Tartışma:İskitler/Arşiv 1
Burası geçmiş tartışmaları içeren bir arşiv sayfasıdır. Lütfen bu sayfayı düzenlemeyin. Eğer yeni bir tartışma başlatmak istiyorsanız, eskilerden birini canlandırabilirsiniz ya da mevcut tartışma sayfasında yeni bir tartışma başlatabilirsiniz. |
Arşiv 1 | Arşiv 2 |
- Aşağıdaki tartışma, bir arşiv olarak korunmuştur. Lütfen üzerinde herhangi bir değişiklik yapmayınız. Daha sonraki yorumlar, tartışma sayfasının uygun kısmında yapılmalıdır.
İçindekiler
- 1 İskitler, İranlılar'a benziyorlar mıydı?
- 2 Soru
- 3 Türk Tarih Tezi?
- 4 İSKİTLER BARBAR BİR KAVIMDIR
- 5 iskitlerin dili
- 6 İskitler'de İnanç ve Gelenekler
- 7 Madde Değişmeli
- 8 Türklük - İranlılık Meselesi ( Kaynaklarla yazalım )
- 9 İskitler Türk'tür.
- 10 iskitler öz be öz türktür kanıtı işte bu bir an once bu irani tanımınızı kaldırmanızı istiyorum
- 11 İskitlerin tamamen İrani bir kavim olduğu değerlendirmesi objektif değildir.
- 12 "iskitler öz be öz türktür" İddiasına cevaben
- 13 İskitlerin İrani olduğu kesin değil.
- 14 Neden halen değiştirilmiyor ?
- 15 Değişiklik
- 16 Sayfanın bu halde kalması abesle iştigaldir.
- 17 lütfen biri açıklasın
- 18 İSkitlerin kökeni
- 19 Macarlar kadar olamadık!
- 20 Madde nasıl değişmeli?
- 21 Madde değişmemeli
- 22 hİNT-AVRUPCILARDA BUNA BENZER 1. EL KAYANK GÖSTERSİN. BELGELİ KONUŞSUN.
- 23 Hint-Avrupacılar
- 24 cevaplar
- 25 Devamı
- 26 Iskitlerin sadece Kökümü önemli?
- 27 Dil ve Millet Kavramı
- 28 yalanlara cevaplar 2
- 29 Hikaye/masal/fabl hepsine cevaplar.
- 30 Hikaye/masal/fabl hepsine cevaplar 2
- 31 Türklerin iskit-Sarmat kökenleri
- 32 Bu masal anlatıcısı sizin de uykunuzu getirmedimi?
- 33 Sonuç
İskitler, İranlılar'a benziyorlar mıydı?
İskitler hakkındaki bilgilerin çoğunluğu Yunan kaynaklarından gelmektedir. O kaynaklarda ise İskitlerin İranlı olduklarına dair herhangi bir bilgi yoktur. Herodot tarihi ise İskitlerin Asya'dan geldiklerini ve Massagetlerin baskısı ile Batı'ya göç etmeye zorlandıklarını belirtmektedir. Ayrıca İran İmparatoru Darius'un İskit ülkesini ele geçirmek için açtığı savaşı anlatırken, Herodot, İskitlerin kesinlikle İranlılara benzemediğini açıklamaktadır
Maddede geçen bir tanımlama böyle. Bu tarafgir bir ifadedir. Herodot tarihinin neresinde "İskitler İranlılar'a benzemiyor" demektedir? Böyle bir ibare Herodot tarihinde yok. Kaynak gösterilmesi gerekir.
İki halkın birbirine benzemediği halde bile, Herodot'un bunu söylemesindeki gaye, iki ayrı halkın, aradaki bir ortak hususa rağmen, birbirine benzemediğiyle ilgili olmalıdır. Yani "Bugünkü Kazaklar, Türkiye Türkleri'ne benzemez" önermesindeki gibi... İki halk köken ve dil açılarından bir ortaklık taşımakla beraber, kültür, yaşantı, coğrafya olarak birbirine hiç benzememektedir. İskit-İran benzemezliği de böyle bir durum olmalıdır. Yoksa bu çok yersiz ve mantıksız bir açıklama olacaktır. Herodot bu durumda, neden iki ilgisiz halkı birbiriyle karşılaştırmak istesin? Zaten, Yunan kaynaklarının ve Herodot'un, günümüzdeki linguistik ve etnografi nosyonlarına sahip olmaması, elbette İskitler ve İranlılar arasında bir benzerlik kurmalarına engel olacaktır. Bu benzerliği ancak derinlemesine yapılan bilimsel çalışmalar ortaya koyabilir.
Tüm Avrasya bozkırlarında yaşayan göçebe hayvancı kabile konfederasyonları olan İskitler, yerleşik düzene geçip yeni bir medeniyet kurmuş olan İranlılar'dan (Persler, Partlar) elbette çok farklıydılar. Bu anlamda İskitler İranlılar'a benzemiyordu.
Değişik kaynaklarda İskitler'in İranlı olduğunu belirten ifadeler, İskitler'in etnik kökeni ve dilleriyle ilgili tanımlamalardır. İskitler'in bir Doğu İran dili konuştuklarıyla ilgilidir. Bu anlam dışında elbette İskitler İranlı değillerdi. Hatta bilakis İranlılar, önceki zamanlarda İran havzasına Orta Asya'dan göç etmiş olan göçebe İskitler'dir.
Saka Türkleri/İskit Türkleri gibi tanımlamaları kullanmak, genel kabul gören gerçeklerle pek uyuşmuyor. Bu göçebe Asyalı kavimlerin Türkler'e benzer bir yaşam sürmüş olması dışında, Türk olduklarıyla ilgili hiçbir bilimsel kanıt yok. Aksine, henüz Türkler bu bölgelerde görünmezken, Orta Asya'nın büyük bir kısmı Hint-Avrupa dili konuşan halklarca son derece yoğun bir şekilde meskundu. Bu halkların kimi ardılları, bugün dilleri ve kültürleriyle son derece iyi tanınıyorlar. Örnek olarak Soğdaklar (Soğd, Sogdiana) bir doğu İran dili konuşuyorlardı ve yazı kullanıyorlardı. Onlardan günümüze ticaret ve dinle ilgili bir çok metin kaldı. Soğdlular, kesinlikle İskitler'e yakın bir Orta Asya halkıydı. Soğdaklar gibi Baktrianlar, Kuşanlar, Harzemliler de medeniyetleri hakkında çokça şey bilinen Asyalı Hint-Avrupa kavimleriydi. bkz: İrani Diller
İskit sorunuyla ilgili gizem, bu halkın tarihinde hiç yazı kullanma ihtiyacı duymamış olmasıyla ilgili. Dolayısıyla nasıl bir dil konuştuklarını kesin olarak bilemiyoruz. Elimizdeki yegane ipucu, bazı şahıs adı ve yer isimleri. Ancak panoramik bir bakış açısıyla Asya'da yaşamış Hint-Avrupa halklarının resmi incelendiğinde, parçalar yerine oturuyor. Bugün Türkçü araştırmacılar dışındaki hemen bütün bilim çevreleri İskit-Sakalar'ın ve Sarmatlar'ın bir İran dli konuştuğunda hemfikirdirler.
Dil bilimcilere göre İskit-Saka dili şu sınıflamada yer alır:
- Hint-Avrupa dil ailesi
- Hint-İran dil grubu
- İran dilleri
- Doğu İran dilleri
Farnag 23:14, 21 Nisan 2010 (UTC)
İskitler Türk'tür.Kanıt için "Tunçderililer" kitabını gösterebilirim.--Simon Bolivar 10:10, 26 Ocak 2007 (UTC)
iskitler iranlilara benziyormu seklinde bir yorum herodot ta mevcut degildir.bir kere iran kelimesinin kelime anlami aryanlarin ulkesidir.m.o 2000 yilindan once aryanlar bugun ortaasya yani kazakistan turkmenistan vs...yerlerde yerlesik iken dagilmislardir.bugunku ortaanadoludan tacikistana kadar turkmenistandan kuzey hindistana kadar olan arazi aryan ulkesi olarak kabul edilmekte iken buna kafkasya dahildir.ari irki bugunku iranilere hintlilere slavlara cermen halklara atalik yapmistir.iste iskitlerin yasadigi alan ve cografyada budur.turklerin ortaya cikis tarihi ms 6 yy dir.bundan once altaic denilen irk burada mevcuttu.bu irk ne turk ne mogol nede tungusk halkidir.ama bunlarin hepsinin atasidir.kisacasi iskitlerin altaic olmadigi kesindir.cunku altaic halklar sari irka mensuptur.iskitler iranli olmasa bile cermen slav oset yada diger aryan kavimlerden kopma olasiligina sahiptir.turklerin anayurdu sibiryadir.ilk defa m.o 2 yy da altaic halklar bu bolgeden cine inmistir.aryan ulkesine inmesi ise yuzyillar sonradir.bu aryan ulkesi ortaasyadir.altaic halklar binlerce yil once sibiryadan amerika kitasina gecmistir.buradaki kizil derililer bu altaic sabir halkin akrabalaridir.kisacasi iskitlerin bu halkla bir baginin olmasi olasiligi hemen hemen hiç yok.
Kesinlikle katılmakla beraber, Türkler'in tarih sahnesine çıkışını M.S. 6. değil de, M.Ö. 3. yy.'a çekmek gerekir. Bu tarihte Hunlar ilk siyasi birliklerini kurdular. Çin kaynakları onlardan bahsetmeye başladı. Yine de bu tarih bile İskitler'in Orta Asya'daki tarihi varlıklarının en azından birkaç yüzyıl sonrası. Hunlar'ın egemen olduğu bölge ise Asya'nın daha doğu tarafları, yani anayurt Altay'a daha yakın kısımlar. Zamanla komşuları olan Asyalı Hint-Arupa halklarını iterek batıya, O.Asya'ya doğru ilerlemeye başladılar. İskitler'in Türk olduğu, Türk tarihçilerin ısrarla fakat yanlışlıkla yineledikleri bir sav. Maddenin değiştirilmesi gerekir.
Soru
alman WP'yaya göre eski yunanlar bütün kuzey'de yasayan halklari üc grup'ya ayrimislar:
- germenler (rhen nehirin dogusunda)
- kelter (rhen nehirin batisinda)
- iskitler (karadenizin kuzeyinde)
ayrica farslar bütün göcebe halkarina Saka demisler (ha türk ha irani). demekki iskit kelimesi zamanla genislemis ve bir cok halklari bir isim altinda toparlamis. o zaman bunu madde icinde belli etmek gerekmiyormu? bence türk tarihileri sakalari türk saymanin nedeni, tarih'de saka kelimesi irani halklardan sonra bazi diger türk göcebe halklarinada transfer edilmeisdir. KureCewlik81 16:25, 8 Mart 2007 (UTC)
sayin kurecewlik arastriman cok aciklayici.tesekkur ediyorum.saka ve gocebe arasindaki iliskiyi betimlediginiz icin.turkiyede irk eksenli olarak herkesi turklestirme cabamizdan maalesef sakalardan nasibini aliyor.gunumzde anadoluda yasayan halklari asimile edip turklestirdigimiz yetmiyormus gibi bir de gecmis milletleride turklestiriyoruz ama garibanlarim o tarihten bugune zaman makinasiyla gelemiyorki ,valla babo ben tuk degilem diyebilsinler.onun icin bugun evrensel bir bilim vardir.tum dunyada gecerli olan .ama ne hikmetki bir turlu bilimi yakalayamayan bizler bu evrensel bilimide reddediyoruz.tum dunyanin aryan dedigi iskitleri illada turk yapacagiz.tum dunyanin kurd dedigi selahaddini turk yapacagiz.mogol cengiz han ve nesli olan timur cagatay baburude turk yapacagiz.yaw el insaf hitler bile daha insafliydi irkcilik konusunda.
- Türk milletine yaptığın asılsız iftiralar nedeniyle seni ve senin gibileri kınıyorum. Dünya tarihinde ırkçılık yapmamış tek ulus TÜRKlerdir. Şayet Türkler ırkçılık yapsaydı bugün babo ben gürdüm gürtçe konuşmag istirem lo; kalimera komsi kipros, smyrna ve pontus bizimdir; Türkler bizi biçti, Türkler tazminat olarak bize toprak ve para versinler gibi komik komik cümleler kuran insanlar olmazdı. Bunun sen de farkındasındır. Şimdi gelelim Selahattin Eyyubi ve Cengiz Han'a. 16. yüzyılın ikinci yarısına kadar Selahattin Eyyubi dünya literatüründe TÜRK olarak geçiyordu ancak hali hazırda kaynak olmadan kitap yazan iki Fransız bilim!adamı yüzünden her şey yalanlarla dolanlarla insanlara yedirilmeye çalışılıyor. Cengiz Han'a gelince; Cengiz Han moğol değildir bir Merkit'tir. Merkitler de eski bir Orta Asya Türk kavmidir. Şöyle düşünün ; Kavalalı Mehmet Ali Paşa bir Yunandır ve Mısır'ın bağımsız etmiştir, ancak Mehmet Ali Arap değil Yunan'dır. Yani Yunanlı biri Arapları bağımsız etmiş.Cengiz Han da öyledir, bir Türktür ve Moğolları tek bayrak altında toplamıştır. Ben ne kadar yazı yazarsam yazayım sen ve senin gibiler yine bildiğinizi yazacaksınız o yüzden kendimi yormayacağım. Ben burada kaynak göstersem bile, Selo kürtçede selam demek haddon da kordon demek o zaman Selahattin Eyyubi özbeöz Kürttür, Hit Kürtçede hat demektir ler de türkçeden kürtçeye geçen bir ektir o zaman hitler özbeöz kürttür, Göktürkler aslında Göktürk değil Gökkürttür bunu Türk şovenistler Türkleştirmişlerdir gibi saçma sapan koskomik şeyler yazacaksınız o yüzden kendimi yormuyorum gidin kimi ata ilan ediyorsanız edin, isterseniz apaçileri,aztekleri, mayaları, eski mısırlıları edin hiçbir faydası olmaz dünya sadece size güler--Kaptann 14:29, 25 Temmuz 2007 (UTC)
Türk Tarih Tezi?
Burda yazılan 1930lu yıllarda savunulan tez ve onun devamı değil mi? Şimdi sene 2007. Sakalar ile İskitler arasında benzeyen noktalar olmakla birlikte tam aynı olmadığı için ayreten Sakalar maddesinin açılması gerekir. İyi çalışmalar Takabeg 21:47, 14 Kasım 2007 (UTC)
İskitler ile Sakalar, aynı kavimdir. Yunanlılar İskit, İranlılar Saka olarak adlandırmıştır. Hatta Yunanlılarda Doğu Sakalarını "Sakai" olarak nitelemiştir.
İSKİTLER BARBAR BİR KAVIMDIR
iskitler hakkında Heredottan okuduklarıma göre iskitler orta asyadan göç etmiş bir kavım,tarih okuyan kişilerin bildiği gerçek, her zaman nehir kıyılarında yaşayan mılletler üretim sorunu yaşamadıkları için,medenıyet geliştırebılmışler,kültür ve sanatta ılerlemişlerdır,ancak bozkır gıbı üretim imkanı olmayan ıklımlerde yaşayan kavımler ıse savaşçı,ancak bılgı ve duşunce hayatı gelişmemiş kavımler halıne gelmışlerdır.işte bu kavımler her zaman dığer kavımlere saldırıp talan etmış ve yerlerıne yerleşmışlerdır.yunanalılar,perslere barbar dıyorlardı,perslerde iskitlere barbar dıyorlardı,iskitlerde amozonları barbar bulmuşlardır,çinliler turklere barbar dıyorlardı ancak çinlilar içinde merkezde olanlar merkeze uzak yerlerdekı çinlileride barbar şeklinde adlandırıyorlardı.anlaşıldığı gıbı barbarlık tedrıcı bır nıtelık,her mılletın muhayyılesınde az veya çok yeralıyor.iskitlerde barbar bır kavım.uraratuların yıkık çeşmesi üzerinden iskit ok uçları bulunması bunu gösterıyor,iskitler yıkıcı,barbar gelişmemiş bir topluluk,yazıyı kullanmıyor oluşlarıda bununla bağlantılı.onlar tarıhte hiçbir yapıcı rol oynamamış hep yıkıcı olmuşlardır,tıpkı Atılla gıbı...
iskitlerin dili
halkların sınırları ülkelerin sınırları gibi birbirinden kesin çizgilerle ayrılmıyor. iskitlerin içinde iranilerin olabaliceği gibi turanilerinde olması mantık dışı değildir. oluguya bu bakımdan yaklaşılması daha doğru olur.
yeni olduğum için maddeye bişey ekleyemiyorum. tartışmaya ekliyorum.
iskit dili hotan lehçesi ve maralbaşı lehçesi olmak üzere ikiye ayrılır. fuat bozkurt türklerin dili kitabından hotan lehçesinin orta iran dillerinden olduğunu belirtir.
fakat bu gün Esik Kurganı diye bildiğimiz iskit dönemine denk gelen mezar kalıntıları bulunmuştur. meşhur altın elbiseli adam burdan çıkarılmıştır. mezardan çıkarılan bir kabın üzerinde runik harflerle yazılmış bir yazı bulunur.Olcas Süleymanov bu yazıyı şöyle okumuştur " khan uya üç otuzı yok boltı utıgsa tozıldı"
ayrıca fuat bozkurt 37 iskit kelimesinin türkçe ile yakınlığını örnek olarak vermiştir. tabi bunlar eleştirilemez değildir. fakat iskitlerin kökeni konusunda tartışamanın daha bitmediği daha devam edeceğini gesterir.Kızılbörklü 19:03, 7 Şubat 2008 (UTC)
Çok doğru. Fakat İskitler'le ilgili tartışmanın, sadece Türk bilim adamları cephesinde devam ettiğini söylemek daha doğru olur. Türk (aslında Türkçü) araştırmacılar dışındaki bütün bilim çevreleri İskitler'in İrani bir halk olduğunda hem fikir. Çok ünlü (ve objektif) Türkologlar da İskitler'in Orta Asya bozkırlarındaki yaşantılarına devam etmekteyken proto-Türk halkların güney Altay bölgesine daha yeni yeni gelmeye başladığını, İskit topraklarını ele geçirmelerinin ise henüz birkaç yüzyıl daha alacağını söylüyor (TÜRKLERİN TARİHİ - PASİFİKTEN AKDENİZE 2000 YIL / Jean-Paul Roux)
Ancak o tarihten sonradır ki, İrani kökenli İskitler yanında Türk kökenli İskitler'den bahsedebilmek mümkün olcaktır. Orta Asya steplerinin hakimi durumuna gelen Türkler, kısa bir zaman içinde İskitleri bünyelerinde eritecekler, genetik yapı, kültürel özellikler, hatta kelimeler yanında, atlı savaşçı göçebe kültürünün o güne dek İskitler tekelindeki en karakteristik özelliklerini benimseyeceklerdir. Bundan sonraki dönemse, artık Orta Asyalı muzaffer Türkler'in altın çağıdır. Birbiri ardına kurulup batan Türk imparatorlukları birbirini takip edecektir.
Tüm bunların yanında; Esik Göl'deki kurganda bulunan tepsi üzerindeki rünik yazılar hiç kimse tarafından tam olarak okunamadı. Bir takım girişimler elbette oldu. Yazıyı Türkçe olarak açıklayanların yanında bir İran dili yada bir başka Hint-Avrupa diline bağlşayan iddialar ortaya atıldı. Fakat hiçbiri kabul görmeye yakın iddialar olamadı. Bu yazıt, tüm sırrını korumaya devam ediyor.
İskitler'de İnanç ve Gelenekler
atlı bir uygarlık ne demek, kafadan kavramlar üretmeyin. "bir" olarak isimi belirtilmeyen muğlaklaştırılan bu kültürün bilim literatürene giren bir ismi vardır. göçebe kültürü. orta asyadaki kültürün farkını ortaya koymak için "atlı bir uygarlık" denen kültüre de atlı göçebe kültürü ya da bozkır kültürü ya da atlı bozkır kültürü denmiştir.
dünyada atla özelleşimiş tek bir kültür vardır, o da bozkır kültürüdür. sonra bir uygarlığın atlı olduğu için barbar olarak nitelendirilmesi ne kadar ansiklopedikdir. iskitlerin barbar olarak nitelendirilmesi göçebeliğinden gelir. atlarla bir ilgisi yoktur.Kızılbörklü 19:43, 24 Şubat 2008 (UTC)
--85.102.85.204 19:27, 25 Mart 2008 (UTC)--85.102.85.204 19:27, 25 Mart 2008 (UTC)== İskitler Türktür ==
İskitler ya da Sakalar, köken olarak Türk'tür. Sakaların köken olarak Ural-Altay kökenli olduğuna ilişkin kanıtlar artmaktadır. İrânî olduklarına ilişkin iddialar, daha çok Alman ve İranlı bilim adamlarınca savunulmaktadır. Bununla birlikte Rus bilim adamları, İskitlerin Slav olduğunu söylemektedirler. Ancak yapılan dilsel, antropolojik ve kültürel araştırmalar, bu halkın Altaylı olduğunu ortaya koymaktadır.
- İran'ın Sus kentinde bulunan çivi yazılı metinler Türkçe yazılmıştır. - Altay dağlarındaki Pazırık kurganı ile Esik kurganından çıkan buluntular İskitlere aittir ve Esik kurganında "Türkçe" ve "Runik" yazı ile yazılmış bir yazı bulunmuştur.
Bu konu ile ilgili isteyenler Kaynak Yayınları'ndan çıkan Prof. Dr. İlhami Durmuş'un yazdığı "İskitler" adlı eseri inceleyebilirler.
İranlılar ile İskitler arasındaki en önemli belki de tek benzerlik dildir. Fakat diller arasındaki benzerliklere bakarak bir kavimin kökeni hakkında karar vermek son derece hatalı bir tutumdur. Bugün Türkçe'de yaşayan Arapça ve Farsça sözcüklere bakarak Türklerin Arap veya Fars kökenli oldukları ileri sürülemeyeceğine göre, İskit dilindeki İran asıllı sözcüklerin de bu kavimin İran asıllı olduğunu göstermesi yetersiz bir delildir. Ne var ki, İskitlerin geldikleri bölgenin Türkistan olması İskitlerin bir Türk kavimi olduğu konusunda daha güçlü bir kanıtıdır.
(...) Sessizlik2030 19:51, 25 Mart 2008 (UTC)
İskitler'in geldikleri bölgenin adı, o zamanlarda Türkistan değildi. Bugünkü dünya haritasına bakarak eski uygarlıkların, milletlerin kökenini, hareketini incelemeye kalkarsanız çok yanılırsınız. Bir de bakarsınız, İngilizce, Amerika kıtasında ortaya çıkmış olur. Tıpkı bunun gibi, bugünkü Kazakistan'ı, Türkmenistan'ı, Özbekistan'ı düşünüp, bu ülkelerin İskitler'in yaşamış olduğu topraklarla örtüştüğünü farketmek de, İskitler'in Türk olduğu sonucunu doğurabilir. Oysa gerçek farklıdır. Dünyadaki pek çok kavim gibi, Türkler de, bugün yaşadıkları topraklarda ortaya çıkmamıştır. Türkler, İskit topraklarına daha doğudan, bugünkü Moğolistan'dan gelmişlerdir. Dolayısıyla, coğrafi paralellik yüzünden İskitler'in Türk olduğunu düşünmeye hiç gerek yok. Moğolistan da Türkler'in ilk ortaya çıktığı yer değildir, fakat Türk olarak takip edilebilen eski halkların faaliyet gösterdiği ilk yerdir ve Türkler'in en eski başkentlerini, uygarlıklarının doğduğu toprakları ihtiva eder.
İskitler'in Ural-Altay kökenli olduğuna ilişkin kantıların arttığı ifade edilen yorumlar, Türkçü-Turancı sitelerden kopyalanan yazılardan ibaret. İskitler'in Ural-Altay (zaten bu kavram artık pek kabul görmüyor bilim adamları Ural ve Altay olarak iki ayrı dil ailesini kabul ediyorlar) kökenli bir halk oldukları tamamen bilim dışı bir iddia. Bu durumda rahatlıkla öne sürebiliriz ki, İskitler'in İrani bir halk olduklarını öne sürenlerin daha çok İranlı yada Alman bilimadamları olmasının aksine, İskitlerin Türk olduklarını öne sürenlerin sadece Türk bilimadamları olması daha doğru ve daha dikkat çekicidir. Yapılan hiçbir dilsel çalışma İskitler'in Türk olduğunu göstermiyor. Antropolojik çalışmalar da göstermez: İskitler, (en azından önceleri) beyaz ırktan oluşan bir kavimdi. Altay halklarının temel antropolojik özelliği ise İskitler'in gösteridği özelliğin tersine mongoloid olmalarıdır (daha sonra, pek çok halkla karışıp bu özelliklerini itirdikleri geç dönemleri saymazsak). Kültürel araştırmalar ise asla gösterge olamaz. Kültür halklar arasında en çabuk takas edilebilen olgudur. Bir kültür materyali birden fazla, hatta birbirinden ilgisiz halklarca benimsenmiş olabilir.
erk10)) siz neyi tartışıyorsunuz ya coğrafya belli açılan kurganlardan çıkan deliller belli ve iyiki genetik var bütün beyaz ırkın atası kazakistandan dünyaya yayılmış 80.000 yıl önce dolayısıyla orta asya çıkış noktasıdır iskitlerde iranlılarda fransızlarda türklerde ruslarda ingilizlerde aynı köklere sahip uygurlar sümerler etrüksler iskitler hunlar göktürkler karahanlılar selçuklular osmanlılarda bizim gurubun tarihi yolculuk rotasıdır .
Madde Değişmeli
Maddenin İskitler'in Türk olduklarıyla ilgili taraflı ve bilimsellikten uzak ifadelerden arındırılması gerekir.— Bu imzasız yazı 88.238.34.243 (mesaj•katkılar) tarafından eklenmiştir.
- Türk olma tezi yazılmıyor anladığım kadarıyla. Mesele Sakalar, Altın Elbiseli Adam maddelerinde değil mi? Takabeg ileti 17:09, 23 Haziran 2008 (UTC)
Türklük - İranlılık Meselesi ( Kaynaklarla yazalım )
Türk oldukları Türk Tarih Kurumu tarafından belirtilmektedir. İranlı olduklarıyla ilgili kaynaklar gösterilmemiştir. Varsa kaynak gösterilsin kaynaklara dayanarak İranlı denilsin. Kaynak gösterilmediği ve İranlı oldukları konusunda hiç bir kaynak hakkında bilgi sahibi olmadığım için İranlı oldukları hakkında ki bilgiyi sildim ve sadece Türk Tarih Kurumunu referans gösteren bilgiyi bıraktım. İranlı olmaları konusunda kaynaklar varsa Kaynaklarla yazılsın. Herkese iyi çalışmalar.
___
Esik Kurgan'inda bir baska Altin elbiseli adam ve bir cok altin-gumus sus esyasinin yanisira Iskitlerin Turk oldugunu kanitlayan 26 harflik Turk dilinin bulunan en eski yazili belgesine rastlandi. Gunumuz Turkcesi ile "Tigin 23'unde oldu, esik halkinin basi sagolsun" Tek bir cumleyi tercume ederek Hititlerin Hint-Avrupali olduklarini ispatlayanlar, bu cumle ile de Alp Er Tunga'nin kavminin Turk oldugunu kabul etmek zorundadirlar.
İskitler Türk'tür.
Tüm Avrupa devletleri zamanında Osmanlı Devleti'nde giremedikleri göremedikleri yerler hakkında fantazilerle süslemiş uydurma belgeler hazırlamış ve bunlara tarihi belge demişler. İskitler'e Türk değil diyenlerin yaptıklarıda budur. Ben İskit Türküyüm.Siz istediğiniz kadar bize Türk değil diye düşünün fakat ben ve benim gibi gerçek tarihini bilen İskitler ne olduğumuzu biliyoruz. Sizler gibi avrupalıların hazırladıkları uydurma belgeler ile değil gerçek tarihi belgeler ile biliyoruz ne olduğumuzu.
iskitler öz be öz türktür kanıtı işte bu bir an once bu irani tanımınızı kaldırmanızı istiyorum
İskitlerin tamamen İrani bir kavim olduğu değerlendirmesi objektif değildir.
Konunun sadece batının resmi görüşleri doğrultusunda değerlendirilmesine karşıyım irani bir dil kullanıyorlar denilerek İskitlerin Hint Avrupalı olduklarını kabul edenlerin, Sümercenin sondan eklemeli olması ve yüzlerce Türkçe kelime barındırmasına rağmen Onları Türk saymamaları ayrı bir tezat oluşturmaktadır. Bu mantıkla Sümerler başlığı Türki bir kavimdir olarak değiştirilmelidir. Heredota göre iskitler tanrılarından en çok Arese ibadet eder bir tek ona kurban adardı bu durumda İskitler Grek mi olmuş oluyor. Bence İskitleri Göçebe Halklar konfederasyonu olarak tanımlamalı ve içinde Orta Asyalı unsurların çoğunlukta olduğu gerçeğini görmezden gelmemeliyiz.78.178.209.18 12:46, 3 Aralık 2009 (UTC) Abzeh
- iskitlerin dile bir irani dili olarak hint-avrupali halki olarak görüliyor. sümerce ve türkce ayni dil ailesinemi düsüyor? Hayir, cünkü türkce altai-dil-ailesine düsüyor, ama sümerce izole bir dildir. ayrica niye sümerler türk kavimi oliyorda, türkler sümer kavimi olmiyor?--KureCewlik81 22:08, 3 Aralık 2009 (UTC)
"iskitler öz be öz türktür" İddiasına cevaben
1. Truve efsanesinden geçen "AT SÜTÜ İÇENLERİN ÜLKESİ" İskitlerin Türk olduğuna nasıl delil olabiliyor? Dünyada at sütü içen tek halk Türkler midir?
2. Hipokrat'ta geçen "havanın ve iklimin insan sağlığı üzerindeki etkisi" konusuyla İskitlerin alakası nedir?
3. "Bugün TÜRK adını verdiğimiz millete eskiden İSKİT denirdi. Bu mektup ta İSKİT harfleri ile yazılmıştır" ifadesinden "İskitler Türk'tür" sonucu çıkmaz; tam tersine, "Türkler İkit'tir" sonucu çıkar. Türkler'in yaşadığı bu bölgede daha önce İskitlerin yaşamış olması, Türklerin bu isimle adlandırılmalarını da, İskit harfleri kullanmalarını da açıklıyor.
4. Birbirinden tamamen alakasız, üstelik pek çoğu doğru olmayan iddiaları arka arkaya sıralamak, bu tezi nasıl güçlendiriyor? İskit sanatı Etrüsk sanatına benzermiş. Eee? Etrüskler Türk mü ki? Değil! Ayrıca benzese ne ifade eder? Sanatları birbrine benzeyen halklar, mutlaka etnik olarak aynı kökenden mi gelmiştir? Ayrıca Etrüsk sanatı İskit sanatına benzemez. Bunu bir sanat tarihçisi çok daha kolay ortaya koyabilir. Külliyen yanlış bir iddia. Peki, "HUNLAR'ın sanatı ise İSKİTLER'in devamıdır" iddasının dayanağı nedir; bunun doğru olması İskit-Hun aynılığının kanıtı mıdır? Öyleyse bile, yine yukarıdaki örnekte olduğu gibi, Hunlar İskit'tir, İskitler Türk değildir. İskitler'in MÖ.600'de Anadolu'yu fethetmeleri Türk olduklarını nasıl ortaya koyabilir?
5. İskitler Türkler'den önce Orta Asya'da yaşamıştı. Sonradan buraya gelen Türkler tarafından asimile edildiler. Bu durum batılıların da sıklıkla bu iki halkı birbirine karıştırmasına neden oldu. 1553 yılındaki kitabın başlığındaki karmaşanın kaynağı budur. O yıllarda bilimsel metodlojiden bahsedebilir misiniz? Muhtemelen, fanteziyle de süslenmiş, rivayete dayalı pek çok hikayenin Timur'a atfedilmesinden ibaret bir eğlencelikti bu kitap. 1553'te dünyada İskit falan kalmadığı için, bu hata mazur görülebilir. Ama bunu 21. yüzyılda tekrar etmek, ilkelliktir, mantık ve bilim dışılıktır. Kitap 1500'lerde yazılmış. Timur 13. yüzyılda yaşamış. Timurlu hanedanının kurucusu bir Türk olduğunu biliyoruz. Tarihsel olarak gayet iyi tanıyoruz Timur'u. İskitler ise, milat sıralarında tarih sahnesinden çekilmiş. Aradaki bin senelik farkı görmezden gelip, İskitler'le Timur'un olmayan alakasını, bir kavram karmaşasına dayanarak ortaya sürmek, olsa olsa bir kötü niyetin ürünüdür.
6. Bulgarlar'ın Slavlaşmış Türkler ve Ukraynalılar'ın Slavlaşmış İskitler olduğu kısmen doğrudur. Öte yandan, Orta Asya'yada kalan İskitler de, diğer yerlerde olduğu gibi eridiler, burada da TÜrkleştiler. İskit-Türk maddi kültüründeki yakınlığın nedenleri de bundandır. Yoksa bu, İskitler'in Türkçe konuştuğu anlamına asla gelmez.
7. İskit kavimleri tarihlerinde tek bir isim kullanmamışlardır, bu da doğru. Fakat, Masaget-Mesket benzerliğinden yola çıkarak İskit olan Masagetlerle Türk olan Mesketleri birbirine bağlamak tamamen fantastik bir yaklaşım. Meketler Gürcistan bölgesine yerleşen Osmanlı Türkleri. Anadolu Türkmencesinin bir ağzını konuşuyorlar. Yaşadıkları yer olan Mesheti bölgesinden isimlerini alıyorlar. Yani, bu bölgeye yerleşmelerinden 1000 sene önce yaşamış Massagatae halkıyla uzaktan yakından alakaları yok.
8. Kendi başına bir egzonim olan "İskit" isminin hayal ürünü olan evrimini, hiçbir bilimsellik, hatta hiçbir mantık silsilesi gözetmeden arka arkaya sıralayarak Türkler'le ilişkilendirmek, zorlama bir çabanın da ötesinde, komediden ibaret. Hele bu çabanın Çin tarihine girdiği yerler artık iyice zıvanadan çıkıyor. Yakut Türklerinin ülkesinin adı Saha cumhuriyetidir, ve bunun Sakalar'la bir ilişkisi yoktur. Bunu anlamak için Orta Asya'da, Hindistan'ın kuzeyinde, Hazar Civarın'da milattan önce ve hemen milat sıralarında yaşamış Sakalar'la; onlardan bin beş yüz sene sonra ortaya çıkan Sahalar arasındaki coğrafi uzaklığı hesaba katmak yeterlidir. İsim benzerliği değişik halklar arasında görülebilir. İsveç/Norveç'teki Sami halkının aslında Arap olduğunu iddia edebilir miyiz?
