İntibah
İntibah ya da diğer adıyla Sergüzeşt-i Ali Bey, Namık Kemal'in, Gazimağusa'da sürgündeyken yazdığı, ilk kez 1876'da yayımlanan bir romanı. Romanda iyi yetişmiş Ali Bey'in, uygunsuz bir kadın olan Mahpeyker'e aşık olması ve bu aşkın Ali Bey'e maddi ve manevi olarak yıkım şeklinde sonuçlanması anlatılır. Ali Bey olayın farkına varana kadar iş işten çoktan geçmiştir.
Yazar | Namık Kemal |
---|---|
Ülke | Osmanlı İmparatorluğu |
Dil | Türkçe |
Tür | Roman |
Yayım | 1876 |
Yayımcı | Say Yayınları |
Sayfa | 175 |
ISBN | 978-975-468-980-8 |
Romanın yazılışı
değiştirNamık Kemal, İntibah romanını 1873-1876 yılları arasında sürgünde bulunduğu Kıbrıs'taki Mağusa Kalesi'ndeki zindanında kaleme almıştır. Amacı, Osmanlıca'nın roman yazımına uygun olduğunu göstermektir. Namık Kemal bunu yapmak istemiş ama; özellikle de psikolojik tahliller kısmında dili iyi kullanamamıştır. Yazar, romana "Son Pişmanlık" adını koymuştur. Dönemde yapılan yayınları denetleyen Maarif Vekâleti, romanın başlığını yazara danışmaksızın "İntibah: Sergüzeşt-i Ali Bey" (Uyanış: Ali Bey'in Macerası) olarak değiştirmiş, bazı kısımları sansürlemiştir. Romanın özgün metni bu nedenle günümüze ulaşmamıştır. Sosyal içerikli bir romandır.
Konu
değiştirRoman karakteri Ali Bey, varlıklı bir ailenin tek çocuğudur. İyi bir eğitim hayatı geçirmiş, on yaşına gelinceye kadar birkaç dil öğrenmiştir. Ali Bey, yirmili yaşlara geldiğinde babası ölür, bundan sonra daha rahat ve keyfi bir yaşam sürer. Çamlıca'daki bir gezintisinde bir kadınla tanışır. Kadını oldukça çekici bulur fakat bu kadın Ali Bey'e pek uygun değildir. Adı Mahpeyker olan bu kadın Suriye'de kötü işler yaparak zengin olan Abdullah Efendi ile birlikte dost hayatı sürdürmektedir. Ali Bey'in annesi oğlunun böyle bir kadını beğenmesini kabul etmez ve evlerine Dilaşup adında genç ve güzel bir cariyeyi çağırır fakat oğlunu vazgeçiremez. Ali Bey bir gün yalıya gider fakat Mahpeyker'i evinde bulamaz. Mahpeyker, Abdullah Efendi ile buluşmaya gitmiştir. Bütün gece yalıda Mahpeyker'i bekler, sabah olunca da onunla karşılaşır ve kavga eder, daha sonra ayrılırlar. Bu noktadan sonra Ali Bey, cariye olan Dilaşup'la ilgilenmeye başlar. Mahpeyker ise Abdullah Efendi ile birlikte Dilaşup'a karşı bir plan yapar. Bazı erkekler Ali Bey'e bu plan dahilinde bir şeyler söyler, Ali Bey buna sinirlenir ve Dilaşup'u döver. Artık Ali Bey hastalanır ve Dilaşup'u bir esirciye satar. Dilaşup'u esirciden alan kişi ise Mahpeyker olur ve onu kötü düşüncelere sevk etmek ister fakat Dilaşup buna direnç göstermektedir. İlerleyen dönemlerde Ali Bey mal varlığını kaybetmiş duruma gelir, Annesi ise bir kiralık evde hayatını kaybeder. Daha sonraları Mahpeyker Ali Bey'i öldürmek ister ve bunun için bir plan yapar. Planı, Çamlıca'daki bir eğlencede Ali Bey'i bıçaklatıp öldürtmektir. Bunu haber alan Dilaşup ise eğlenceye katılan Ali Bey'e haber verir. Ali Bey hemen bir çarşaf giyerek karakola gider. Bu esnada Ali Bey'in paltosunu giyen Dilaşup, Ali Bey sanılarak öldürülür. Zaptiyelerle geri dönen Ali Bey, Dilaşup'un ölümünü kabullenemez ve Mahpeyker'i öldürür. Hapishaneye giren Ali Bey, altı ay sonra hayatını kaybeder.
Karakterler
değiştir- Ali Bey: Yirmi bir yaşında, İstanbullu, iyi eğitimli, ahlaklı bir genç adam.
- Mahpeyker: Hafifmeşrep bir genç kadın.
- Dilâşûb: Genç, güzel, ahlaklı bir cariye.
- Fatma Hanım: Ali Bey'in annesi.
- Atıf Bey: Ali Bey'in çalışma arkadaşı.
- Mesut Bey: Atıf Bey'in dayısı.
- Abdullah Efendi: Çok zengin Suriyeli bir Arap.
- Hırvat: Abdullah Efendi'nin Ali Bey'i öldürmek için tuttuğu kiralık katil.
- Pertev Ağa: Abdullah Efendi'nin Dilâşûb'a iftira atması için görevlendirdiği adam.
Değerlendirme
değiştirİntibah, Türk Edebiyatı tarihinde ilk edebi roman olarak değerlendirilir. Romanda romantizm akımının etkisi görünür. Özellikle romanın başında yer alan uzun Çamlıca tasviri, romantizm etkisinin örneklerindendir.
Bununla birlikte, roman boyunca Osmanlı kültürüne de sıkça atıf yapılır, her bölümün başında Divan edebiyatı şairlerinden bir beyitin yer alması bu durumun örneklerindendir. Romanın konusu, Türk halk edebiyatının eski meddah hikâyelerinden "Hançerli Hanım"ın öyküsünden esinlenmiştir.
Romanın farklı basımları
değiştirRomanın 1876 yılında yapılan ilk baskısı, Namık Kemal'in sürgünde olması nedeniyle, yazar adına yer verilmeden yapılmıştır. Cumhuriyetin ilânından sonra ise ilk kez 1944 yılında Latin harfleri ile baskısı yapılmıştır. Romanın bugüne kadar sayısız yayınevi tarafından sayısız baskısı yapılmıştır. Son baskısı ise 2018 yılında Rönesans Yayınları tarafından gerçekleştirilmiştir.