'Gotik kurgu; kasvet, ölüm gibi unsurları korku/gerilim teması ile birleştiren, kimi zaman romantizm unsurlarını da kapsayan ve tüm bunları karanlık bir atmofer içinde kurgulayan bir edebiyat ve film türüdür. Yirminci yüzyılda Gotik korku olarak anıldığı da görülür. İngiliz yazar Horace Walpole’un ‘Gotik Bir Hikaye’ alt başlığıyla yayınlanan ‘Otranto Şatosu adlı romanından türetildiği söylenir. Katkıda ilk bulunanlar arasında Clara Reeve, Ann Radcliffe, William Thomas Beckford ve Matthew Lewis gibi yazarlar vardır.

Edgar Allan Poe Almanca baskıdan bir sayfa
Otranto Şatosu'nun üçüncü baskısına ait başlık sayfası.

Zamanın romantik edebiyatını genişleten bir tür olarak, bir yanda duyguları gelirime sürükleyen diğer yanda dehşet anlarını okunması keyifli hale getiren bir eğilimi vardır. Dönemin insanının ortak zevkleri, tarif edilemez bir biçimde onları kendilerinden öteye götüren yüce şeylerdi. Böylesi bir aşırı romantizm, eserlerini İngilizce ve Almanca üreten yazarlar başta olmak üzere Avrupa'da yaygındı. Türün 19. yüzyıldaki başarısı E.T.A. Hoffman, Edgar Allan Poe, Charles Dickens gibi yazarların işleri, Mary Shelley'in Frankenstein'ı ve Samuel Taylor Coleridge'nin şiirleri ile zirveye ulaştı. Ayrıca Bram Stoker'ın Dracula, Richard Marsh'ın The Beetle ve Robert Louis Stevenson'un Dr. Jeykll ve Mr. Hyde isimli eserleri de öne çıkmaktaydı. Gotik terimi, Alman (German) anlamına gelen Got (Goth) kelimesinden türedi. Aynı zamanda yığınla olayın gerçekleştiği Orta Çağ Avrupası'nın Gotik mimarisi türün gelişiminde önemli rol oynar. Yirminci yüzyılda katkıda bulunanlar arasında Daphne du Maurier, Stephen King, Shirley Jackson, Anne Rice ve Toni Morrison sayılabilir.

Genel özellikleri

değiştir

İyilik ve saflıkla öne çıkan bakire bir karakter, bencillik gösteren bir zorba, bu zorbaya aptallık derecesinde itaat eden bir kadın, elini taşın altına sokan cesur bir kahraman, gözü dönmüş haydutlar, kötü ruhlu din adamları, gece yolculukları, kötücül karakterler, ölümden güç bela kurtuluş türün özellikleri arasındadır. Mekanlar genellikle bir kale, şato ya da manastır gibi dini yapılardır. Bu tip mekanların heybetli bir atmosferi ve takdir gören bir yanı olmakla birlikte, zamanla eskiyen ve çürüyen bir tarafı bulunur. Mekanların bu özelliği değişen dünyanın da metaforik bir tasviridir. Bu sebeple öykünün geçtiği mekanın genellikle kendine has bir sırrı olduğu kabul edilir. Okuyucu ya da izleyici gotik kurgularda kasvetli bir sahne arayışındadır. Korku ya da umutsuzluk unsurunu ağırlıklı olarak kullanan Amerikan gotiğinde ise genellikle doğaüstü güçlere sahip ve suç işlemeye meyilli karakterler bulunur.

Mimari ile olan ilişkisi

değiştir

Gotik edebiyat, aynı dönemin neogotik mimarisiyle de yakından ilişkilidir. Aydınlanma Çağı'ndaki üslubun netlik ve rasyonalizminin Neoklasikçiler tarafından reddedilmesine benzer bir şekilde, edebi gotikte de duygularda aşırılığın yüceltilmesi, korkunun verdiği heyecan, yüce olanın doğasında var olan mutevazılık ve bunlara uygun bir atmosfer arayışı görülür.