9.İranlılar'ın, tabii ki "Sakalar bizden değildir" demeleri gerekirdi. Eğer gerçekten böyle bir şey demişlerse... Çünkü onlar medeni, Sakalar göçebedir. Bununla ilgili olarak, yukarıda geçen "İskitler, İranlılar'a benziyorlar mıydı?" tartışmasına bakmak yeterli olacaktır.
10. İran edebiyatında geçen Turan ülkesinin etnik bir anlamı yoktur. Bir coğrafi isimdir. TÜrkler buraya İskitler'den sonra yerleşmiştir ve Turan ülkesi yüzlerce sene multi-etnik bir yapı göstermiştir.
11. Targit/Turgut benzetmesini yaparken hangi dilbilimsel değişim kuralları gözönüne alındı? Aynı mantıkla yola çıkarsak, Targit'in İngilizce hdef manasına gelen Target olmadığını nereden bileceğiz?
12. Kırım Yarımadası'nda bulunan boğazın yunancası olan Taurike Kersonesos kelimesinin ilk hecesini inceleyip, bugünkü Türkiye kelimesiyle uzaktan yakından bir ilgisinin olup olmadığını görelim: Taurik'teki -k harfi bir ek. Arkeoloji-k kelimesinde olduğu gibi, kübi-k derken, etymologi-c, sarcasti-c derken kullandığımız, türkçede de, ingilizcede de olan bir ek. tauri-tauris ise, bu bölgede yaşayan bir halka yunanların verdiği isim. tauri'lere ait olan boğaz gibi bir anlamı var. türklerle de, özellikle türk-iye kelimesindeki türkçe-arapça karışık kökenle hibir ilgisi yok.
13. Atlı savaşçılara dair bu eski efsanenin kökenini açıklamanın, yine, tekrar Türkler'le; özellikle İskitler'in Türk kökenli olduğuyla hiçbir ilgisi yok.
14. Persepolis'teki heykellerin altında, figürlerin ne giydiği mi yazılıymış? Neceymiş bu yazı, eski farsça mı, İskitçe mi? Batılı bilimadamları, heykelleri tarif ederken başlık diye bir terim kullanmışlar... Bu, o dönemde yaşayan iskitlerin, başlıklarına "başlık" ismi verdiği anlamına nasıl gelebiliyor? Mesela bilimciler, Rus etkisiyle eski mezar tipine, Türkçe bir kelime olan Kurgan ismini de verirler, yine Türkçe bir isim olan "tamga" kelimesini de kullanırlar. Ama bunlar birer terimdir. Bir kurgan'dan bahsederken, o kurganı inşa eden halkın kendi dillerinde ne isim verdiklerini bilmediklerinden, üzerinde anlaşılmış bir kelimeyi kullanırlar. Bu kelime de, bu örnekte; kurganların en çok TÜrk coğrafyasında bulunması nedeniyle Türkçe'dir. Avrupa'nın ortasındaki kurganların ismi de kurgandır, ama bunu Türkler yapmıştır demek değildir. Başka bir örnek Rünik alfabe... Rünik, germence bir kelime, en çok kuzeybatı avrupa'da bulnuduğu için bu isim verilmiş. Ama eski Türk yazısını ifade ederken de, Rünik/Runic alfabe terimini kullanırlar. "Eski Türkçe metinler, aslında eski Germencedir" anlamına gelmez bu değil mi?
15. Son paragraftaki akıl yürütme, bir eleştiriyi bile hak etmiyor. Tut kelin perçeminden! Farnag 23:20, 21 Nisan 2010 (UTC)
ingilizlerin diğer dillerden alıntı yaptığı ingilizcenin kurmaca dil olduğu kesindir.türkçenin şimdiki yabancı sözcüklerden etkilendiği gibi.ayrıca türkler asyaya gökten zembille inmedi.farslar acemler türklerin kardeşleridir.iskitler bir türk boyudur.kazaklarda kırgızdır.bunlar yaşam alanı bulmak göç ettiler.türklerden başka hiçbir millet kımız bilmez.avrupalılar o zamanlarda ilkel hayattaydı.
İskitlerin İrani olduğu kesin değil.
İskitler,yerleşik İranlıların aksine atlı-göçebe bir yaşam sürüyorlardı ve runik alfabe kullanıyorlardı.İnandıkları tanrı,Türklerde Tengri adıyla bulunan Gök Tanrısı Tangraydı.Bence İrani ve Turani köken tezlerini sayfada ayrı ayrı belirtmeliyiz.--Deniz Tegin 11:11, 6 Şubat 2010 (UTC)
Neden halen değiştirilmiyor ?
Arkadaşlar anlaşıldığı üzere ve Herodot'un da belirttiği üzere İskitlerin geldiği yer Orta Asya'dır. Buna göre İrani bir halk oldukları kesin değildir. Zaten burdada genel kanı budur. O nedenle İrani bir halk olduğunu söylemek tamamen yanlış ve taraflı olur.
İkinci bir konu ise mezar kalıntılarıdır. Tarihi kalıntıları işine geldiği gibi yorumlayanlar nedense kurganları ve kalıntılarını görmemezlikten gelmektedirler.. Burdan yöntici arkadaşları da kınıyorum ki herhangi bir konuda gösterdikleri hassasiyeti nedense burada göstermemekte direnmişlerdir.
Değişiklik
Devamlı yazmamıza rağmen kimsenin değiştirmesinden dolayı ben yazıda ufak bir değişiklik yaptım arkadaşlar ..
Buna göre ; 1. Türk olmadıklarını iddia eden arkadaşları saygıyla karşılıyor ve kanıtlar toplamaya ve/veya doğruyu bulmaya çalışıyoruz.
2. Türk olmadığını iddia edenlerin, İrani bir halk olduklarını iddia etmesinde gayet doğal ve normaldir.
3. İki iddia ortadayken yazıda "İrani bir halktır" imaresinin bulunması yanlış ve yanlıdır.
4. Yönetici arkadaşların karşıt iddialara gösterdikleri ilginin (nedemek istediğim gayet açıktır) aynısını diğer tarafa da göstermeleri ayrıca aydınlanma için grekli esas koşuldur.
- Gösterilen kaynaklara sadık kalmaya çalışıyoruz. Takabeg ileti 08:34, 20 Mart 2010 (UTC)
Sayfanın bu halde kalması abesle iştigaldir.
Türklerin ve tataların kökeni kitabında mirfatih zekiyev, Türk halklarının kökeni kitabında Kazi Laypanov/ İsmail Miziyev bu konu easalı biçimde incelemiş avrulapıların bu hint avrupa yalanını tatmiyle çürütmüşler, İskitlerinde Türklüğünükanıtlamışlardır. Böyle olduğu halde bu maddenin bu şeiklde kalmasını ve yapılan değişikliklerinde geri alnınmasının altında yatan nedir?
Yöneticiler avrulaılara şirin gözükmek içinmi bu şekilde davranmaktadır.
Avrupalıların yalan tarih btezleri nezamana kadar içimizdeki işbirlikçiler tarafından desteklenmeye devam edecekir?
İsteyenler buradan daha ayrıntılı "bilimsel veriyede ulaşabilir. (Hİnt avrupa teorisi gibi yalan bilgilere deği)
Balabanpasa 15:25, 22 Mart 2010 (UTC)
lütfen biri açıklasın
Yazdığım yazıların sürekli silinmesinden son derece sıkılmış ve yılmış durumdayım.
Takabeg burya nasıl bir kaynak veya görüş istediğini açıklarsan çok sevineceğim. Çok samimi olarak söylüyorum bunu. Onca emek vereke hazırlayacağım yazılarım tekrar silinmesini istemiyorum. Lütfen bir açıklama yap buraya.
Balabanpasa 15:24, 23 Mart 2010 (UTC)
Takabeg kopya yerine link vermemi istemiş. Hiç olmazsa cevap verdi burdan kendisine teşekkülerimi sunuyorum.
elimde internette e book şeklinde bulunmayan başka kaynak kitaplar var onlardaki bilgileri nasıl aktarayım?
Birde bana link olarak attığı iskitler kitabında yazanlarla bu sayfada yazanlar uyuşmuyor. (ki ben daha çok uyuşmazalık göstereceğim yazılarım silinmezse) onlar hakkında ne düşünüyor? Bu uyşmazlıklar nasıl çözülecek?
Balabanpasa 15:42, 23 Mart 2010 (UTC)
Takabeg çok açık bir cevap istiyorum izninle senden ; Buraya ne yazarsak yazalım ne tartışırsak tartışalım maddenin bu kalmasınımı mı sağlayacaksın, (yöneticilik yetkilerini kullanarak)maddenin bu halinin tek gerçek ve tartışmaz olduğunu mu düşünüyorsun? zamanımı ve gücümü ona göre harcıyacağım (çok samimi olarak soruyorum bunu yine uyarı gönderme veyahut yazımı silme), ona göre bende uğraşayım. Saygılar, cevabınızı bekliyorum. --Balabanpasa 09:19, 24 Mart 2010 (UTC)
Takabeg cevap verme nezaketini bile göstermemiş. Neyse biz tartışma sayfamıza kanıtlarımızı koyalım, o yine silsin. Maksat kimin ne olduğu ortaya çıksın.
Balabanpasa 17:56, 26 Mart 2010 (UTC)
İSkitlerin kökeni
Dün hit avrupa teorisi ile ilgili yazmiştım bugünde iskitlerin kökeni meselesine gireceğim.
Öncelikli olarak kaynacağımızn ilki; Bu linkteki yazı iskitlerin iran dilli olması ile ilgili verilen bütün kanıtları kökünden yıkmaktador. Özellikle dil ile ilgili bölümlerini okumanızı tvsiye ederim. Scytho-Sarmatian ethnic roots of Türks; (Türklerin iskit ve sarmat kökenleri) (kitabın Türkçesi bende mevcut, anlamadığınız yerleri sorabilirsinz gerekli alıntılarıda yapabiliriz).
http://s155239215.onlinehome.us/turkic/20Roots/ZakievGenesis/ZakievGenesis125-165En.htm
CHAPTER IX. RECONSTRUCTION OF LANGUAGE OF THE "ROYAL SCYTHIANS"
http://s155239215.onlinehome.us/turkic/27_Scythians/GasanovScythianPoetryEn.htm
Scythian Religious Terms Most of the Scythic gods mentioned by Herodotus around 500BC. have excellent Ural-Altaic, rather than Iranian explanations. Here is a more detailed list of religious & mythological terms which were recorded by Herodotus and their Ural-Altaic comparisons.
http://www.stavacademy.co.uk/mimir/scythianterms.htm
Agathyrsi Scythians
http://s155239215.onlinehome.us/turkic/btn_Wikipedia/Scythians-Agathyrsi-Wikipedia.htm
Burasınıda çok sevgili avruplaıların yaptığı açısından çok önemli,avrupalıların yukarıda yazdıklarımızı halan daha sürdüklerini görmek, yazdıları tarihin çğuda taraflı olduğunu görmek lazım.
This is a reprint of the "Masguts" article posted in Wikipedia and later deleted to remove any material contradicting the Scytho-Iranian concept. Because the vigilant editorial censorship by the proponents of the Scytho-Iranian concept makes the subject totally devoid of the substance, the full uncensored text as of 7 September 2006 is posted here for a record. Wikipedia materials are not copyrighted and can freely be used for educational purposes. In this posting, the Wikipedia formatting was not preserved.
This posting may retain some deletions of the factual material introduced by especially militant proponents of the Scytho-Iranian hypothesis, but retains the substance and logics of the matter, and most importantly, the bibliography, which constitutes a most disturbing aspect for the ardent proponents.
Masguts aka Masakha (Ar), Maskuts and Mazkuts(Ar), Mazk'owt'k (Ar), Badjkurt (Arab), Georg. Meskheti Türks (Georg), Maskurts (Arab), Massagets (Gr), Shen-shen/Ta Yue-she (Chin)
http://s155239215.onlinehome.us/turkic/btn_Wikipedia/MasgutsEn.htm
Tarihi kaynaklardan iskitlerin kökeni;(1,2,3 ..9 kaynaklar Mirfatih zekiyevin Türklerin ve tatarların kökeni kitabından alınmıştır. Dileyen altında verilen rusça kaynağından gerçekliğini teyit edebilir)
1)Bizanslı Theophanes (http://en.wiki.x.io/wiki/Theophanes_the_Confessor) Hunları iskit olarak tarif etmekte, ve şöyle demektedir: Bu iskitlerin arasında Omnudiaoğlu Attila, cesur gururlu bir insan.ağabeyi vledayı tahttan uzaklaştırarak ,Hunlarda denilen iskitleri itaat altına aldı. Feofan vizantiysky syf 81 Aynı yazar Türkleride msagetlere bağlamaktadır. Tanaidin doğusunda eskiden masagetler denilen Türkler yaşarlardı. Persler onlara kendi dillerinde Chermichionlar derlerdi. age, 492
2) V. Yüzyılın ikinci yarısında ise Zosimus (http://en.wiki.x.io/wiki/Zosimus_%28historian%29), kesin bir dille Unnuların Krali iskitler olduğunu belirtmektedir. İzvestiya drevnix psateley syf 800
3)Bizanslı menandros ise 6. yyda Vaktiyle saka denilen Türklerin barışçı bir teklifle jüstine elçi gönderdiklerini belirtmektedir. Vizantiyski istoriki syf 376 Aynı yazar ayrıca şunu söylemektedir: böylece Türk denilen kabilelerden gelen tüm iskitlerin sayısı yüz altıya ulaştı age 417
4)6. yüzyıl yazarlarından kesaryalı prokopius İskit kabilelerinden amozonlaşarı hunlar ve sabirler olarak göstermektedir. Prokopiy kesariysky, Voyna s Gotami s 381
5) Theophylactos Simocatta (7. yüzyıl) doğulu iskitlere genellike Türk dendiğini belirterek şu satırları yazmaktadır, krallığında kovulan o Ctesifonu terk etti ve dicle nehrini geçtikten sonra ne yapacağı konusunda tehdite düştü. bunun üzerine birileri ona bizim Türk diyegeldiğimiz kimileri ise KAfkas ve Atropea dağlarına gidip canını kurtarması tavsiyesinde bulundu. Simokatta F.İstoriya s 106
6) 12. yy da kaleme alınan "nestor Vakayinamesi" nin İskit, Hazar ve Bolgarların tek ve aynı millet olduğunu kaydederek :" daha önce bahsettiğimiz gibi Slavayanlar Tuna sahillerinde yaşarken Bolgarlarda denilen İskit yani Hazar köylileri Tunaboyuna geldiler. Povest vremennıx let. syf 28
7)İlk Rus kaynaklarında A.lizov, V.N. Tatışçiev ve benzerlerini Türk olarak belirtmiştir.
8)Bu görüş batılı tarhçiler tarafında da kabul edilmiş, ingiliz tarihçilerinden W. Miltord "Yunanistan tarihi" adlı eserinde şunu demektedir: "Dünyada, sakinlerinin hayat tarzları ve görenekleri cihetinden diğer insanlardan bariz şekilde ayrıldığı yerlerde vardır, bunlardan yunanlıların iskit çağdaşlarımızın ise Tatar dedikleri halkı ayırmaya değer. Mitford W. The history of greece. syf 419 9) 19. yüzyıl ortalarında Rus tarhçi ve coğrafyacıları İskitlerin Türk dilli olduklarına inamaktadırlar. Örneğin R.latama 1854 yılında Rus coğrafya cemiyetinin çıkardığı belletende "Artık İskitlerin Türk kökenli oldukları özel ispat edilmeyi gerektirmiyordu demektedir."
Türk Halklarının Kökeni, Kazi Laypanov,İsmail Miziyev kitabında dilbilim açısından çok iyi bir şekilde incelenmiştir.
Sonuç olarak şunu söyleyebilirim.
1)başta heredot olmak üzere bizanslı ve diğer tarihçiler hem iskitleri hemde iranlıları birebir tanıyorlardı. hem iskitçeyi hemde iran dilini biliyorlardı. Ama içbiri bunların benzer ve eş olduğunu bildirmeişlerdir. Bunun yanında tarihi mitolojik ve antrpolojik olarak bunların eş veya aynı olduğuna dair hiçbir benzerlik ortaya koymamışlardır.
2)Türklerin sonradan gelip bunları asimile ettikleri söyleniyor. Türklerin göçebe olarak gidipte asimiile ettikleri hiçbir vakaya tarihte rastlanmamıştır. Bilakis, hunlar, bulgarlar kendileri bizzat asimile olmuşlardır. Büyük selçuklu hükümdarlarının keyhüsrev, keykavus ismini almasını neyle açıklayacaksınız?
3) İskit,Sarmat,Alanların olduğu bölgede özelliklede pontik ve kazak bozkırlarında bunladan sonra neden bir İran dilli devlet, iran dilli halk 2000 yıldır tarihte görülmemiştir. Buradki iranlılar buhar olup uçmuşmudur? Bilakis onlarla aynı kültüre sahip Türkler buradadır.
4)İskitlerin iran dilli olduğuna dair 19. yyda önce devrine ait neden hiçbir kanıt bulunmamaktadır?
5) Bütün bu yazdıklarıma vereceğiniz cevaplar nelerdir?
İran dilli olduğunu söyleyen arkadaşlarımın bu sorularıma cevaplarını bekliyorum.
--Balabanpasa 20:38, 29 Mart 2010 (UTC)
- Merhaba,
- Öncelikle Balabanpasa'ya çalışkanlığı ve kaynakları -dağınık da olsa- burada toplulukla paylaştığı için teşekkür ediyorum. Özellikle eski (çağdaş) kaynakların varlığı, bilgileri anlamlandırırken değer taşıyor.
- Başkırtların Arap, Mesketlerin Gürcü olarak tanımlanmasının ilgili kaynağın/teorinin güvenilirliğini ne kadar azalttığı konusunda herhalde herkes aynı fikirdedir. Ama diğer kaynakları incelerken de şüpheci davranmakta yarar var. Örneğin Orta Avrupalıların -Slavların dışında- doğudan gelen akıncı kavimlerin tümüne Tatar diye adlandırmaları ve hangisinin Türk hangisinin Moğol olduğunu ayırdetmemeleri gibi, aynı durum İskitler için de söz konusudur. Sonuçta İskitlerin kökeni üzerinde uzlaşma oluşacak ölçüde sağlam ve birbirini teyid eden kaynak olmadığı düşünülmektedir. Yani şüpheciliğimizi koruyarak gelişmeleri izlemeye devam etmek ve teorileri birlikte değerlendirmek durumundayız.
- Tabii yukarıdaki kaynaklardan da eklemeler yapılması gerektiğinde aynı fikirdeyim.
- İyi çalışmalar.--iazak 06:02, 30 Mart 2010 (UTC)
Bende yanıt verdiğiniz için size teşekkür ediyorum. bu dediğiniz nerde yazıyor. Ben burada birbirinden bağımsız bir çok kaynak verdim. Ne mirfatih beyin kitabında nede Türk halklarının kökeninde böyle bir ifade geçmez. KAynakların hangisinde böyle bir ifadeye rastladınız anlamadım. Türkler ile moğolları doğulular da batılılarda ayrıt etmiştir. Moğolların gizli tarihini okudunuzmu. Orada moğolları orman moğolları ve çoban moğollar olark ikiye ayrıyor. Orman moğolları dediğimiz kişiler hala daha avıcı toplayıcı olar bir hayat süren kişileridr. Eğer Tüfek çelik ve mikrop kitabını okudysanız toplumların ekonmik faaliyet-gelişim düzeyi ilişkisini görür bunda dolayıda moğlların neden tarih sahnesine ve devlet kurma bakımından bu kadar geç dönemde ulaştığını anlarsınız. Kısaca iskit-sarmat-alan-hun-bolgar dönemlerinde bu boyların içerisnde moğollar yoktur. Mongolodi(bilimsel ırkçılıktan nefret ediyorum) tipli antrpolöojik özelliklerde Türk dilli halkara aittir.
İskitler 1900 lerin başına kadar tüm dünyada Türk olark kabul edilmiştir.(Hint avrupa yalanı ortaya çıkana kadar). Siz herdotun diğer biznaslı yazarların Türkçe konuşan atlı göçebeler ile farsça konuşan yerleşik iranlıları birbirnden ayırmayacak kadar ahmak olduğunumu düşünüyorsunuz? Açılacak kurganlardan çıkcak rünik yazılar(göktürk yazıları) önümüzdeki yıllarda gerçekliği daha açık bişr şekilde ortaya koyacaktır. Bizans dili üzerinde çalışan akademisyen arkadaşlarınız varsa şunu duymuşsnuzdur, bizanslılar farsça resmi dili olan büyük selçukluarı pers, Türkçe konuşa anadolu beyliklerini iskit olarak adlandırmıştır. Budamı onların şapşallığıdır.
İskitler döneminde iranlılar çivi yazısnı kullanmaktaydılar iskit kurganlarından ise runik yazılı taşlar bulunmuştur. Bakın göktürk yazıtlarında bir alfabe vardır. Hepimiizn gözden kaçırdığı nokta bu. Bir alfabenin oluşabilmesi için o dilin en az 1000 yıldır yazılı olması gerekir. İşte bu eserler bu kurganlardan, yeraltından bulunacak. Rusya tarafaından bu runik yazılar bulunmaya başladıktan sonra kurgan araştırmalarının durdurulduğunu biliyormusunuz? Peki moğolların cengiz han döneminde bile uygur yazısı ve uygur alfabesi kullandığını biliyormusunuz?
Avruplılar 1050 li yıllardan başlayarak kendi tarih tezlerini yazmaya başladılar. O tarih tezi o kdar bilimsellikten uzaktıki sonuçta toplummları ırkçı diktadörlükler halien dönüştürdü. Siz aryan hipotezi olmasa nazi partisnin almanyada bu kadar destekçi buulabileceğine inanıyormusnuz? bu teori daha sonra stalin döneminde alman ve rus tarihçiler tarafında geliştirilde. Peki şunu sorayım sovyet döneminde bu rusların tarih tezine farklı görüş bildiren kaç tarihçti sürüldü, kaç tarihçi yurtdışlına gönderildi. Kaç tarihçi rejim düşmanı olarak yargılanıp mahküm edildi bundan haberiniz varmı. Şuadna batılır tarafında kabul ettirlimeye çalışılan (kabul ettirilen) aryanist tarih tezi altında nelerin olduğunu geçmişin ne olduğunu bilen kaç Türk var Türkiyede.
Sorularım açık ve nettir.
1)başta heredot olmak üzere bizanslı ve diğer tarihçiler hem iskitleri hemde iranlıları birebir tanıyorlardı. hem iskitçeyi hemde iran dilini biliyorlardı. Ama içbiri bunların benzer ve eş olduğunu bildirmeişlerdir. Bunun yanında tarihi mitolojik ve antrpolojik olarak bunların eş veya aynı olduğuna dair hiçbir benzerlik ortaya koymamışlardır.
2)Türklerin sonradan gelip bunları asimile ettikleri söyleniyor. Türklerin göçebe olarak gidipte asimiile ettikleri hiçbir vakaya tarihte rastlanmamıştır. Bilakis, hunlar, bulgarlar kendileri bizzat asimile olmuşlardır. Büyük selçuklu hükümdarlarının keyhüsrev, keykavus ismini almasını neyle açıklayacaksınız?
3) İskit,Sarmat,Alanların olduğu bölgede özelliklede pontik ve kazak bozkırlarında bunladan sonra neden bir İran dilli devlet, iran dilli halk 2000 yıldır tarihte görülmemiştir. Buradki iranlılar buhar olup uçmuşmudur? Bilakis onlarla aynı kültüre sahip Türkler buradadır.
4)İskitlerin iran dilli olduğuna dair 19. yyda önce devrine ait neden hiçbir kanıt bulunmamaktadır?
5) Bütün bu yazdıklarıma vereceğiniz cevaplar nelerdir?
İran dilli olduğunu söyleyen arkadaşlarımın bu sorularıma cevaplarını bekliyorum.
--Balabanpasa 09:00, 30 Mart 2010 (UTC)
- Yalnız Tatar ismi konusuna değinebileceğim. Tatar adlı bir Türk boyu olduğunu biliyorum. Ancak bunlar küçük bir alt boydur. Günümüzde, daha doğrusu Orta Çağ'dan beri hitap edilen Tatar ismi ise büyük çoğunluğu Kıpçak Türk olan, farklı Türk, Moğol ve muhtemelen başka boyları tanımlamakta Avrupalılar tarafından kullanılmıştır. Bu konuda çok kaynak var. İlber Ortaylı'nın adını bilemeyeceğim bir kitabında da geçiyor. Yazdığı noktada referansları vermiştir. Diğer sayfada sizin de yazdığınız gibi 19. yy.!a kadar Kırım Tatarları da kendilerini Tatar olarak tanımlamazlar.--iazak 10:19, 30 Mart 2010 (UTC)
1)karadenizin kuzeyindeki pontik stepler ile kırım topraklarına neden sürekli moğolları yerleştirdiğinzi veya yerleştirmek istediğinizi anlamıyorum. Cengiz dönemine kadar moğolların buraya geldiğine dair elimizde kanıtlar yok. 2) Tatar dediğiniz gibi bir Türk boyudur divanı lügat-it Türkte geçer. moğollarla komşu olarak yaşamışlardır ve cengiz orduları tarafından ilk ele geçirilen Türk boylarından biridir. 3)Bugün dünyada tatar dediğimiz tek değil 3 farklı topluluk var, kırım tatarları kazan tarları ve polonya tatarları. Bunların hiçbirinin fatih moğollarla hiçbir alakası yok . Zaten fatih moğollarda bunlar içerisinde birkaçyüzyıl içersinde asilmile olmuşlardır. Yani bu tatarların kıpçak(çoğunluk), oğuz(azınlık) Türklerinden oluştuğuna dair herhangi bir kuşku yok. Aksini idda edende kimseye rastlamadım. 4) Tatar bu halklara verilen bir dış isimdir. Bildiğiniz gibi kıpçaklar kendilerini bu isimle nitelendiriken batılılar onlara kuman(cuman) demişlerdir. Onlara tatar isminin verilmesininde iki nedeni vardır. Birincisi bu ismin, tartarus, tartar (bugunki ingilizce ile torture) ile benzerliği, ikincisi galip moğol orduları ile birlikte bolgar hanlığına giren Türk tatar boyu. --Balabanpasa 11:46, 30 Mart 2010 (UTC)
Macarlar kadar olamadık!
Macarlar kendi sayfalarında Iskitlerin TURANI bir halk oldugunu yazmış..Bravo helal olsun — Bu imzasız yazı 91.64.14.214 (mesaj•katkılar) tarafından eklenmiştir.
Madde nasıl değişmeli?
hastalıpımdan dolayı 1 hafta boyunca yazamadım. Bugünden sonrada devam edeceğim katkılara.
Bu arada iranlılıkla ilgili sorduklarımda bir ceap gelmemiş.
Maddenin bu halde kalmasının anlamsız olduğu ortada peki madde nasıl değşmeli yaniden nasıl yazılmalı. Önerilerinizi bekliyorum.
--Balabanpasa 11:37, 7 Nisan 2010 (UTC)
Madde değişmemeli
Madde değişmemeli; bu bakış açısıyla... Yani yazdıklarınız sonunda gerçeği açığa çıkardığınızdan o kadar eminsiniz ki, sıradaki ilk mesele maddeyi neresinden tutup değiştirmek. Bence kalsın, bu haliyle iyi madde...
Meseleye bilimsel değil, duygusal açıdan baktığınız yazınızın heryerinden taşıyor. Avrupalılar'ın tüm meseleleri taraflı ve ırkçı bir bakışla gördükleri, dolayısıyla yazıkları herşeyin yalan olduğu fikri, iddialarınızın temelini oluşturuyor. Yani, bunun böyle olduğuna sizin gibi inanmıyor olsak, İskitler'in neden Türk olduğuna dair elimizde dişe dokunur hiçbir şey kalmıyor yine...
Yani, anladığım kadarıyla sizin için İskitler'in Türk olması bir prestij meselesi olmuş. Dolayısıyla, bu önyargılı ve milliyetçi duygularınızı dizginleyip bir uzlaşmaya varmamız mümkün görünmüyor. Ben, üzerime alınıp yine de çağrınıza yanıt vereyim ve sorularınızı dilim döndüğünce cevaplamaya çalışayım:
1. Herodot ve diğerleri, İskit ve İran dillerinin benzer olduğunu söylememiş. Peki Türk diliyle benzer olduğunu nerede söylemiş? Sanırım Herodot, İskit dilini başka hiçbir dille kıyaslamamış. Eğer bunu dikkate alacak olursak, İskit dilinin bir İran veya Türk dili değil, izole bir dil olduğunu düşünmemiz gerekmez mi; bu akıl yürütmeyle?
Sanırım bu tür meselelere bakarken "birilerinin ne söylemediğini" dikkate almak bizi yanlış sonuçlara götürebilir. Üstelik Herodot bir tarihçiydi, dilbilimci değil. Günümüzden 2400 sene önce yaşamış birinin bugün sahip olduğumuz normlarla halkları-dilleri tasnif etmesini beklemek biraz yanlış olur sanki.
2. "Türklerin göçebe olarak gidipte asimile ettikleri hiçbir vakaya tarihte rastlanmamıştır." demişsiniz. Çok keskin bir iddia doğrusu. Ancak, üzerinde yaşadığımız topraklar, bir asimilasyonlar, özümsemeler tarihinin denizidir. Bakınız, Azeri maddesinin İngilizcesi ne der: "Most academics view the linguistic Turkification of predominantly non-Turkic-speaking indigenous peoples and assimilation of small bands of Turkic tribes as the most likely source of Azeris background."
Jean Paul Roux (gerçi bir Avrupalıdır, sizi itibar etmezsiniz ancak...) Türkler'in Tarihi adlı kitabında, sayfa 28'de başlayan "Irk yada Dil?" başlığında şunu söyler:
"Türkler dışardan evlenme eğiliminde oldukları ve eşlerini Türk olmayanlar arasından seçtikleri, rastladıkları her kavimle karıştıkları, dilleri çok büyük bir çekim gücüne sahip olduğu ve pek çok topluluk da bu dili benimsediği için Türklerle ilgili karakteristik denilebilecek fiziksel herhangi bir özellik saptama olanağı kalmamıştır."
Bugün Türk olarak adlandırdığımız insanların büyük çoğunluğunun "Türkleşmiş" dedelerin soyundan gelen yerliler olduğu gerçeğini inkar edecek değiliz herhalde? Tabii ki bunun tersi örnekler de olmuştur, Bulgarlar gibi... İskitler de tarihin erken bir döneminde Türkler tarafından özümsenmiş bir halktır. İki halk arasındaki benzerlikler de bundan kaynaklanır.
"Büyük selçuklu hükümdarlarının keyhüsrev, keykavus ismini almasını neyle açıklayacaksınız?"
Belki kültürel etkileşim/acculturation kelmesiyle... Ama asimilasyonla değil. Selçuklular Farslar tarafından asimile edilmedi değil mi? Yanlış bilmiyorum?
3. Bu maddenin cevabı yukarıdakinin aynısı aslında. Yok, çünkü asimile edildiler. İran dili konuşulan bölgelerde bugün artık Türk dili konuşuluyor. O yüzden göremiyoruz. Ama hiç yok da değil. Biraz var... Mesela Orta Asya'daki Tacikistan, sonra Afganistan Türkleşmemiş İran dilli ülkelerdir. Sonra daha batıda mucizevi bir hayatta kalış öyküsü sonunda küçücük bir adadan, Osetya'dan bahsedebiliriz; Kafkas dağlarının ilginç koruyucu özelliği sayesinde. Tek tük de olsa var yani, yok değil!
4. Çünkü İskitler yazı kullanmamışlar. Bugün İskitler'e ait olduğu bilinen ve açıkça İskit diliyle okunan hiçbir metin yok. Ama yine de hiç kanıt yok değil. İskitler'in dilinin bir İran dili olduğunu da boş yere düşünmüyorlar. Yunan kaynaklarında geçen şahıs ve yer isimleriyle zayıf da olsa bir bağ kuruyorlar. İngilizce "Scythian languages" maddesinde şöyle diyor:
"The primary sources for Scythian words remain the Scythian toponyms, tribal names, and numerous personal names in the ancient Greek texts and in the Greek inscriptions found in the Greek colonies on the Northern Black Sea Coast. These names suggest that the Scythian-Sarmatian language had close similarities to modern Ossetian."
5. Butün sorularınıza verdiğimiz yanıtlar, yukarıdaki gibidir. Farnag 00:42, 22 Nisan 2010 (UTC)
---
1)Kaynağını verirmisiniz. Yukarıyada yazdığım gibi 19. yy a kadar iskitlerin iran dilli olduğuna dair hiçbir kanıt yok. Şu söznüzle heredotun söylediklerini tamamen çarpıtmaktasınız. Ortaya kaynak ve kanıt koyunuz. Yukarıya verdiğim grek bizanslı yazarların yazdıklarına dair görüşleriniz nedir. Onlar hint-avrupacı olmadığı için onlar yok hükmündedir size göre değilmi?
İranlılarında nasıl konuştuğunu, İskitlerinde nasıl konuştuğunu duymuştu heredot. Bunların bırakın aynı benzer olduğuna dair hiçbir şey söylemedi. Heredot hint avrupacı değildir ya masla anlatır zaten değil mi size göre?
2) Hint-avrupa tezini burada öne sürerseniz karşı olduğum görüşleri yazdım. Ayrıca buraya ne kadar Türkmen geldiği osmanlı dönminde de ne kadar gayrimüslüimin burada olduğu aşikar.Siz sadece buraya göçebe Türklerin felanmı geldiğini sanıyorsunuz? En az onlar kadar yerleşik hayat yaşayan Türkte geldi buraya. Azıcık mantiki düşünün. Göçebe bir kavim yerleiş yaşayan bir kavmi nasıl asimile etsin burada.Anadoludaki entegraasyon sürecini yapanlar yerleşik yaşayan Türklerdir. Azeriler ile ilgili alıntınız klasik hint avrupa görüşü, kaynağı yok geçiniz.
Roux un yazdıkları başkalrının tezlerinin tekrarıdır. kitaplarının okuması zevklidir ama özgğn bilgi içermez. Kaynak olarakta kullanılmaz.
Yanlış biliyorsunuz. Tam anlamıyla farslılaştılar. Gördüğünüz gibi soruma cevap veremiyorsunuz.
3) Kaynak yok, kanıt yok, asimile edilmeleri mantıksız (yukarıda da açıkladığım gibi), klasik hint avruapa görüşü ben dedim oldu.
