%D9%84%D9%86%D8%AC%D9%84%D9%8A-%D8%B5%D8%AF%D8%A7%D9%85-%D8%AD%D8%B3%D9%8A%D9%86-%D9%8A%D9%83%D8%B4%D9%81-%D8%B3%D8%B1-%D8%A7%D9%84%D9%84%D8%AD%D8%B8%D8%A7%D8%AA-%D8%A7%D9%84%D8%A3%D8%AE%D9%8A%D8%B1%D8%A9 16 Mayıs 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. | başlık = لماذا منع عدي المطربين الكبار بعد أن اعتقلهم وطبان؟}
  69. ^ "المطرب علي محمود العيساوي يمتدح عدي صدام حسين: كان ذواقاً". ikhnews.com. 7 Ağustos 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Mayıs 2020. 
  70. ^ "السكرتير الخاص لنجلي صدام حسين يكشف سر اللحظات الأخيرة". akhbarak. 
  71. ^ "Arşivlenmiş kopya". 26 Ocak 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Nisan 2020. 
  72. ^ https://web.archive.org/web/20200516174743/https://akhbarak.net/news/2015/02/27/5981872/articles/17862911/%D8%A7%D9%84%D8%B3%D9%83%D8%B1%D8%AA%D9%8A%D8%B1-%D8%A7%D9%84%D8%AE%D8%A7%D8%B5-%D9%84%D9%86%D8%AC%D9%84%D9%8A-%D8%B5%D8%AF%D8%A7%D9%85-%D8%AD%D8%B3%D9%8A%D9%86-%D9%8A%D9%83%D8%B4%D9%81-%D8%B3%D8%B1-%D8%A7%D9%84%D9%84%D8%AD%D8%B8%D8%A7%D8%AA-%D8%A7%D9%84%D8%A3%D8%AE%D9%8A%D8%B1%D8%A9
  73. ^ "Arşivlenmiş kopya". 9 Ocak 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Nisan 2020. 
  74. ^ "Uday's Home Movies". Newsweek. 1 Haziran 2003. 24 Nisan 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Nisan 2011. 
  75. ^ "Arşivlenmiş kopya". 7 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Mart 2020. 
  76. ^ "Arşivlenmiş kopya". 8 Nisan 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Mart 2020. 
  77. ^ a b "Arşivlenmiş kopya". 9 Aralık 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Mart 2020. 
  78. ^ "Playboy son Uday's life of luxury". 3 Ağustos 2003 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2020. 
  79. ^ "Arşivlenmiş kopya". 11 Kasım 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Nisan 2020. 
  80. ^ "Arşivlenmiş kopya". 24 Haziran 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Nisan 2020. 
  81. ^ "Arşivlenmiş kopya". 27 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Nisan 2020. 
  82. ^ "Arşivlenmiş kopya". 20 Ekim 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Nisan 2020. 
  83. ^ "Arşivlenmiş kopya". 12 Ağustos 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Nisan 2020. 
  84. ^ "Arşivlenmiş kopya". 22 Haziran 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2020. 
  85. ^ "Arşivlenmiş kopya". 10 Haziran 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2020. 
  86. ^ "Arşivlenmiş kopya". 20 Ağustos 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Mart 2020. 
  87. ^ "Arşivlenmiş kopya". 1 Mart 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Mart 2020. 
  88. ^ "Saddam's nephew calls invasion a disaster and warns of civil war". theguardian. 27 Ağustos 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Mayıs 2020. 
  89. ^ "Arşivlenmiş kopya". 25 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Nisan 2020. 
  90. ^ "Arşivlenmiş kopya". 8 Mart 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Nisan 2020. 
  91. ^ https://www.theguardian.com/Iraq/Story/0,2763,1004174,00.html
  92. ^ Bennett, Brian; Weisskopf, Michael (2 Haziran 2003). "The Sum Of Two Evils". Time. 1 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Şubat 2014. 
  93. ^ Ghosh, Bobby (19 Nisan 2003). "Iron Maiden Found in Uday Hussein's Playground". Time. 28 Ağustos 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Şubat 2006. 
  94. ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; FoxNews isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme)
  95. ^ "The Syrian Bet". newyorker.com. 28 Ocak 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Mayıs 2020. 
  96. ^ "قصة الأيام الأخيرة في حياة عدي وقصي". alwatanvoice.com. 1 Ağustos 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Mayıs 2020. 
  97. ^ "خدام: الاسد سلم وطبان وطرد عدي وقصي ورفض استقبال عزيز". albawaba.com. 16 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Mayıs 2020. 
  98. ^ "Arşivlenmiş kopya". 13 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Mart 2020. 
  99. ^ "The US military in Iraq has given a blow-by-blow account of the operation which it says resulted in the deaths of Saddam Hussein's sons Qusay and Uday. BBC News Online looks at the key moments". 1 Ağustos 2003 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Nisan 2020. 
  100. ^ "Arşivlenmiş kopya". 4 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Mart 2020. 
  101. ^ "عاجل وخطير صدور مذكرات صدام حسين الجزء الاول وهنا مقتطفات من المذكرات". 23 Nisan 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Nisan 2020. 
  102. ^ "Transcript of 'Saddam tape'". 23 Aralık 2003 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2020 – www.bbc.com vasıtasıyla. 
  103. ^ "Interrogator Shares Saddam's Confessions". cbsnews.com. 21 Kasım 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Mayıs 2020. 
  104. ^ "CIA analyst John Nixon's grilling 'Interrogation of Saddam Hussein' left the dictator whining about scrapes as he gave up answers". nydailynews. 11 Aralık 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Mayıs 2020. 
  105. ^ "Saddam sons 'found with $100m'". 3 Ağustos 2003 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Nisan 2020. 
  106. ^ "Two US soldiers have been killed and two others injured in Iraq after their vehicle was hit by a roadside bomb in the capital, Baghdad". 16 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Nisan 2020. 
  107. ^ "Saddam planned resistance - guard". 10 Ağustos 2003 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Nisan 2020. 
  108. ^ "Bodyguard tells of life with Uday". 16 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Nisan 2020. 
  109. ^ "Arşivlenmiş kopya". 1 Mart 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Mart 2020. 
  110. ^ "Arşivlenmiş kopya". 17 Eylül 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Mart 2020. 
  111. ^ "Arşivlenmiş kopya". 9 Nisan 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Mart 2016.