Gotik yapıların kalıntıları, kaçınılmaz çürümeyi ve insan üretimi olanın çöküşünü temsil ederek çoklu bir ilişkiye sebep olur. İngiliz parklarındaki peysaj çalışmalarına sahte harabeler ekleme dürtüsü de bu yüzdendir. İngiliz gotik yazarları işkence, sert yasalar, gizemli batıl inançlarla bezeli, karanlık ve ürkütücü bir dönem olarak hatırladıkları Orta Çağı, bu döneme ait yapılarla ilişkilendirir.

Gotik mimarinin unsurları nasıl ki neogotik döneminin mimarisinde ölçüt alındıysa, gotik dönem ve gotik mimari hakkındaki fikirler de gotik romancılar tarafından sıklıkla kullanıldı. Mimarinin kendisi gotik romanların isimlendirilmesinde rol oynadı; birçok eser ismi kalelere ya da gotik üsluptaki diğer yapılara atıflarla doludur. Böyle bir adlandırma ile kurgular, olay örgüsünü gotik yapılara yerleştirerek ilerler. Bu yapılar kasvet, karanlık, hapsedilme gibi duyguları besler ve dünyanın geri kalanından soyutlanma duygusunu ön plana çıkarır. Olay örgüsünü gotik bir şatoya yerleştirmek yalnızca geçmişte geçen bir hikâyeyi değil, aynı zamanda karanlığa gömülmüş bir hikâyeyi de ima etmek anlamına gelirdi.

Erken gotik romantizm

değiştir

Horace Walpole'un 1764 yılında yayımlanan Otranto Şatosu "İlk Gotik Roman" olarak sayılır. Horace Walpole'un kendi bildirdiği amaç Orta Çağ romantizminin elemanlarını modern roman ile birleştirmekti. Walpole'a göre Orta Çağ romantizmi fazla hayale dayanır ve modern romanların aşırı realizmi fazla sınırlayıcıdır.[1] Otranto Şatosu'nun temel konusu gotik tarzın çeşitli motiflerini oluşturdu. Örneğin; atalara karşı okunan bedduanın korkutucu sırrı, sürekli bayılan kadınlar ve gizli saklı pasajlar. Walpole, Otranto Şatosu'nun ilk baskısını İtalya'da bulunan bir Orta Çağ romantik roman diye yayımladı. Ancak ikinci baskı yayımlanınca Walpole kendisinin yazdığını kabul etmiş ve edebiyat kritikler tarafından reddedilmiş. Kritiklerin tepkisi o dönemin bir kültürel önyargısının yansımasıydı. Eğitimli sınıf romantik romanları hoş görmezmiş çünkü bu romanların yazı tarzını zevksiz ve alçak olarak değerlendirirlermiş. Ancak Samuel Richardson ve Henry Fielding'ın çalışmaları sayesinde bu bakış açısı epeyce değişmiş.[2]

Clara Reeve

değiştir

Clara Reeve'in en tanınan çalışması Eski İngiliz Baron'dur (1778). Bu çalışmasında, Walpole'in kullandığı hayali ve fantastik öğeleri 18.yüzyılın realizmi ile dengeleştirmek istedi.[3]

Ann Radcliffe

değiştir

Ann Radcliffe açklanmış doğaüstü olaylar usulünü geliştirdi. Radcliffe'in romanlarında görünüşte doğaüstü olan olayların doğal nedenleri eninde sonunda ortaya çıkar.[4] Radcliffe'in başarısından pek çok taklitçi etkilenmiş.[5] A Sicilian Romance (1790) çalışmasında kara düşünen kötü karakter motifini tanıttı. Bu gotik motif Byronic kahraman olarak biliniyor. Radcliffe'in en iyi satan romanı The Mysteries of Udolpho'dur (1794). Yayınlandığı dönemdeki romanların çoğu gibi egitimli sınıf duyumlu saçmalık olarak değerlendirdi ve küçümsedi.

Kaynakça

değiştir
  1. ^ Punter (2004), p. 178
  2. ^ Fuchs (2004), p. 106
  3. ^ Scott, Walter (1870). Clara Reeve from Lives of the Eminent Novelists and Dramatists. Londra: Frederick Warne. ss. 545-550. 
  4. ^ Dr. Lillia Melani. "Ann Radcliffe" (PDF). 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Mayıs 2012. 
  5. ^ David Cody, "Ann Radcliffe: An Evaluation" 17 Haziran 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., The Victorian Web: An Overview, July 2000.