Madem iran dili olan yerlerde Türçe konuşuluyor neden iranda farsça konuşuluyor. Hiçbir mantıki dğer yargısı üzerine kurulu değil görüşleriniz yanlızca papağan gibi tekrar etmek.
Tacikistanın pontik ve kazak bozkırları ile bağlantısını açıklayabilirmisniz? Afgaistan ve sogdinyada iran dilli kavimler hep var bugündevar. Güzel. Ama pontic ve kazak bozkırlarında bunlar buhar olup uçuyorlar 2000 yıldır hiçbir iz yok. Şu söylediğinize gerçekten sizde inanıyormusunuz? Avrupalılar bu yalanları bilerek atıyorlar, yazılarımda nednlerini belirttim, buna Türklerin inanması acınacak bir durumdur.
Osetler Kafkasya ya 13. ve 14. yüzyıllarda İrandan gelmiştir.
4)Yukarıda verdiğim kaynaklarda dil ile ilgili bütün bu öneriler çürütülmektedir.(mirfatih zekiyevin kitabından okuyabiliriniz.) 700 yıl boyunca yazı sahibi devletlerle iç içe bulunan bir devletin yazı sahibi olmadığını öne sürmek baştan aşaıya mantıksızlıklarla dolu olan Hint-avrupa teorisine çok yakışmaktadır.
İskit kurganlarından ççıkan rünik yazılı tablletleri (göktürk harfli) dünyada bilmeyen yok. Peki bu tabletler bulunmaya başaldıktan sonra kurgan araştırmalarının hepsinin birden dondurulduğunu biliyormusunuz. Onuda bilmezsiniz. Çünkü Avrupalılar size bunları sçöylemezler.
5)Yanıtın y si bile yok yazdıklarınızda.
--Balabanpasa 15:59, 22 Nisan 2010 (UTC)
hİNT-AVRUPCILARDA BUNA BENZER 1. EL KAYANK GÖSTERSİN. BELGELİ KONUŞSUN.
1)Bizanslı Theophanes (http://en.wiki.x.io/wiki/Theophanes_the_Confessor) Hunları iskit olarak tarif etmekte, ve şöyle demektedir: Bu iskitlerin arasında Omnudiaoğlu Attila, cesur gururlu bir insan.ağabeyi vledayı tahttan uzaklaştırarak ,Hunlarda denilen iskitleri itaat altına aldı. Feofan vizantiysky syf 81 Aynı yazar Türkleride msagetlere bağlamaktadır. Tanaidin doğusunda eskiden masagetler denilen Türkler yaşarlardı. Persler onlara kendi dillerinde Chermichionlar derlerdi. age, 492
2) V. Yüzyılın ikinci yarısında ise Zosimus (http://en.wiki.x.io/wiki/Zosimus_%28historian%29), kesin bir dille Unnuların Krali iskitler olduğunu belirtmektedir. İzvestiya drevnix psateley syf 800
3)Bizanslı menandros ise 6. yyda Vaktiyle saka denilen Türklerin barışçı bir teklifle jüstine elçi gönderdiklerini belirtmektedir. Vizantiyski istoriki syf 376 Aynı yazar ayrıca şunu söylemektedir: böylece Türk denilen kabilelerden gelen tüm iskitlerin sayısı yüz altıya ulaştı age 417
4)6. yüzyıl yazarlarından kesaryalı prokopius İskit kabilelerinden amozonlaşarı hunlar ve sabirler olarak göstermektedir. Prokopiy kesariysky, Voyna s Gotami s 381
5) Theophylactos Simocatta (7. yüzyıl) doğulu iskitlere genellike Türk dendiğini belirterek şu satırları yazmaktadır, krallığında kovulan o Ctesifonu terk etti ve dicle nehrini geçtikten sonra ne yapacağı konusunda tehdite düştü. bunun üzerine birileri ona bizim Türk diyegeldiğimiz kimileri ise KAfkas ve Atropea dağlarına gidip canını kurtarması tavsiyesinde bulundu. Simokatta F.İstoriya s 106
6) 12. yy da kaleme alınan "nestor Vakayinamesi" nin İskit, Hazar ve Bolgarların tek ve aynı millet olduğunu kaydederek :" daha önce bahsettiğimiz gibi Slavayanlar Tuna sahillerinde yaşarken Bolgarlarda denilen İskit yani Hazar köylileri Tunaboyuna geldiler. Povest vremennıx let. syf 28
7)İlk Rus kaynaklarında A.lizov, V.N. Tatışçiev ve benzerlerini Türk olarak belirtmiştir.
8)Bu görüş batılı tarhçiler tarafında da kabul edilmiş, ingiliz tarihçilerinden W. Miltord "Yunanistan tarihi" adlı eserinde şunu demektedir: "Dünyada, sakinlerinin hayat tarzları ve görenekleri cihetinden diğer insanlardan bariz şekilde ayrıldığı yerlerde vardır, bunlardan yunanlıların iskit çağdaşlarımızın ise Tatar dedikleri halkı ayırmaya değer. Mitford W. The history of greece. syf 419 9) 19. yüzyıl ortalarında Rus tarhçi ve coğrafyacıları İskitlerin Türk dilli olduklarına inamaktadırlar. Örneğin R.latama 1854 yılında Rus coğrafya cemiyetinin çıkardığı belletende "Artık İskitlerin Türk kökenli oldukları özel ispat edilmeyi gerektirmiyordu demektedir."
--Balabanpasa 19:09, 22 Nisan 2010 (UTC)
---
Hint-Avrupacılar
Öncelikle tarzınızın çok hoş olmadığını ifade etmeliyim. Seviyeyi korumaya çaba gösterebilirsek bu tartışmaya devam edip doğru bildiklerimi savunmak isterim. Ancak "yanıtın y'si bile yok" türündeki cümlelere verecek cevabım yok. Bu tür bir çekişmenin peşinde değilim.
1. "Kaynağını verirmisiniz" diye soruyorsunuz. Oysa Herodot'la ilgili bir akıl yürütme yaptım, bir alıntı değil. Sizin yazdıklarınızı kabul ederek üzerinde düşündüm. Neden kaynak göstereyim ki? Hangi kaynağı göstereyim?
İddianız şu: "Herodot İskit dilini de, İran dilini de duymuştu. Dolayısıyla bu ikisinin birbirine benzediğini görüp belirtmeliydi. Demek ki İskit dili İran diline benzemiyordu."
Herşey bir yana şunu kaçırıyorsunuz: Persçe ile İskit dili, Herodot'un ikisini de duymasından aşağı yukarı 1500 sene önce, belki daha eski bir dönemde birbirinden ayrılmış iki ayrı dil. Dolayısıyla fonetik olarak birbirlerine benzemiyor olabilirler. Mesela Fransızca ve İtalyanca da iki yakın akraba dildir. Ancak bu dillerinin kendi melodileri vardır. Duyduğunuzda birinin Fransızca, diğerinin İtalyanca olduğunu anlarsınız. İkisinin ayrı diller olduğunu da bilirsiniz. Fakat ikisinin de Latin dili olduğunu herkes bilmeyebilir; duyunca anlamayabilir. Bu ansiklopedik bir bilgidir. Bilimadamlarının yaptığı çalışma neticesinde elde edilmiş bir bilgidir. Bu yüzden Herodot'un dilbilimci olmadığına vurgu yaptım.
2. Hint-Avrupa tezi diye bir şeyi savunmuyorum. Bilimi ideolojiye alet etmek genelde bu tür söylemler, vurgular ortaya çıkarıyor. Sizin için bilimin milli olanı ve gayrımilli olanı vardır, olabilir. Benim için bilimsel bilgi var. Dünyanın heryerinde bütün bilimadamları, herkes İskitler'in bir Hint-Avrupa halkı olduğunu söylüyorsa tabii ki saygı duyarım, öncelikle bunu kabul ederim. Politik bir tercih değil bu, sizinkinin aksine.
Göçebe olanların yanısıra yerleşik hayat yaşayan Türkler'in Anadolu'ya gelmesiyle ilgili ne bir şey duydum, ne okudum. Hatta yerleşik hayat yaşayan eski Türkleri de hiç bilmiyorum. Ve hatta yerleşik olan Türkler'in neden kalkıp Anadolu'ya geldikleriyle ilgilibir soru hasıl oluyor kafamda. Dahası, bu iddianızı hangi iddianıza dayanak yaptığınızı da merak ediyorum: Anadolu'yu Türkleştiren unsurların göçebe Türkler değil, yerleşik Türkler olduğuna mı? Doğrusu hiç inandırıcı değil.
"Göçebe bir kavim yerleiş yaşayan bir kavmi nasıl asimile etsin burada" demişsiniz. Neden asimile edemesin? Ya sayıca üstündür, ya kültürce, ya siyasi-askeri olarak üstündür... Asimile eder... Olan da bunlardan biri değil mi Anadolu'da? Eğer bu konuşmayı Türkçe yapıyorsak? Eğer gözünüzde at üstünde gezip en ufak medeniyet belirtisinden yoksun bir göçebelik imajı varsa şöyle de düşünebilirsiniz: Kast ettiğim göçebe olarak gelip devlet kuran, yerleşik hayata geçen ve medeniyet sahibi olan unsurun dilini ve kimliğini yayması, baskın unsur haline gelmesi... Mümkün değil mi yani?
İkna olmadınız mı? Hala göçebenin yerleşik kültürü asimile edemeyeceğini düşünüyor musunuz? Peki, o zaman şu noktadan hareket edeyim: Tartışmanın bu kısmı şununla ilgiliydi, "İran dilli İskitler'in Türkler tarafından asimile edildiği" ifadesine yönelik bir karşı argüman getirdiniz ve şunu dediniz: "Türklerin göçebe olarak gidipte asimiile ettikleri hiçbir vakaya tarihte rastlanmamıştır."
İyi de, İskitler de göçebeydi. Türkler kendileri gibi göçebe olan İskitleri asimile ettiler, yerleşik bir medeniyeti değil ki? Şu halde sizin itirazınız ancak şu şekilde olursa manalı olabilir: "Türklerin herhangi bir dönemde, herhangi bir etnik unsuru asimile ettikleri hiçbir vakaya tarihte rastlanmamıştır". Bu mantıklı bir karşı-argüman olur. Ancak doğruluk payı olan bir ifade mi olur, bilemem.
Azerilerle ilgili görüşümün aynısını Türkiye Türkleri için de gönül rahatlığıyla öne sürebilirim. Bu durum Türk milletinin baskın bir özelliğidir. Egemen olduğu ülkede dilini yayar, sayıca azınlık olsa da her zaman dominant unsur olur.
Roux'un kitabını beğenmiyorsunuz. Kaynak olarak kullanılamayacağını iddia ediyorsunuz. Adam 60 senesini Türk tarihini araştırmaya vakfetmiş. Hemen vikipedia'da kendisiyle ilgili maddeyi okuyup şunu görebilirsiniz: "Başta Atatürk Kültür Merkezi de olmak üzere birçok Fransız bilimsel derneğe fahri üye seçildi. Aynı zamanda Türk hükümeti tarafından 1973 yılında Devlet Ödülü verildi ve TÜTAV Ödülü aldı ve 1998 yılında da Liyakat Madalyası ile onurlandırıldı.[4]"
Ayrıca: "Jean Paul Roux'un ikiyüz makalesi ve yüzü aşkın araştırması ve bununla birlikte çoğunluğu Orta Asya ve Türk kültürüyle ilgili 25 kitabı vardır."
Burun kıvırıyorsunuz. Peki, sizin tercihiniz.
Selçuklular'la ilgili: "Yanlış biliyorsunuz. Tam anlamıyla farslılaştılar" demişsiniz. Hangi Selçuklular'ı söylüyorsunuz? Türkiye'dekileri değildir sanırım. İran'ı söylüyorsanız, oradaki 1,5 milyon Türkmen nereden geldi dersiniz? Bu rakama 10 milyondan fazla İranlı Azeri'yi eklemedim üstelik. Sanırım siz yanlış biliyorsunuz.
"Gördüğünüz gibi soruma cevap veremiyorsunuz." demişsiniz bir de. Hayır, bütün sorularınızı yanıtladım.
3. "Madem iran dili olan yerlerde Türçe konuşuluyor neden iranda farsça konuşuluyor." Bir defa yersiz bir soru olduğunu kabul etmelisiniz. Bir sebebi olmayabilirdi. Kader bu bölge için ağlarını farklı örmüş olabilirdi. Ancak bir sebebi var yine de: Öyle oldu, çünkü İran, köklü bir kültüre, devletiyle, sarayıyla, ordusuyla, diliyle, edebiyatıyla, şehirleriyle son derece yüksek bir medeniyete sahipti. Yine de Türk etkisi izlerini derince bırakmıştır İran'da; Türkleşmiş olmasalar da... Çoğunluk Farsi'dir; ama 15 milyon Türk'e ev sahipliği yapıyor bugün İran.
"Hiçbir mantıki dğer yargısı üzerine kurulu değil görüşleriniz yanlızca papağan gibi tekrar etmek." demişsiniz. Buna cevap vermiyorum.
Tacikistan, Afganistan; İç Asya'daki İran halklarının daha güneyde ve Türk etkisi dışında kalan bakiyesidir. Soğdlar tarihten silinmiş bir İç Asyalı İrani halktır. Pontik ve Kazak bozkırlarıyla neyi kast ediyorsunuz tam anlamadım ama, mesela Harezm, Orta Asya'nın tam göbeğinde kurulmuş yine bir İrani medeniyettir. Hiç de buhar olup uçulmuşluk durumu yok yani, yeterince iz var. Orta Asya'yı tarihin şafağından beri Türk ülkesi kabul etmek sizi büyük bir yanılgıya götürür, benden söylemesi.
"Avrupalılar bu yalanları bilerek atıyorlar, yazılarımda nednlerini belirttim, buna Türklerin inanması acınacak bir durumdur."
Bu sözünüze de bir cevap vermiyorum, müsaadenizle...
"Osetler Kafkasya ya 13. ve 14. yüzyıllarda İrandan gelmiştir." Bu lafınız da külliyen yanlış. Lütfen açıp bakın, nereden, nasıl gelmişler; ezbere konuşmayın.
4. İskitler yazı kullanıyordu diyorsunuz. O halde şakır şakır Türkçe yazdıkları metinleri okumamız gerekmez miydi? Hani bir tane? Isık kurganında çıkan tablet mi? Okunamadı o yazı. Var mı ikinci bir örnek? Yani o şeytan Avrupalılar dahi bu kadarını yapamazdı, heryerden İskitçe metinler çıksın da, bu kadar başarıyla gizleyip Türk olduklarını açık etmesinler...
Araştırmalar donduruldu demek... Sanırım Türkler'in ne kadar muhteşem atalara sahip olduklarını görerek milli bir canlanışa kalkışıp dünyayı ele geçirmelerinden, cihan imparatorluğu kurmalarından çekinmişlerdir. Artık dayanamadım, en sonda istihzadan almadım kendimi, kusura bakmayın. Ama iler tutar tarafı yok bu söylediğinizin. Safi komplo teorisi, en ucuzundan hem de.
5. abcçdefgğhıijklmnoöprsştuüvyz Farnag 00:56, 23 Nisan 2010 (UTC)
---
Unutmadan, ikinci kısma da yanıt verelim. Bu sıraladıklarınız İskitler'in Türk olduğunun ispatı değil. Sadece kavim adlarının birbiri yerine nasıl kullanıldığının birer örneği. Asyalı göçebeler de bunu tarihte en çok yapan kavimlerdir. Güçlü olan, şöhret sahibi olan başka/önceki bir kavmin adını benimsemek, Orta Asya'da sık görülen bir şeydir. Roux'un kitabında okumuştum. Sizin örneklerinizdeki de daha çok yanlış isimlendirme. Benzetilen şeyi daha önce bildiğiyle isimlendirmeye dayalı temel bir insan davranışı. Bilmem neredeki Türk'ün İskit olduğunu, bilmem kimin Hun olduğunu söyleyen kişi, eski bildiği isimle, ona benzer bir yaşam tarzına sahip olan başkasını adlandırır, bu kadar basit.
Yüzlerce, binlerce örneği vardır bunun. Mesela Macarlar kendilerine Magyar derler. Ancak Avrupa'da isimleri Hungarian'dır. Çünkü ya On-Ogur ilişkilerinden dolayı yanlışlıkla böyle tanınmışlardır, yada kendilerini On-Ogur federasyonunun üyeleri olarak böyle tanıtmışlardır. Daha da ilginci, Onogur zamanla Hun benzetmesiyle başına H sesi almış, Hungary'nin Hun kelimesinden geldiği inancı doğmuş, hatta Macarlar'ın Hunlar'ın soyundan olduğu bile yaygın bir görüş olarak benimsenmiş. Yani?
Mesela Tatarlar kimdir? Sibirya Tatarları da Tatar, Litvanya Tatarları da... Ruslar, 19. yüzyılda Çeçenler'e bile Tatar diyordu... Ne o zaman tatar? Şöyle bir tanım da var: "Tatar" sözcüğü, çeşitli zamanlarda değişik anlamlarda kullanılmıştır. Ruslar, yüzyıllar boyunca, Rusya Avrupa'sında yaşayan Türk soylu Müslümanlar için, batılı yazar ve araştırmacılar, Türkistan'da ve Karadeniz'in kuzeyinde yaşayan Türkler için, Osmanlılar ise, on altıncı yüzyıldan başlayarak kuzey Türkleri için kullanmışlardır"
Mesela Türkiye'de Laz olmadıkları, Lazca konuşmadıkları halde neden tüm Karadenizlilere, hadi en azından doğu Karadenizlilere Laz denir?
"Bolgarlarda denilen İskit yani Hazar köylileri" diyen kişinin kafası biraz karışık gibi gözükmüyor mu?
"böylece Türk denilen kabilelerden gelen tüm iskitlerin sayısı yüz altıya ulaştı" diyen kişi "iskit" kelimesini bir etnik ifade olarak değil, (göçebe anlamında) kültürel tanımlama olarak kullanmıyor mu sizce de? Farnag 01:46, 23 Nisan 2010 (UTC)
cevaplar
1) Zaten kaynak göstermezsiniz. Merak etmeyin Hint-Avrupacılarda kaynak göstermiyor. Nede olsa üstün batılı efendiler. Bakın Heredot iskitliler ile iranlılar benziyor der dediniz. Bende bu söylediğiniz yalandır dedim. Apaçık yalan söylediniz.Bunu kabul ediniz.
1500 yıl önce dil ayrılmış. Kanıt ve kaynağınız nedir? Yine yok. Ben dedim oldu. Eğer bunlar 1500 yıl önce ayrılmış ise iskitçe ile iran dili aynı dil değil farklı iki dildir yine sizin dediğinize çıkmıyor iş. Onların farklı dil olduğuna çıkıyor. O zaman niye İran dilli diyorsunuz.
Fransızca latin dilimi? Zaten fransızlar da laitn. Hiç güleceğim yoktu :D:D
Fransızların galya bölgelerine (günümz fransasına) geldiklerinde konuştukaları dilinde germaic bir dil olduğunu herkes biliyor. Hızlı bir şekilde roma şehir ve yaşayış kültürüne adapte oldular. Daha kuzeyde günümüz almanlarını oluşturanlar ise o kadar çabuk bir şekilde adapte olmadı. Fransızlar ile almanlar arasındaki tmel farklılık bu zaten. Günümüz italyancası neden latinceye çok benzemez. Çünkü kuzey italya germanic olan normanların istilasına uğramıştır. İkisi aynı dil felanda değilidr. İkisi aynı dil olsa fransızca konuşan birini italyanca konuşup yazabilmesi lazım. Bakın ben sadece istanbul Türkçsi bilmeme rağmen Azerice okuyup yazabiliyorum. Ama ingilizce bilmem rağmen fransızca veya italyanca yazamıyorum. Söyledikleriniizn çoğu gibi buda yalan ve yanlış.
Hiçbirşey bilmiyor, Bilmediğiniz şeylerde ahkam kesmeye çalışıyorsunuz.
2) Söylediklerinin tamamı hint- Avrupa teorisinin ta kendisidir. Sizin bu teorisiyi bilip bilmemeniz bu realiteyi değiştirmez. Yaptığınız iş Hint-Avrupa teorisi savunuculuğudur. Dünyanın o her tarafındaki bilim adamları neden bunu kabul ediyor sorusunu sormayıp ilahi kitap gibi Hint-Avrupa görüşünü kabul ediyor, sonrada bunu sorgulayanları bilim dışı ilan etmek tam sizin savunduğunuz görüşe yakışan bir tutumdur.
Hint-Avrupa teorisinin sömürgecilik ve politka ile ilgili ilişkilerini anlayamadan Hint-Avrupa teorisinin avrupadaki ırkçılık ve nazizim ile bağlantısı nedir biliyormusunuz? Bu terorinin stalinist rusya ve onun politik uygulamaları ile bağlantısı nedir. Bunlar hakkında en ufacık bir araştırma yapma gereği duydunuzmu?
Kaç Rus tarihçi bu görüşe karşı olduğu için sibirya ya sürgüne gönderilmiş, kaçı sınır dışı edilmiştir. Bi fikriniz varmı?
Bu konuda son 10-20 yıla kadar sadece alman ve rusların araştırma yapmaları bu söylediğiniz durumun ortaya çıkmasında ne kadar etkilidir? Biliyormusunuz?
Benmi milli tarihçi (Avrupalılarda kendilerine karşı gelenlere klasik Turancı derler, kendimden biliyorum) olarak görebilirsiniz milliyetçi ırkçı v.b düşüncelere sahip olduğumuda düşünebilirsiniz (ki sadece gerçek bilimsel bilgiyi arayan bir kişiyim), Avrupalıların hiç milli tarih tezleri olabileceğini de düşünmüyorsunuz?
Devamı
Anadoluyu esas Türkleştiren Türklerin malazgirst savaşı sonrası geldiği malum. Peki bunun easa kitlesi ne zaman geldi? Ceng,z han ve moğol işgali sonrası. Cengzi hanın savasştığı bir Türk devleti vardı bilirsiniz.Harzemler. Bu harzm devletinde devletirin büyük şehirleri vardı; buahara taşkent hotan gibi, sizde burada yaşayan yerleşik Türk olmadığını sanıyorsunuz. Aynı şekilde Hazar devleti tarihini okuyun bakalım oradaki şehirlerden nasıl bahsediliyor. Siz bunlarınAnadoluya gelmediğini mi sanıyorsunuz. Kusura bakmayın Türk tarihi bilmiyorsunuz.
Tekrar etmekten bıktım ama yine sözleriniz klasik hint avrupa tarih yazımı(kanıt, kaynak belgye veya mantığa uygunluk kriter değildir) ben dedim oldu.
Göçebe dediğiniz o devir anadoluya gelenler için konuşuyorum, nasıl yaşıyorlar. köylerde yazlık ve kışlık olarak. Bir kere şehirlileri etkilemeleri mümkün değil. Diğer köylüleri (yerleşik olnları) ile aynı yaşam biçimleri yok bilakis bırakın başkalrını göçebe yapmayı kendileri yerleşik düzene geçtiler.
Sizin varsayımını doğru kabul edelim; osmanlı nüfus sayımlarından haberiniz varmı?. Anadoluda ne kadar gayri-Türk unsurun var oldupğunun farkında değilmisiniz.
İskitlerden bihaber olduğunuz çok açaık. Daha doğrusu bilgisizsiniz. Yerleşik hayat yaşayan, tarım yapan iskitler olduğu gibi atlı göçebe iskitler olduğunu, hatta iskit şehirlerininde var olduğunu öğrenirdiniz. Bunun yanında bir iskit tüccar sınıfında bulunduğunu karadenizin kuzeyindeki bospor devletindeki tüccarların iç kesimlerde ticaret yapılmasına izin verilmediğini, burada bu işin iskitler tarafından yapıldıuğını görürdünüz. Hatta daha okuma yazması olmadığını varsaydığınız insanların nasıl bir tüccar sınıfı ortaya çıkardığını nasıl açıklayacaksınız bunuda bilmiyorum. Hatta heredotun iskitleri 3 ayırıp başına krali iskitleri yerleştidiğini, bizanslı yazarların(sizin teorisnizi savunmadığı için gerizekalı konumuna koyduğunuz) hunları krali iskitler olarak adlandırdığını da görürdünüz.
Öncelikli olrak iskitlerin nerde yaşadığını bilmiyorsunuz. Sizin varsayımınızı kabul edelim, anadoluda bir Türk asimilasyonu oldu hala daha gayri-Türk unsurlar var, pontik ve kazak steplerinde( bu yerleri bilmemeniz şaşırtmıyor artık beni), yani karadeniz kuzeyi (osmanlı kırımı en geniş sınırları ile veya başka bir adı ile deşti kıpçak pontik steplerdir), kazak bokırları yani eskinin bulgar ve hazar devletini bulunduğu coğrafya ile batı sibirya), ( coğrafya bilmeden tarih anlatmaya çalışıyorsunuz gülmekten öldürüyorsunuz beni) neden1 tane bile bile iran dili konuşan devlet yuk, devleti bırakın insan yok. İskitlerin başlangıcını m.ö 700, hunların gelişi m.s 300 kabul etsek yaklaşık 1000 yıldır orada yaşayan iran dilli insanlar bir daha ortaya çıkmamak üzere tarihten yok oluyorlar. ne oldu uzaylılarmı kaçırdı?, yer altına mı indiler, yoksa uzay gemilerine binip dünyayımı terk ettiler. SAvunduğunuz görüş bu kadar komik.
Roux bir linguist veya bir arkeolog değildir. Bir ilkçağ tarihçisi hiç değildir. Eğer sizde hint-Avrupa metinlerini benim gibi okumuş olsaydınız yazdıklarının bunların bir tekarrı (özellikle ian Türk meslelri hakkında) olduğunu çok rahat anlardınız. Kendisinin yaptığı özgün araştırmalar da yoktur. Sadece ben değil dünya üzerinde kimse kaynak olarak kullanmaz çünkü kendisinin yazdıklarının özellikle bu Türktür irandır meslelri hakkında söyledkleri, kaynakalrı başka kitaplar. Kensidi sadece tekrar eder. Kitaplarını okumadım felan sanmayın.
Selçuklular la ilgili bunu ben değil o zmanki kaynakllar söylüyor. Büyükselçuklu devletindeki isyanların tarihini iyice bir öğrenin. Ben ayrıca yönetim kısmından bahsetim halkın tamamından bahsetmedim. Keyhüsrev ismini ben almadım.
Eğer tarih bilseydiniz moğol istilasından sonra bu işlerin tam tersine döndüğünü bilirdiniz.
İranda şu an 30 milyon azeri var. 10 milyon değil.
Türkiye Türkleri için de gönül rahatlığıyla öne sürebilirim. Bu durum Türk milletinin baskın bir özelliğidir. Egemen olduğu ülkede dilini yayar, sayıca azınlık olsa da her zaman dominant unsur olur.
Ne şekilde gülsem bilmiyorum.
Bundan dolayı avrupa hunları, avarlar, bulgalrlar, macarlar, hint iskitler(bunuda bilememinz çok normal), kıpçakların bir kısmı bu dediğiniz şekilde olmuştur zate. (örnekleri çoğaltmak mümkün).
Siz dediniz oldu :D
3) yukarıda azınlık olsa bile baskın olurlar diyorsunuz şimdi kader burada ağlarını farklı biçimde örmüştür diyerek mükenmel bir bilimsellik örneği veriyorsunuz. Ayakta alkışlıyorum sizi.
İskitlerinde bir kültürü vardır. Selenge yayınlarında çıkan iskitler kitabını alıp okuyun. Söylemlerinizin ne kadar tutarsız olduğunu daha nasıl gösterebilirm bilemiyorum.
Sogdlar tarihten silinmemiştir. Torunları taciklerdir. Tazik mahmud kaşgariye göre ne anlama gelir bilirmsiniz. Gayri-Türk Türk olmayan demek. Bi kere sogdinya iranın yanı bitişik. Taciklerin yaşadığı yer iran veya hindistana çok mu uzak? Bu dediğiniz yerin pontik ve kazak stpleri ile uzaktan yakından hiçbir alakası yok.
4) Daha Türk resim yazısı ile ilgili doğru düzgün çalışma yok. Türk tamga(resim yazısı ile Türk rünk yazısı (alfabesi) ile arasındaki geçişler tam anlamıyla oturtulabilmiş değiş siz m.ö çıkan o dvierde yzılmış bir tablet neden m.s 6. yyda ki alfabe ile şakır şakır okunmuyor diyerek bilimsel manada mükenmel bir yaklaşım yakaldınız. Tekrardan ayakta alkışlıyorum sizi.
Yazıları okuyanlar var, Türkçe olarak ama iran diili okuyan kimse yok. Neden acaba. Örnekler çok gidin hermitage e isteyin bakalım çıkan tabletleri pazırık kurganından size ne verecekler. (apar topar sizi dışarı atacaklarmı atmayacaklarmı). Çıkan başka kurganlar da var. Buradaki yazımı okuyan ve rusyada yaşayan biri varsada iğstesin buradan hodri meydan diyorum. Çok açık.
1970-1980 yılları arasındaki kurgan araşırmaları niye durudu araştırın. Roux dışında bilgi edindiğiniz başka kaynak yokki, dünyada iskit raştırmalarında zerre adı geçmez.
Polemik çıkarmak için söylediğiniz sözlere cevap vermiyorum.
Yunanlılar ve romalılar hunları, bizanslılar hazar, bulgar ve göktürkleri bunlara iskit derdik bunlar iskittir diyor, göktürklerle ilgili yazışmaları bu iskit yazısıdır diyorlar, ama sizin görüşünüze uygun olmadığı için bunlar aptal birşeyden anlamayan gerizekalı, gerzek ve güvenilmez kişiler olarak adlandırılıyor. Yaptığınız şey çarpıtmanın dik alasıdır. Eğer sizin mantığınızla gider isek hiçbir ilkçağ ve ortaçağ yazarını kabul etmemmiz gerekirki bu tarih denilen bilimi ortadan kaldırmak demktir. Tarih biliminin yerine hint avrupa dinini koymakl sizin işinize gelebilir ama ben buna şiddetle karşı çıkıyorum.
ikinci kısma ait yazdıklarınızın tamaını doğru olduğu varsayayım,, ianlıları 1 kere iskit olrak genellesinler, yabnlışlıkla onlara iskit desinler ufacık bir bağlantı kursunlar yok.
Yahu 12 ve 13. yüzyılda anadoluda türkçe konuşan beylikleri ve iskit olarak adlandırıken yazışmalarını farsça yapan büyük selçuklu devletini iran develti olarak adlandırmasını dahi görmemek , bizans ve yunan metinlerindeki iskit adının bir dili(Türkçe) konuşan halkları betimlemek için kullanıldığını görememk için ya ırkçı ada hint avrupa dinine tapan birisi olmak lazım sanırım.
Yazdığınız hikayelere yine cevabımı verdim ve sorumu tekrarlıyorum.
İskitlerin iran dilli olduğuna dair 1 .el kaynak gösterin. İskitlerin iran dilli olduğuna dair 1 .el kaynak gösterin. İskitlerin iran dilli olduğuna dair 1 .el kaynak gösterin. İskitlerin iran dilli olduğuna dair 1 .el kaynak gösterin. İskitlerin iran dilli olduğuna dair 1 .el kaynak gösterin. İskitlerin iran dilli olduğuna dair 1 .el kaynak gösterin. İskitlerin iran dilli olduğuna dair 1 .el kaynak gösterin. İskitlerin iran dilli olduğuna dair 1 .el kaynak gösterin. İskitlerin iran dilli olduğuna dair 1 .el kaynak gösterin. İskitlerin iran dilli olduğuna dair 1 .el kaynak gösterin. İskitlerin iran dilli olduğuna dair 1 .el kaynak gösterin. İskitlerin iran dilli olduğuna dair 1 .el kaynak gösterin. İskitlerin iran dilli olduğuna dair 1 .el kaynak gösterin. İskitlerin iran dilli olduğuna dair 1 .el kaynak gösterin. İskitlerin iran dilli olduğuna dair 1 .el kaynak gösterin. İskitlerin iran dilli olduğuna dair 1 .el kaynak gösterin. İskitlerin iran dilli olduğuna dair 1 .el kaynak gösterin.
Balabanpasa 10:18, 23 Nisan 2010 (UTC)
Iskitlerin sadece Kökümü önemli?
Merhaba herkese, malesef bu madde kötü bir durumda. Madde sadece 94! kelimeden olusuyor, ama tartisma sayfasi 1000'den fazla kelime iceyiyor. size soruyorum, iskitlerin tek hangi kökten geldikleri mi önemli? hani yasama tarsi hani tarihileri kültürleri? herkese bir tavsiye: önce maddeyi gelistirin ve irk ve kök sorunu sona birakin yada bir ara hic tartismayin. düsünün: Sadece 94 Kelime!!! saygilarla--KureCewlik81 15:41, 23 Nisan 2010 (UTC)
Emin olun bu konuda yazabieceğimiz çok şey varki. Bu konudaki bilgi birikimimede güveniyorum. Takabeg gibi veya vikiçizer gibi veya nihan gibi bir yönetici yardım etse maddeyi seçikin bir madde haline bile geirebiliriz.
Bu uzun yazılarımdan direkman buraya iskitler Türktür gibi bir anlatım tarzıda benimsenmesi gerektiğini düşünmüyorum. Zate inandığım realitede bu değil, İskitler Türklerin ağırlıkta bulunduğu kültür olarak baskın bulunduğu ama bunun yanında iranlı, yunan, ve hatta germaic (goth), kafkas kabilelerininde içinde bulunduğu bir kabile konfederasyonu idi.
Bana neden maddeyi değiştirmiyorsun diye soracak olursanız bu madde yazım ve kod işlerini bir türlü anlayabilmiş değilim, yılıdlar çizgiler , parantezler v.b şeylerne nerede kullanılacak bunları bitr türlü beceremiyorum :D
--Balabanpasa 16:47, 23 Nisan 2010 (UTC)
Türkçü-Turancı palavralara cevap!
Başlık nasıl? Yine sizin tarzınızla bir başlık atayım istedim.
"Hint-Avrupa dinine inanan" insanlara karşı duyduğunuz dindirilemez öfkeyi şahsımda biraz olsun gidermek çabasıyla ağzınıza ne gelmişse söylemişsiniz. Beni yalan söylemekle itham edip kendinizi müfteri durumuna düşürmüşsünüz. Söylediğim gibi, burada seviyesiz bir münakaşaya girip birilerini yalancılıkla, birilerini cahillikle suçlayacak değilim. Tek motivasyonum, olur da birileri sizin sıradışı iddialarınızı okur da, ısrarınızı-çabanızı ve kopardığınız gürültüyü dikkate alıp bunları hakikat sanar diye; kefenin öteki tarafına koyacak bir görüşe sahip olması gerekliliğidir. Yazdıklarınıza dünyanın hiçbir yerinde, ne bir İngiliz, ne bir Japon kimse inanmaz da; Türkiye'den birileri kendini sizin milliyetçi ve etnosentrik rüzgarınıza kaptırmasın, pseudo-tarihinizi üstü örtülmeye çalışılan gizli gerçek zannetmesin.
Söylediğimin kaynak gösterecek bir tarafı olmadığını, Herodot ile ilgili tartışmada sizin verdiğiniz bir cümleden alıntı yaptığımı söylüyorum, siz beni hala ve ısrarla kaynak göstermemekle suçluyorsunuz. Yahu, "Herodot İskitler ile İranlıları birbirine benzetmemiştir" diyen sizsiniz, ben onun üzerine yorum yapıyorum; niçin kaynak göstereyim? "Hint-Avrupacılar da kaynak göstermiyor" diye eklemişsiniz. Yani sizin Türk zannettiğiniz bir halkın kökenini Hint-Avrupalı gösteren herkes hain Hint-Avrupacı. Artık ne dese yalan... Daha önceki yazılarınıza hiç değinmemiş, çelişkilerinizi göstermemiştim. Sadece sorduğunuz 5 soruya cevap vermek istedim. Tartışmayı çok uzatmamak için. Ama bu Hint-Avrupa kompleksiniz çok yersiz bir korkuya dayanıyor. Ve bu konuyla ilgili tüm görüşleriniz çelişkili saplantılardan ibaret. Dilerseniz bunu ayrıca ortaya koyabilirim. Ama şimdilik sadece son yazdıklarınıza cevap vermek niyetindeyim.
Şöyle yazmışsınız: "Bakın Heredot iskitliler ile iranlılar benziyor der dediniz. Bende bu söylediğiniz yalandır dedim. Apaçık yalan söylediniz.Bunu kabul ediniz."
Ben hiçbir yerde "Herodot İskitler ile İranlılar benziyor der" demedim. Asıl yalan söyleyen sizsiniz, aynen iade ediyorum size yalancılığı. Ya okuduğunuzu anlamıyorsunuz, ya yalan söylüyorsunuz. Ben tersine, "İskitler İranlılara benzemez, çünkü..." minvalinde iddialarda bulundum.
Sonra şunu demişsiniz: "1500 yıl önce dil ayrılmış. Kanıt ve kaynağınız nedir? Yine yok. Ben dedim oldu."
1500 yıl önce dediğimiz Herodot'tan önce 1500 sene, yani bugünden 4000 yıl öncesi... Bunu açıklığa kavuşturalım. Sonra da kaynağımızı açıklayalım: O tarihler de iki dala ayrılan proto-iranlılar aralarında bir anlaşma yapmışlar. Bundan sonra bu tarafa gidenler bu kelimeleri böyle böyle telaffuz edecek, bu tarafa gidenler böyle böyle konuşacak diye anlaşmışlar, noter huzurunda metni imzalayıp damga pulunu yapıştırmışlar, kütüphanelerinde birer nüshasını saklamışlar. Kaynağım o antlaşma metni işte!
Yahu... Bunun için nasıl bir belge istiyorsunuz ki? Dilbilimciler yaşayan dillere bakar, aralarındaki ilişkiyi inceler, hangi kökten geldiklerini, hangi dillerle akraba olduklarını ortaya koyarlar. Tabii ki belgelere başvururlar. Eski metinleri, birbiriyle ve günümüzdeki dillerle karşılaştırırlar. Ama belgenin olmadığı durumlar olabilir. İskit dilinde olduğu gibi. Başka metinlerdeki o dile ait şahıs adlarına, yer isimlerine bakarlar. O dilin olası yaşayan temsilcilerini incelerler, falan filan... Dilbilimci değilim. Kendi teknikleri ve metodolojileri vardır sanırım. Ancak siz "İskitler bir İran dili konuşuyordu" diyen bütün dilbilimcileri Hint-Avrupacı ilan edip sözüne inanmazsanız, onların söylediğini dikkate alıp size sunan bana da "Kaynağın nedir?" diye diretirseniz, bana diyecek tek bir laf kalmıyor artık. Yok, evham yaptıysam ve siz sadece "Hangi dil bilimci, İran dilinin ne zaman ayrıldığını nerede söylüyor?" gibi makul bir soru soruyorsanız, yukarıdakileri dikkate almayın. İngilizce İskit maddesine bakın, alttaki kaynakçayı inceleyin. Kim ne demiş görürsünüz.
Hemen arkasında şu var: "Eğer bunlar 1500 yıl önce ayrılmış ise iskitçe ile iran dili aynı dil değil farklı iki dildir yine sizin dediğinize çıkmıyor iş. Onların farklı dil olduğuna çıkıyor. O zaman niye İran dilli diyorsunuz."
Bakınız... Beni iki paragrafta bir yalancılıkla ve bir şey bilmemekle suçlamışsınız. Ancak İskit dilinin bir İran dili olması durumunun -siz inanın yada inanmayın- ne anlama geldiğini bilmiyorsanız, gerçekten boş bir tartışma yapıyoruz burada. Söylediğim hiçbir şeyi anlamayacaksınız. Daha da fenası, aslında neye karşı çıktığınızı bilmiyorsunuz. Uzun uzun anlatacak değilim, lütfen 15 dakikanızı ayırın ve İrani Diller maddesini bir okuyun. Böylece İrani diller demekle neyin kast edildiğini, İran Dillerinin sizin sandığınız gibi Persçe demek olmadığını anlarsınız.
Üstelik, ben zaten bunu söylüyorum: İskit dili ve İran'ın o zamanki dili yani eski ve orta Persçe tabii ki aynı dil değildir diyorum. Nasıl anlayamıyorusunuz bunu da, yine tutup bana soruyorsunuz, hayret!
İran dili demek Farsça demek değil. En azından bu konuda anlaşmamızı umuyorum. Anlaşılmayı diyeyim yada...
"Fransızca latin dilimi? Zaten fransızlar da laitn. Hiç güleceğim yoktu :D:D"
Franzıca'nin Latin dilinin doğrudan mirasçısı/devamı olduğunu bilmiyorsanız, ağlanacak halinize gülüyorsunuz demektir.
Fransızların Germen ve Galya kökenleri ile gereksiz, konumuzla ilgili olmayan, şahsımca da malum bazı bilgileri gereksiz yere sıralamışsınız. Benim Fransızca-İtalyanca örneğini vermemdeki esas noktayı anlamamışsınız sanırım. Lütfen tekrar okuyun yazdığım şeyi. Şimdi sizin yazınızdan yine uzun bir alıntı yapıp ne yazdığınızı hatırlatayım:
"İkisi aynı dil felanda değilidr. İkisi aynı dil olsa fransızca konuşan birini italyanca konuşup yazabilmesi lazım. Bakın ben sadece istanbul Türkçsi bilmeme rağmen Azerice okuyup yazabiliyorum. Ama ingilizce bilmem rağmen fransızca veya italyanca yazamıyorum. Söyledikleriniizn çoğu gibi buda yalan ve yanlış."
Kim ikisi aynı dil dedi ki? Nereden çıkardınız bunu? Tekrar beni yalancılıkla suçlamışsınız, ama nerede yalan söylediğimi belirtmemişsiniz. İkisinin aynı dil olduğunu söylediğimi ifade etmekle siz mi yalan söylüyorsunuz, yine okuduğunuzu anlamadığınızın sinyallerini mi veriyorsunuz? Ben ikisi aynı demedim, bilakis akrabalıklarına rağmen farklı diller olduklarına vurgu yaptım. Sonra da araya tamamen kelalaka bir şekilde İngilizce'yi katmışsınız. İngilizce ile Fransızca ve İtalyanca'nın ne ilgisi var Allah aşkına?!
Yani şu Hint-Avrupa teorisi saçmalığına gerçekten girmek istemiyorum. Hint-Avrupa teorisi diye küçümsediğiniz şey bir teori falan değil. Ortada Hint-Avrupa dil ailesi diye koskoca bir gerçeklik var. Dünyada en çok kişinin konuştuğu dil ailesi. Şimdi "Arnavutça bir Hint-Avrupa dilidir" demek size göre "Hint-Avrupacılık yapmak" mı demek? Yani, ne hipotezi, ne savunması!!!
Irkçılık, sömürgecilik, Naziler... Hepsi doğru olsun söylediklerinizin. Bu ne anlama gelir? Hint-Avrupa dil ailesi diye bir şey yok mu dünyada? Nedir yani? İskitler'in Hint-Avrupa dili konuştuklarını söylemek, gizli şer odaklarının dünyayı daha rahat ele geçirmesine/yönetmesine/sömürmesine... Artık her neyse korktuğunuz; nasıl yardımcı olacak? İskitler Hint-Avrupa dili konuşuyor diye bizi kandırınca teslim olup sömürge haline mi geleceğiz, nedir?
Bugün bir makalede tam sizin düşünce yapınızı özetlemişti bir yazar; durun bulup paylaşayım sizinle...
İşte bu: "Eğitim”den kasıt ne? Hattâ Cumhuriyet öncesinden de başlayarak, modernleştirilen subay kadro, eğitimi bir “ümmet”in bir “millet”e dönüştürülmesi süreci gibi tanımlamıştır. Bununla kastedilen şey, sözgelişi tarih, coğrafya öğrenmek değil, tarih, coğrafya da dahil olmak üzere her şeyi, Türk milletinin uygun bir parçası olarak öğrenmektir. Süreç bir “millet oluşturma” (nation-building) sürecidir. (Murat Belge. http://www.taraf.com.tr/makale/10996.htm )
Devamı...
"Anadoluyu esas Türkleştiren Türklerin malazgirst savaşı sonrası geldiği malum. Peki bunun easa kitlesi ne zaman geldi?"
Harezmşahlar'ı Anadolu'nun Türkleştirilmesindeki "esas kitle" mertebesine kendiniz mi yükselttiniz, yine bir pseudo-tarih'ten mi alıntı yaptınız? Anadolu Türkleri, Anadolu Beyliklerinin, Osmanoğullarının, Karamanlıların, Aydın, Menteşe, Dulkadiroğullarının devamı mıdır; Harezmşahlar'ın devamı mı?
Yerleşik Türkler, yada yerleşik İskitler yoktur demiyorum. Ancak Türklerin de, İsktilerin de asıl büyük kitleleri göçebeydi, siz de biliyorsunuz. Anadolu'ya gelen Türkmen boyları da göçebe topluluklardı. 12. yüzyıldan itibaren şehirlere yerleşip merkezi beylikler kurmaya başladılar. Ancak o tarihte bile, şehir etrafındaki kırlıklar göçebe yaşam alanlarıydı. Hazarlar'ın Anadolu'ya gelip burayı Türkleştirmiş olması ise hiç duyulmamış bir teori olmalı. Hiç mi Musevi izi bırakmazlardı öyle olsaydı? Hazarlar'ın izini Avrupa Yahudilerinde aramak daha doğru bir tercih olacaktır. Bu konuyu merak ediyorsanız "13. Kabile" adlı kitabı tavsiye ederim. Ancak Hazarlar'ın Anadolu ile yakın bir ilişkileri olduğunu hiç sanmıyorum.
"bilakis bırakın başkalrını göçebe yapmayı kendileri yerleşik düzene geçtiler." demişsiniz.
Söylemediğim şeyleri düzeltip durmuş, üzerinde tartışmadığımız konularda kültür paralayıp gösteri yapmışsınız.
Türkler Anadolu'yu Türkleştirdiler derken, "yerleşik halkı göçebe yaptılar" iddiasında değilim elbette. Ki, yerleşikleri göçebeleştirmek de, tarihte görülmemiş bir durum olmasa gerek. Kast ettiğim, yerleşik hayata geçip tarım yapmaya başlayan Türklerin etraflarındaki toplulukları Türkleştirmesi, onlara dillerini benimsetmeleri. Eğer Anadolu'ya gelen Türkler, buradaki yerli halkı topyekün sürmediler, veya kılıçtan geçirmedilerse, eninde sonunda meydana gelen hadise bu değil mi, nesine itiraz ediyorsunuz?
Bunu neden tartışıyorduk? Siz, İskitler'in Türkler tarafından asimile edilmiş olamayacağına dair mesnetsiz ve mantıksız bir iddianın peşindesiniz. Oysa neden asimile edilmiş olamasınlar? Kendilerinden daha kalabalık yerleşikleri, üstelik daha kısa sürede Türkleştiren Türkler, Hazar'ın doğusunda; kendilerine yakın bir kültürü olan, siyasi birlikten yoksun İskitleri 2 bin yıl içerisinde neden asimile edemesin? Mantığı nedir bunun?
Bunca tartışmada aslında cevaplamaya değer tek bir soru sordunuz, tek bir yerinde yorumunuz var: Peki neden bir tane bile İran dili konuşan halk yok? Uzaya mı gitti, yerin altına mı girdi?
Sümerce, Etrüskçe, Ubıhça nereye gittiyse, İskitçe de oraya gitti! Bu dillere ölü diller denir. Bugün dünyada konuşulmamaktadır. İskitçe de bir ölü dildir. Eğer birileri hala bozkırda İskit dilini konuşuyor olsaydı, zaten İskitçe ölü bir dil olmazdı. Bir şekilde tarih sahnesinden çekildi, yok oldu, uçtu... Bu yazgıyı taşıyan ne ilk dildi, ne sonuncu dil... Orta Asya'nın milat döneminden başlayarak son derece yoğun bir şekilde Türkleşmesi bu sonu hazırladı. İskitçe'nin Orta Asya'da hala yaşayan bir kalıntısı olmalıydı. Ama yok. Normaldir, nitekim 2000 yıl boyunca Altay halkları at koşturup durdular bu bölgede. "Bugün neden Orta Asya'da hiç İran dili yok?" diye soran biri, eğer cevaplanmayı bekleyen bir soru soruyorsa, "Demek ki hiçbir zaman burada İran dili yoktu" neticesine kendi kendine çoktan varmıştır, halihazırda. Ancak gayet iyi biliyoruz ki, Orta Asya'da bir çok İran dili vardı; Saka* dili, Harezm dili, Soğdca, Baktria dili, ve dahi diğer Hint-Avrupa dilleri, Kuşanca, Toharca... Bunlar gayet iyi bilinen, belgeleri olan yazılı diller. Ama bugün yoklar! Uçmuşlar, uzaya gitmişler! Ne yani, hiç var olmadılar mı?
(Saka kelimesini burada İskit'in eşanlamlısı olarak değil, bir dil için kullandım: http://en.wiki.x.io/wiki/Khotanese_language)
İskit dilinin yaşayan üç akrabası var. Afganca, Yagnobi ve Oset dilleri. Bütün hepsi bu. Yani buhar olup uçmuş ama, bir kalıntıları da kalmış. Siz ne diyorsunuz şimdi? "İlla ki Kazak bozkırında olsun bu örnek, kabul etmem" mi diyorsunuz? Kazak bozkırının bu özel önemi nedir, anlamadım ki, Orta Asya Kazak bozkırından mı ibaret? İskitler sadece burada yaşamış değiller ki?
Belki o zaman şunu da cevaplamak istersiniz: İskitçe, Orta Asya'da olduğu kadar Karadeniz kıyısında ve Doğu Avrupa'da da konuşuluyordu. Madem İskitler Türkçe konuşuyordu, neden bu bölgelerde bir tane İskit döneminden kalan ve Türkçe konuşan halk yok? Kırım'ın tarihi, bu bölgedeye Türkçe'nin gelişi belli. Üstelik Ukrayna'nın başka yerinde hiç Türkçe yok, niye? Polonya'da, Belarus'ta, Romanya'da neden Osmanlı öncesinde yaşayan Türkler yok? Buralar da İskit ülkesiydi?
"Sogdlar tarihten silinmemiştir. Torunları taciklerdir. (...) Bi kere sogdinya iranın yanı bitişik. Taciklerin yaşadığı yer iran veya hindistana çok mu uzak? Bu dediğiniz yerin pontik ve kazak stpleri ile uzaktan yakından hiçbir alakası yok."
Soğdlar tarihten silinmiştir. Soğdca ölü bir dildir. Tacikler kısmen Soğdların soyundan gelseler de, Farsçayı benimsemişlerdir. Soğdlar İskitler gibi bir doğu İran dili konuşuyorlardı ve İskitlerle sınırdaştılar. Fakat İskitler gibi göçebe değillerdi. Soğdları örnek vermemdeki amaç, Orta Asya'da İrani halkların son derece yoğun faaliyet gösterdiğini anlatmaktı. Mesela Partlar da Orta Asya'dan gelip İran'a egemen olmuş, bir zamanlar göçebe kültüre sahip bir halktı. İskitler'e de çok benziyorlardı. Aslında yanılgınızın nedeni bu. Orta Asya Türklerin ilk anayurdu değildir. Olsa olsa Hint-İran halklarının anayurdudur. İran Platosu'na, Hint Yarımadası'na ve Karadeniz kıyılarına doğru yapılan tüm Aryan göçlerinin merkezi Orta Asya, hatta bugünkü Kazakistan'dır.
"(Issık Kurganındaki tabletle ilgili) Yazıları okuyanlar var, Türkçe olarak ama iran diili okuyan kimse yok. Neden acaba."
Sanırım İskitler'i İranlı yapmak için hokkabazlığa gerek duyulmadığından yok... Çözülemeyen bir yazıyı Türkçe okumak için maşallah herkes seferber olmuş. Kendilerince başarılı da olmuşlar hani. 20 ayrı yöntemle inceleyip 20 ayrı anlam çıkarmışlar. Hepsi de muvaffak olmuş Türkçe okumada, nasılsa! Biri 28'inde ölen tiginden bahsediyor, öteki askerine emir veriyor, biri kozmostan gelen oktan bahsediyor. Hepsi Türkçe, hepsi anlamlı, maşallah!
"ama sizin görüşünüze uygun olmadığı için bunlar aptal birşeyden anlamayan gerizekalı, gerzek ve güvenilmez kişiler olarak adlandırılıyor."
Bu sıfatları o kişiler için düşünmedim.
Ortaya koyduğum yanlış egzonim olgusuna karşı çıkacağınız tek nokta bu mu? Ben hiçbir ortaçağ yazarını kabul etmeyelim demiyorum. Ama ortaçağ yazarlarını kabul edeceğiz diye, "Van o kadar soğuktur ki, damdan dama atlayan bir kedi havada donuverir" diyen Evliya Çelebi'ye bakarak Van'ın bir zamanlar eksi 20 bin derece ısıda olduğunu düşünmeyelim. Oralarda geçen iskit tanımı kültürel bir olguya işaret ediyor, etnik değil. Bunu anlamak için tarihçi olmaya gerek yok. Burada büyük bir yanılgı içindesiniz. Şunu söylüyorsunuz:
"Yahu 12 ve 13. yüzyılda anadoluda türkçe konuşan beylikleri ve iskit olarak adlandırıken yazışmalarını farsça yapan büyük selçuklu devletini iran develti olarak adlandırmasını dahi görmemek , bizans ve yunan metinlerindeki iskit adının bir dili(Türkçe) konuşan halkları betimlemek için kullanıldığını görememk için ya ırkçı ada hint avrupa dinine tapan birisi olmak lazım sanırım."
Anadolu'da Türkçe konuşan GÖÇEBELER bir avrupalıya göre İskit'tir. Ancak resmi dili Farsça olan Selçuklular Fars'tır. Onlar meselelere bizim kıstaslarımızla bakmıyorlardı emin olun. Mesela göçebe bir Macar boyu için de rahatlıkla İskit diyeceklerdi. Bir soruyu 30 kere yazarak tekrarlamak sizin için iyi bir yazma çalışması olmuştur. Belki biraz daha dikkat edersiniz imlanıza, yazımınıza. Bir başka cümleyi de 50 kere yazın. Bu arada ben de size bir soru sorayım:
İskitlerin Türk dilli olduğuna dair 1. el kaynak gösterir misiniz? Farnag 02:01, 24 Nisan 2010 (UTC)
Dil ve Millet Kavramı
Tarih anlayışımızı sadece bize bıraktığı izlerle şekillendiriyoruz.Bir düşünelim başka milletleri nasıl tanıyoruz? kitaplarla,gazetelerle,tv,internet v.s. yoluyla. Yani bunlar bize ne kadar doğru bilgi veriyorsa o kadar doğru! Biz Türklerin hala fes giydiğini sanan milletler yokmu? Belkide binlerce yıl sonra pek çok iz silinince Selçukluları bir İrani kavim sanacaklar. — Bu imzasız yazı 78.187.6.183 (mesaj•katkılar) tarafından eklenmiştir.
yalanlara cevaplar 2
Söylediklerinizi sanki ilk defa duyuyorum sanki bunlar üzerinde bir bilgim yok, sanki bunları bilen tek sizsiniz gibi bir havanız var. Yahu Avrupalı arkadaşlarla bu meseleyi sayfalarcca tartıştık, hem onların getirdiği argümanlar daha sağlam ve yere basandı(gerçi gene tuzla buz oluyorlardı sonunda ama) çünkü konuya hakimdiler. İki üç roux kitabı bir iki ansiklopedi maddesi okuyup gelmiyorlardı buraya.
hatta bak onların söylediklerinin çarpıklığını ortaya koymak için şu diyaloğu yazmıştım.
S: Supporter of İndio Europan theory
M: Me (yani benim)
M: Why yuo indio- europize every people in the ancient world.
S: WE dont do. they speak indio europan language.
M: But your starting hypotesis anatolia or kurgan it starts them Bc. 5000 or 4000. Yuo got any linguistic source?
S: they speak indio europan language
M: At these hypotesis you made horse nomads, farmers, or hunter gatherers you make all of them İndio-euroapan; is it logic.
S: they speak indio europan language
M: Your hypotesis says Europa, caucasia, north of black sea, anatolia, middle asia, altai region, syberia all of there populated by indio-europans from bc. 6000 to end of first age. there are huge differces at this regions, cultural, religional, economic, at every part of thier life. How yuo unite them İndio europanic.
S: they speak indio europan language
M: First writings found in the world, sumerian. But it isnt indio europan. How you examine this.
S: İt must be indio europan. More serius reseach will show it.
M: But most of research show its very similar to turkish.
S: No. No Turks at anatolia, midlle asia , todays east and west turkestan, syberia no turks here to the huns. Ony iranians here. Ony iranians. İ-ra-ni-ans. ONLY İRANİANS. NO TURKS. Only hint europans, iranians. And Turks barbarian. They cant have civizilation like sümerians have. (This bold sentences said by most of indio-europan historians)
M: Turks and mongolians are horse nomad too. How yuo prison them to todays mongolia only. Why they dont go euroasian steppes?
S: Onlyyyyyy İraniiiiiiaannnn Noooo Turk or mongol. İranians speak indio europan. We indio europans at eveywhere. We create civizilation.
M: At 1000 Bc a viking from norseland, a horse nomad from scytia, a people from india, how yuo unite them same. Yuo said laguage. When they came togather they dont understand each others language. Their culture, religion etc diffrent.
S: They are indio europan. Europans eveywhere.
M you call all white peoples indio-europan. Why?. İts totally ridiciolus and racial.
S: We are aryaaaannnnnn!!! We made civizilation.
M: but your theory isnt eurocentric. Right?
S: yes we hate eurocentrisim. but love indio europans. Turks are barbarian.
Bu diyaloğuma sende cevap verirsin. Onların verdiği cevap avrupalılar avrupalıdır, hintliler hintlidir den öteye geçemedi.
aşağıda vereceğim yazıyı oku bkalım iyice burda dilbilim dahil bütün sorulara cevaplar var.
(ama lütfen önyargılarından sıyrılmış olarak oku)
Burada yapılan yanlış dilbilimsel okumaları istediğin 1. el kaynakları bütün sorularının cevaplarını bulacaksın.
Scytho-Sarmatian ethnic roots of Türks
http://s155239215.onlinehome.us/turkic/20Roots/ZakievGenesis/ZakievGenesis125-165En.htm
Gelelim yalanlarınıza;
-
- -
- -
- Yazdıklarınıza dünyanın hiçbir yerinde, ne bir İngiliz, ne bir Japon kimse inanmaz da; Türkiye'den birileri kendini sizin milliyetçi ve etnosentrik rüzgarınıza kaptırmasın, pseudo-tarihinizi üstü örtülmeye çalışılan gizli gerçek zannetmesin.
-
- -
- -
- Siz öyle zannedin, Türk, macar, hint, rus bir sürü tarihçi var hint avrupa teorisine karşı olan en büyük karşıtlıkta bizden değil hintlilerden gelmekte. Azıcık literatürü bilseydiniz (bilmiyorsunuz, ne yapalım bilmediğinizidemi söylemeyelim.)
-
- -
- -
- Yahu... Bunun için nasıl bir belge istiyorsunuz ki? Dilbilimciler yaşayan dillere bakar, aralarındaki ilişkiyi inceler, hangi kökten geldiklerini, hangi dillerle akraba olduklarını ortaya koyarlar. Tabii ki belgelere başvururlar. Eski metinleri, birbiriyle ve günümüzdeki dillerle karşılaştırırlar. Ama belgenin olmadığı durumlar olabilir. İskit dilinde olduğu gibi. Başka metinlerdeki o dile ait şahıs adlarına, yer isimlerine bakarlar. O dilin olası yaşayan temsilcilerini incelerler, falan filan... Dilbilimci değilim. Kendi teknikleri ve metodolojileri vardır sanırım. Ancak siz "İskitler bir İran dili konuşuyordu" diyen bütün dilbilimcileri Hint-Avrupacı ilan edip sözüne inanmazsanız, onların söylediğini dikkate alıp size sunan bana da "Kaynağın nedir?" diye diretirseniz, bana diyecek tek bir laf kalmıyor artık. Yok, evham yaptıysam ve siz sadece "Hangi dil bilimci, İran dilinin ne zaman ayrıldığını nerede söylüyor?" gibi makul bir soru soruyorsanız, yukarıdakileri dikkate almayın. İngilizce İskit maddesine bakın, alttaki kaynakçayı inceleyin. Kim ne demiş görürsünüz.
-
- -
- -
- Bana hikaye anlatıyorsunuz. Dilbilimciler böyle demişmiş. Ben onu yazan kişilere de aynı soruyu soruyorum. Onlarda ortaya kaynak koymuyorlar. M.ö 4000 de iki dil varmış birbirinden ayrılmış. Kaynak-yok, arkeolojik data, yok, yahu o zamnda sümer resim yazısı dışında yazı yok. sizin burada sürekli görüşlerini ortaya attığınız sözde tarihçiler de böyle böyle olmuştur diyerek hikaye anlatıyorlar. Problem burda zaten hint-avrupa teorisi tarih felan değil burada sizin kendi ağzınızla kanıtladığınıuz gibi masal. Kaynağınız yok, söylemlerinizide kanıtlayamıyorsunuz. Burayı okuyan herkes bu arkadaşın hikaye anlatığını bu yazısından açık açık görsün.
-
- -
- -
- Franzıca'nin Latin dilinin doğrudan mirasçısı/devamı olduğunu bilmiyorsanız, ağlanacak halinize gülüyorsunuz demektir.
-
- -
- -
- Şu an latinceye en benzer dil romancadır.Fransızca değil. Frnasıca latinceden çok kelime almıştır fakat cümle yapısı farklıdır. Cehaletinizi daha ne kadar yüzünüze vurmamı istiyorsunuz.
-
- -
- -
- Hint-Avrupa teorisi diye küçümsediğiniz şey bir teori falan değil. Ortada Hint-Avrupa dil ailesi diye koskoca bir gerçeklik var. Dünyada en çok kişinin konuştuğu dil ailesi. Şimdi "Arnavutça bir Hint-Avrupa dilidir" demek size göre "Hint-Avrupacılık yapmak" mı demek? Yani, ne hipotezi, ne savunması!!!,
-
- -
- -
- Şimdi tam eas hint avrupacı oldunuz.Onlarında sözleri çıkmaza girdiğinde aynı şeyler söylüyorlar. Almanya ya gidip neonazileden üstün aryan ödülünü alabilirsiniz.
-
- -
- -
- Hint-avrupa dilgrubu dediğiniz şeyi,n kökenini ne olduğunu nasıl ortaya atılıp nerlerden beslendiğini biliyormusunzu.
-
- -
- -
- Hipotez demişsiniz, kurgan ve anadolu hipotezi denilen saçmalıkları hint avrupa dil-grubunun temellerini oluşturduğunu biliyormusunuz.?
-
- -
- -
- Hiçbirşeyden haberiniz yok.
-
- -
- -
- Tabiki hint-avrupa teorisi gibi hint-avrupa dil grubuna da bilimsel nedenlere dayanarak karşı çıkıyorum. Çünkü ben araştıran sorgulayan biriyim, hint avrupa dininden değilim. (isterseniz bunun ayrıntısınada girebilirim.
-
- -
- -
- Irkçılık, sömürgecilik, Naziler... Hepsi doğru olsun söylediklerinizin. Bu ne anlama gelir? Hint-Avrupa dil ailesi diye bir şey yok mu dünyada? Nedir yani? İskitler'in Hint-Avrupa dili konuştuklarını söylemek, gizli şer odaklarının dünyayı daha rahat ele geçirmesine/yönetmesine/sömürmesine... Artık her neyse korktuğunuz; nasıl yardımcı olacak? İskitler Hint-Avrupa dili konuşuyor diye bizi kandırınca teslim olup sömürge haline mi geleceğiz, nedir?
-
- -
- -
- -
- Evet, Hint avruapa dil ailesi diye bir şey yok.
-
- -
- -
- Bakın Bu teoriyi kullanarak ruslar orta asyaya ingilizler hindistana Atalarımızın topraklarınıa geri dönüyoruz diyerek sömürge ve işgali meşrulaştırdılar. Nazizmin ve avrupa ırkçılığın temel taşlarından biridir bu teori. üstün aryan ırkını bulacağız diye (üstünaryan lafı nerden gelmektedir, Türklerden değil herhal)kaç milyon masum insanın kanına girdiler. İster dil grubu linguistik olsun , ister tarih olsun bu saçmalıkları yazanlar milyonlarca masum insannın öldürülmesinden birinci derecede sorumludurlar. Sizde onların savunucusunuz yakışır.
-
- -
- -
- İskandinavyadaki saami lerin soykırıma uğraması yine bu aryan tezi kaynaklıdır. Siz bilmiyorsunuz. Aşırı cahilsiniz. Azıcık okuyup öğrenin.
-
- -
- -
- Hint- Avrupa (ister dil grubu ister tarihi) batılıların politik amaçlarına uygun olarak yazılmış bir politik propoganda aracıdır.
-
- -
- -
- Taraftan bir örnek vermeniz sizin politik görüşünüzü aqnlama açısından son derece uygun olmuş.
-
- -
- -
- Siz buraya gelen yerleşik Türk yok dediniz bende var dedim ve tezimi ispatladım. İstediğiniz kaynağa bakın bunu göreceksiziniz. Bu konuyu uzatmayacağım.
-
- -
- -
- Ayrıca burada sorduğum bir çok soru var. Hiçbirine cevap verememişsiniz. Açık açık bu sorulara cevap veremiyorum, bilmiyorum veya verebilecek bir cevabım yok
-
- -
- -
- Sümerce, Etrüskçe, Ubıhça nereye gittiyse, İskitçe de oraya gitti! Bu dillere ölü diller denir.
-
- -
- -
- Sümercede, iskitçedei Etrüskede yok felan olmadı. ölü dil diye bir şey olmaz. Ancak o hint avrupa masallarında olur. tek örnekle çürütüceğim masalınız. Sümerce dumuzi vardır. Bir tanrı ismidir, sümer mitolojisi içinde çok öenmlidir. Buguün Türkçede kullandığımız domuzda kelimeside , temmuz kelimeside oradan gelmektedir. Dil ölüyor ama hala Türkçede kullanılmay devam ediyor. latincede kaç tan etrükseçe kelime ve dilbilisi yapısı var biliyormusnuz? Hint avrupacıcılara yakışan bir mantık.
-
- -
- -
- Sümerce, Etrüskçe, Ubıhça nereye gittiyse, İskitçe de oraya gitti! Bu dillere ölü diller denir. Bugün dünyada konuşulmamaktadır. İskitçe de bir ölü dildir. Eğer birileri hala bozkırda İskit dilini konuşuyor olsaydı, zaten İskitçe ölü bir dil olmazdı. Bir şekilde tarih sahnesinden çekildi, yok oldu, uçtu... Bu yazgıyı taşıyan ne ilk dildi, ne sonuncu dil... Orta Asya'nın milat döneminden başlayarak son derece yoğun bir şekilde Türkleşmesi bu sonu hazırladı. İskitçe'nin Orta Asya'da hala yaşayan bir kalıntısı olmalıydı. Ama yok. Normaldir, nitekim 2000 yıl boyunca Altay halkları at koşturup durdular bu bölgede. "Bugün neden Orta Asya'da hiç İran dili yok?" diye soran biri, eğer cevaplanmayı bekleyen bir soru soruyorsa, "Demek ki hiçbir zaman burada İran dili yoktu" neticesine kendi kendine çoktan varmıştır, halihazırda. Ancak gayet iyi biliyoruz ki, Orta Asya'da bir çok İran dili vardı; Saka* dili, Harezm dili, Soğdca, Baktria dili, ve dahi diğer Hint-Avrupa dilleri, Kuşanca, Toharca... Bunlar gayet iyi bilinen, belgeleri olan yazılı diller. Ama bugün yoklar! Uçmuşlar, uzaya gitmişler! Ne yani, hiç var olmadılar mı?
-
- -
- -
- (Saka kelimesini burada İskit'in eşanlamlısı olarak değil, bir dil için kullandım: http://en.wiki.x.io/wiki/Khotanese_language)
-
- -
- -
- İskit dilinin yaşayan üç akrabası var. Afganca, Yagnobi ve Oset dilleri. Bütün hepsi bu. Yani buhar olup uçmuş ama, bir kalıntıları da kalmış. Siz ne diyorsunuz şimdi? "İlla ki Kazak bozkırında olsun bu örnek, kabul etmem" mi diyorsunuz? Kazak bozkırının bu özel önemi nedir, anlamadım ki, Orta Asya Kazak bozkırından mı ibaret? İskitler sadece burada yaşamış değiller ki?
-
- -
- -
- Belki o zaman şunu da cevaplamak istersiniz: İskitçe, Orta Asya'da olduğu kadar Karadeniz kıyısında ve Doğu Avrupa'da da konuşuluyordu. Madem İskitler Türkçe konuşuyordu, neden bu bölgelerde bir tane İskit döneminden kalan ve Türkçe konuşan halk yok? Kırım'ın tarihi, bu bölgedeye Türkçe'nin gelişi belli. Üstelik Ukrayna'nın başka yerinde hiç Türkçe yok, niye? Polonya'da, Belarus'ta, Romanya'da neden Osmanlı öncesinde yaşayan Türkler yok? Buralar da İskit ülkesiydi?
-
- -
- -
- -
- Buradaki tartışmamızı okuyan bütün dostlar , bana karşı fikirler öne sürmeye çabalayan bu arkadaşın cehaletinin en yüksek olduğu nokta bu olmuş. Sadece burada yazdıkları bile kendisinin söylediklerini asla ve kati surette ciddiye almamız gerektiğini göstermektedir.
-
- -
- -
- 1) yazdıklarımı anlamaıyorsunuz ben orta asyada değil pontik ve kazak steplerinde dedim. Bunun cevabını veremediniz. Çünkü yok. Yukarıya yazdığınız gibi buhar olup uçtu desiniz.
-
- -
- -
- 2) Kuşanca, toharca, saka dili bunların hint avrupa dili olduğunu siz söylüyorsunuz. Buda başka bir yalan. başta kaşgarlı mahmut olmak üzere o dönemde yazılmış bü(çoğu uygur) eseri toharları bunlar Türktür , Türk dillidri diyor ama bizim hint avrupaacılar ne yapsın kaynakları onlar dedi oldu.
-
- -
- -
- 3) Sogda ve baktria dilinin iskitlerle uzaktan yakından alakası yok.
-
- -
- -
- Ama en son paragraf herhalde cehalet ın en yüksek merytebesine ulaştığı nokta. Yaqhu Avrupa hun, avar, tuna ve volga bolgarları, hazarlar, sabirler, astarhan, altın ordu, kazak ordaları, yakutlar (sakalar iskitlerin torunları), kıpçaklar, ve en son kırım tatarları bunların hepsi kazak ve pontik bozkırlar yani iskit ülkesinde. Cehaletin bu kadarı ancak tahsille mümkündür.
-
- -
- -
- -
- -
- Aslında yanılgınızın nedeni bu. Orta Asya Türklerin ilk anayurdu değildir. Olsa olsa Hint-İran halklarının anayurdudur. İran Platosu'na, Hint Yarımadası'na ve Karadeniz kıyılarına doğru yapılan tüm Aryan göçlerinin merkezi Orta Asya, hatta bugünkü Kazakistan'dır.
-
- -
- -
- Bunu burdaki yazıları okuyan herkes gözlerini açıp üç-dört defa okusun. Mesele neden poltiktir dediğmide anlasın, bize dedikleri şu sizin anayurdunuz moğolistan , hadi gidin moğolistana.Ama bu ırkçı yalanları teker teker çürütüyoruz bu şekilde daha da çoğalacak bu yalanların çürütülmesi , insan içine çıkaak yüz bulamayacak bu teroriyi savunanlar gelecekte.
-
- -
- -
- -
- Hint-Avrupa aryan göçüne dair hiçbir arkeleojik, yazılı veyahut kültürel delil yok. Sadece masabaşı dilbilim yalanlarına dayalıdır. Varsa kanıt koyunuzki yok.
-
- -
- -
- Bu konu hakkında yukarıya yazdığımı görseydinzi anlardınız. ;
-
- -
- -
- Bİz Avrupamerkezci tarih bilimini geleneksel tarih bilimi olarak adlandırıyoruz. Avrupamerkezcilik bir tür etnosentrizim (etnikmerkezcilik) olarak değerlendirilmektedir. Avrupamerkezcilik feodal avrupanın birbirine geçmiş sınırlarında ortaya çıktıktan hemen sonra insanlığın kalan kısmını kendi bilimsel-teknolojik seviyesine göre değerlendiren Avrupalı halkların dünyadadaki gelişimin ön safında yer aldıkları bir sırada yayıldı. Bu akım hümaniter bilimlerde tarih meselelerinin ve bugünkü Avrupalı , DAha geniş anlamda hint avrupalı halkların durumunu inceleme sürecinde ortaya çıktı. Avrupalı halkların problemlerini inceleyen batılı bilim adamlarıi tabii olarak ilk planda kendi problemlerini ele aldılar ve diğer halkları görmezlikten geldiler. Böylece tabii olarak doğan Avrupamerkezcilik tarih biliminde kendi pozisyonunu yavaş yavaş sağlamlaştırdı.
-
- -
- -
- Avrupamerkezcilik bir bilim değil , Öncelikle Avrupalıların ve Hint- Avrupalıların çıkarlaı ile ilgili tarihi meselelerin halinde Avrupanın en başında beri Avrupalılara ait olduğunu, Asyanın pek çok bölgesinde yanlızca Hint Avrupalıların yaşadıklarını , kendilerinin dışında kalan halkların bugün yaşadıkları topraklara oldukça geç dönemde çıkıp geldiklerini ispat etmeye çalışan Avrupalıların daha geniş kapsamı ile Hint Arupalıların ideolojisidir. L.N Gumilev (http://tr.wiki.x.io/wiki/Lev_Nikolayevi%C3%A7_Gumilyov) oldukça manidar bir şekilde Avrupamerkezciliğin "tüm dünyayı Avrupanın sadece barbar bir kenar mahallesi" olarak gördüğünü kaydetmektedir. Gumilev, tsyaçiletniye vokrug kaspiya syf 319
-
- -
- -
- Hint Avrupai bilim adamları eski ve henüz bilinmeyen dilleri incelerken hiçbir mesnetleri olmadığı halde bu dilleri hint -avrupa ailesine dahil ettiler. Örneğin alman bilim adamları pers dilini miladi 1 . yüzyılda merkezive orta asya sakinleri toharlara malediverdiler. hiçbir yeterli delil hint avrupalılara mesnet gösterilen M.ö 18-13. yüzyılda eski anadoluda merkezi ve kuzey kesiminde yaşayan hatti-Luvilerin yine M.ö 2. binyılda ve 1. binyıl başlarında küçük asyanın kuzeybatı kesiminde yaşayan frigyalıları ,M.Ö 4.ve 3 yüzyılda yaşamış trakları aayrıca iskit sarmat alan as kuşan sogdian harzemli, parth v.b lerin etnik yapıları ve dilleri titiz bir şekilde incelenmeldir.
-
- -
- -
- Türkologlar uzun bir süre geleneksel Avrupamerkezcilik masalllarının peşine takılıp gitttiler ve gitmeyi sürdürdüler ve birçoğu hala bu yolda gitmeye devam etmektedir. Onların kimine göre göre Türklerin Ata yurdu altaylardı ve güya ancak daha sonraları , özellikle kavimler göçü sırasında Avrasyanın diğer bölgelerine gitmişleridi.
-
- -
- -
- Fakat tüm bunlara rağmen Avrasyanın bir çok bölgesinde Türklerin milattan çok eski bir süre önce var oldukları ve kadim zengin kültürlerinin oonlar tarafından kurulduğu ispat eden objektif araştırmalar yapılmaya başlanmıştır.
-
- -
- -
- Avrupamerkezcilik ve sömürgecilik
-
- -
- -
- Biraz önce belirttiğimiz gibi Avrupamerkezci bilim diğer halkların tarihte oynadığı rolü özellikle küçümsemek amacı taşımıyordu. Fakat bu akımı savunan bilim adamlarıa arasında sömürgeci politikalara hizmet eden milliyetçilerde vardı. Bunlardan bazıları sömürge haline getirilen ülkelerin tarihi rolünü küçümsemek suretiyle kendi halklarını büyüklüğünü gösterme gayretine düştüler. S.N Artanovsky, Avrupa kapitalizminin müstahsil güçleri, geliştirdikten ve milliyetçi tezatları geliştirdikten sonrasömürücü politika ve "üstün Batılı" teorisi için zemin oluştuğunu farketmiştir. Avrupamerkezci öğretilerin bir parçası olan milli patriotizm bir noktada başkalarına karşı beslenen şövansit duygular ile gelişmiştir. Siyasete bulaşan Avrupamerkezciler kolonileri olan ülkelerde bir zamanlar hint avrupalıların yaşadıklarını, şimdi oralarda yaşayan alkların ise göçebe veya sabık fatihler olarak ispat etmye girmişlerdir. syf 27,28,29,30
- -
-
http://www.turkdirlik.com/Bilgimece/Turkoloji/Tarih/ABatur0002.htm
http://www.turkdirlik.com/Bilgimece/Turkoloji/Tarih/ABatur0001.htm
Şimdi Türk araştırmacılarla hiçbir ilgisi olmayan hintli araştırmacıların söylediklerine bakalım;
David Frawley; http://en.wiki.x.io/wiki/David_Frawley
- Yazının tamı için; http://www.hindunet.org/hindu_history/ancient/aryan/aryan_frawley.html
Benzer bir yazı;
http://www.archaeologyonline.net/artifacts/aryan-invasion-history.html
İzlemeyi önerdiğim açıklayıcı videolar.
http://www.youtube.com/watch?v=MO8-JCK45tc&feature=related
http://www.youtube.com/watch?v=_K0aTOTW8hU&feature=related
http://www.youtube.com/watch?v=zsLbejnRjV8&feature=related
Tüm bunlara rağmen hint avrupa teorisi vikipedi de nasıl tek ve değişmez gerçeklik olarak sunulur?
Bu teoriyi savunan arkadaşların buraya aktardığım bilgilere verecekleri cevaplar nelerdir?
1. el kaynaklar,
Yukarıdaki yazılarda da yazılı.
şimdi siz bana 1. el kaynaklarınızı gösteriniz.
Not: sayfadaki - ler bir modetörün burda yazmamı engellemi çabası ürünüdür. Nedenini bana sormayınız. Kendisine sorunuz.
--Balabanpasa 11:00, 24 Nisan 2010 (UTC)
Cevaplara cevaplar
Öncelikle ne demişler: Çamurla oynarsan üzerinde bulaşır. Hata bende ki, bu seviyedeki üslubu hala muhatap alıp cevap yazıyorum. Ne yalancılığımzı kaldı, ne cahilliğimiz. Cahilliği de kabul ederim de, bir de cahilin aşırısı olduk üstelik. Aşırı cahilliğe de eyvallah. Ancak o Nazi yakıştırmasını size, misliyle iade ediyorum. Asıl Nazi sizsiniz. Aynı şeyin Türk versiyonusunuz. Türk Nazisiniz siz de!
Naziler Aryan ırkının üstünlüğü saplantısına kapıldılar diye tarihteki Aryan halkından bahsetmek sizin gelişmemiş mantık örgünüzde hemen Nazi çağrışımı yapabilir. Ancak Nazi falan değilim, ve emin olun ırkçılığa sizden fazla karşıyım. Hatta şöyle söyleyeyim, sizin gibi ırkçı değilim. Ama siz, tıpkı Naziler gibi ırkçısınız. Şöyle demişsiniz:
"bu saçmalıkları yazanlar milyonlarca masum insannın öldürülmesinden birinci derecede sorumludurlar. Sizde onların savunucusunuz yakışır."
Şimdi kimin hangi günahları savunduğunu anlamak için size Ermeni soykırımıyla ilgili bir soru sorarım, asıl kimin ırkçı olduğu ve masumların katledilmesini nasıl onaylayabildiğini/hoşgörebildiğini daha rahat anlarız. Kim Nazilerin kafa yapısında, daha rahat çıkar ortaya. O yüzden bu Nazi benzetmelerini ulu orta kullanmayın derim size, renginizi belli etmiş olursunuz.
Ayrıca gerçekten bilmediğiniz konularda ahkam kesmeyin. Nazilerin ırkçılığıyla; bugün bir halkın Hint-Avrupa dil ailesi mensubu bir lisan konuştuğu gerçeğinin birbiriyle alakası yok. Naziler Slavlar'ın Aryan olmadıklarını düşünüyorlardı, bu yüzden milyonlarca Rus'u öldürdüler. Amaçları topraklarını ele geçirip Ruslar'ı köleleştirmekti. Ancak Ruslar bir Hint-Avrupa dili konuşuyorlar; Almanlar gibi... Öte yandan Hint-Avrupa dili konuşmayan Macarlar, İkinci dünya savaşında Nazi Almanyası'nın yanındaydı. Türkiye'de daha geçenlerde milliyetçi bir sendika Hitler'in ruhuna helva dağıttı. Öte yandan Nazi belasını dünyadan kaldıran da herbiri Hint-Avrupa dili konuşan Ruslar, İngilizler ve Amerikalılar oldu. Yani dünya öyle Hint-Avrupacılar ve onun karşıtları olarak ikiye ayrılmış değil, sizin çarpık algınızdaki gibi...
---
"İskandinavyadaki saami lerin soykırıma uğraması yine bu aryan tezi kaynaklıdır. Siz bilmiyorsunuz. Aşırı cahilsiniz. Azıcık okuyup öğrenin." demişsiniz.
Belki önce siz, Sami halkının yaşadığının soykırım değil zorunlu asimilasyon olduğunu öğrenmek istersiniz. Tabii ki asimilasyon da bir insanlık suçudur. Ama bunun nedeni "aryan tezleri" falan değildir. Bu da yine, sizin hüsnü kuruntunuz. Samiler asimile edilmeye çalışıldı, çünkü farklılardı. İsveçliler, Norveçliler bir Çin-Tibet dili konuşsaydı, yine aynı gayrıahlaki yola başvuracaklardı. Peki, Türkiye'deki etnik azınlıklar neden Cumhuriyet tarihi boyunca asimile edilmeye çalışıldı, AYRAN tezleri yüzünden mi? Demek ki, bunun Hint-Avrupalılıkla bir ilgisi yok, vicdanla, insan haklarıyla, demokrasiyle bir ilgisi var.
---
"Hint- Avrupa (ister dil grubu ister tarihi) batılıların politik amaçlarına uygun olarak yazılmış bir politik propoganda aracıdır."
Yerçekimi kanunu da, Napolyon Fransası'nın yayılmacı felsefesine temel teşkil etmek için kurulmuştur!
Hint-Avrupa dil ailesi diye bir şey yoktur demenin mantığını gerçekten anlayamayacağım. Artık inkarın, hayaldünyasında yaşamanın sıradışı bir örneği gerçekten. Herifler yıllarca çalışıp Hint-Avrupa dilinin ilk şeklini bile oluşturdular. Nerdeyse o dilde aralarında sohbet eidyorlar. Hintçe'nin, Farsça'nın İngilizce'nin, Yunanca'nın akrablık ilişlileri ayan beyan ortada. Ama siz nasyonalist için böyle bir şey yok. Eh, güneş diye bir şey de yok o zaman, haydi ispat edin bana?!?!
---
Bu arada şu kendi kendinize İngilizce soru sorup yanıtlamanızdaki gayeyi anlamadım? Neyi amaçladınız? Indo-European kelimesini sizinle aynı şekilde yanlış kullanan, sizin gibi büyük I'leri İ ile yazan, civizilation'ı aynı şekilde yazan birini bulup aranızda İngilizce konuşmanız olasılığını düşündüm de, bana bir mizansen hazırlamışsınız gibi geldi.
Velev ki, Bu konuyu bu seviyesizlikte tartışan birileri olsun dünyada, bu sizin haklı, benim haksız olduğumu nasıl gösterecek ki? Hayatında İskit lafını duymamış birini bulup, ona İskitler'in İskoç olduklarını söylesem de bana cevap verememiş olsa... Sonra da tartışmamızı buraya taşısam, ben mi haklı olacaktım?
---
"Siz buraya gelen yerleşik Türk yok dediniz bende var dedim ve tezimi ispatladım. İstediğiniz kaynağa bakın bunu göreceksiziniz. Bu konuyu uzatmayacağım."
Bence de uzatmayın. Zaten ispat ettiğiniz bir şey yok. Hala Anadolu'ya gelen Türklerin çok çok büyük bir yüzdesinin göçebe topluluklar olduğunu, Anadolu'yu Türk yapanların göçebe Türkmeler olduğunu düşünüyoruz. Buna karşı bir ispatınız olamadı. Ayrıca yine benim demediğim bir şey demişsiniz, nerenizden uyruduyorsunuz? Ben, "buraya gelen yerleşik Türk yok" demedim. "Bu toprakları Türkleştirenler göçebe Türkler'dir" dedim. İkisi arasındaki fark açık değil mi?
---
"Ayrıca burada sorduğum bir çok soru var. Hiçbirine cevap verememişsiniz. Açık açık bu sorulara cevap veremiyorum, bilmiyorum veya verebilecek bir cevabım yok"
Ayak oyunu yapmayın, hepsine cevap verdim. Vermediğim varsa ya gözden kaçırmışımdır, ya hakikaten cevap vermeyi zul addetmişimdir. Sorun, eksik bulduğunuz konuyu tekrar, yanıtlayayım.
---
"Sümercede, iskitçedei Etrüskede yok felan olmadı. ölü dil diye bir şey olmaz. Ancak o hint avrupa masallarında olur."
Yani zaten, Hint-Avrupa dil ailesi yok diyen biri, bunu demiş, çok mu?
Ölü diller, bugün var olmayan diller vardır, bu bir gerçektir. İskitçe de ölü bir dildir. şu adresten ölü dillerin listesine bakabilir, içinde Sakan ve Scythian dillerini bulabilirsiniz: http://linguistlist.org/forms/langs/get-extinct.cfm
1. "ölü dil diye bir şey olmaz" 2. "Dil ölüyor ama hala Türkçede kullanılmay devam ediyor."
Bu iki cümle de size ait. Bir karar verin diller ölür mü, ölmez mi? "Ölür ama yaşamaya devam eder" mi? Türkçe'de Sümerce kelimelerin, Latince'de Etrüskçe kelimelerin varlığı bu dillerin yaşadığını göstermez, bu durum benim dediğimle de çelişmez, bunlar ölü dillerdir. Mesela Türkçe'de de Orta Asya'nın İrani dillerinden gelen bazı kalıntılar olmalıdır. Bir tanesini biliyorum ben; Akşam kelimesi. Harezm dilinden Türkçe'ye geçmiştir. Mesela, Harezm dili de ölü dildir. Bu da Harezm diliyle ilgili bir madde, lütfen özellikle, hangi bölgelerde konuşulmuş olduğuna dikkat edin: http://linguistlist.org/forms/langs/LLDescription.cfm?code=xco
---
"yazdıklarımı anlamaıyorsunuz ben orta asyada değil pontik ve kazak steplerinde dedim. Bunun cevabını veremediniz. Çünkü yok. Yukarıya yazdığınız gibi buhar olup uçtu desiniz."
İyi de, siz de bana pontik ve kazak steplerinde Kıpçakça olmayan, İskitler'in dilinden gelen farklı bir Türkçe gösterin? İskitler 3000 yıldır bugün Kıpçakça olarak bildiğimiz dille konuşuyor iddiasında mısınız? Hiç mi evrim göstermedi bu dil? Diğer Türk lehçeleri nereden türedi? İskit dili ile Kazak dili birbirinin kesintisiz devamı da, Türkmence nereden türedi? Bütün dilbilimini çöpe atıyorsunuz.
Kıpçaklar için şunu söylüyorlar: "Kipchaks were a confederation of pastoralists and warriors of Turkic origin, known in Russian and Ukrainian as Polovtsy, who lived in yurts (felt tents) and came from the region of the River Irtysh. Some tribes of the confederation probably originated near the Chinese borders and, after having moved into western Siberia by the 9th century, migrated further west into the Trans-Volga." (http://en.wiki.x.io/wiki/Kipchaks)
Siz 9. yüzyılda daha doğudan Kazak steplerine gelen dili, İskitler'in Türkçe konuştuğunun ispatı yapıyorsunuz. İskitler Türkçe konuşuyor olsaydı bile, dillerinin farklı bir Türk lehçesi olması, farklı bir sınıflandırmada olması gerekmez miydi? Bugün Kazakistan'da Kazakça konuşulması tarihin önceki dönemlerinde de bu dilin konuşulduğunun ispatı nasıl olabiliyor? Kendi kendini ispatlayan bir hipotez! Aynı şeyi Anadolu için de söyleyebilirsiniz o zaman: Bugün Anadolu'da konuşulan dil Türkçe'dir, o halde Hattiler de, Hititler de, Lidyalılarda, Frigyalılar da Türktür!
"Kuşanca, toharca, saka dili bunların hint avrupa dili olduğunu siz söylüyorsunuz. Buda başka bir yalan"
"Tocharian or Tokharian is an extinct branch of the Indo-European language family." (http://en.wiki.x.io/wiki/Tokharian)
Yalan diyip işin içinden sıyrılmak yapabileceğiniz en kolay şey ve tek yol. Beğenmediğinize yalan diyin. Yukarıdaki Kıpçak açıklamasına da inanmayacaksınız. Çünkü Hint-Avrupacılar öyle söylüyor! Bu dogmanız, bu katı tavrınız inancınızı muhafaza edecek bir düşünce sistemi, ama beni doğruluğuna ikna edemiyor maalesef. Kuşanların Yüeci/Tohar diliyle ilgili yazılı metinler varken, nasıl oluyor da Hint-Avrupa dili olmadığını söylüyorsunuz, hayret! Gerçi tabii, Hint-Avrupa dili diye de bir şey yok ama...
"Sogda ve baktria dilinin iskitlerle uzaktan yakından alakası yok."
Var, aynı dil grubundalar. Hatta yakın akraba sayılabilirler.
"Ama en son paragraf herhalde cehalet ın en yüksek merytebesine ulaştığı nokta. Yaqhu Avrupa hun, avar, tuna ve volga bolgarları, hazarlar, sabirler, astarhan, altın ordu, kazak ordaları, yakutlar (sakalar iskitlerin torunları), kıpçaklar, ve en son kırım tatarları bunların hepsi kazak ve pontik bozkırlar yani iskit ülkesinde"
Ben "Bu bölgelerde Türkler hiç yaşamamıştır" demedim. Neden Osmanlılar ve Kırım Tatarları gelene kadar Doğu Avrupa'da hiç Türkçe konuşan halk yok dedim. Elbette, Avrupa'da Hunlar, Bulgarlar, Peçenekler, Avarlar dolaşıp durmuştur. Ama bugün onlardan hiçbir iz yok. Madem İran dilli İskitler'in asimile olurken hiç iz bırakmamalarını tuhaf bir durum olarak karşılıyorsunuz, o halde Türkçe konuşan İskitler'in Doğu Avrupa'daki varlıklarıyla ilgili ortaya ne koyuyorsunuz? Bu halde Kıpçak Türkçesi olmayan bir dilin bugün Ukrayna'da, Kırım dışındaki yerlerde de görülmesi gerekirdi. Oysa sadece 9.-10. yüzyılda bölgeye gelen Kıpçak dili var. Romanya'da neden hiç "eski Türkçe" konuşan bir halk yok, Bulgaristan'da neden yok? Polonya'da neden yok? Demek ki İran dilli olsalar da, Türk dilli olsalar da, tamamen asimile olup tarih sahnesinden çekilmeleri gayet mantıklı bir durum, sizin iddianızı aksine... Anlatmaya çalıştığım buydu.
Beni cahilliğin en yüksek mertebesine ulaşmakla suçlarken Yakutları gidip Avrupa'da yaşayan bir halk yapmanız gerçekten çok manidar olmuş. Bir zahmet açın bakın, Yakutlar nerede yaşarlar...
---
"bize dedikleri şu sizin anayurdunuz moğolistan , hadi gidin moğolistana.Ama bu ırkçı yalanları teker teker çürütüyoruz bu şekilde daha da çoğalacak bu yalanların çürütülmesi , insan içine çıkaak yüz bulamayacak bu teroriyi savunanlar gelecekte." buyurmuşsunuz.
Benim de bu zırvaları insan içinde nasıl savunduğunuzu hayretlerle izlemem bir yana; kimse kimseye çıkın gidin, burası sizin değil demiyor. Böyle saçma bir komplekse kapılmanıza gerek yok. Bugün Kazakistan bir Kazak ülkesidir, Özbekistan Özbek ülkesi, Türkiye de Türk ülkesidir. Kimsenin bunları buradan çıkarmak istediği yok, bırakın bu hastalıklı ruh halini lütfen.
---
"Hint-Avrupa aryan göçüne dair hiçbir arkeleojik, yazılı veyahut kültürel delil yok. Sadece masabaşı dilbilim yalanlarına dayalıdır. Varsa kanıt koyunuzki yok."
Gayet de var. Adamlar çömlek tiplerinde, belli bir tarihten başlayan değişiklikleri saptayarak dahi, hangi tarihte ne yönde göçler olduğunu arkeolojik olarak gayet net ortaya koyabiliyorlar. Dahası, Asur kaynaklarında Medler'in İran platosuna gelişleri yazar. Tarihi belli bir olaydır, üzerinde ihtilaf olan bir konu değil. Öyle hiç de sizin dediğiniz gibi masabaşı çalışması falan değil. Herşeyi geçtim, birazcık saygınız olsun yılların bilimsel çalışmalarına, birikimlerine. Hiç merak etmeyin, sizden daha iyi biliyorlar bu konuları.
Belki siz doğrusunu söylemek istersiniz, İran dili İran'a nereden geldi, Hintçe Hindistan'a nereden, ne zaman geldi...
Tamamen yanlı, propaganda amaçlı bilimdışı yorumları yine kopyalamışsınız buraya. Okunası şeyler değil gerçekten. Hemen bir kaç cümleyle kendi içerisinde ne kadar çelişkili, ne kadar "sallamasyon" olduğunu göstereyim.
"Avrupalı halkların problemlerini inceleyen batılı bilim adamlarıi tabii olarak ilk planda kendi problemlerini ele aldılar ve diğer halkları görmezlikten geldiler. Böylece tabii olarak doğan Avrupamerkezcilik tarih biliminde kendi pozisyonunu yavaş yavaş sağlamlaştırdı."
Şimdi sizden ricam İngilizce Bantu dilleri maddesinin kaynakçasına bir bakın ve içinde kaç tane batılı isim seçtiğinizi söyleyin.
Türkçü iddiaların en önemli dayanağı bu. Batılı bilimadamları, Avrupalılar konuya taraflı bakıyorlar, diğer halkları görmezden geliyorlar, bilmem ne... Yahu! Afrika dillerini de araştıran, Japoncayı da araştıran Avrupalı. Tay diliyle ilgili de çalışma yapmışlar, Polinzeya diliyle ilgili de... Türk tarihi hakkındaki ilk çalışmaları da yapan, en önemli Türkologlar da Avrupalı. Hiç mi insaf yok böyle mesnetsizce iftira atarken?
Nasıl bir ırkçı görüştür ki bu, tüm batılılar yalan söyler, doğruyu anltmaz, içinden bir tane bile dürüst insan çıkmaz görüşündedir?
Dahası Hint-Avrupa diliyle ilgili çalışmaları yapanların da hepsi Hint-Avrupa dili konuşan bir ulusa mensup değiller. Mesela "Proto-Indo-European language" maddesinin (http://en.wiki.x.io/wiki/Proto-Indo-European_language) kaynakçasında bir Macar, bir Gürcü'nün ismini seçtim. Hadi diğerleri Avrupalı, o yüzden herşeyi kendilerine yontuyorlar, bu kişilerin derdi nedir?
Mesela İskit-Sarmatlar'la ilgili en önemli araştırmacılardan biri olan Harmatta, İskit-Sarmatlar'ın bir İran dili konuştuğunu şüpheye bile yer bırakmadan kabul etmiş. Oysa kendisi bir Macar. Bunu ne yapacağız şimdi? Bunun Japon'u var, Türk'ü var... Bırakın Allahaşkına yahu!
---
Bu alıntılardaki iddialara göre, Avrupalı bilimcilerin gözünde "Türkler ve Turani halklar, hem barbar, hem göçebe, hem yağmacı ve hem de parazit topluluklardır."
Peki o zaman göçebe ve barbar bir kavim (ve aslında Türk) olan İskitler'i mutlaka Hint-Avrupalı yapmak konusundaki bu ısrarlarının nedeni nedir? Böyle yaptıkları iddiası yukarıdaki iddiayla tam bir çelişki içinde değil mi?
---
"Batılılar için bir şey ifade etmez. Çünkü onlar üstün insanlardır, seçkin zümredir. Çünkü onlar beyazdır, “Ari”dir ve “üstün efendi”dir."
Tüm insanların yaradılıştan eşit haklara sahip olduğunu belirten ve ülkeler-politikalar üstü bir anlamı olan, İnsanlığın Magna Carta'sı İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, kim tarafından yazılmış, hangi ülkede hazırlanmış ve oylanmış bir araştırın o zaman. Bugün sahip olduğumuz demokrasi-insan hakları konuları eski Türkler'de mi ortaya çıkmış, bugünkü Türkler tarafından mı yüceltilen ve sahip çıkılan değerler olmuş, beğenmediğiniz, suçladığınız Avrupalılar tarafından mı? Böyle bir ırkçılıkla Avrupalılar'ı beğenmeyip, "Onlara tuvalet adabını da biz öğrettik" mantığıyla tabii ki bütün gerçekleri tersyüz etmeye teşne olacaktınız, ne beklenirdi ki başka?
Daha yukarıdakine benzer bir ton ifade... Batılılar şöyleymiş, böyleymiş, ne dese yalanmış, Türklere düşmanmış... Beğenmediğiniz Roux'un gerçekte nasıl bir Türk hayranı olduğunu, kitabını okuyunca gayet açık görürsünüz. Ama sanırım sizin batılıları beğenmeniz için şunu kabul etmeleri gerekir: "Türkler yaşadığımız dünyaya medeniyeti ve insanlığı getiren en yüce millettir" Başka türlü yaranamayacaklar size.
---
Şunun hakkını vermek gerekir: "Bir halkın etnogenezi incelenmeden, etnik mensubiyeti belirlenemez."
Alıntılarınızda bir ifade böyle diyor. Ne kadar dğru bir yaklaşım gerçekten. Hayret, bir tane de olsa, koskoca yazıda doğru bir ifadeye yer verilmiş. Şimdi, bunu kabul ederek sorsak... Desek ki; Türkiye'de yaşayan insanların çoğunluğu Türk değil mi? Şüphesiz öyle. Peki Kazakistan'daki Kazaklar? Onlar da Türk. Kırgızistan'daki, Özbekistan'dakiler? Onlar da Türk. Sibirya'daki Türki halklar? Türk. Hepsi aynı etnik mensubiyete ait yani... Peki tarihteki Selçuklar-Oğuzlar, Kıpçaklar, Kırgızlar? Hepsi Türk. Peki İskitler? Türk. Sarmatlar, Masagetler, Alanlar? Onlar da Türk! Doğru değil mi, buraya kadar?
E hani şimdi etnogenez nerede? Bu halkların hepsi farklı unruslarla bir araya gelmiş, farklı karışımlar geçirmiş. Hem de öyle ki, biri sarışın, diğeri çekik gözlü, öteki esmer... Öyle böyle karışım da değil üstelik, bambaşka ırklara dahil olmuşlar. Daha da önemlisi bambaşka kültürlere sahipler. Bir Azeri ile bir Türk arasıdaki benzerlikler büyük. E peki ama Kıbrıslı bir Türkle, Kırgız bir Türk'ün, Sincanlı bir Uygur'un arasında nasıl bir kültürel benzerlik var? Biri Çinli'ye, ötekine benzediğinden daha çok, beriki de Yunanlı'ya daha çok benzemiyor mu? Ama hepsi Türk. Neden? Çünkü hepsi Türk dil grubuna üye bir dil, bir Türk dili konuşuyorlar. Etnogenez falan da hak getire artık! E maşşalah!
---
"Örneğin yine aynı yazar hiçbir delil göstermeden Ariierin Büyük Bozkır'daki haleflerinin, bunların torunları olan Saka ve Savramatlar olduklarını ileri sürer. Halbuki Zemarkhos, Göktürkler'e elçi geldiği zaman "Bunlar kendilerine daha önce Saka derlerdi, şimdi adları Türk olmuş!" demekten kendini alamaz."
Şimdi... Birincisi, Sakaların ve Sarmatlar'ın diliyle ilgili deliller vardır. Eski kaynaklardaki İskit şahıs isimleri İrani özellikler gösterir. Karadeniz kıyısında bulunan Sarmat mezar taşlarındaki isimler açıkça İran dilindendir. Bir Sarmat kabilesi olan Alanlar'dan kalma 9. yüzyıla ait bir anıt'taki Yunan yazılı metin açıkça Oset dilindedir, yani İrani bir dildir. Bizanslı şair Tzetzes Alan dilinden kısa bir metnin çevirisini vermiştir. Buradaki Alanca da yine günümüz Osetçe'sine çok yakındır.
Yukarıdaki bulgular, İskit-Sarmatların diline dair bir tartışmaya yer bırakmayacak denli kesin kanıtlar. Aslında en başta söylenip tartışmayı kapatmayı gerektiren hakikatler. Şimdi, en sonda, bu tartışmaya artık devam etmek istemediğimi belirtirken kullanıyorum. Böylece, tırnak içindeki cümlelerde geçen "hiçbir delil göstermeden" ifadesinin ne kadar boş bir laf olduğunu da ortaya koymak amacım. Ayrıca, devamla Göktürk-İskit ilişkisine değinilen kısımdaki ifade de, bence tam benim görüşümü destekleyen bir şey. Çok benzer yaşam tarzlarına, kültüre sahip, at üstünde yaşamak, at sütü-etiyle beslenmek gibi çok belirleyici ortaklıklara sahip iki halk arasında elbette böyle bir benzerlik kurulacaktır. Bu yüzden, "Bunlar eskiden kendilerine Saka diyordu, şimdi Göktürk diyorlar" tam da benim söylediğimi destekleyen bir şey. Bunlar eskiden Saka'ydı, şimdi Göktürk oldular, değiştiler, Eskiler gitti, yerlerine farklı isimde, ama benzer medeniyete sahip bir başkası geldi. Bu kadar basit.
---
"Çünkü bunun anlamı, İskitler'in Avrupa taraflarından gelen Ari bir halk değil, Asya'dan Batıya doğru ilerleyen Turanî bir halk olduğu idi. Hâttâ İskitler'i, Ariler'in torunları olarak görenlerden Rus arkeolog S. İ. Rudenko "Donmuş mezarlar "da bulunan ölünün cesedi ni inceledikten sonra "Şaşılacak şey ki, bu ölü Mongoloiddir!" demekten kendini alamamıştı"
Avrupa'dan gelme kısmına aşağıda değindim. Burada Mongoloid meselesine değineyim. Bir de fa sanırım, yazar Ari kelimesini beyaz ırk anlamında kullanıyor ki, yanlışbir tanımlama. Ari, Aryan kelimelerini bugün proto-hint-iranlılar için kullanıyoruz. Bir ırki özellliği anlatmak için değil. Aryan, eski Hint ve İran destanlarında, yazılarında geçen bir öz-isimlendirme. Bu halklar kendilerine Aryan diyordu. Bu aryan'ın beyaz ırkın bir alt dalı olan ari ırkla, özellikle Naziler'in Ari ırkıyla hiçbir ilgisi yok.
Daha önemlisi, İskitler'in Türk olmasındaki dayanağınız, İskit kurganlarından Mongoloid iskeletler çıkması ise; baltayı taşa vurursunuz. Çünkü gayet iyi biliyoruz ki, artık Mongoloid ve Beyaz insanların yan yana defnedildiği geç dönem kurganlarında bile, çoğunluk beyaz ırk özellikleri gösterir. Mongoloid azınlıktır. Dahası eski tarihçiler, İskitleri-Sarmatları mongoloid olarak değil, açık renk saçlı, mavi-yeşil gözlü ve sakallı olarak tasvir ederler.
Şu amatör tarihçilere, cahil propagandacılara nasıl itibar ediyorsunuz bu kadar, pes!
---
"Eğer bu doğruysa, bir insan neden Allah'ın yarattığı en güzel iklimli topraklan terkedip, Asya'nın yarı çölümsü bozkırına muhaceret etsin? Burada bir terslik var gibi görünüyor. Anlaşılan Prof. Kiyashtorny ve kendilerini Ari sayan Batılılar, Türkîer'in asırlardır sahibi oldukları topraklara Arileri yani Batılıların uzak atalarını yerleştirme gayreti içindedirler."
Bunu yazan kişi, Orta Asya'nın Hint-Avrupalı ve İrani ilk sakinlerinin, Avrupa'dan bu bölgeye göç ettiğinin düşünüldüğü gibi derin bir yanılgı içerisinde. Oysa tam tersine, Hint-Avrupa kavimlerinin bu bölgelerden batıya, Avrupa'ya göç ettikleri düşünülüyor. Proto-Hint-Avrupa yurdu, üzerinde tartışmalı bir konu; ama bazıları bunun Karadeniz'in ve/veya Hazar'ın kuzeyinde olduğunu düşünüyorlar. Yani İskitler buraya Avrupa'nın içinden geldiler demiyor kimse. Zaten anayurtları burasıydı, veya buraya çok yakındı diyorlar.
---
David Frawley kimmiş baktım. Sizin dediğiniz gibi Hintli değil, Amerikalı biri. Tarih-dil konusunda bir akademisyen de değil. Bir otorite hiç değil. Kaldı ki söyledikleri doğru da olabilir. Bunu tartışmıyorum. Ne derse desin, Hintçe'nin bir Hint-Avrupa dili olduğu ve Hint Yarımadası'na tarihin bir döneminde, bir şekilde girdiği gerçeğini değiştirmez.
---
"Tüm bunlara rağmen hint avrupa teorisi vikipedi de nasıl tek ve değişmez gerçeklik olarak sunulur?"
Sizin milli tarih, pseudo tarih temelli ısrarlarınıza, taraflı ve propagandist kaynaklarınıza rağmen, bilimin; linguistiğin, antropolojinin, tarihin, arkeolojinin ulaştığı en doğru yaklaşım bu. O yüzden gerçeklik olarak bunu kabul ediyor, savunuyor. İlelebet değişmez, aksi ispat edilemez değil. Aksini ispatlayan bir şey ortaya çıkıp da, tüm doğru bildiklerimizi bir anda çöpe atabilir gerçekten. Ama sizin ve temel aldığınız kişilerin yaklaşımıyla değil. Emin olun, İskitler'in Türk olduğunu nasıl ispatlarım diye yola çıksam ben bile kullanacak bir şeyler bulabilirim. Tutar Issık yazısını 20 değişik anlama gelecek şekilde Türkçe okuyabilirim. Asıl mesele yola "İskitler kimdi" sorusuyla çıkmakta sanırım.
İskitler bir Hint-Avrupa kavmi olsa ne, olmasa ne? Bunun getireceği prestijin bugünkü Avrupa'nın gelişmişliğine, zenginliğine, itibarına sağlayacağı katkının önemi ne gerçeken? Buradan yola çıkarak "Bu adamlar külliyen yalan söylüyor" demenin mantığı var mı hiç... Adamlar bugün sahip olduğumuz tüm bilimsel bilginin, teknolojik seviyenin atıyorum %80'ini ortaya koymuşlar. Kullandığınız buzdolabından otomobile, ampülünden aspirinine herşeyi adamlar insanlığın hizmetine sunmuşlar. Afrika dillerini de onlar tasnif etmişler, Orhun yazıtlarını da onlar bulmuşlar, ama siz beğenmiyorsunuz. Vallahi helal olsun. Artık diyecek lafım kalmadı benim. Farnag 14:50, 24 Nisan 2010 (UTC)
Masal dinlemekten sıkıldım uykumu getiriyorsunuz.
Verdiğim ilk linkteki ingilizce yazıyı okudunuzmu?
Ahsen baturun diğer yazısnı okudunuzmu?
Hindistanla ilgili verdiğim makaleyi okudunuzmu?
HAyatınızda iskitler ile ilgili 1 tane kitap okudunuzmu?
Yine alıntı yaprak teker tekr iddalarınızı çürüteceğim ama 1 kere olsaun bana bilimsel kanıtla gelin.
Yoksa yazdıklarınız komediden öteye geçmiyor.
1) bana vikiden yazılar gösteriyorsunuzki viki yazılarının nasıl yazıldığı ortada geçiniz.
2) Size tarihi belgelerden örnekler sunuyorum, bilimsel araştırma yazıları sunuyorum. Örnekler sunuyorum. Siz sadece bana hikaye anlatıyorsunuz.
3) İlk sorum hala daha duruyor o kadar hikaye anlattınız iskitlerin iran dilli olduğuna dair 1 (sayıyla bir) tane 1. rl kanıt veya kaynak gösteremediniz.
4) Bana hikaye anlatmaya devam ettiğiniz sürece sizi muhattap almayacağım ( bu seferlik yazınıza cevap vereceğim)
--Balabanpasa 15:49, 24 Nisan 2010 (UTC)
Hikaye/masal/fabl hepsine cevaplar.
Gelen eleştrilerden tartışmanız sıkıcı uzun ve anlamsız oldu deniyor. Bu yüzden cümle cümle değil genel kısa ve öz cevaplar vereceğim.
En baştan sizi muhattp almam hata idi ama düştük bu hataya bir kere. Ben size nazisiniz demedim, nazi idiolojisnin temel olan düşünceleri destekliyorsunuz dedim.
Ben size ırkçısınız demedim ırkçı tezleri destekliyorsunuz dedim.
Şimdi kimin hangi günahları savunduğunu anlamak için size Ermeni soykırımıyla ilgili bir soru sorarım, asıl kimin ırkçı olduğu ve masumların katledilmesini nasıl onaylayabildiğini/hoşgörebildiğini daha rahat anlarız
Nasıl bir kişi ile karşı karşıya olduğumu görün. Avrupalıların bir kötü yanını ortaya çıkardığınız da nasıl siz ermenileri kestiniz derse arkadaşta aynı kafa yapısında. Takdir burayı okuyanlarındır.
Hint avrupa ( aryan teorisi) tezi nazileri etkilemiştir. Bu tarihi bir gerçekliktir. Siz böyle değil demenişz bunu değiştirmez. . Takdir yine burayı okuyanlarındır.
After 1857, the British education system in India had been deliberately designed to assist in the development of a narrow but influential class of deeply indoctrinated and predominantly loyal agents of British colonial rule in India. British elaborations of the Aryan invasion theory became powerful and convenient ideological tools in generating legitimacy for British rule.
http://india_resource.tripod.com/aryan.html
Bunu ben değil bir hintli söylemiş. hani ben ırkçı kafatasçıyım ya oda öyle herhal.
Belki önce siz, Sami halkının yaşadığının soykırım değil zorunlu asimilasyon olduğunu öğrenmek istersiniz. Tabii ki asimilasyon da bir insanlık suçudur. Ama bunun nedeni "aryan tezleri" falan değildir.
Arkadaşımız saami kadınların 50 yıl boyunca devlet zoru ile kısırlaştırılmasını ve nüfuslarının 5000-10000 kişi düzeyine düşürülmesini soykırıkm olarak adlandırmıyor ama beni ermeniler ile tehdit ediyor. Takdir yine burayı okuyanlarındır.
Tabiki arkadaşımız bunu yapan devletin başkentinin tam ortasındaki mükenmel ari insan heykellerini de bilmiyor. Bu de bu ırkçığın temelinde bu teori olduğunu dair hiçbişeyde bilmiyor. Gitsin oranın tarihi ile ilgili kitapları okusun öğrensin.
Peki, Türkiye'deki etnik azınlıklar neden Cumhuriyet tarihi boyunca asimile edilmeye çalışıldı, AYRAN tezleri yüzünden mi?
Arkadaş saami kadınların kısırlaştırılması ile Türkide etnik azınlıklara yapılanları bir görüyor(gerçi ben ne yapıldığını bilmiyorum ama arkadaşımız biliyor herhal). Takdir yine burayı okuyanlarındır.
Bu arada şu kendi kendinize İngilizce soru sorup yanıtlamanızdaki gayeyi anlamadım? Neyi amaçladınız?
Benim imlama takılmayınız, sadece orada gösterdiğim çarpıklıklara yanıt veriniz. Çarpıklıkları anlayabilecek meziyetiniz yoksa anlayamıyorum beceremiyorum deyiniz.
Anadolu konusuna hiç girmiyorum onu konusunda detaylıca tartışırız.
Ölü diller, bugün var olmayan diller vardır, bu bir gerçektir. İskitçe de ölü bir dildir. şu adresten ölü dillerin listesine bakabilir, içinde Sakan ve Scythian dillerini bulabilirsiniz
Arkadaş doğu Türkçesinin ölü bir dil olduğunu söylüyor. verdiği linkte doğu Türkçeside var çünkü,
Sonra listedki doğu Türkçesine tıklıyoruz (ölü dile) karşımıza bu çıkıyor,
http://linguistlist.org/forms/langs/get-familyid.cfm?CFTREEITEMKEY=ATCB
Çağatayca , uygurca , özbekçede bu ölü dilin ölü alt kadameleriymiş.
Zaten özbeklerde, doğuTürkistandakilerde dilsiz şu an işaret dili anlaşıyor ölü dil ya. Takdir yine burayı okuyanlarındır
İyi de, siz de bana pontik ve kazak steplerinde Kıpçakça olmayan, İskitler'in dilinden gelen farklı bir Türkçe gösterin? İskitler 3000 yıldır bugün Kıpçakça olarak bildiğimiz dille konuşuyor iddiasında mısınız? Hiç mi evrim göstermedi bu dil? Diğer Türk lehçeleri nereden türedi? İskit dili ile Kazak dili birbirinin kesintisiz devamı da, Türkmence nereden türedi? Bütün dilbilimini çöpe atıyorsunuz.
Arkadaş sogd ve toharcayı iskit dilin akrabasıdır diyor, ama kıpçakça ile iskit dilinin farklı olması gerektiğini söylüyor. Ayakta alkışlıyorum bu mantıksızlığı. Arkadaş lütfen açsın bir lise Türkçe kitabı okusun.
Kıpçakın anlamını biliyormusun? Avrupalılar kuman derler. Mongoloid kökenli değil cacausoid tirler ve sarışın mavi gözlüdürler. Atatürkyte bir kıpçak Türküdür. Kıpçakça orada sonradan kurulan kıpçak devletini değil pontik ve kazak steplerindeki Türkçenin genel adıdır. İskitçede bunun doğrudan atasıdır. Kıpçakların doğrudan torunlarıda günümüz litvanya/polonya kırım ve kazan tatarlarıdır.
Birisi Türkmence/kazakça farkını bilmiyor ise benimle dilbilim konuşmasın.
Siz 9. yüzyılda daha doğudan Kazak steplerine gelen dili, İskitler'in Türkçe konuştuğunun ispatı yapıyorsunuz. İskitler Türkçe konuşuyor olsaydı bile, dillerinin farklı bir Türk lehçesi olması, farklı bir sınıflandırmada olması gerekmez miydi? Bugün Kazakistan'da Kazakça konuşulması tarihin önceki dönemlerinde de bu dilin konuşulduğunun ispatı nasıl olabiliyor? Kendi kendini ispatlayan bir hipotez! Aynı şeyi Anadolu için de söyleyebilirsiniz o zaman: Bugün Anadolu'da konuşulan dil Türkçe'dir, o halde Hattiler de, Hititler de, Lidyalılarda, Frigyalılar da Türktür!
5-6 yyda kurulan volga bolgar devletide zaten 9. yyda oraya gelen kıpçakların dilini konuşuyordu değilmi? Zaten tuna bolgar devletini kuranlarda işaret dili ile anlaşıyordu. Sizin terosinze göre 9. yüzyıldan sonra gelen birileri ile dillerine kavuştular. Bu mantığı gene ayakta alkışlıyorum ve Takdir yine burayı okuyanlarındır.
Maalesef anadoluya olduğu gibi pontik ve kazak steplere rus işgaline kadar kimse gelmedi. buna rağmen anadoluda rumca vardı, ermenice vardı, hanis siz o yokoldu değiniz aramca konuşanlar vardı.
Başa dönersek, sonradan gelsin oradan gitsinler buraya dönsünler hiç farketmiyor, pontik ve kazak steplerinde ne bir iranca konuşan devlet var, ne bir iranca konuşan halk var, ne bir iranca konuşan oba var ne bir irana konuşan köy var.
Olan durumu ben size özetleyeyim, Halkının büyük çoğunluğu (tamamı değil) iskit/sarmatlar oraya sonradan gelen hun konfederasyonuna dahil oldular, tıpkı hun dveleti yıkıldıktan soran orada yaşayan insan önce juan junalara sonra götürklere bağlanması gibi. Hun dvleti yıkıldıktan sonra avar ve bolgar devletinin temelini oluşturdular. Tıpkı göktürkler ve kutluklar yıkıldıkyan sonra ana kitlenin uygur devletini oluşturması gibi. Türk devletlerinde herkes tarafından bilinen çok normal birşeydir bu. Geniş insan toplulukları ortadan kaybolmaaz yokolmazlar. Sadece yönetici kadro değişir.
Benim bu açıklamam mı daha akla mantığa uygun, yoksa ortdan buharlaştılar, yokoldular , uzaylılar kaçırdı, Türkler hepsini kesip kafataslarından şarap kasesi yaptı gibi açıklamalar mı takdir yazılarımızı okuyanların.
Ben "Bu bölgelerde Türkler hiç yaşamamıştır" demedim. Neden Osmanlılar ve Kırım Tatarları gelene kadar Doğu Avrupa'da hiç Türkçe konuşan halk yok dedim. Elbette, Avrupa'da Hunlar, Bulgarlar, Peçenekler, Avarlar dolaşıp durmuştur. Ama bugün onlardan hiçbir iz yok.
1) Arkadaş osmanlılar gibi kırım tatrlarının da orya bi yerlerden geldiğini zannediyor. bu zaten çok büyük yanlış. Altın orda devleti yıkıldıktan sonra orda kurulan kazan, astrahan hanlıklarından haberi yok. hunlar, bulgarlar , avarlar, peçenekler ordan oraya gezen anlamsız insanlar,
ben hunlara ve bolgarlara ordan oraya gezen insanlar dı zaten yok olup gştşler diyen bir kişiye ne diyeyim söylermsisin bana. Tuna bulgarllarının ilk volga bolgar devletinden koparak kurulduğunu ve bugunkü bulgarların onalrın dolaysız ataları olduğunu, veya kazan tatrlarının kendilerine 19. yüzıla kadar bulgar dediklerini tatar ismini rusların kullanıp bunu kendilerini kabul etmediğini, yanı volga bulgarlarının dolaysız torunu olduklarını, bulgarlar ordan oraya dolaşırdı zaten yokolup gittiler diyen birisine anlatsan ne olur anlatmasan ne olur. takdir yazılarımızı okuyanların.
Gayet de var. Adamlar çömlek tiplerinde, belli bir tarihten başlayan değişiklikleri saptayarak dahi, hangi tarihte ne yönde göçler olduğunu arkeolojik olarak gayet net ortaya koyabiliyorlar. Dahası, Asur kaynaklarında Medler'in İran platosuna gelişleri yazar. Tarihi belli bir olaydır, üzerinde ihtilaf olan bir konu değil. Öyle hiç de sizin dediğiniz gibi masabaşı çalışması falan değil. Herşeyi geçtim, birazcık saygınız olsun yılların bilimsel çalışmalarına, birikimlerine. Hiç merak etmeyin, sizden daha iyi biliyorlar bu konuları.
Varsa koyunuz buraya, aryanlar nerden nerye gtmişler. Hatta arkeolojik kanıtlar o kadar yüksekki, yerden böyle fışkırıyorki adamlar 3. bir tez attılar ortya.
Olan şu hindistanda aryanların hindistana gelişi ile ilgili hiçbir arkeolojik ve tarihi veriye rastlayamadıklarından dolayı 3. aryan hipotezi olan "out of india" hipotezini ortaya attılar. Dünyadan haberiniz yok.
Çok güzel bir noktaya geldiniz, hintlerle iranlılar akrabadılar, evet iranlıların anavatınada hindistandır. Ama celto-germaniclerin (avrupalıların) bunlarla uzaktan yakınan alakası yoktur. Siz benim herşeye karşı çıktığımı zannadiyorsunuz değilmi?
Şimdi sizden ricam İngilizce Bantu dilleri maddesinin kaynakçasına bir bakın ve içinde kaç tane batılı isim seçtiğinizi söyleyin.
Türkçü iddiaların en önemli dayanağı bu. Batılı bilimadamları, Avrupalılar konuya taraflı bakıyorlar, diğer halkları görmezden geliyorlar, bilmem ne... Yahu! Afrika dillerini de araştıran, Japoncayı da araştıran Avrupalı. Tay diliyle ilgili de çalışma yapmışlar, Polinzeya diliyle ilgili de... Türk tarihi hakkındaki ilk çalışmaları da yapan, en önemli Türkologlar da Avrupalı. Hiç mi insaf yok böyle mesnetsizce iftira atarken?
Nasıl bir ırkçı görüştür ki bu, tüm batılılar yalan söyler, doğruyu anltmaz, içinden bir tane bile dürüst insan çıkmaz görüşündedir?
Bantu dilleri felan diyorsunuz ya afrikalılara sorun bakalım kaç milyon afrikalı köle götürülmüş afrikadan o pür-i pak avrupalılar taraından. Afrikalıların yüzde kaçı kendi ana dilini kullanıyor. Kaçının dili avrupalı. Avrupalıar afrikalıları bu hint avrupa teorisin çıktığı zamnlarda nasıl nitelendiriyorlardı biliyormusunuz? İnsanın azıcık yüzü kızarırı bantu dilleri derken.
Bunda ayrı zaten oryantalizm diye bir şey , sanki bu kavram dünya üzerinde sanki var olmamış gibi davranmakta. Biri şu arkadaşa oryantalizmi bir öğretsin.
Ama tüm bunlarsan ayrı kesinlikle gerçek, yalan söylemeyen bilim adamları var. Kendilerini saygı ile andığımız bir dürü bilim insanı var. Mesela bir lev gumilev var.
Lev Nikolayeviç Gumilëv ve Zamanı L.N. Gumilëv (Gumilòff okunur) 80. doğum yıldönümünü kutlarken "artık bütün Rusya'da meşhur oldum" diyordu kendi kendine ama ne akademik çevreler, ne de geniş halk kitleleri seksen yaşındaki bir adamın doğum gününe fazla itibar etmemişlerdi. Yüzüne karşı ve hatta arkasından "üstad-ı azam" diyorlardı ama kitaplarını ellerine almaktan korkuyorlardı. Ne de olsa geçmişte defalarca tutuklanmış; rejim muhalifi damgası yemiş; sürgün kamplarında çile doldurmuş aykırı bir tarihçi, aykırı bir şair, coğrafyacı, etnogenesiz tezinin ve Rus etnolojisinin babası ama aynı zamanda Bolşevik yönetimi tarafından vatan hainliğiyle suçlanarak kurşuna dizilmiş zâdegân sınıfına mensup bir askerin ve meşhur şaire Anna Ahmetova'nın oğluydu..
XX. Yüzyıl Sovyetler Birliği'nde pekçok tarihçi, birçok kabiliyetli ve profesyonel araştırmacı, A. Zimin, M. Tixomiroff, B. Rıbakoff, R. Vipper gibi gözde ilim adamları vardı ama A. Toynbee'ye cevap vermek, onun koyduğu terminolojiyi değiştirmek Gumilëv'a nasip olmuştu. Sovyet İlimler Akademisi'ne seçilmesine seçilmişti fakat içeride "üsttekiler", "alttakiler" kavgasıyla meşgul olan akademik çevre, onu ilmi neşriyat kadrosundan çıkarmış; 1982'de ise, akademik dergilerde ve "Nauk" periyotlarında makalelerinin yayınlanmasını yasaklamıştı..
http://www.selenge.com.tr/yazarlar.htm
Siz herşeyi tozpembe görmeye devam edin.
Siz şu anda da ülkemize demokrasi getirmeye çalışan, sömürgecilik ve emperyalizm hele insan öldürmekle uzaktan yakından alakası olmayan batılı üstün eendiye kul köle olabi,lirsiniz benim byu sizin yaptığınızı yapmaya hiç niyetim yok.
E hani şimdi etnogenez nerede? Bu halkların hepsi farklı unruslarla bir araya gelmiş, farklı karışımlar geçirmiş. Hem de öyle ki, biri sarışın, diğeri çekik gözlü, öteki esmer... Öyle böyle karışım da değil üstelik, bambaşka ırklara dahil olmuşlar. Daha da önemlisi bambaşka kültürlere sahipler. Bir Azeri ile bir Türk arasıdaki benzerlikler büyük. E peki ama Kıbrıslı bir Türkle, Kırgız bir Türk'ün, Sincanlı bir Uygur'un arasında nasıl bir kültürel benzerlik var? Biri Çinli'ye, ötekine benzediğinden daha çok, beriki de Yunanlı'ya daha çok benzemiyor mu? Ama hepsi Türk. Neden? Çünkü hepsi Türk dil grubuna üye bir dil, bir Türk dili konuşuyorlar. Etnogenez falan da hak getire artık! E maşşalah!
Çok kültürel benzerlik var Hatta bize çok uzak denilen yakutlarla bile o kadar benzer özelliğimiz varki. Yazıyı okuyan arkadaşlar beni ırkçılıkla şuçlar kendisi beyaz ırk sarı ırktan bahseder, yukarıdaki yazısı ile kültürü ortadan kaldırı yok farzeder. Ben bu mantığa ne diyeyim ey okuyucu. Takdir yine sizin.
Şimdi... Birincisi, Sakaların ve Sarmatlar'ın diliyle ilgili deliller vardır. Eski kaynaklardaki İskit şahıs isimleri İrani özellikler gösterir. Karadeniz kıyısında bulunan Sarmat mezar taşlarındaki isimler açıkça İran dilindendir. Bir Sarmat kabilesi olan Alanlar'dan kalma 9. yüzyıla ait bir anıt'taki Yunan yazılı metin açıkça Oset dilindedir, yani İrani bir dildir. Bizanslı şair Tzetzes Alan dilinden kısa bir metnin çevirisini vermiştir. Buradaki Alanca da yine günümüz Osetçe'sine çok yakındır.
Hemen çürütelim,
bu konudaki delilerintaml kanıtı olan iskitçe sözcüğün yazarı abayev kitabında şöyle demektedir;
"Ben tartışmasız Farsça olan unsurların tahlili ile uğraştım ve bununla ,kesinlikle hiçbir ilmi yanı olmayan İskitççe malzemeler ile ilgili sorumsuz spekülasyon ve hoppa akıllıklara bir son verileceği ümidimdeyim". Abayev V.I Osetinsky yazik i folklar syf 41
Bu akşamlık bu kadar yeter devamı yarına.
--Balabanpasa 20:15, 24 Nisan 2010 (UTC)
Hikaye/masal/fabl hepsine cevaplar 2
Konuya kaldığımız yerden devam edelim
Bir bilim adamı ben tarafgir olrak bunları fars ilan etmek için bu kitabı yazıyorum derse orda bilimden söz edilemez. Sizin o farsça okundu denilen yazıların hpsi böyle bilimsellikten uzaktır.
Yine aynı kitaptan devam edelim yazar yazar targitaos ve 3 oğlunun adılya başlamaktadır. farsçaya göre bu kelime oku uzağa atacak kişi olarak söylerken Türkçe bu keilme çiftçilerin şerefli boyu ve soyu olarak adlandırılır.
Bu isme sadece herdot ta ratlanmaz Avar tarihçileri bu ismin Avarca-Türkçe olduğunda hemfikirdirler 7. yüzyıl tarihçileinden bizanslı simokatta targitaosu avar kabileleri içinde dikkat çeken biri olduğunu kaydetmektedir. Simokatta historia syf 35, Avarlar aynı targitaosu Avar hakanı bayanın uzlaşma isteği ile bizansa gönderildiğini bizanslı meandros yazmaktadır. vizantiyskiye, istoriki syf 392
targitaos ve 3 oğlunu farsça olarka incelersek , oku uzağa atacak kişi, oğulları ise güneş parıltısı, suyun hakimi ve gün ışığı anlamlarına geldiğini söylemektedirler.Burada etimolojik, semantik ve strüktürel sistemler yoktur.
Aynı isimler Türk isimler olarak incelendiğinde çiftçilerin şerefli boyu, sürülmüş toprakları koruyan boy, asil toprakları koruyan boy ve başkenti koruyan boy anlamlarına ulaşılmaktadır. Bu türkçe anlatımın nasıl olayları açıklığa kavuşturduğunu hemen anlatalım. Bu iskitlein kuruluş efsanesidir diğer Türk efsanelerinde olduğu gibi burada da kişi adı yerine boy adı olma ihtimali çok yüksektir. Herdot iskitlerin 3 ana kısm ayırmıştır. Çiftçi iskitler, göçebe iskitler ve krali iskitler, zekiyev, Türklerin ve tatarların kökeni, syf 164.
Çiftçi iskitler= sürülmüş toprakları koruyan boy
Göçebe iskitler: asil toprakları koruyan boy
Krali iskitler: başkenti koruyan boy
Yani iskitlerin bu 3 ana kısmının kökeni ve bunun kuruluş efsaneis ile tam olarak uyuşmsı.
Bir farsça anlamsız anlatıma bakın birde Türkçe mükenmel anlatıma. Bunun gibi iskitçe kelimelirn hepsi, arkadşın verdği örneklerin tamamı Türkçe olarak okunmuştur. Hemde mükenmel olarak. Biraz araştırma yapsa arkadaşımız bunların hepsini öğrenir. Gerekirse isterseniz diğer , kişi yer ve dini terimler ve ya diğer yazıları Türkçe okunuşlarını buraya getirebilirm.
Başka bir yazrın bu konudaki görüşüne bakalım,
İskitlerin iran dilli oluşları hakkındaki teorinin çağdaş taraftarlarındn biri olan V.İ Abayev Osetinsky yazik i folklar (ostetin dili ve halkbilimi,1949) adlı esrinde 196 tane İskitçe osetince leksikolojik benzerliğe yer vermiştir. Onun eseri çok sayıda hint avrupa bilimcisi tarafından hayranlıkla kabul görmüştür. Aslında yazarın kendisinin de kitabında kabul ettiği gibi 41 tane kelime "osetince de hiç iz bırakmamıştır"
O zaman şu soru sorulur "peki hangi temele dayanılarak bu kelimelerin iskitçe osetince paralelikleri tespit edilebilmektedir? Geri kalan 101 kelime ise duru Türkçe anlamlara saiptirler,
Son 47 kelimenin yapılan açıklaması ise hiç tatmin edici değildir.
İ.G Aliyev derlediği 425 kelimeden sadece 167 tanesini pers dilie ait olduğunu kabul edebilmiştir. 258 kelimenin ise sağlam olmadığını yazmıştırç. Zgutsa ise derlediği 613 iskit adından sadece 286 taneisni Pers dilli kabul etmiştir. Geri kalan isimleri iran dili ile açıklayamamktadırlar.
Açıkladıkları kelimelerin ise ne kadar doğru olduğu yukarıda görülmektedir.
Persologlar, sadece iskitçe olup Türkçe olduğu açık olan Türkçe "papay" , "api", "atay" gibi i şahış adlarını zikretmekten kaçınmakla kalmıyorlar, efsane isimlerinin de açıklamasını yapamıyorlar.
Temel iskit etonimlerinden aşkuzı, skut, skit, ve skolot gibi szöcükler farsça açıklanamamıştır.
miziyev, laypanov Türk halklarının kökeni. syf 100-101
Yazar budn sonra birçok iskitçe kelimenin Türkçe okunuşunu vermektedir, isteyen kaynağı alır okur.
Zelençuk metni ve j. sezarın cümlesi Alaların osetin dilli olduğunu gösterir mi?
abayev osetlerin dili ve folkloru adlı eserinden zelençuk yazıtları ve jul sezarın sözünü alanların pers dilli olduğuna dair kanıt olrak ileri sürmektedir. yunan harfleri ile yazılan zelençuk epigrafı ilk olrak miller tarafından osetince esas alınarak çözülmüştür. Millerın çevirisi şöyle;
Jesus Christos Aziz (?) Nikolay Sakira b. Bakatar Bakataya b. Anbalan Anbalana b. Yunoşi hatıra (?)
Bu çeviri miller tarafından oldukça tatmin edici bulunuyor. miller sadece bir tenkit notu koyuyor, her ne kadar osetinlerde anbalan iamine rastlayamaz isek te tamamiyle osetince bir sözcüğü anımsatıyor.
Abayev ise bu metne önemisz bazı değişikler sokuyor, Jesus Christos Aziz (?) Nikolay sakira h....r ın oğludur. H....ra ;Bakatarın oğlu. Bakatara Anbalanın oğlu, Anbala lagın oğlu-onların hatırası.
Miller zelençuk kitabesini okurken daha ilk başta sekiz tane harf ilave etmiştirki bunlar olmadan tek bir osetince sözlük bulunmamaktadır.
İşte ondan sonra Alanların osetin kökenli oldukalrı varsayımını desteklemek için sürekli harfler ve sözcüklerle oynayarak manipulasyonlara başvurmuşlarıdr. Tüm bu yaptıklarına rağmen osetçe bir kaç isimden başka bir şey elde edmemişleridr.
Ama aynı metin karaçay-Balkar Türkçesi ile kolaylıkla okunabilmektedir. Metinde tartışma götürmez Türkçe kelimler varıdr. yurt, yabgu, yiyip, ti,zıl, itiner, bölünep gibi. 1990 yılında fattahov zelençuk kitabelerindeki kelimlerin tenkidini yaptıktan sonra bunun Türkçe okuncağı sonucuna varmıştır. Metnin Türkçe çevirisi şöyle: "jesus Cristos. Nikolanın adı. Eğer büyüseydi, önde gelen ülkesini ondan daha iyi kimse savunamazdı. Tarbakatay yurdundan Alan denilen başlarındaki hanı takip etmek zorundaydılar. At yılı. Görüldüğü üzere karaçay balkar topraklarında bulunan alan epigrafikası karaçayların atalarının dilinin yardımıyla daha inandırıcı bir şekilde çözülmektedir. Buda onların Pers dilli değil Türk dilli olduğunu gösterir. zekiyev, türklerin ve tatarların kökeni. syf 191-192
Uzatmaya gerek yok arkadaşın burya kanıt olrak sunduğuklarının ne kadar yanlış olduğu bilim adamlarınca ortaya konmuş ve iskitlerin pers dilli değil aksine Türk dilli oldukları defalarca kanıtlanmıştır.
Buraayı okuyanlar hangimizin doğru söylediklerini incelesnler takdir yine onlarındır.
Ayrıca, devamla Göktürk-İskit ilişkisine değinilen kısımdaki ifade de, bence tam benim görüşümü destekleyen bir şey. Çok benzer yaşam tarzlarına, kültüre sahip, at üstünde yaşamak, at sütü-etiyle beslenmek gibi çok belirleyici ortaklıklara sahip iki halk arasında elbette böyle bir benzerlik kurulacaktır. Bu yüzden, "Bunlar eskiden kendilerine Saka diyordu, şimdi Göktürk diyorlar" tam da benim söylediğimi destekleyen bir şey. Bunlar eskiden Saka'ydı, şimdi Göktürk oldular, değiştiler, Eskiler gitti, yerlerine farklı isimde, ama benzer medeniyete sahip bir başkası geldi. Bu kadar basit.
Buna kendi kalesine gol atmak denliyor sanırım. Arkadaş burada iskitler ile göktürklerin benzer kültürel özelliklere sahip olduğunu kabul ediyor. Ama arkadaşın öyle bir algısı varki iranlılar Türk oluvermiş. Eskişler girmiş yenileri gelmiş. Sanki evdeki çamaşır makinasının yerine yenisini alıyor. O kadar büyük bir mantıksızlıkki. Arkadaş değiş deyince değişiyor.
O zaman bende arkadaşı desteklemek amacıyla şu sözü söylüyorum. İskitler transformers tır. Ordan orya yürüyüp duran hun ve bolgarlı görünce onara dönüşmütürler.
Son derece bilimsel ve güzel bir açıklama oldu bu.
Olay nedir açıklayayım, İskitlerden bu yana yunanlılarda bizanlılarda runik alfabeyi biliyorlardı. Giden kişi öenmsiz bir kişi değil bizans elçisidir ve tabiki yazıya hakimdir. Türkler ile göktürkler arasında bir anlaşma yapılmıştır. ZAten elçi göktürk yazısını görünce hayretle bu iskit yazısıdır demiştir.
Avrupa'dan gelme kısmına aşağıda değindim. Burada Mongoloid meselesine değineyim. Bir de fa sanırım, yazar Ari kelimesini beyaz ırk anlamında kullanıyor ki, yanlışbir tanımlama. Ari, Aryan kelimelerini bugün proto-hint-iranlılar için kullanıyoruz. Bir ırki özellliği anlatmak için değil. Aryan, eski Hint ve İran destanlarında, yazılarında geçen bir öz-isimlendirme. Bu halklar kendilerine Aryan diyordu. Bu aryan'ın beyaz ırkın bir alt dalı olan ari ırkla, özellikle Naziler'in Ari ırkıyla hiçbir ilgisi yok.
Sizin o değişmez ve tanrı kelamı olarak kabul ettiğniz hint avrupa teosinde bu aryanların anayurdu olarak 3 yer gösterilmekte, azıcık açın kitap okuyun.
kurgan hipotezine göre pontik stepler, anadolu hipotezine göre anadolu, out of india hipotezine göre hindistan. Siz hala bunlara din gibi inanmaya devam edin.
Mongoloid konusunda apaçık yalan söylüyorsunuz. Tekrar ediyorum bu konuda apaçık yalan söylüyorsunuz. Hiçbir hint avrupalı yazar tek bir yerde bile hint avrupalılar mongoid tir veya mongoloid te olabilir dememiştir. Teorini temeli bu insanların tamda o söylediğiniz beyaz ırk olmasına dayanır. Bu söyleminizi hiçbir şekilde kanıtlayamazsınız.sizin yok demeniz bir şeyi yok etmiyor.
Polemik çıkarmak için söyldiğiniz diğer şeyleri kaale almıyorum.
Umarım sizin için değil (siz ümitsiz bir vakasınız), okuyanlar için açıklayıcı olmuştur.
--Balabanpasa 10:10, 25 Nisan 2010 (UTC)
Türklerin iskit-Sarmat kökenleri
Scytho-Sarmatian ethnic roots of Türks
http://s155239215.onlinehome.us/turkic/20Roots/ZakievGenesis/ZakievGenesis125-165En.htm
Balabanpasa 16:41, 25 Nisan 2010 (UTC)
La Fontaine'in Cevap Hakkı
Uzayıp giden ve aşırı derecede sıkıcı bir hal olan bu tartışmaya devam etmemek niyetindeydim aslında. Bana "arkadaş" diyerek hitap eden; fakat gerçek hayatta karşılaşsam bırakın arkadaş olmayı, bana ardıma bakmadan mekanı terk ettirecek zatın söyledikleri daha önce hiç duymadığımız şeyler değil elbette. Zakiyev ve Miziyev adlı Türk araştırmacıların iddialarını senelerdir okuyuoruz, dinliyoruz. Bu tartışma sayfasında tekrar okumaya gerek yoktu. Fakat bana cevap olarak yazılan son paragrafı görünce dayanamadım yine.
Ve...
Tam uzun bir cevap yazmaya koyulmuş ve bayağı ilerlemiştim ki bir uyarı mesajı geldi. Tartışma sayfasını daha verimli kullanmak için bir "prospektüs" var. Daha önce okumamıştım. Sanırım sayfayı gerçekten amacı dışında kullandık biraz.
http://tr.wiki.x.io/wiki/VP:TS
Bu konuyla iligli son kez yazacağım. Daha doğrusu yazdım, göndermeden edemeyeceğim. Ama biraz kısaltmaya çalışacağım. Kusura bakılmasın.
---
Öncelikle, muhterem zat maalesef, gerçekten okuduğunu anlamamak derdinden muzdarip. Ben ne söylüyorum, o bana ne cevap veriyor...
Bana İskit kurganlarından çıkan Mongoloid bir iskeleti gören bilimadamının hayretini, "Bakın İskit kurganlarında Mongol iskeletler var, ama herkes bunu görmezden geliyor" mealinde İskitler'in Türklüğüne dayanak olarak sununca ben şunu söylüyorum:
"(kurganlarda) çoğunluk beyaz ırk özellikleri gösterir. Mongoloid azınlıktır. Dahası eski tarihçiler, İskitleri-Sarmatları mongoloid olarak değil, açık renk saçlı, mavi-yeşil gözlü ve sakallı olarak tasvir ederler."
Ne demek bu, anlaşılmayan bir şey var mı bu cümlelerde? İskit mezarlarında Mongol örnekler çıkmışsa bile, İskitlerin genel antropolojik özellikleri beyaz ırka ait özelliklerdir. Fenotipleri budur. Genel durum dışında farklı ırki özellikler taşıyan iskeletlerin kurganlardan çıkması, İskitlerin farklı bir ırki sınıflamada olmaları gerektiği anlamına gelmez. Falan, filan... Hani, açıklamama gerek yok; niyetim de, ifade ettiğim de ortada.
Peki, muhterem kişi ne yazdığımı sanıyor?
Ben Hint-Avrupalılar Mongoloid'tir demişim!
E artık insaf yani. Zekanızla ilgili buna bağlı bir değerlendirme yapsam, size hakaret ettiğimi söylersiniz sonra.
"Mongoloid konusunda apaçık yalan söylüyorsunuz. Tekrar ediyorum bu konuda apaçık yalan söylüyorsunuz. Hiçbir hint avrupalı yazar tek bir yerde bile hint avrupalılar mongoid tir veya mongoloid te olabilir dememiştir. Teorini temeli bu insanların tamda o söylediğiniz beyaz ırk olmasına dayanır. Bu söyleminizi hiçbir şekilde kanıtlayamazsınız.sizin yok demeniz bir şeyi yok etmiyor."
Muhterem, ben yalan söylemiyorum. Ben o dediğimi sandığınız şeyi de demiyorum. Ben farklı bir şey anlatıyorum. İskit kurganlarından çıkan iskeletlerin ağırlıklı olarak Kafkasoid olduğunu, ve dolayısıyla, sizin alıntı yaptığınız zevatın iddiasının aksine, İskitler'in beyaz ırka mensup olduğunu söylüyorum. Yani: Avrupalılar'ın Mongol olduğunu söylemiyorum, tam tersini söylüyorum. Anladınız mı?
Before the 20th century, some scholars assumed that the Scythians descended from the Mongolic people.[17] The Scythian community inhabited western Mongolia in the 5-6th century. The mummy of a Scythian warrior, which is believed to be about 2,500 years old was a 30-to-40 year-old man with blond hair, and was found in the Altai, Mongolia.[18]
http://en.wiki.x.io/wiki/Scythian#Genetics
"Sizin o değişmez ve tanrı kelamı olarak kabul ettiğniz hint avrupa teosinde bu aryanların anayurdu olarak 3 yer gösterilmekte, azıcık açın kitap okuyun."
"kurgan hipotezine göre pontik stepler, anadolu hipotezine göre anadolu, out of india hipotezine göre hindistan. Siz hala bunlara din gibi inanmaya devam edin."
Bu iki cümleyi de, bu konuyla ilgili olarak arka arkaya yazmışsınız. Bakın zaten ben yukarıda bu konuyu nasıl anlatmıştım:
"Proto-Hint-Avrupa yurdu, üzerinde tartışmalı bir konu; ama bazıları bunun Karadeniz'in ve/veya Hazar'ın kuzeyinde olduğunu düşünüyorlar. Yani İskitler buraya Avrupa'nın içinden geldiler demiyor kimse. Zaten anayurtları burasıydı, veya buraya çok yakındı diyorlar."
Bu paragrafta ne anlatıldığını anladınız mı? "Tartışmalı bir konu" diyorum, "bazıları düşünüyor" diyorum. Siz, bunları hiç söylememişim, hatta tersini söylemişim gibi aklınızca doğrusunu anlatıyorsunuz bana. Ve ne tavsiye ediyorsunuz?
"azıcık açın kitap okuyun", "Siz hala bunlara din gibi inanmaya devam edin"
Nadan ne demek bilir misiniz?
http://tr.wikisource.org/wiki/N%C3%A2dan
---
"Gelen eleştrilerden tartışmanız sıkıcı uzun ve anlamsız oldu deniyor. Bu yüzden cümle cümle değil genel kısa ve öz cevaplar vereceğim."
Allah'tan kısa ve öz oldu. Bir de ayrıntıya inseniz Zakiyev'in sitesini buraya harf harf kopyalayacaksınız demek ki...
---
"Ben size nazisiniz demedim, nazi idiolojisnin temel olan düşünceleri destekliyorsunuz dedim. Ben size ırkçısınız demedim ırkçı tezleri destekliyorsunuz dedim."
Buyurmuşsunuz. Bunu diyen de sizsiniz:
"Almanya ya gidip neonazileden üstün aryan ödülünü alabilirsiniz."
Başkalarının yazdığını anlamamanız neyse de, kendi yazdığınızı da anlayamamanız tuhaf bir durum gerçekten. Bana burada açıkça Nazi ve ırkçı dediniz. Yeri gelmişken size bu Naziliği ve ırkçılığı tekrar iade ediyorum.
"Nasıl bir kişi ile karşı karşıya olduğumu görün. Avrupalıların bir kötü yanını ortaya çıkardığınız da nasıl siz ermenileri kestiniz derse arkadaşta aynı kafa yapısında. Takdir burayı okuyanlarındır."
Yazdıklarımı anlamamak bir yana, bir de aklınızca eğip büküyorsunuz. Ben bunu "Avrupalıların kötü yanını ortaya çıkardınız" diye sizin öününüze getirmedim. Süregiden bir tartışmada insanları katleden bir ideolojiyi savunmakla suçlanınca bunu inkar ettim, ve başka bir olayı konuşacak olsa, katliamı savunup mazur görecek kişinin muhtemelen asıl siz olduğunuzu belirtmek için kullandım. Bu tahminime, iddiama bu şekilde karşı çıkmanız haklılığımı gösteriyor. "Hayır, Ermeni katliamını onaylamıyorum. Bir insanlık suçu olduğunu düşünüyorum" diyemediniz nitekim.
---
Bir teorinin birilerini etkilemiş olması, buradan yola çıkarak ahlaksız, insanlık dışı şeyler yapmaları; ne teoriyi bağlar, ne o teoriyi savunan diğer insanları. İslami cihat adına tekbir getirip insan boğazlayan şeytanlar yüzünden kimseden islam dinini terk etmesini bekleyemeyeceğiniz, ezanı yasaklayamayacağınız gibi, Nazilerin yaptıklarından dolayı "Hint-Avrupa Dil Ailesi suçludur" veya "yoktur" diyemezsiniz. "Hint-Avrupa dil ailesi" terimini literatürden kaldıramazsınız. Tüm Avrupalıları yalancı olarak göremezsiniz. "Hint-Avrupa dil ailesi" diyen insanları Naziler'in fikir ortağı yapamazsınız. Bu en hafif tabiriyle terbiyesizlik olur. Sizin yaptığınız da bu... Üstelik bu bir teori değil bir dil ailesidir, varlığı ve doğruluğu üzerinde şüphe yoktur. Belki asla tam olarak bilinemeyecek şeyler vardır, on kısımlar müstesna... Ne zaman, nerede ortaya çıktı, falanca dil nasıl anadaldan ayrıldı, falan filan.
---
"Arkadaşımız saami kadınların 50 yıl boyunca devlet zoru ile kısırlaştırılmasını ve nüfuslarının 5000-10000 kişi düzeyine düşürülmesini soykırıkm olarak adlandırmıyor ama beni ermeniler ile tehdit ediyor. Takdir yine burayı okuyanlarındır."
"Tabiki arkadaşımız bunu yapan devletin başkentinin tam ortasındaki mükenmel ari insan heykellerini de bilmiyor. Bu de bu ırkçığın temelinde bu teori olduğunu dair hiçbişeyde bilmiyor. Gitsin oranın tarihi ile ilgili kitapları okusun öğrensin."
Ben sizin arkadaşınız değilim! Genetik kısırlaştırma, İsveç devletinin kendi vatandaşlarına uyguladığı bir "iyileştirme projesiydi". Samiler'e reva görülen şeyin elbette vicdan sahibi biri tarafından kabul edilebilecek bir tarafı yok. Ama bunu soykırım tanımı altına kolayca yerleştiremezsiniz. Bu bir zorunlu asimilasyon örneğidir. Kökleri 17. yüzyıla kadar gider. Yani "üstün ırk" iddiasındaki Nazizm'le bir ilgisi yok, çok daha eski. Ve Nazizm'in çok hassas olduğu ırkın saflığı konusunun aksine Samiler'i özümsemek, Germen halkla karıştırmak amacı taşıyordu. Bu anlamda Türkiye'deki milliyetçi devlet politikasına benzer, Naziler'inkine değil. Bugün Türkiye'nin geldiği noktanın çok ötesinde Samiler kendi okullarına, özerk topraklarına, parlamentolarına sahipler.
Ben sizi Ermeniler'le tehdit etmiyorum. "Madem ırkçılığa ve etnik kökeni yüzünden masum insanların öldürülmesine karşısınız, Ermeni tehciri hakkındaki fikirlerinizi duymak isterim" diyorum. Samiler'in karşılaştığı şey, 1915 Türkiyesindeki gibi, 100 binlerce kişinin ölüdürüldüğü bir "POGROM" değildi.
Herşey bir yana, şunu anlatamadım hala. Türkiye'nin, İsveç'in, Almanya'nın tarihte ne yaptığı bizim tartışma konumuzla uzaktan yakından alakası yok. Siz çok cin bir fikirle "İskitler bir Hint-Avrupa halkıdır demek, Nazileri desteklemek demektir" gibi bir manipülasyon yapıyorsunuz. Halbuki böyle bir şey yok. Dediğinizin geçerli hiçbir tarafı yok. Üstelik bir de "Takdiri okuyana bırakıp" aklınızca bu insanlık (veya Türklük) dışı tutumu okuyana havale ediyorsunuz; "Vurun abalıya".
"Arkadaş saami kadınların kısırlaştırılması ile Türkide etnik azınlıklara yapılanları bir görüyor(gerçi ben ne yapıldığını bilmiyorum ama arkadaşımız biliyor herhal). Takdir yine burayı okuyanlarındır."
Hayır, ama Sami dilinin yasaklanmasını, zorunlu göç ve baskı politikalarını Türkiye'de Kürtler'e ve diğer etnik gruplara yapılanlara benzetiyorum. Türkiye'de zorunlu göçler, dil yasaklamalar, isim yasaklamalar, yer isimleri değiştirmeler, baskı yönetimleri bu açıdan İsveç'e gayet benziyor. Bilmiyorsanız siz de öğrenin böylece.
---
(Buraları siliyorum hep...)
---
"Arkadaş doğu Türkçesinin ölü bir dil olduğunu söylüyor. verdiği linkte doğu Türkçeside var çünkü, Sonra listedki doğu Türkçesine tıklıyoruz (ölü dile) karşımıza bu çıkıyor, http://linguistlist.org/forms/langs/get-familyid.cfm?CFTREEITEMKEY=ATCB"
"Çağatayca , uygurca , özbekçede bu ölü dilin ölü alt kadameleriymiş. Zaten özbeklerde, doğuTürkistandakilerde dilsiz şu an işaret dili anlaşıyor ölü dil ya."
Bu linkteki tabloyu açamadım ama, söylediği ve sizin anlamadığınız şu olmalı: "ESKİ Doğu Türkçesi" ölü bir dildir ama onun uzantıları olan diller ölü değildir. Birinin dedesinin, babasının ölmüş, fakat kendisinin hayatta olması gibi bir durum. Bilmem anlatabildim mi. Ve merak etmeyin, hangi dilin ölü, hangi dilin yaşıyor olduğu gayet belli, tartışmamızı gerektiren bir husus değil.
http://linguistlist.org/forms/langs/get-extinct.cfm
Bu listede bahsettiğinize benzer olarak, Doğu Türkçe grubundan Çağatayca ölü bir dil olarak veriliyor, benim göebildiğim kadarıyla ve Wikipedia da onaylıyor:
The Chagatai language (جغتای – Jaĝatāy; Uyghur: چاغاتاي Chaghatay; Uzbek: ﭼﯩﻐﻪتاي Chag'atoy) is an extinct Turkic language which was once widely spoken in Central Asia, and remained the shared literary language there until the early twentieth century. It was also spoken by the Mughal rulers in India.
http://en.wiki.x.io/wiki/Chagatai_language
---
"Arkadaş sogd ve toharcayı iskit dilin akrabasıdır diyor, ama kıpçakça ile iskit dilinin farklı olması gerektiğini söylüyor. Ayakta alkışlıyorum bu mantıksızlığı. Arkadaş lütfen açsın bir lise Türkçe kitabı okusun."
Toharca'nın değil, Soğd dilinin İskit diliyle akraba olduğunu söylüyorum. Klasmanda ikisi de Doğu İran dilleri başlığı altında. Oysa Kıpçakça 9. yüzyılda daha doğudan bölgeye gelmiş farklı bir dil. Siz ise, İskitler'in Türk olduğunu iddia ederken Türk dili konuşan ne kadar halk varsa iddianıza dayanak yapıyorsunuz: İskitler ve bugünkü Türkler arasındaki kopuk halkları Hunlar'dan başlayıp sınıflandırılmamış Avarlarla, Ogur Türkçesi konuşan Bulgarlarla, sonra aynı dil grubundan Hazarlarla devam ettiriyorsunuz. Yeri gelince Moğol-Türk Altın Orda devletini, Oğuz dili konuşan bir Türki halkı, hatta Kuzey Türkçesinden Yakutça'yı bile örnek olarak verebiliyorsunuz. Bu sözler sizin:
"Yaqhu Avrupa hun, avar, tuna ve volga bolgarları, hazarlar, sabirler, astarhan, altın ordu, kazak ordaları, yakutlar (sakalar iskitlerin torunları), kıpçaklar, ve en son kırım tatarları bunların hepsi kazak ve pontik bozkırlar yani iskit ülkesinde."
Aynı şeyi eski yazıları sahte olarak okurken de sıkça yaparlar. Aynı metin içerisinde hem Hazar Türkçesinden bir kelime yakıştırırlar, hem Türkmence'den, hem Kazakça'dan, hatta yeri gelince Moğolca'dan...
Hani İskit dilinin devamı Kıpçakça'ydı? Bunların hepsi mi İskit dilinin devamı? Dilbilimsel olarak ayrı başlıklar altında duran tüm Türk dilleri İskitçe'den mi türemiştir ki, siz bunları sayarak "İskitler'in yaşadığı yerde hep Türkler var, demek ki İskitler bunların ataları" iddianızı temellendiriyorsunuz?
Sadece Kıpçakça'nın atası ise, İskitler'in silinmesiyle Kıpçak toplulukları gördüğümüz dönem arasındaki 500 seneden fazla boşluğu ne yapıyorsunuz?
"pontik ve kazak steplerinde ne bir iranca konuşan devlet var, ne bir iranca konuşan halk var, ne bir iranca konuşan oba var ne bir irana konuşan köy var."
Sonra bana "Niye İskitler'in hiç kalıntısı kalmamış?" diyorsunuz. Sizin tüm türki halkları İskitler'in ardılı yaptığınız aynı mantıkla; ben de size İskitler'in devamı olduğu iddiasıyla bir sürü Hint-Avrupa halkını sayayım. "Ukraynalılar var, Ruslar var" diyeyim... Ama o zaman sizin mantığınızla davranmış ve kafadan atmış olurum. Doğru bir yaklaşım olmaz. Bunlar Hint-Avrupa dil ailesinden diller olsalar da, İskitçe'nin bulunduğu Doğu-İran dillerinden değiller.
İşte bu yüzden diyorum, İran dilli İskitler bulundukları yerlerde, bu bölgelerin yerli halklarıyla ve sonradan gelenlerle karışmış, asimile olmuşlardır. Yagnobi ve Oset dili dışında bir temsilcileri kalmamış. Transformers olduklarından değil, havaya uçtuklarından değil. Tarihte asimile olup tarih sahnesinden çekilmiş yüzlerce halkın yazgısını paylaşmışlardır. Bu herhalükarda böyledir. Türkçe konuşuyor olsalardı bile... Alttaki iki haritanın farkı, sizin bu anlamsız sorunuzun ve boş takıntınızın İskitler'in Türk olması durumunda bile geçersiz bir yaklaşım olduğunu gösteriyor. İskitlerin yayıldığı yerle, sizin "İskitçede bunun doğrudan atasıdır" dediğiniz Kıpçakça neden batı tarafında bıçakla kesilmiş gibi ikiye ayrılmış ve yok olmuş:
http://en.wiki.x.io/wiki/File:Scythia-Parthia_100_BC.png
http://up.wiki.x.io/wikipedia/commons/c/cd/Map-Kypchak_Language_World.png
Demek bir dil daha önce yaşadığı bir bölgede, belli bir tarihten sonra görülmeyebilir. Üzerinde yaşadığımız dünya, dillerin, halkların yer değiştirip durmasının, göçlerinin bir tarihidir. Ve çok az dil, bugün konuşulduğu yerde bir kaç bin yıldan daha öncesinden beri bulunuyor.
"Benim bu açıklamam mı daha akla mantığa uygun, yoksa ortdan buharlaştılar, yokoldular , uzaylılar kaçırdı, Türkler hepsini kesip kafataslarından şarap kasesi yaptı gibi açıklamalar mı takdir yazılarımızı okuyanların."
"Geniş insan toplulukları ortadan kaybolmaaz yokolmazlar. Sadece yönetici kadro değişir."
Buharlaştışar demiyoruz. Asimile oldular diyoruz. Başka halklar arasında eridi demek bir kültürel-dilsel değişime işaret eder. Uzaya gittiler anlamına gelmez. Etnogenez, karışım, asimilasyon dediğimiz şeyler de yönetici sınıfın değişmesinden ibaret bir şey değil elbette. Ama bunu "Diller ölmez" diyen birine nasıl anlatabileceğimi gerçekten bilemiyorum. Bulgarlar ne oldu sizce? Onlar nereye gitti? Var mı onların başına gelenle ilgili yaratıcı bir benzetmeniz? Yoksa Bulgarlar'ın Türklük namına hiçbir şey saklamadan Slavlaşıp bir dilsel kayma yaşadıklarını nasıl açıklıyorsunuz?
"Atatürkyte bir kıpçak Türküdür."
Yazın yazın... Elinizi tutan yok, neye inanıyorsanız onu yazın.
Kıpçak nedir, girmioyrum kısa tutma çabasıyla...
---
"Bantu dilleri felan diyorsunuz ya afrikalılara sorun bakalım kaç milyon afrikalı köle götürülmüş afrikadan o pür-i pak avrupalılar taraından. Afrikalıların yüzde kaçı kendi ana dilini kullanıyor."
Yine bilimin sınırları içinde kalmayı başaramamışsınız. Avrupalılar'ın Afrika'yı köleleştirmesiyle, Afrika dilleri üzerinde çalışmalar yapmalarının birbiriyle ne alakası var, Allah aşkına? Ben diyorum Ankara...
---
Bla bla bla bla...
---
"Ben tartışmasız Farsça olan unsurların tahlili ile uğraştım ve bununla ,kesinlikle hiçbir ilmi yanı olmayan İskitççe malzemeler ile ilgili sorumsuz spekülasyon ve hoppa akıllıklara bir son verileceği ümidimdeyim"
Abaev'den yaptığınız bu alıntıyla benim iddialarımı nasıl çürütmüş oldunuz ki? Ne alaka? Abayev İskitçe'nin İran dili olduğunu söyleyen, sayısız kelimenin İran dilinde etimolojisini yapan dünya çapında saygın bir bilimadamı. İskitler'in Türk olduğunu düşünüyor da değil. Burada "ilmi yanı olmayan spekülasyonların son bulmasını" istediği bir sözü var. Benim söylediklerimin tersi anlamına gelen bir şey yok.
---
Bana "çiftçilerin şerefli boyu, sürülmüş toprakları koruyan boy, asil toprakları koruyan boy ve başkenti koruyan boy" anlamlarına gelen kelimelerin İskitçelerini yazar mısınız? Hangi metin, hangi Türk diliyle, nasıl açıklanmış, beraber inceleyelim.
Neticede Türkçe bilen insanlarız. Targitaos'a bakıp, bunun ismiyle müsemma bir anlamını çıkartalım, buyrun!
---
41 tane kelime "osetince de hiç iz bırakmamıştır
Lafının Osetçe-İskitçe ilişkisiyle çelişen bir yanı yok. Osetçe'de bu kelimeler bulunmayabilir. Çünkü geçen 2 bin yıl içinde başka dillerle temasa girmiş, sözlük ve yapı olarak çok değişmiştir. Öte yandan iz bırakan kelimeler çok şey ifade eder.
---
"Persologlar, sadece iskitçe olup Türkçe olduğu açık olan Türkçe "papay" , "api", "atay" gibi i şahış adlarını..."
Allah aşkına, bunların neresi Türkçe? Papay-baba, Api-Abi Atay-Ata mı diyeceksiniz? Papay herhangi bir dile ait olabilr. Api = Gaia. Either "mother"[20] or "water", Avestan, Sanskrit āp-, PIE Hep-
"Temel iskit etonimlerinden aşkuzı, skut, skit, ve skolot gibi szöcükler farsça açıklanamamıştır."
Bu alıntıyı yaptığınız zatın amatörlüğü ortada. Bunlar egzonimdir, İskitçe kelimeler değildir zaten.
---
Zelençuk Yazıtı...
http://www.s155239215.onlinehome.us/turkic/27_Scythians/ZelenchukSlab_small.gif
Bu yazıtın bir çizimi. Şu ibareler ikisini karşılaştıran herkes tarafından rahatça görülebilir:
ΣΑΧΗΡΗ ΦΟΥΡΤ ΧΟΒΣ ΗΣΤΟΡΗ ΦΟΥΡΤ ΠΑΚΑΘΑΡ ΠΑΚΑΘΑΡΗ ΦΟΥΡΤ ΑΝΠΑΛΑΝ ΑΝΠΑΛΑΝΗ ΦΟΥΡΤ ΛΑΚ ΑΝΗ ΤΖΗΡΘΕ
(http://en.wiki.x.io/wiki/Ossetic_language)
Evet, yazıda aksayan yerler var. Bu metni elde etmek için bir-iki harfi eklemek zorunda kalıyorsunuz. Mesela 11. sırada başlayan ΠΑΚΑΘΑΡ (Bakatar) hemen arkasında ΠΑΚΑΘΑ şeklinde yazılmış. Fakat bir dizgesi var metnin. Birbiri ardına gelen isimler var. ...BAKATAR, BAKATARi fourt ANBALAN, ANBALANi fourt... şeklinde gidiyor. Orada iki kere tekrar edilen şey olsa olsa BAKATAR'dır. BAKATA şeklinde ayrı bir kelime, yada bir başka kelimenin parçası değil.
Peki neden bu aksaklıklar var?
1. Yazı 900'lü yıllara tarihleniyor. Bin sene sonra bulunana kadar üzerinde pek çok deformasyon oluşmuş olabilir. Bazı çizimler aşınarak silinmiş, bazı anlamsız çizikler oluşmuş olabilir.
2. Alanlar muhtemelen sıkça kullandıkları bir yazıya, yazı geleneğine sahip değillerdi. Bu yüzden içinde hatalar var.
3. Belki yazıtı Yunan alfabesiyle yazan ve Alan dilini bilmeyen birine dikte ederek yazırdılar. Bu kişi duyduğu sesleri tam harflere dökememiş olabilir.
4. Bir taşın üzerine kazıyarak bir şeyler yazmaya çalışmak zor bir eylem olsa gerek.
Yukarıdakiler benim tahminlerim. Mümkün değil mi dersiniz? O zaman 2010 yılında, yazı yazmak için icat edilmiş süper gelişmiş klavye adlı bir aletle, en azından birkaç yıl temel eğitim aldığını da tahmin ettiğimiz kişinin kendi anadilini bu kadar kötü yazmasına ne buyrulur?
"Bir farsça anlamsız anlatıma bakın birde Türkçe mükenmel anlatıma. Bunun gibi iskitçe kelimelirn hepsi, arkadşın verdği örneklerin tamamı Türkçe olarak okunmuştur. Hemde mükenmel olarak."
"Mükenmel" nedir Allah aşkına? Her cümlede yanlış imlalar, yanlış yazılmış kelimeler; eksik harfli kelimeler, fazla harfli kelimeler, yer değiştirmiş harfli kelimeler, anlatım bozuklukları... 1000 sene önce kayaya yazmaya çalışan adam ne yapsın?
Metin soy silsilesi verilen LAKAN adlı kişinin, yada bu sayılan isimleri taşıyan kişilerin adına dikilmiş bir anıt. FOURT kelimesi açıkça okunuyor. Fourt, günümüz Osetçe'sinde "oğul" demek. Dahası Osetçe'deki iyelik eki "-i" şahıs adlarının arkasında rahatça seçilebiliyor. ΑΝΠΑΛΑΝ ve ΑΝΠΑΛΑΝΗ, Anbalan ve Anbalanii... Sakhir-i, Bakatar-i... Sonda da bir kelime yine açık. Tsirte, Osetçede anıt, mezartaşı gibi bir anlamı var.
Bu kadar açık.
"Metnin Türkçe çevirisi şöyle: "jesus Cristos. Nikolanın adı. Eğer büyüseydi, önde gelen ülkesini ondan daha iyi kimse savunamazdı. Tarbakatay yurdundan Alan denilen başlarındaki hanı takip etmek zorundaydılar. At yılı."
Öyle mi gerçekten? Bu kadar temiz bir anlam çıkartabiliyor mu Zakiyev bu metinden?
"Metinde tartışma götürmez Türkçe kelimler varıdr. yurt, yabgu, yiyip, ti,zıl, itiner, bölünep gibi."
Denemesi bedava. Yazıt belli. tekrar verelim linkini: http://www.s155239215.onlinehome.us/turkic/27_Scythians/ZelenchukSlab_small.gif
Üstelik sıraları da numaralandırılmış hazır... Haydi bu resme "yurt, yabgu, yiyip, ti,zıl, itiner, bölünep" kelimelerini yerleştirelim. 1. sırada bu, ikinci sırada bu. Görelim bakalım neredeymiş itiner, yabgu, bölünep...
Haydi yerleştirdik diyelim. O kadar kolay değil işiniz. Bir de, Osetçe çeviri de beğenmediğiniz, eleştirdiğiniz gibi harf eklenmeyecek, düzeltme ve tahmin olmayacak. Metinde hangi harf varsa, sizin kelimede de o olacak.
Bu kadar da değil. Bana bu kelimelerin falanca Türkçe'nin filanca lehçesine ait kelimeler olduğunu söyleyeceksiniz. Yukarıda değindiğim gibi hem Kıpçak, hem Ogur, hem Oğuz Türkçesi olmaz. Tabii yabancı kökenli kelimeler, ilişkide bulunulan halklardan ödünç kelimeler olabilir. Mesela "Nikolaos" ibaresini, Türkçe okuyanlar da inkar etmiyor. Yunanlar'dan alınmış dini bir terimdir, bunun gibi şeyler olabilir. Ama Türkçe olanlar bir dil bütünlüğü gösterecek.
Haydi bu da tamam... Bir de bu kelimelerle anlamlı bir cümle oluşturun zahmet olmazsa... Pek mümkün gözükmüyor çünkü. "Eğer büyüseydi, önde gelen ülkesini ondan daha iyi kimse savunamazdı." gibi karmaşık bir anlam bütünü de aramıyorum. Daha basit bir şey bile olabilir. Ama yeter ki anlamlı olsun!
Boş işlerle uğraşıyorsunuz. Alanlar bir doğu İran dili konuşuyorlardı ve İskitlerin, Sarmatlar'ın Kafkasya'daki bakiyeleriydi.
---
(Sakalar'ın değişip Göktürk adını almaları konusuyla ilgili)"Buna kendi kalesine gol atmak denliyor sanırım. Arkadaş burada iskitler ile göktürklerin benzer kültürel özelliklere sahip olduğunu kabul ediyor. Ama arkadaşın öyle bir algısı varki iranlılar Türk oluvermiş. Eskişler girmiş yenileri gelmiş. Sanki evdeki çamaşır makinasının yerine yenisini alıyor. O kadar büyük bir mantıksızlıkki. Arkadaş değiş deyince değişiyor."
Yahu zaten en başan beri bunu söylüyorum, niye kendi kaleme gol atmış olayım. Türkler ve İskitler benzer kültürel özelliklere, yaşam tarzına sahip halklardır. Bunu ilk cümlemden itibaren kaç defa söyledim. Ama bu, ikisinin aynı köeknden geldiğine ve aynı dili konuştuklarına işaret olamaz. Dünyada benzer kültürlere sahip ama bambaşka diller konuşan pek çok halk, pek çok komşu kavim var. İrani dil konuşan göçebe kavimlerin yaklaşık 2000 yılda nasıl aşama aşama Türkleştiklerini nasıl mümkün göremiyorsunuz, hayret doğrusu. Ben değiş demiyorum, şartlar değiştiriyor onları.
Orta Asya'daki Harezmliler bir doğu İran dili konuşuyorken, bir kaç yüzyıl sonra nasıl Türkçe konuşmaya başlamışlar, Bulgarlar bir anda Slavlaşıvermiş, hayret. Makedonlar da keza, öyle... Nasıl olur yahu? Halbuki değişim diye bir şey olmaz. Bunlar 10 bin yıldır nasılsa, öyle kalmaları gereken etnik gruplardır.
İster İran dili konuşsun, ister Türkçe, ister Korece... Alanlar kavimler göçü döneminde Batı Avrupa'ya geçtiler, Fransa'ya, İngiltere'ye yerleştiler, Kuzey Afrika'ya göç ettiler. Birkaç belirsiz iz dışında buralarda da hiçbir Alan kalıntısı kalmadı. Ne İran dilinde, ne Türkçe, ne Korece. Nasıl mümkün değil asimile olup başka halklara karışmnaları?!?
(An East Iranian language, known as Khwarezmian language, was spoken in Khwarezm proper (i.e., the lower Amu Darya region) until soon after the Mongol invasion, when it was replaced by Turkic languages. http://en.wiki.x.io/wiki/Khwarazm#cite_note-12)
Sizin ne düşündüğünüz, neye inandığınız da önemli değil aslında. Feyz aldığınız Türkçüler, Miziyev, Zakiyev ve şürekası bilimdünyasında kabul gören kişiler değil zaten. Tüm dünya İskit-Sarmatları İrani dilli göçebeler olarak tanımlıyorlar. Wikipedia'da da böyle bu. Japoncasında da böyle, Fincesinde de... Boşu boşuna hem kendinizi yordunuz, hem bizi; bu gereksiz ve uzun tartışmaya girerek.
Hayal dünyanızda saadetler dilerim. Farnag 19:08, 25 Nisan 2010 (UTC)
Bu masal anlatıcısı sizin de uykunuzu getirmedimi?
Uzayıp giden ve aşırı derecede sıkıcı bir hal olan bu tartışmaya devam etmemek niyetindeydim aslında. Bana "arkadaş" diyerek hitap eden; fakat gerçek hayatta karşılaşsam bırakın arkadaş olmayı, bana ardıma bakmadan mekanı terk ettirecek zatın söyledikleri daha önce hiç duymadığımız şeyler değil elbette. Zakiyev ve Miziyev adlı Türk araştırmacıların iddialarını senelerdir okuyuoruz, dinliyoruz. Bu tartışma sayfasında tekrar okumaya gerek yoktu. Fakat bana cevap olarak yazılan son paragrafı görünce dayanamadım yine.
Bizde hint avrupa masallarını dinliyoruz senelerdir. Araştırmacı değil bilimadamı.
Kişiliğime yönelik sözlerinizi okuyucuların takdirine bırakııyorum.
Bana İskit kurganlarından çıkan Mongoloid bir iskeleti gören bilimadamının hayretini, "Bakın İskit kurganlarında Mongol iskeletler var, ama herkes bunu görmezden geliyor" mealinde İskitler'in Türklüğüne dayanak olarak sununca ben şunu söylüyorum:"(kurganlarda) çoğunluk beyaz ırk özellikleri gösterir. Mongoloid azınlıktır. Dahası eski tarihçiler, İskitleri-Sarmatları mongoloid olarak değil, açık renk saçlı, mavi-yeşil gözlü ve sakallı olarak tasvir ederler."Ne demek bu, anlaşılmayan bir şey var mı bu cümlelerde? İskit mezarlarında Mongol örnekler çıkmışsa bile, İskitlerin genel antropolojik özellikleri beyaz ırka ait özelliklerdir. Fenotipleri budur. Genel durum dışında farklı ırki özellikler taşıyan iskeletlerin kurganlardan çıkması, İskitlerin farklı bir ırki sınıflamada olmaları gerektiği anlamına gelmez. Falan, filan... Hani, açıklamama gerek yok; niyetim de, ifade ettiğim de ortada.
+ bla bla bla bla....
Bakın arkadaşımız çok basit bir cümleyi o kadar yazı yazmasına rağmen anlamıyor. çok basit. Hint avruğa teorisine göre iskitler kafkasoid yani beyaz ırktandır. Teorrinin bütünlüğü için bu olması gerekli bir elzemdir. Bu teorinin savunucları açtıkları kurganlarda mongoloid (çekik gözlüü) insanlara rstlayınca bu nasıl olur böyle olmması gerekir demişleridr. Yani hint avrupa teorisi buraada yanılmıştır. Ama bizim düşüncemiz nedir? Nasıl bugün çekik gözlüde beyaz tenlide Türk varsa o zaman da hem beyaz tenli. hem çekik gözlü iskit vardır. Avrasyada kurulan bir devlet için bu son derece normaldir.
"Proto-Hint-Avrupa yurdu, üzerinde tartışmalı bir konu; ama bazıları bunun Karadeniz'in ve/veya Hazar'ın kuzeyinde olduğunu düşünüyorlar. Yani İskitler buraya Avrupa'nın içinden geldiler demiyor kimse. Zaten anayurtları burasıydı, veya buraya çok yakındı diyorlar."
Bu paragrafta ne anlatıldığını anladınız mı? "Tartışmalı bir konu" diyorum, "bazıları düşünüyor" diyorum. Siz, bunları hiç söylememişim, hatta tersini söylemişim gibi aklınızca doğrusunu anlatıyorsunuz bana. Ve ne tavsiye ediyorsunuz?
Konu tartışmalı ise onu burya tek ve değişmez gerçeklik olarak sunmayın. Bu kalenize attığınız ikinci gol oluyor.
Yazdıklarımı anlamamak bir yana, bir de aklınızca eğip büküyorsunuz. Ben bunu "Avrupalıların kötü yanını ortaya çıkardınız" diye sizin öününüze getirmedim. Süregiden bir tartışmada insanları katleden bir ideolojiyi savunmakla suçlanınca bunu inkar ettim, ve başka bir olayı konuşacak olsa, katliamı savunup mazur görecek kişinin muhtemelen asıl siz olduğunuzu belirtmek için kullandım. Bu tahminime, iddiama bu şekilde karşı çıkmanız haklılığımı gösteriyor. "Hayır, Ermeni katliamını onaylamıyorum. Bir insanlık suçu olduğunu düşünüyorum" diyemediniz nitekim.
Siz benim ermeniler hakkımda ne düşündüğümü nerden biliyorsunuz? Katliamı savunup mazur görecek bir kişi olduğumu nereden biliyorsunuz. Arkadaşın kişiliği ile ilgili yorumu okuyuculara bırakıyorum.
Aryan ırkı teorisni ortaya atan, bunun gittiği her yerdeki düşük kültürleri yok edip kendi yüksek kültürünü yaydığını söyleyen hint avrupa teorisi. Biride çıkar bu ütün aryanı arar. Nazi ve avrupa ırkçılığı ile bu teori arasında daha bir çok benzerlik var.
Üstelik bu bir teori değil bir dil ailesidir, varlığı ve doğruluğu üzerinde şüphe yoktur.
Bu yazdığınızın Allah birdir, şüphesizki ondan başka tanrı yoktur. dan farkı varmı?
Bir din gibi inanıyorsunuz dedim bunu kanıtladınız. Bu kalenize attığınız üçüncü gol.
İsveç devletinin kendi vatandaşlarına uyguladığı bir "iyileştirme projesiydi". Samiler'e reva görülen şeyin elbette vicdan sahibi biri tarafından kabul edilebilecek bir tarafı yok. Ama bunu soykırım tanımı altına kolayca yerleştiremezsiniz. Bu bir zorunlu asimilasyon örneğidir. Kökleri 17. yüzyıla kadar gider. Yani "üstün ırk" iddiasındaki Nazizm'le bir ilgisi yok, çok daha eski. Ve Nazizm'in çok hassas olduğu ırkın saflığı konusunun aksine Samiler'i özümsemek, Germen halkla karıştırmak amacı taşıyordu. Bu anlamda Türkiye'deki milliyetçi devlet politikasına benzer, Naziler'inkine değil. Bugün Türkiye'nin geldiği noktanın çok ötesinde Samiler kendi okullarına, özerk topraklarına, parlamentolarına sahipler.
Burada yazanlara söyleyecek hiçbirşeyim yok, iyileştirme projesi, saamileri özümsemek, kendi parlemontoları var gibi sözleriniz kanımı dondurdu, sizin adınıza insanlığımdan utandım. Takdiri yine okuyanlara bırakıyorum.
Hayır, ama Sami dilinin yasaklanmasını, zorunlu göç ve baskı politikalarını Türkiye'de Kürtler'e ve diğer etnik gruplara yapılanlara benzetiyorum. Türkiye'de zorunlu göçler, dil yasaklamalar, isim yasaklamalar, yer isimleri değiştirmeler, baskı yönetimleri bu açıdan İsveç'e gayet benziyor. Bilmiyorsanız siz de öğrenin böylece.
Yine takdir okuyucuların.
Diller yaşarlar, büyüyerek gelişirler. Bugün Türkiye Türkçesi konuşan aslında oğuzca konuşuyordur, adlında batı Türkçesi konşuyordur. Batı Türkçesi ölmemiştir sadece şekil değiştirmiştir. Bunu bile anlayamadınız.
harca'nın değil, Soğd dilinin İskit diliyle akraba olduğunu söylüyorum. Klasmanda ikisi de Doğu İran dilleri başlığı altında. Oysa Kıpçakça 9. yüzyılda daha doğudan bölgeye gelmiş farklı bir dil. Siz ise, İskitler'in Türk olduğunu iddia ederken Türk dili konuşan ne kadar halk varsa iddianıza dayanak yapıyorsunuz: İskitler ve bugünkü Türkler arasındaki kopuk halkları Hunlar'dan başlayıp sınıflandırılmamış Avarlarla, Ogur Türkçesi konuşan Bulgarlarla, sonra aynı dil grubundan Hazarlarla devam ettiriyorsunuz. Yeri gelince Moğol-Türk Altın Orda devletini, Oğuz dili konuşan bir Türki halkı, hatta Kuzey Türkçesinden Yakutça'yı bile örnek olarak verebiliyorsunuz. Bu sözler sizin
Hani İskit dilinin devamı Kıpçakça'ydı? Bunların hepsi mi İskit dilinin devamı? Dilbilimsel olarak ayrı başlıklar altında duran tüm Türk dilleri İskitçe'den mi türemiştir ki, siz bunları sayarak "İskitler'in yaşadığı yerde hep Türkler var, demek ki İskitler bunların ataları" iddianızı temellendiriyorsunuz?Sadece Kıpçakça'nın atası ise, İskitler'in silinmesiyle Kıpçak toplulukları gördüğümüz dönem arasındaki 500 seneden fazla boşluğu ne yapıyorsunuz?
1) ben kıpçak devletinden bahsetmiyorum. Siz benim kıpçakça dememden ne dediğimi anlamıyorsunuzki.
2) Siz daha Türkçeden bihabersiniz. kazan tatarları, ve karaçay malkarlar hangi dili konuşuyor bugün açık bakın. Neden buguün bu dili konuşan kişilerin bu metinleri çok rahat çözdüklerinide anlamış olursunuz böylece.
İşte bu yüzden diyorum, İran dilli İskitler bulundukları yerlerde, bu bölgelerin yerli halklarıyla ve sonradan gelenlerle karışmış, asimile olmuşlardır. Yagnobi ve Oset dili dışında bir temsilcileri kalmamış. Transformers olduklarından değil, havaya uçtuklarından değil. Tarihte asimile olup tarih sahnesinden çekilmiş yüzlerce halkın yazgısını paylaşmışlardır. Bu herhalükarda böyledir. Türkçe konuşuyor olsalardı bile... Alttaki iki haritanın farkı, sizin bu anlamsız sorunuzun ve boş takıntınızın İskitler'in Türk olması durumunda bile geçersiz bir yaklaşım olduğunu gösteriyor. İskitlerin yayıldığı yerle, sizin "İskitçede bunun doğrudan atasıdır" dediğiniz Kıpçakça neden batı tarafında bıçakla kesilmiş gibi ikiye ayrılmış ve yok olmuş:
Rus imp. ve Sovyetler döneminde yapılanların bir etkisi olabilirmi acaba. 2200 yıllık haritaları karşılaştırmak sizin matığınıza çok yakışıyor.
Abaev'den yaptığınız bu alıntıyla benim iddialarımı nasıl çürütmüş oldunuz ki? Ne alaka? Abayev İskitçe'nin İran dili olduğunu söyleyen, sayısız kelimenin İran dilinde etimolojisini yapan dünya çapında saygın bir bilimadamı. İskitler'in Türk olduğunu düşünüyor da değil. Burada "ilmi yanı olmayan spekülasyonların son bulmasını" istediği bir sözü var. Benim söylediklerimin tersi anlamına gelen bir şey yok.
Açık açık taraflı olarak yazıyorum diyen birini savuunmak size çok yakışıyor.
Lafının Osetçe-İskitçe ilişkisiyle çelişen bir yanı yok. Osetçe'de bu kelimeler bulunmayabilir. Çünkü geçen 2 bin yıl içinde başka dillerle temasa girmiş, sözlük ve yapı olarak çok değişmiştir. Öte yandan iz bırakan kelimeler çok şey ifade eder.
Her araştırmacı yüzde 70 kelimeye bir anlam bulamıyor ama bu hiçbirlşey ifade etmiyor sizin için Sizin mantığınıza çok yakışan bir durum. Merak etmeyin Türkologlar o kelimerlin büyük çoğunluğunu Türkçe okuyorlar. yine takdir okuyucunun.
Allah aşkına, bunların neresi Türkçe? Papay-baba, Api-Abi Atay-Ata mı diyeceksiniz? Papay herhangi bir dile ait olabilr. Api = Gaia. Either "mother"[20] or "water", Avestan, Sanskrit āp-, PIE Hep-
Siz Türkçe bilmiyorsanız yapacak bir şey yok. Gidin bir Türkologa sorun bakalım bu kelimler neymiş.
Bana "çiftçilerin şerefli boyu, sürülmüş toprakları koruyan boy, asil toprakları koruyan boy ve başkenti koruyan boy" anlamlarına gelen kelimelerin İskitçelerini yazar mısınız? Hangi metin, hangi Türk diliyle, nasıl açıklanmış, beraber inceleyelim.Neticede Türkçe bilen insanlarız. Targitaos'a bakıp, bunun ismiyle müsemma bir anlamını çıkartalım, buyrun!
Kaynağı verdim. Al açıp oku. Verdiğim internet sitesinde bile var.
"Temel iskit etonimlerinden aşkuzı, skut, skit, ve skolot gibi szöcükler farsça açıklanamamıştır."Bu alıntıyı yaptığınız zatın amatörlüğü ortada. Bunlar egzonimdir, İskitçe kelimeler değildir zaten.
İşte burada çok kötü yanıldınız.
aşkuzı= İskitlerin mukaddes kitaplarının adı,
skut= aşkuzı nın diğer bir yazılış şekli
skolot= göçebe ve krali iskitlerin kendilerine verdiğim isim.
Exonym= Egzonim, dış ad.
Şimdi bu apaçık söylediğiniz yalan ve ismail miziyev e (kendisi vefat etmiştir) attığınız iftiradan dolayı, hem benden hem sayın miziyev den hemde okuyucukardan özür dileyecekmisiniz?
Üstte yazdığınız hikayeleri geçiyorum,
Haydi bu da tamam... Bir de bu kelimelerle anlamlı bir cümle oluşturun zahmet olmazsa... Pek mümkün gözükmüyor çünkü. "Eğer büyüseydi, önde gelen ülkesini ondan daha iyi kimse savunamazdı." gibi karmaşık bir anlam bütünü de aramıyorum. Daha basit bir şey bile olabilir. Ama yeter ki anlamlı olsun!
Arkadaş şu yazdığıma bir cevap verememiş;
Miller zelençuk kitabesini okurken daha ilk başta sekiz tane harf ilave etmiştirki bunlar olmadan tek bir osetince sözlük bulunmamaktadır.İşte ondan sonra Alanların osetin kökenli oldukalrı varsayımını desteklemek için sürekli harfler ve sözcüklerle oynayarak manipulasyonlara başvurmuşlarıdr. Tüm bu yaptıklarına rağmen osetçe bir kaç isimden başka bir şey elde edmemişleridr.
ona göre bu yapılan manipulasyonlar normal. Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmiyor. Arkadaşın nasıl bir görüşte olduğunu herkes anlasın.
Haydi bu da tamam... Bir de bu kelimelerle anlamlı bir cümle oluşturun zahmet olmazsa... Pek mümkün gözükmüyor çünkü. "Eğer büyüseydi, önde gelen ülkesini ondan daha iyi kimse savunamazdı." gibi karmaşık bir anlam bütünü de aramıyorum. Daha basit bir şey bile olabilir. Ama yeter ki anlamlı olsun!
Arkadaş benden anlamlı bir cümle iştiyor ama kendisin savunduğu tercüme bu;
Jesus Christos Aziz (?) Nikolay sakira h....r ın oğludur. H....ra ;Bakatarın oğlu. Bakatara Anbalanın oğlu, Anbala lagın oğlu-onların hatırası.
Takdir yine burayı okuyanlarındır.
Türkler ve İskitler benzer kültürel özelliklere, yaşam tarzına sahip halklardır. Bunu ilk cümlemden itibaren kaç defa söyledim. Ama bu, ikisinin aynı köeknden geldiğine ve aynı dili konuştuklarına işaret olamaz. Dünyada benzer kültürlere sahip ama bambaşka diller konuşan pek çok halk, pek çok komşu kavim var. İrani dil konuşan göçebe kavimlerin yaklaşık 2000 yılda nasıl aşama aşama Türkleştiklerini nasıl mümkün göremiyorsunuz, hayret doğrusu. Ben değiş demiyorum, şartlar değiştiriyor onları.
Bizns elçisi göktürklerin yazısı görünce bu iskit yazısıdır diyor, bu arakdaş masala devam ediyor. Baştan beri söylüyorum, arap, bizans, yunan, iran veya adını saymadığım başka bir kaynaktan iskitlerin iran dill olduğuna dair 1 tane kaynak göster diyorum, 1 tane bile gösteremiyor.
Bu geniş topraklardan 1 kişi bile yok ortalıkta diyorum germanların arasında neden Türk yok gibi anlamsız bir şey söylüyor.
Yapılmış manipülasyonları, çevrilememiş kelimeleri gösteriyorum, bizim mahlale de olur o kadar takma kafana devam et diyor, kendisi bu böyledir diyor ama yazıyı tercüme edemiyor.
Burayı okuyanlar karar versin kimin daha gerçekçi ve mantıklı olduğunu.
Orta Asya'daki Harezmliler bir doğu İran dili konuşuyorken, bir kaç yüzyıl sonra nasıl Türkçe konuşmaya başlamışlar, Bulgarlar bir anda Slavlaşıvermiş, hayret. Makedonlar da keza, öyle... Nasıl olur yahu? Halbuki değişim diye bir şey olmaz. Bunlar 10 bin yıldır nasılsa, öyle kalmaları gereken etnik gruplardır.
Harzem dilinin İran dili olduğu sizin iddanız kabul etmiyorum.
Slavların arasına girmiş olan azınlık bulgarların (esas bolgar kitlesinin bir kısmının göç etmesi ile oluşmutur tuna bolgarları) asimilasyonu çok normal tabiki. ama bir kısmı yerleşik hayat yaşayan, şehirleri bulunan çok geniş topraklarda 1000 yıldır yaşayan büyük bir insan kitlesi nasıl sonradan gelen ve azınlık oldukları (sayı bakımından) apaçık olan birileri tarafından bir kişi kalmayıncaya kadar ortadan kaldırıyorlar bu asla mantıklı ir açıklama değil.
Sizin ne düşündüğünüz, neye inandığınız da önemli değil aslında. Feyz aldığınız Türkçüler, Miziyev, Zakiyev ve şürekası bilimdünyasında kabul gören kişiler değil zaten. Tüm dünya İskit-Sarmatları İrani dilli göçebeler olarak tanımlıyorlar. Wikipedia'da da böyle bu. Japoncasında da böyle, Fincesinde de... Boşu boşuna hem kendinizi yordunuz, hem bizi; bu gereksiz ve uzun tartışmaya girerek.
Arkdaşın iftira attığı zekiyev burada;
http://en.wiki.x.io/wiki/Mirfatyh_Zakiev
Zakiev Mirfatyh (Зәкиев Мирфатых) is a Türkology scholar, philologist, teacher, and a Tatarstan public figure, Doctor of Philology, professor, full member of Academy of Sciences of the Tatarstan Republic. M.Zakiev served as a Chairman of the Supreme Soviet of the Tatar ASSR (Chairman of the republican parliament in the Tatarstan Autonomous Soviet Socialist Republic of the former USSR)
M.Zakiev conducted major scientific research in the field of the Tatar Linguistics, Türkology. fundamental research in syntactic architecture of the Tatar language. Academician B.A.Serebrennikov commented about the work on syntactic architecture "This is the first most full and logically faultless monograph about the syntax of the Türkic languages".
M.Zakiev published five to six hundred scientific works, including thirty five monographs, brochures, textbooks and instruction manuals for the Tatar language, history of the Tatar school of Türkologists, ethnic history of the Turkic peoples, interethnic and interlingual contacts, bilinguality and polylinguality.
M.Zakiev served in a number of higher schools and institutes as a Rector, Director and Department Head (KGPI 1967-1986, IJALI 1986-1997), created Departments of Ethnography, Manuscripts and Textology, Lexicology and Lexicography, was instrumental in compiling a Collection of Monuments of History and Culture, creating of Tatar Encyclopedia. M.Zakiev headed the Scientific Commission of the Education Ministry of the Russian Federation for the philological sciences. M.Zakiev is a member of Presidium of AN RT.
Tekrar ediyorum hint- Avrupa teorisini siz veya başkaları istediği kadar inanbilir. Siz onu söyler yayarsınız ben kendi düşüncemi söyler yayarım. Hangimizin düşüncesi tarihin tozlu raflarına kaldırılacak Allah ömür veriri ise göreceğiz.
Hayal dünyanızda saadetler dilerim
Masal dünyanızda iyi uykular dilerim.
Not: Bu son yazınızla hani bana attığınız iftiraları geçtim, yaşayan ve ölmüş çok değerli bilim adamlarına attığınız iftiralar ile çizgiyi çoktan aştınız. Bundan sonra ne ben sizin yazınıza cevap vereyim alıntı yapayım neden siz benim yazılarıma karşılık verin. İkimizde birbirimizi yok sayalım. Yoksa üslübum bu şekilde olmayacak şimdiden uyarıyorum.
--Balabanpasa 20:28, 25 Nisan 2010 (UTC)
Uykunuz Geldiyse Yatınız
Uykunuz Geldiyse Yatınız, zira uyku saatinizi çoktan geçtiniz. Masalınızı da anlattık, sütünüzü de içtiniz, daha ne bekliyorsunuz?
Benim derdim çekik gözlü-beyaz tenli bilmem ne İskit varmış, yokmuş değil. Ben "İskitler genelde beyaz ırktandır" dedim. Siz "Avrupalılar mongoloidtir" dedim sandınız. Mesele bu.
---
"Konu tartışmalı ise onu burya tek ve değişmez gerçeklik olarak sunmayın. Bu kalenize attığınız ikinci gol oluyor."
Umarım hiçbir maçta hakemlik yapmazsınız. Tartışmalı konuyu tek ve değişmez gerçeklik olarak sunmadım. "Gerçi kesin bir konu değildir ama, böyle düşünenler var" dedim. Yanılma payını açık bıraktım.
---
"Siz benim ermeniler hakkımda ne düşündüğümü nerden biliyorsunuz? Katliamı savunup mazur görecek bir kişi olduğumu nereden biliyorsunuz."
Ermeniler'in 1915'te Osmanlı Devleti'nde uğradığı katliamları kınadığınızı ve bu İttihat-Terakki politikalarını asla mazur görmediğinizi belirten bir cümle yazarsanız bu lafımı sevinerek geri almaya hazırım.
---
"Üstelik bu bir teori değil bir dil ailesidir, varlığı ve doğruluğu üzerinde şüphe yoktur." "Bu yazdığınızın Allah birdir, şüphesizki ondan başka tanrı yoktur. dan farkı varmı?"
Evet, öyle görünmüş cümle. Bunda haklısınız. "Yeni bilimsel bulgular aksini ispat edene ve otoriteler tarafından farklı bir gerçeklik kabul edilene kadar doğrusu budur" diye düzelteyim o zaman. Bu da çok düşük bir ihtimal ama. Meğer ki şu yazışmayı yaptığımız dil aslında Türkçe değilmiş...
---
"Burada yazanlara söyleyecek hiçbirşeyim yok, iyileştirme projesi, saamileri özümsemek, kendi parlemontoları var gibi sözleriniz kanımı dondurdu, sizin adınıza insanlığımdan utandım. Takdiri yine okuyanlara bırakıyorum."
Tırnak içinde kullandığım iyileştirme projesi tabirini, özümseme kelimesini olumlu anlamda kullandığımı düşünüyorsanız çok yanılıyorsunuz. Yine okuduğunuzu anlamamışsınız demektir. Bunlar asla tasvip ettiğim bir şey değil elbette. Fakat kendi parlamentoları olmasını araya niye sıkıştırdınız bilemedim. Bunda kan donduracak bir şey yok.
---
"Diller yaşarlar, büyüyerek gelişirler. Bugün Türkiye Türkçesi konuşan aslında oğuzca konuşuyordur, adlında batı Türkçesi konşuyordur. Batı Türkçesi ölmemiştir sadece şekil değiştirmiştir. Bunu bile anlayamadınız."
Anlayamayan ben değilim o halde, dilbilimciler. Ne kadar düşük bir zekaları varmış ki, aslında hiçbir şeyin yoktan var olmadığı, vardan da yok olmadığı prensibini ayaklar altına alıp dillerin yok olduğunu, öldüğünü söylüyorlar! Yazıklar olsun!
Ama acaba bir dilin kendisinden çıkarak dallara ayrılıp değişen ve gelişen ve belki yeni bir isimle anılan versiyonları bulunmasına rağmen köken dil orijinal şekliyle konuşulmuyorsa acaba buna ölü dil mi diyorlar? Yani Çağatayca'nın akrabaları vardır ancak, ayrı bir isim taşıyan, müstakil bir dil olarak Çağatayca artık konuşulmuyorsa buna mı ölü dil diyorlar. Kendilerine bir sormak lazım.
---
"2200 yıllık haritaları karşılaştırmak sizin matığınıza çok yakışıyor."
E ama siz de aynısını yapıyorsunuz. İskitler'in yaşadığı yerlere bakıp bugünkü dünyayla kıyaslıyorsunuz. "Neden bugün buralarda İran dili konuşan bir halk yok" diyorsunuz, bugün bu coğrafyanın bir kısmında Türkler'in yaşamasını, İskitler'in Türk olmasına dayanak yapıyorsunuz.
---
"İşte burada çok kötü yanıldınız. aşkuzı= İskitlerin mukaddes kitaplarının adı, skut= aşkuzı nın diğer bir yazılış şekli skolot= göçebe ve krali iskitlerin kendilerine verdiğim isim."
"Şimdi bu apaçık söylediğiniz yalan ve ismail miziyev e (kendisi vefat etmiştir) attığınız iftiradan dolayı, hem benden hem sayın miziyev den hemde okuyucukardan özür dileyecekmisiniz?"
Yalan söylediğim bir şey yok.
"The Sogdians' name for themselves, Swγδ, may represent a related word (*Skuδa > *Suγuδa with an anaptyctic vowel). The name also occurs in Assyrian in the form Aškuzai or Iškuzai ("Scythian")."
http://en.wiki.x.io/wiki/Scythians
Yanılan sizsiniz. Aşkuzai Asur kaynaklarında İskitlere verilen isim. Skit de, Yunanlar'ın verdiği isim Skythēs'ten geliyor.
---
"ona göre bu yapılan manipulasyonlar normal. Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmiyor. Arkadaşın nasıl bir görüşte olduğunu herkes anlasın."
Manipülasyonların nedenlerini yazdım. "Bakatar" diye bir kelimenin ardından "Bakata" geliyorsa, yanlış yazılmış olduğunu herkes düşünür. Zakiyev baştan aşağı manipüle edince dahi mantıklı bir metin çıkartamıyor ortaya.
---
"Arkadaş benden anlamlı bir cümle iştiyor ama kendisin savunduğu tercüme bu;"
"Jesus Christos Aziz (?) Nikolay sakira h....r ın oğludur. H....ra ;Bakatarın oğlu. Bakatara Anbalanın oğlu, Anbala lagın oğlu-onların hatırası."
Evet gerçekten anlamlı buluyorum. Özellikle şununla kıyaslayınca:
"jesus Cristos. Nikolanın adı. Eğer büyüseydi, önde gelen ülkesini ondan daha iyi kimse savunamazdı. Tarbakatay yurdundan Alan denilen başlarındaki hanı takip etmek zorundaydılar. At yılı"
Conan The Barbarian'ın kapağında yer alan Nemedya efsanesinden esinlenmişler herhalde yazarken. Hani savunmak, hani ülke kelimeleri, hani Han kelimesi? Tarbakatay nerede buldum ama... Bakatar-Bakata(r)i kelimelerinin ortasını alınca Tarbakatay olmuş. Anbalan içinden de "Alan" kelimesini çıkartmış. Geride kalan sesler neler?
TARBAKATAY-fourtanp-ALAN-anpalanifourt... veya TARBAKATAY-fourtanpalananp-ALAN-ifourt
Hani "hanı taki etmek zorunda kalmak" nerede şimdi?
http://www.s155239215.onlinehome.us/turkic/27_Scythians/ZelenchukSlab_small.gif
---
"Bizns elçisi göktürklerin yazısı görünce bu iskit yazısıdır diyor, bu arakdaş masala devam ediyor."
Bizans elçisi Norveç'e, Danimarka'ya gidip rünik lafabeyle yazılmış yazıları görse yine bunlar İskit alfabesi derdi. İskitler Germanik bir halkı mı şimdi?
"iskitlerin iran dill olduğuna dair 1 tane kaynak göster diyorum, 1 tane bile gösteremiyor."
Siz de "Türk dilli" olduklarına dair gösteremiyorsunuz. Türk dillinin altını çiziyorum.
"Bu geniş topraklardan 1 kişi bile yok ortalıkta diyorum germanların arasında neden Türk yok gibi anlamsız bir şey söylüyor."
Başka halklara karışıp asimile olması çok mantıksız geliyor ya size, ona örnek olması için söylüyorum. Anlamsız değil, sizin iddianızı göz önüne alınca. "Vay nasıl iz bırakmamışlar da, bir tane kalmamış da"... Kalmamış işte, Kuzey Afrika'ya gitmişler, orada da kalmamış. Türkseler bile kalmamış. Erimişler yerli halkın arasında.
---
"bir kısmı yerleşik hayat yaşayan, şehirleri bulunan çok geniş topraklarda 1000 yıldır yaşayan büyük bir insan kitlesi nasıl sonradan gelen ve azınlık oldukları (sayı bakımından) apaçık olan birileri tarafından bir kişi kalmayıncaya kadar ortadan kaldırıyorlar bu asla mantıklı ir açıklama değil."
Döneme ait nüfus sayım bilgileri var mı elinizde? Azınlık oldukları apaçık falan değil. Bilakis, dünya tarihinde kopardıkları fırtınaya bakınca Altay halklarının bir dönem çok kalabalık ve etkin olduklarını düşünüyorum. Dolayısıyla İskitler azınlıkta kalış olabilirler gayet tabii... Bir kısmının yerleşik hayat yaşamasına ve şehirleri bulunmasına gereksiz yere vurgu yapıyorsunuz hala. En azından bunun üzerinde anlaşmamız lazımdı. "Türkler yerleşikleri asimile etmezler" diye bir şey yok. Kendileri de yerleşik hayata geçip şehirlere yerleşince gayet normal olarak bulundukları bölgeyi Türkleştirebilirler. Hiç imkansız bir şey değil.
Siz hala "birden ortadan kaybolmaya başlayan insanların gizemi" tonlamasıyla sanki bir korku-bilimkurgu filminin tanıtımı okuyorsunuz ama, kast edilen öyle bir kişi kalmayana kadar bir anda yok ediliyorlar falan değil. Bir kişinin kalması da bir şey ifade etmezdi zaten. Belli bir sayının altına düşmek dili ve kimliği korumaya engel teşkil eder, yok olmayı beraberinde getirir. Alanlar Türki halkların baskısıyla ta millattan önceki ilk yüzyılda doğudaki yurtlarını bırakıp Hazar denizi civarına, geliyorlar. Sarmatlar da onlardan önce doğudan batıya göçmüş, İskitler'le kah müttefik olmuşlar, kah İskitler'i dünyadan kazımaya girişmişler. İskitler bile doğudan gelip Kimmerler'i sindirmiş. Hep bir yer değiştirme hareketi var. Alanlar milattan sonra 4. yüzyılda da bu defa Avrupa Hunları tarafından yerlerinden edilip büyük çoğunluğu batıya göçmüş. Bir kısmı Attila ordusuna katılıp yine batıya göçmüş, ancak küçük bir azınlık Kafkasya civarında kalmış. Batıya giden ana kitle Fransa, İtalya, İspanya, İngiltere, Kuzey Afrika'da dolşıp durmuş, sonra eriyip etnik kimliklerini kaybetmişler. Sonra 13. yüzyılda Cengiz Han'ın Moğolları dünyada eşi görülmemiş kitlesel katliamlarına girişmiş. Orta Asya'nın göz alıcı şehirlerini çöle döndürmüş, milyonlarca insanı katletmiş. Kafkasya'daki Alanlar da Cengiz Han'ın canavarlığından nasiplerini almışlar. Büyük orandaki nüfuslarını kaybetmişler, şehirleri yakılıp yıkılmış. Küçücük bir kısmı dağlara çekilip hayatta kalmayı başarmış, bir kısmı da Moğol ordusuna katılıp Moğolistan'a gitmiş. Bir kaç yüzyıl "Asud" ismiyle varlıklarını sürdürmüşler, ama sonra Çinlileşmiş, yada Moğollaşmışlar. Timur da Cengiz Han'ın izinden gidip kısmen Orta Asya için, özellikle de Kafkasya için aynı planı uygulamış. Şimdi, böyle bir dünyada "Silinmiş olamazlar, mutlaka birilerinin kalmış olması gerekirdi" demenin bir mantığı var mı Allah aşkına yahu?
---
"Arkdaşın iftira attığı zekiyev burada"
Kimseye iftira atmadım. Söylemediği bir şeyi söyledi, yapmadığı bir şeyi yaptı demedim.
---
"Tekrar ediyorum hint- Avrupa teorisini siz veya başkaları istediği kadar inanbilir. Siz onu söyler yayarsınız ben kendi düşüncemi söyler yayarım. Hangimizin düşüncesi tarihin tozlu raflarına kaldırılacak Allah ömür veriri ise göreceğiz."
Güzel bir kapanış cümlesi olmuş. Şaşırttınız beni. Haydi bakalım, artık kim öle kim kala...
Farnag 22:52, 25 Nisan 2010 (UTC)
Sonuç
Yine arkadaşın söyledikleri ile ilgili uzun uzun bir yazı yazmaya başlamıştım. Ama yazının ortasın da sayfayı kapttım. Neden mi?
1) Onlarca hatta yüzlerce sayfa arkadaşın söyleyeceği her noktaya cevap verecek bilgi birikimine ve kaynağa sahibim. Ama bunları yazayım, sonuç ne? yok. O mu benim fikrimi değiştirecek? Hayır. Benmi onun fikrini değiştireceğim hayır. Yazılarımız okunuyormu? hayır. Her iki tarafa da okuyanların söyledikleri ne? anlamsız, sıkıcı gereksiz tartışma. Devam ettirsek ne olcak? ikimizinde yazılarımızdaki karşılıklı ithamların dozunu arttıracağız. Zaten karşılıklı olarak VP:N, VP:KSY kurallarını ihlal ettik, devam etsek birbirimize ana avrat küfür edeceğiz. Ne gereği var?
2) Arkdaş iskitlerin sarmatların alanların İran dilli olduğunu idaa ediyor. Olabilir. Ben onların Türk dilli olduğunu idda ediyorum. Oda olabilir. Arkdaşın görüşünde yazıyazan makale yayınlayan bilim adamları da var. Benim görüşümde yazı yazan makale yayınlayan, delil ortaya koyan bilim adamları var. Buda gerçek. Ben karşıt tarafın yazdıklarını doğru bulmuyorum. Arkadaşta benim görüşümdekilerin yazdıklarını doğru bulmuyor. Bu da normal.
3) ARkadaş hint avrupa göç ve dil teorisine inanıyor, ben inamıyorum. Benim görüşümü kabul eden dünyanın her yerindeninsanlar ve bilim adamları olduğu gibi onun görüşünü kabul eden dünyanın her yerinden insanlar ve bilim adamları var.
4) bizim görüşlerimizn dışında bu konuda iskitler çinlidirden tutun onlar slavdıra onlar germaicten tutun, moğoldura ordan tutun paleoasyalıdıra veyahut uralictire yada makedon veya trakyalıdıra kadar bir sürü görüş var.
5) Tüm bunlara dayanarak şu an için iskitler şudur diyemeyiz. Bunu bir ansiklopedi maddeside diyemez. Bunu bende diyeymem, tartıştığım arkadaşta diyemez. Çünkü onun kanıt ve delirleirnin belkide daha fazlsı benim görüşümde var.
6) Yapılması gereken de basittir. Madde de dil ve köken konusunda şu şu görüşler vardır diye anlatılır. Böylece hem benim dediğim, hem arkadaşın dediği maddeye yansımış olur.
7) Arkadaşla bu anlamsız tartışmayı bu yazımla sona erdirmek istiyorum. Kendisini muhatap almıyorum ve yok sayıyorum. Oda beni muhattap almasın. O kendş argümanlarını koysun, kanıtlarını öne sürsün ben kendiminkileri süreyim ama benim yazılarımdan alıntı yapmasın, bende onun kilerden alıntı yapmayacağım.
Saygılarımla
--Balabanpasa 08:21, 26 Nisan 2010 (UTC)